Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

“Ergenekon-Erdoğan kapışmasına az kaldı”

by aktifhabercom
February 8, 2017
“Ergenekon-Erdoğan kapışmasına az kaldı”
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

TR724’ten Barbaros Kartal, Erdoğan-Bahçeli-Perinçek hattında kurulan son mevzileri kaleme aldı.


İşte Barbaros Kartal’ın o yazısı…

“Buradan söylüyorum, bu vesileyle herkese açık açık duyuruyorum; eğer Doğu Perinçek ve hayırcı yoldaşlarıyla Recep Tayyip Erdoğan arasında bir tercih hakkımız olursa, kesinlikle ve istinasız Sayın Erdoğan’ı tercih edeceğimizi herkes bilmeli ve kafasına sokmalıdır.”


“Devlet Bahçeli bir tercihten söz etmektedir. Erdoğan’ı tercih etseler, Doğu Perinçek’i tercih etmiş olurlar. Çünkü Sayın Erdoğan’ın başında bulunduğu Adalet ve Kalkınma Partisi, birçok konuda Vatan Partisi’nin Genel Başkanı Doğu Perinçek’in savunduğu siyasetlere gelmiştir”.

Tahmin edebileceğiniz gibi ilk sözler Bahçeli’ye ait. İkinci paragraf da Perinçek’in Çin hükümetinin davetlisi olarak gittiği Pekin’de Bahçeli’ye verdiği cevap.

“Nasıl bir oyun içerisindeyiz biz nereye düşmüşüz arkadaş” dedirten bir tablo değil mi? ‘Her zaman masa kazanır’ kaidesiyle meşhur bir kumar oyunu gibi.

ENİŞTE BİZİ NİYE ÖPTÜ?
Bahçeli’ye meclis grup toplantısında Perinçek’ten bahsetmesini gerektirecek  ne var acaba? Referandumun baş aktörü mü Perinçek? Bahçeli’nin yüzde 1 bile oy alamayan bir partinin başkanını muhatap almasının sebebi nedir? Eski ülkücülerin muhalefetine cevap vermesi anlaşılabilir de Perinçek’i ağzına alması nedendir? Erdoğan ile Perinçek arasında bir tercihten söz etmesi ilginç değil mi? İkisini de bir kutup kabul edip MHP’yi bunlardan birisini tercih etmekle siyaset yapmaya çalışan bir parti gibi gösteren aciz bir itirafın dile getirilmesi aslında.

Elbette durduk yere değil bu açıklama. Bahçeli aslında bir mesaj veriyor: Ergenekon ve Erdoğan arasında tercihimi Erdoğan’dan yana yaptım. Perinçek popülizmi sevdiği için Ergenekon’un şu an görünen yüzü gibi algılanıyor. Ergenekon’u kastedenler onu işaret ediyor o kadar. Yoksa Ergenekon çok daha derin bir yapı ve koalisyon.

BAHÇELİ’NİN KUMARI: KİM KALICI, KİM GİDİCİ?
Buraya tekrar döneceğiz. Biraz hafızamızı tazeleyelim. 12 Eylül 2010’daki referanduma gidelim. Sonradan AKP tarafından iğfal edilse de özgürlükçü bu anayasa değişikliği için MHP hangi oyu kullanmıştı? Meclis’te ve meydanlarda ‘Hayır’ demişti. Seçim sloganı da “Bir Oy’un var”dı. Yargıdaki değişikliklere bile zamanında karşı çıkmış bir parti şimdi ülkenin bütün anahtarını tek kişiye verilmesine, bir rejim değişikliğine ‘evet’ diyor. O zaman da tabanından farklı bir tavır almıştı, şimdi de. Bahçeli’nin tercihlerinde tabanının ne düşündüğü önemli değildir. Buna rağmen bu kadar uzun süredir partisinin başında yer alması siyasetle açıklanamayacak  büyük bir başarı.

Bahçeli’nin bu kararında bilinen iki tane temel husus var. Erdoğan’ın kalıcı olduğunu, Ergenekon’un ise kaybedeceğini düşünüyor. Zaman içerisinde, Bahçeli’nin yakın olduğu güç odakları Erdoğan’a zahiren yakınlaştı. Uzun süre askerin bir şekilde siyasete müdahale edeceğini düşünen ve temkinli giden Bahçeli, 15 Temmuz hadisesinden sonra askerin bir daha kolay kolay başını kaldıramayacağını düşünerek direksiyonu tamamen Erdoğan’a doğru kırdı.

İkinci sebep her ne kadar AKP kendisi için MHP’deki muhaliflere yargı yoluyla geçit vermemiş olsa da bunu Bahçeli’ye bir jest ve pazarlık olarak iyi sundu. Kongreye gidildiğinde koltuğunu kaybetmesi neredeyse kesin olan Bahçeli’ye bir nevi genel başkanlığı yeniden verdiler ve bunun diyetini alıyorlar. Zaten kulislere mahkeme kararları için nasıl pazarlık yapıldığı sızmıştı.

BEKLENEN SAVAŞ KAPIDA

Peki bugünkü konuşmadan başka ne çıkarabiliriz?

Birçok kimsenin tahmin ettiği gibi Ergenekon ve Erdoğan kapışmasına az kaldığı anlaşılıyor. Bahçeli de bunu görüyor zaten. Her iki taraf da kan dökmekten çekinmediği için ülkeyi güzel pek de günler beklemiyor. Bir taraf kaos isterken diğer taraf kontrollü yangınlarla son kalan muhalifleri de bertaraf etme derdinde. Erdoğan, hepsi birer trol olan bürokratları ile devlete hakim olduğunu sanıyorsa fena halde yanılıyor.

Bazıları Ergenekon’un diktatörlük sistemi geldikten sonra savaşı başlatacağı ve anahtar teslim bir diktaya sahip olmak istediğini öngörüyor. Her seçimle Erdoğan’ın biraz daha yerini sağlamlaştırdığı gerçeği en büyük riskleri. Erdoğan’ın derin muhaliflerini bir şekilde yanına çektiği bilinen bir gerçek ancak ortada Cemaat gibi ortak bir düşmanın kalmaması, Avrasya siyasetinin pratik gerçekliğinin olmayışı ve Erdoğan’ın artık frenlenemeyecek hanedanlık hırsı köprü öncesi son çıkışa gelindiğini gösteriyor.

Ülkede demokrasi olmayınca hesaplar da demokrasi üzerine değil zaten. Seçim dönemi sebebiyle Türkiye’ye çok yoğunlaşmamış ABD’nin masada olmadığını düşünmek de gerçekçi değil.

Toplumsal hafızası ve dünü olmayan Türkiye’de ‘bir olay yaşanır ve her şey değişir’ gerçeği kendisini tekrar edecek gibi görünüyor. Bir zalimin bir zalimle cezalandırılmasına doğru yol alıyor Türkiye. Bedelini de herkes ödeyecek. Özellikle bütün bu zulümleri izleyip alkış tutanlar.

TR724’ten Barbaros Kartal, Erdoğan-Bahçeli-Perinçek hattında kurulan son mevzileri kaleme aldı.


İşte Barbaros Kartal’ın o yazısı…

“Buradan söylüyorum, bu vesileyle herkese açık açık duyuruyorum; eğer Doğu Perinçek ve hayırcı yoldaşlarıyla Recep Tayyip Erdoğan arasında bir tercih hakkımız olursa, kesinlikle ve istinasız Sayın Erdoğan’ı tercih edeceğimizi herkes bilmeli ve kafasına sokmalıdır.”


“Devlet Bahçeli bir tercihten söz etmektedir. Erdoğan’ı tercih etseler, Doğu Perinçek’i tercih etmiş olurlar. Çünkü Sayın Erdoğan’ın başında bulunduğu Adalet ve Kalkınma Partisi, birçok konuda Vatan Partisi’nin Genel Başkanı Doğu Perinçek’in savunduğu siyasetlere gelmiştir”.

Tahmin edebileceğiniz gibi ilk sözler Bahçeli’ye ait. İkinci paragraf da Perinçek’in Çin hükümetinin davetlisi olarak gittiği Pekin’de Bahçeli’ye verdiği cevap.

“Nasıl bir oyun içerisindeyiz biz nereye düşmüşüz arkadaş” dedirten bir tablo değil mi? ‘Her zaman masa kazanır’ kaidesiyle meşhur bir kumar oyunu gibi.

ENİŞTE BİZİ NİYE ÖPTÜ?
Bahçeli’ye meclis grup toplantısında Perinçek’ten bahsetmesini gerektirecek  ne var acaba? Referandumun baş aktörü mü Perinçek? Bahçeli’nin yüzde 1 bile oy alamayan bir partinin başkanını muhatap almasının sebebi nedir? Eski ülkücülerin muhalefetine cevap vermesi anlaşılabilir de Perinçek’i ağzına alması nedendir? Erdoğan ile Perinçek arasında bir tercihten söz etmesi ilginç değil mi? İkisini de bir kutup kabul edip MHP’yi bunlardan birisini tercih etmekle siyaset yapmaya çalışan bir parti gibi gösteren aciz bir itirafın dile getirilmesi aslında.

Elbette durduk yere değil bu açıklama. Bahçeli aslında bir mesaj veriyor: Ergenekon ve Erdoğan arasında tercihimi Erdoğan’dan yana yaptım. Perinçek popülizmi sevdiği için Ergenekon’un şu an görünen yüzü gibi algılanıyor. Ergenekon’u kastedenler onu işaret ediyor o kadar. Yoksa Ergenekon çok daha derin bir yapı ve koalisyon.

BAHÇELİ’NİN KUMARI: KİM KALICI, KİM GİDİCİ?
Buraya tekrar döneceğiz. Biraz hafızamızı tazeleyelim. 12 Eylül 2010’daki referanduma gidelim. Sonradan AKP tarafından iğfal edilse de özgürlükçü bu anayasa değişikliği için MHP hangi oyu kullanmıştı? Meclis’te ve meydanlarda ‘Hayır’ demişti. Seçim sloganı da “Bir Oy’un var”dı. Yargıdaki değişikliklere bile zamanında karşı çıkmış bir parti şimdi ülkenin bütün anahtarını tek kişiye verilmesine, bir rejim değişikliğine ‘evet’ diyor. O zaman da tabanından farklı bir tavır almıştı, şimdi de. Bahçeli’nin tercihlerinde tabanının ne düşündüğü önemli değildir. Buna rağmen bu kadar uzun süredir partisinin başında yer alması siyasetle açıklanamayacak  büyük bir başarı.

Bahçeli’nin bu kararında bilinen iki tane temel husus var. Erdoğan’ın kalıcı olduğunu, Ergenekon’un ise kaybedeceğini düşünüyor. Zaman içerisinde, Bahçeli’nin yakın olduğu güç odakları Erdoğan’a zahiren yakınlaştı. Uzun süre askerin bir şekilde siyasete müdahale edeceğini düşünen ve temkinli giden Bahçeli, 15 Temmuz hadisesinden sonra askerin bir daha kolay kolay başını kaldıramayacağını düşünerek direksiyonu tamamen Erdoğan’a doğru kırdı.

İkinci sebep her ne kadar AKP kendisi için MHP’deki muhaliflere yargı yoluyla geçit vermemiş olsa da bunu Bahçeli’ye bir jest ve pazarlık olarak iyi sundu. Kongreye gidildiğinde koltuğunu kaybetmesi neredeyse kesin olan Bahçeli’ye bir nevi genel başkanlığı yeniden verdiler ve bunun diyetini alıyorlar. Zaten kulislere mahkeme kararları için nasıl pazarlık yapıldığı sızmıştı.

BEKLENEN SAVAŞ KAPIDA

Peki bugünkü konuşmadan başka ne çıkarabiliriz?

Birçok kimsenin tahmin ettiği gibi Ergenekon ve Erdoğan kapışmasına az kaldığı anlaşılıyor. Bahçeli de bunu görüyor zaten. Her iki taraf da kan dökmekten çekinmediği için ülkeyi güzel pek de günler beklemiyor. Bir taraf kaos isterken diğer taraf kontrollü yangınlarla son kalan muhalifleri de bertaraf etme derdinde. Erdoğan, hepsi birer trol olan bürokratları ile devlete hakim olduğunu sanıyorsa fena halde yanılıyor.

Bazıları Ergenekon’un diktatörlük sistemi geldikten sonra savaşı başlatacağı ve anahtar teslim bir diktaya sahip olmak istediğini öngörüyor. Her seçimle Erdoğan’ın biraz daha yerini sağlamlaştırdığı gerçeği en büyük riskleri. Erdoğan’ın derin muhaliflerini bir şekilde yanına çektiği bilinen bir gerçek ancak ortada Cemaat gibi ortak bir düşmanın kalmaması, Avrasya siyasetinin pratik gerçekliğinin olmayışı ve Erdoğan’ın artık frenlenemeyecek hanedanlık hırsı köprü öncesi son çıkışa gelindiğini gösteriyor.

Ülkede demokrasi olmayınca hesaplar da demokrasi üzerine değil zaten. Seçim dönemi sebebiyle Türkiye’ye çok yoğunlaşmamış ABD’nin masada olmadığını düşünmek de gerçekçi değil.

Toplumsal hafızası ve dünü olmayan Türkiye’de ‘bir olay yaşanır ve her şey değişir’ gerçeği kendisini tekrar edecek gibi görünüyor. Bir zalimin bir zalimle cezalandırılmasına doğru yol alıyor Türkiye. Bedelini de herkes ödeyecek. Özellikle bütün bu zulümleri izleyip alkış tutanlar.

Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir

June 5, 2023
5k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yalan ve sahtekarlığa dayanan siyaset ve din anlayışı

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yalan ve sahtekarlığa dayanan siyaset ve din anlayışı

May 30, 2023
5.1k

TR724’ten Barbaros Kartal, Erdoğan-Bahçeli-Perinçek hattında kurulan son mevzileri kaleme aldı.


İşte Barbaros Kartal’ın o yazısı…

“Buradan söylüyorum, bu vesileyle herkese açık açık duyuruyorum; eğer Doğu Perinçek ve hayırcı yoldaşlarıyla Recep Tayyip Erdoğan arasında bir tercih hakkımız olursa, kesinlikle ve istinasız Sayın Erdoğan’ı tercih edeceğimizi herkes bilmeli ve kafasına sokmalıdır.”


“Devlet Bahçeli bir tercihten söz etmektedir. Erdoğan’ı tercih etseler, Doğu Perinçek’i tercih etmiş olurlar. Çünkü Sayın Erdoğan’ın başında bulunduğu Adalet ve Kalkınma Partisi, birçok konuda Vatan Partisi’nin Genel Başkanı Doğu Perinçek’in savunduğu siyasetlere gelmiştir”.

Tahmin edebileceğiniz gibi ilk sözler Bahçeli’ye ait. İkinci paragraf da Perinçek’in Çin hükümetinin davetlisi olarak gittiği Pekin’de Bahçeli’ye verdiği cevap.

“Nasıl bir oyun içerisindeyiz biz nereye düşmüşüz arkadaş” dedirten bir tablo değil mi? ‘Her zaman masa kazanır’ kaidesiyle meşhur bir kumar oyunu gibi.

ENİŞTE BİZİ NİYE ÖPTÜ?
Bahçeli’ye meclis grup toplantısında Perinçek’ten bahsetmesini gerektirecek  ne var acaba? Referandumun baş aktörü mü Perinçek? Bahçeli’nin yüzde 1 bile oy alamayan bir partinin başkanını muhatap almasının sebebi nedir? Eski ülkücülerin muhalefetine cevap vermesi anlaşılabilir de Perinçek’i ağzına alması nedendir? Erdoğan ile Perinçek arasında bir tercihten söz etmesi ilginç değil mi? İkisini de bir kutup kabul edip MHP’yi bunlardan birisini tercih etmekle siyaset yapmaya çalışan bir parti gibi gösteren aciz bir itirafın dile getirilmesi aslında.

Elbette durduk yere değil bu açıklama. Bahçeli aslında bir mesaj veriyor: Ergenekon ve Erdoğan arasında tercihimi Erdoğan’dan yana yaptım. Perinçek popülizmi sevdiği için Ergenekon’un şu an görünen yüzü gibi algılanıyor. Ergenekon’u kastedenler onu işaret ediyor o kadar. Yoksa Ergenekon çok daha derin bir yapı ve koalisyon.

BAHÇELİ’NİN KUMARI: KİM KALICI, KİM GİDİCİ?
Buraya tekrar döneceğiz. Biraz hafızamızı tazeleyelim. 12 Eylül 2010’daki referanduma gidelim. Sonradan AKP tarafından iğfal edilse de özgürlükçü bu anayasa değişikliği için MHP hangi oyu kullanmıştı? Meclis’te ve meydanlarda ‘Hayır’ demişti. Seçim sloganı da “Bir Oy’un var”dı. Yargıdaki değişikliklere bile zamanında karşı çıkmış bir parti şimdi ülkenin bütün anahtarını tek kişiye verilmesine, bir rejim değişikliğine ‘evet’ diyor. O zaman da tabanından farklı bir tavır almıştı, şimdi de. Bahçeli’nin tercihlerinde tabanının ne düşündüğü önemli değildir. Buna rağmen bu kadar uzun süredir partisinin başında yer alması siyasetle açıklanamayacak  büyük bir başarı.

Bahçeli’nin bu kararında bilinen iki tane temel husus var. Erdoğan’ın kalıcı olduğunu, Ergenekon’un ise kaybedeceğini düşünüyor. Zaman içerisinde, Bahçeli’nin yakın olduğu güç odakları Erdoğan’a zahiren yakınlaştı. Uzun süre askerin bir şekilde siyasete müdahale edeceğini düşünen ve temkinli giden Bahçeli, 15 Temmuz hadisesinden sonra askerin bir daha kolay kolay başını kaldıramayacağını düşünerek direksiyonu tamamen Erdoğan’a doğru kırdı.

İkinci sebep her ne kadar AKP kendisi için MHP’deki muhaliflere yargı yoluyla geçit vermemiş olsa da bunu Bahçeli’ye bir jest ve pazarlık olarak iyi sundu. Kongreye gidildiğinde koltuğunu kaybetmesi neredeyse kesin olan Bahçeli’ye bir nevi genel başkanlığı yeniden verdiler ve bunun diyetini alıyorlar. Zaten kulislere mahkeme kararları için nasıl pazarlık yapıldığı sızmıştı.

BEKLENEN SAVAŞ KAPIDA

Peki bugünkü konuşmadan başka ne çıkarabiliriz?

Birçok kimsenin tahmin ettiği gibi Ergenekon ve Erdoğan kapışmasına az kaldığı anlaşılıyor. Bahçeli de bunu görüyor zaten. Her iki taraf da kan dökmekten çekinmediği için ülkeyi güzel pek de günler beklemiyor. Bir taraf kaos isterken diğer taraf kontrollü yangınlarla son kalan muhalifleri de bertaraf etme derdinde. Erdoğan, hepsi birer trol olan bürokratları ile devlete hakim olduğunu sanıyorsa fena halde yanılıyor.

Bazıları Ergenekon’un diktatörlük sistemi geldikten sonra savaşı başlatacağı ve anahtar teslim bir diktaya sahip olmak istediğini öngörüyor. Her seçimle Erdoğan’ın biraz daha yerini sağlamlaştırdığı gerçeği en büyük riskleri. Erdoğan’ın derin muhaliflerini bir şekilde yanına çektiği bilinen bir gerçek ancak ortada Cemaat gibi ortak bir düşmanın kalmaması, Avrasya siyasetinin pratik gerçekliğinin olmayışı ve Erdoğan’ın artık frenlenemeyecek hanedanlık hırsı köprü öncesi son çıkışa gelindiğini gösteriyor.

Ülkede demokrasi olmayınca hesaplar da demokrasi üzerine değil zaten. Seçim dönemi sebebiyle Türkiye’ye çok yoğunlaşmamış ABD’nin masada olmadığını düşünmek de gerçekçi değil.

Toplumsal hafızası ve dünü olmayan Türkiye’de ‘bir olay yaşanır ve her şey değişir’ gerçeği kendisini tekrar edecek gibi görünüyor. Bir zalimin bir zalimle cezalandırılmasına doğru yol alıyor Türkiye. Bedelini de herkes ödeyecek. Özellikle bütün bu zulümleri izleyip alkış tutanlar.

TR724’ten Barbaros Kartal, Erdoğan-Bahçeli-Perinçek hattında kurulan son mevzileri kaleme aldı.


İşte Barbaros Kartal’ın o yazısı…

“Buradan söylüyorum, bu vesileyle herkese açık açık duyuruyorum; eğer Doğu Perinçek ve hayırcı yoldaşlarıyla Recep Tayyip Erdoğan arasında bir tercih hakkımız olursa, kesinlikle ve istinasız Sayın Erdoğan’ı tercih edeceğimizi herkes bilmeli ve kafasına sokmalıdır.”


“Devlet Bahçeli bir tercihten söz etmektedir. Erdoğan’ı tercih etseler, Doğu Perinçek’i tercih etmiş olurlar. Çünkü Sayın Erdoğan’ın başında bulunduğu Adalet ve Kalkınma Partisi, birçok konuda Vatan Partisi’nin Genel Başkanı Doğu Perinçek’in savunduğu siyasetlere gelmiştir”.

Tahmin edebileceğiniz gibi ilk sözler Bahçeli’ye ait. İkinci paragraf da Perinçek’in Çin hükümetinin davetlisi olarak gittiği Pekin’de Bahçeli’ye verdiği cevap.

“Nasıl bir oyun içerisindeyiz biz nereye düşmüşüz arkadaş” dedirten bir tablo değil mi? ‘Her zaman masa kazanır’ kaidesiyle meşhur bir kumar oyunu gibi.

ENİŞTE BİZİ NİYE ÖPTÜ?
Bahçeli’ye meclis grup toplantısında Perinçek’ten bahsetmesini gerektirecek  ne var acaba? Referandumun baş aktörü mü Perinçek? Bahçeli’nin yüzde 1 bile oy alamayan bir partinin başkanını muhatap almasının sebebi nedir? Eski ülkücülerin muhalefetine cevap vermesi anlaşılabilir de Perinçek’i ağzına alması nedendir? Erdoğan ile Perinçek arasında bir tercihten söz etmesi ilginç değil mi? İkisini de bir kutup kabul edip MHP’yi bunlardan birisini tercih etmekle siyaset yapmaya çalışan bir parti gibi gösteren aciz bir itirafın dile getirilmesi aslında.

Elbette durduk yere değil bu açıklama. Bahçeli aslında bir mesaj veriyor: Ergenekon ve Erdoğan arasında tercihimi Erdoğan’dan yana yaptım. Perinçek popülizmi sevdiği için Ergenekon’un şu an görünen yüzü gibi algılanıyor. Ergenekon’u kastedenler onu işaret ediyor o kadar. Yoksa Ergenekon çok daha derin bir yapı ve koalisyon.

BAHÇELİ’NİN KUMARI: KİM KALICI, KİM GİDİCİ?
Buraya tekrar döneceğiz. Biraz hafızamızı tazeleyelim. 12 Eylül 2010’daki referanduma gidelim. Sonradan AKP tarafından iğfal edilse de özgürlükçü bu anayasa değişikliği için MHP hangi oyu kullanmıştı? Meclis’te ve meydanlarda ‘Hayır’ demişti. Seçim sloganı da “Bir Oy’un var”dı. Yargıdaki değişikliklere bile zamanında karşı çıkmış bir parti şimdi ülkenin bütün anahtarını tek kişiye verilmesine, bir rejim değişikliğine ‘evet’ diyor. O zaman da tabanından farklı bir tavır almıştı, şimdi de. Bahçeli’nin tercihlerinde tabanının ne düşündüğü önemli değildir. Buna rağmen bu kadar uzun süredir partisinin başında yer alması siyasetle açıklanamayacak  büyük bir başarı.

Bahçeli’nin bu kararında bilinen iki tane temel husus var. Erdoğan’ın kalıcı olduğunu, Ergenekon’un ise kaybedeceğini düşünüyor. Zaman içerisinde, Bahçeli’nin yakın olduğu güç odakları Erdoğan’a zahiren yakınlaştı. Uzun süre askerin bir şekilde siyasete müdahale edeceğini düşünen ve temkinli giden Bahçeli, 15 Temmuz hadisesinden sonra askerin bir daha kolay kolay başını kaldıramayacağını düşünerek direksiyonu tamamen Erdoğan’a doğru kırdı.

İkinci sebep her ne kadar AKP kendisi için MHP’deki muhaliflere yargı yoluyla geçit vermemiş olsa da bunu Bahçeli’ye bir jest ve pazarlık olarak iyi sundu. Kongreye gidildiğinde koltuğunu kaybetmesi neredeyse kesin olan Bahçeli’ye bir nevi genel başkanlığı yeniden verdiler ve bunun diyetini alıyorlar. Zaten kulislere mahkeme kararları için nasıl pazarlık yapıldığı sızmıştı.

BEKLENEN SAVAŞ KAPIDA

Peki bugünkü konuşmadan başka ne çıkarabiliriz?

Birçok kimsenin tahmin ettiği gibi Ergenekon ve Erdoğan kapışmasına az kaldığı anlaşılıyor. Bahçeli de bunu görüyor zaten. Her iki taraf da kan dökmekten çekinmediği için ülkeyi güzel pek de günler beklemiyor. Bir taraf kaos isterken diğer taraf kontrollü yangınlarla son kalan muhalifleri de bertaraf etme derdinde. Erdoğan, hepsi birer trol olan bürokratları ile devlete hakim olduğunu sanıyorsa fena halde yanılıyor.

Bazıları Ergenekon’un diktatörlük sistemi geldikten sonra savaşı başlatacağı ve anahtar teslim bir diktaya sahip olmak istediğini öngörüyor. Her seçimle Erdoğan’ın biraz daha yerini sağlamlaştırdığı gerçeği en büyük riskleri. Erdoğan’ın derin muhaliflerini bir şekilde yanına çektiği bilinen bir gerçek ancak ortada Cemaat gibi ortak bir düşmanın kalmaması, Avrasya siyasetinin pratik gerçekliğinin olmayışı ve Erdoğan’ın artık frenlenemeyecek hanedanlık hırsı köprü öncesi son çıkışa gelindiğini gösteriyor.

Ülkede demokrasi olmayınca hesaplar da demokrasi üzerine değil zaten. Seçim dönemi sebebiyle Türkiye’ye çok yoğunlaşmamış ABD’nin masada olmadığını düşünmek de gerçekçi değil.

Toplumsal hafızası ve dünü olmayan Türkiye’de ‘bir olay yaşanır ve her şey değişir’ gerçeği kendisini tekrar edecek gibi görünüyor. Bir zalimin bir zalimle cezalandırılmasına doğru yol alıyor Türkiye. Bedelini de herkes ödeyecek. Özellikle bütün bu zulümleri izleyip alkış tutanlar.

ShareTweet
Previous Post

Orkestra şefi ihraç edildi

Next Post

Profesörden Hürriyet’e “onursuz” çıkışı…

İLGİLİ HABERLER

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir

June 5, 2023
5k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yalan ve sahtekarlığa dayanan siyaset ve din anlayışı
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yalan ve sahtekarlığa dayanan siyaset ve din anlayışı

May 30, 2023
5.1k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın seçim çalma aparatı Soylu’mu?
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın seçim çalma aparatı Soylu’mu?

May 22, 2023
5.1k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yolu derinlerle nasıl kesişti?
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ın yolu derinlerle nasıl kesişti?

May 15, 2023
5.4k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ı desteklemeyenler ‘terörist’ mi?
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Erdoğan’ı desteklemeyenler ‘terörist’ mi?

May 8, 2023
5.1k
Giderler mi sorusuna cevap verdi: Gitmeyip de ne yapacaklar?
ANALİZ

Giderler mi sorusuna cevap verdi: Gitmeyip de ne yapacaklar?

May 6, 2023
5.3k
Daha Fazla Haber

ENAG enflasyon verilerini açıkladı: 12 aylık artış yüzde 109

ENAG enflasyon verilerini açıkladı: 12 aylık artış yüzde 109
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Dünya Çevre Günü kutlu olsun: AB’nin en büyük çöp kutusu olduk

Dünya Çevre Günü kutlu olsun: AB’nin en büyük çöp kutusu olduk
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Sayı 15 bini aştı: Yabancıların suç cenneti

Sayı 15 bini aştı: Yabancıların suç cenneti
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

‘Önce hesap vereceğiz’ Buldan ve Sancar eş genel başkanlığa tekrar aday olmayacak

‘Önce hesap vereceğiz’ Buldan ve Sancar eş genel başkanlığa tekrar aday olmayacak
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Meteoroloji’den uyarı: 16 il için sarı ve turuncu kod

Meteoroloji’den uyarı: 16 il için sarı ve turuncu kod
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Gece gündüz demiyor: Dolar/TL gece saatlerinde 21,15’i gördü

Gece gündüz demiyor: Dolar/TL gece saatlerinde 21,15’i gördü
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Goldman Sachs’tan: Yeni dolar/TL tahmini

Goldman Sachs’tan: Yeni dolar/TL tahmini
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Baskılar yükselme rampasına dönüşebilir
by aktifhabercom
June 5, 2023
0
5k

Devamını oku

Ankara ve Bolu‘da sağanak yağış: Dereler taştı, evleri ve yolları su bastı

Ankara ve Bolu‘da sağanak yağış: Dereler taştı, evleri ve yolları su bastı
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Hemşireler de Türkiye’den gitmek istiyor: Yüzde 76’sının hedefi yurt dışında çalışmak

Hemşireler de Türkiye’den gitmek istiyor: Yüzde 76’sının hedefi yurt dışında çalışmak
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5k

Devamını oku

MİT Başkanı olacak: İbrahim Kalın ‘karanlıktaki’ fotoğrafını koydu

MİT Başkanı olacak: İbrahim Kalın ‘karanlıktaki’ fotoğrafını koydu
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.3k

Devamını oku

Nebati ‘oh’ çekerek görevi devretti: Şimşek ekonomide yeni bir sayfa açabilecek mi?

Nebati ‘oh’ çekerek görevi devretti: Şimşek ekonomide yeni bir sayfa açabilecek mi?
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Financial Times’tan dikkat çeken ‘Soylu’ yorumu: Sorunlu ve toksikti

Financial Times’tan dikkat çeken ‘Soylu’ yorumu: Sorunlu ve toksikti
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.3k

Devamını oku

Sincan Kadın Cezaevi’nde siyasi mahkumlar tahliye edilmiyor: Yönetim şartlı tahliye hakkından yararlandırmıyor

Sincan Kadın Cezaevi’nde siyasi mahkumlar tahliye edilmiyor: Yönetim şartlı tahliye hakkından yararlandırmıyor
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5k

Devamını oku

Denizli’de faciaya ramak kala! Treni önünü kesip durdurdular

Denizli’de faciaya ramak kala! Treni önünü kesip durdurdular
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.3k

Devamını oku

‘Yabancıdan Yabancıya Satış’: AKP’li Kenan Sofuoğlu, Ferrari’sini 10 milyon 650 bin TL’den satışa çıkardı

‘Yabancıdan Yabancıya Satış’: AKP’li Kenan Sofuoğlu, Ferrari’sini 10 milyon 650 bin TL’den satışa çıkardı
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.3k

Devamını oku

Müge Anlı’nın Rabia Naz’ın babasına açtığı tazminat davasını istinaf mahkemesi de reddetti

Müge Anlı’nın Rabia Naz’ın babasına açtığı tazminat davasını istinaf mahkemesi de reddetti
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Erbaş ve Perinçek’in samimi fotoğrafı sosyal medyada gündem oldu

Erbaş ve Perinçek’in samimi fotoğrafı sosyal medyada gündem oldu
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Türkiye NATO’nun talebi üzerine gerginliğin arttığı Kosova’ya komando gönderiyor

Türkiye NATO’nun talebi üzerine gerginliğin arttığı Kosova’ya komando gönderiyor
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Türkiye‘deki suç artışı Jandarma raporuna yansıdı

Türkiye‘deki suç artışı Jandarma raporuna yansıdı
by Özkan yazar
June 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.