Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Türkiye neden katilleri serbest bırakırken siyasi suçluları hapiste tutuyor?

by aktifhabercom
May 1, 2020
Türkiye neden katilleri serbest bırakırken siyasi suçluları hapiste tutuyor?
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

“Hapishanelerden tahliye politikası ile devletin bireylerden çok daha önemli olduğunu bir kez daha vurguladı. Erdoğan ve müttefikleri bu vurguya şunu da eklemiş oldular: katiller affedilebilir, ama siyasi mahpuslar affedilmez.”

Akademisyen Ahmet T. Kuru’nun The Conversation’ta yayınlanan analizi şöyle;

Türkiye hapishanelerinde Kovid-19’un yayılışını önlemek ve kapasite fazlalığını azaltmak için 90 bin mahpusun (yarısı geçici, yarısı kalıcı olarak) tahliye süreci başladı.  


Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

15 Temmuz’dan sonra kurulan yeni söylem düzeni

15 Temmuz’dan sonra kurulan yeni söylem düzeni

July 19, 2025
5.2k
Söylemin iktidarı: 15 Temmuz sonrası AK Parti’nin ‘Hizmet Hareketi’ söylemi üzerine bir söylem analizi

Söylemin iktidarı: 15 Temmuz sonrası AK Parti’nin ‘Hizmet Hareketi’ söylemi üzerine bir söylem analizi

July 16, 2025
5k

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AKP ve MHP milletvekilleri terör ile suçlananların tahliye sürecinin dışında tutulması konusunda ısrar ettiler. Neticede terör ile suçlanan on binlerce gazeteci, siyasetçi, bürokrat ve diğer siyasi suçlular tahliyeden yararlanamadı. 

Türkiye hapishanelerindeki toplam 300 bin civarında mahkumdan 50 bini terör suçlamasıyla yargılanmakta veya mahkum olmuş durumda. Türkiye’de terör suçlaması, özellikle başarısız 2016 darbe denemesinden ve sonrasında KHK’lar ile iktidarın yaptığı tasfiyelerden bu yana, siyasi muhalifleri bastırmak için kullanılmakta.

Terörle suçlananlar arasında tabii ki cebir ve şiddet kullanan IŞİD, PKK ve darbe cuntası üyeleri bulunmakta. Fakat suçlananların büyük çoğunluğu hakkında birey olarak tek bir şiddet eylemi işledikleri iddiası bile yok. Bu bireyler hakkındaki suçlamalar büyük çoğunluğu itibariyle Gülen Cemaati mensubu olmak, PKK’ya fikren yardımcı olmak gibi iddialara dayanmakta.

Tahliyeye dair kanunun ilk taslaklarında cinsi saldırı ve uyuşturucu ticareti suçlarını da kapsaması söz konusu iken gelen toplumsal tepkiler sonucunda bu suçlar kapsamdan çıkarıldı. Ama terörle suçlanan siyasi mahpuslasın tahliye edilmesi ilk taslaklarda bile düşünülmedi.

Devlet ve Birey

Katilleri bile tahliye ederken siyasi suçluların kapsam dışı tutulması devletçi anlayışın bir yansımasıdır. Devletin bireylerden üstün olduğu şeklinde özetleyebileceğimiz bu anlayış Türkiye’de hem devlet yöneticileri hem de toplumun önemli bir kesimi tarafından kabul görmektedir. 

Kovid-19 krizinde Türk devleti hapishanelerin birincil amacının “düşman” gördüğü vatandaşları cezalandırmak olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bireylere karşı işlenen cinayet ve soygun gibi suçların ise ikincil ve hatta affedilebilir olduğunun altını çizdi.

Geçtiğimiz sene yayınlanan “İslam, Otoriterlik ve Geri Kalmışlık” adlı kitabım devletçi anlayışın tarihi kökenlerini Selçuklu (1040-1194), Memluk (1250-1517) ve Osmanlı (1299-1922) devletlerinin tarihlerinde araştırıyor ve bu devletlerin günümüz Türkiye ile Arap ülkelerine devletçi zihniyeti miras bıraktığını açıklıyor. 

Bu tarihi miras içinde Tanzimat dönemi ve sonrasındaki Osmanlı’nın reformcu bürokratları gibi Batı’dan gelen bireysel özgürlük fikrine açık olan örnekler vardı. Fakat bu reformcular bile devletçi anlayışı devam ettirmişlerdi. Mesela 1839’da ilan edilen Tanzimat Fermanı’nda Osmanlı tebaasının hayat, namus ve malları garanti altına alınırken, onların ferdi hürriyetleri konusuna değinilmemiştir.

Modern Türkiye’nin kanunları bireysel özgürlükleri garanti altına aldı. Ama Cumhuriyet’in kuruluşundan günümüze kadar Türk devleti bir çok vatandaşın –özellikle de gayrimüslimler, Aleviler ve Kürtlerin— özgürlüklerini değişik şekillerde çiğnemiştir. 

Erdoğan’ın Değişen İttifakları

Türk devletinin bireyler karşısındaki otoriter tutumu Erdoğan’ın iktidarda olduğu son 17 yıldır farklı şekillerde devam etti. 2011’den bu yana ise Erdoğan vatandaşların bir kısmını devlet düşmanı olarak belirleyebilecek bir güce ulaştı.

İktidarının ilk döneminde Erdoğan için en önemli tehdit askeriye ve adliyedeki laikçi kadrolardı. Erdoğan bunlara karşı Gülenciler, Kürtlerin bir kesimi ve entelektüeller ile işbirliği yaptı. Erdoğan-Gülen ittifakı döneminde savcılar Ergenekon ve Balyoz davalarında bu kadroları, özellikle subay olanları, hedef aldılar. Bu dönemde yargı terör tanımını o kadar genişletti ki emekli genel kurmay başkanı İlker Başbuğ terörist suçlamasıyla tutuklandı.

2014’den bu yana Erdoğan müttefiklerini değiştirdi. Daha önce mücadele ettiği ulusalcılar ile ittifak kurdu. Bu yeni ittifak tüm Gülencileri, Kürt milliyetçilerinin çoğunu ve çok sayıda entelektüeli terörist ilan etti.

2016 darbe girişimi sonrasında yaklaşık yarım milyon vatandaş hakkında terör örgütü üyeliği iddiasıyla soruşturma açıldı. Bu soruşturmaların ana hedefi Gülen Cemaati mensupları idi. On binlerce kişi telefonuna ByLock yüklemek ve Bank Asya’da hesap açmak gibi sebeplerle hapse konuldu. Bunlar içerisinde yaklaşık 600 bayan 6 yaş altı çocuklarıyla beraber halen hapiste yatmakta.

Yaşanan tasfiye dalgalarında 150.000 devlet memuru ve özellikle de 15.000 sağlık çalışanının KHK’lar ile işsiz bırakılması, Türkiye’nin Kovid-19 krizine hazırlıksız yakalanmasında etkili oldu.

Kovid-19 ve Otoriterlik

Küresel anlamda Kovid-19’un siyasi sonuçlarını inceleyen uzmanların sordukları en önemli sorulardan biri bu virüsün siyasi rejimlere nasıl bir etkide bulunacağıdır. Türkiye örneği bu sonuçların ne kadar kompleks olabildiğini göstermektedir.

Bir yandan, Kovid-19 Erdoğan rejiminin finansal krizini derinleştirdi. Türk lirasının Amerikan doları karşısında değer kaybetmesi hızlandı. Erdoğan’ın ilan ettiği 15 milyar dolarlık kriz paketi yetersiz olduğu için, krizden etkilenenlere yardım amaçlı devlet kontrolünde bir yardım kampanyası ilan edildi. 

Ayrıca, bu kriz Erdoğan rejiminin önemli temellerinden olan Diyanet’in kamusal itibarına da zarar verdi. Camilerin kapatıldığı bir dönemde imam maaşlarının vergi gelirleriyle ödenmeye devam edilmesi sosyal medyada eleştiri konusu oldu.  

Diğer yandan, üç hafta önce yapılan Metropoll anketi Erdoğan’ın halk nazarında popülaritesini artırdığını göstermektedir. Kovid-19 krizi, sadece Türkiye’de değil, bir çok ülkede toplumun önemli bir kesiminde liderin etrafında kenetlenerek krizi aşma düşüncesini besleyebilmektedir.

Erdoğan da bu kriz döneminde kendi liderliğinin paylaşılmaz olduğunu vurgulamaktadır. Altmış beş yaş üstü vatandaşlara dağıtılan maskeler ve kolonya içeren paketlere kendi isim ve imzasını koydu. Dahası CHP yönetimindeki belediyelerin yardım kampanyalarını paralel devlet olma çabası olarak ilan etti. Bu çerçevede belediyelerin yardım kampanyaları yasaklandı.

Erdoğan için Kovid-19 krizinde medyayı kontrol altında tutmak ve eleştirileri engellemek büyük önem taşımaktadır. Aksi takdirde krizde güdülen yanlış politikalar muhalefetin güçlenmesine yol açabilir. Bu nedenle Erdoğan çok sayıda gazeteciyi hapiste tutma konusunda ısrar etmektedir.

Özetlemek gerekirse: Kovid-19 krizi karşısında Türk devleti kendi ezberini tekrarladı. Hapishanelerden tahliye politikası ile devletin bireylerden çok daha önemli olduğunu bir kez daha vurguladı. Erdoğan ve müttefikleri bu vurguya şunu da eklemiş oldular: katiller affedilebilir, ama siyasi mahpuslar affedilmez.

*Bu yazının İngilizce versiyonu The Conversation’da yayınlanmıştır.

Kaynak: Ahval

ShareTweet
Previous Post

Koronavirüs Günlüğü: Çin virüsün Wuhan’daki laboratuvardan çıktığı iddialarını reddetti

Next Post

Türkiye’nin ‘fiili diktatörlüğü’ kalıcı mı gidici mi?

İLGİLİHABERLER

15 Temmuz’dan sonra kurulan yeni söylem düzeni
15 TEMMUZ

15 Temmuz’dan sonra kurulan yeni söylem düzeni

July 19, 2025
5.2k
Söylemin iktidarı: 15 Temmuz sonrası AK Parti’nin ‘Hizmet Hareketi’ söylemi üzerine bir söylem analizi
ANALİZ

Söylemin iktidarı: 15 Temmuz sonrası AK Parti’nin ‘Hizmet Hareketi’ söylemi üzerine bir söylem analizi

July 16, 2025
5k
Üstünlerin hukukuyla teslim alınan ülke
ANALİZ

Üstünlerin hukukuyla teslim alınan ülke

July 14, 2025
5k
Çocukların akıllarına zincir vurmayın
ANALİZ

Çocukların akıllarına zincir vurmayın

July 8, 2025
5.1k
Dünyanın onların insanlık mesajına ihtiyacı var
ANALİZ

Dünyanın onların insanlık mesajına ihtiyacı var

July 7, 2025
5k
“İnsanı yaşat ki Hizmet yaşasın”
ANALİZ

“İnsanı yaşat ki Hizmet yaşasın”

July 2, 2025
5k
Daha Fazla Haber
İsrail Başbakanı Netanyahu hastaneye kaldırıldı

İsrail Başbakanı Netanyahu hastaneye kaldırıldı

July 20, 2025
5.1k
Murat Yetkin: Suriye’de işler iyi gitmiyor, Şara faturası Erdoğan’ın üstünde kalabilir

Murat Yetkin: Suriye’de işler iyi gitmiyor, Şara faturası Erdoğan’ın üstünde kalabilir

July 20, 2025
5.1k
Camideki korkunç cinayetin görüntüleri ortaya çıktı

Camideki korkunç cinayetin görüntüleri ortaya çıktı

July 20, 2025
5.2k
Annesinin “Merhamet edin” dediği hasta tutuklu Murat Çalık’a “İtirafçı ol” dayatması

Annesinin “Merhamet edin” dediği hasta tutuklu Murat Çalık’a “İtirafçı ol” dayatması

July 20, 2025
5.1k
Plajda güneşlenen kadını dozer ezdi

Plajda güneşlenen kadını dozer ezdi

July 20, 2025
5.1k
ÖTV’ler bir gecede yüzde 4’ten 50’ye çıktı

ÖTV’ler bir gecede yüzde 4’ten 50’ye çıktı

July 20, 2025
5k
Zayıflama ilacı Ozempic’in yeni yan etkileri ortaya çıkıyor

Zayıflama ilacı Ozempic’in yeni yan etkileri ortaya çıkıyor

July 20, 2025
5.1k
İsrail, Gazze’de yardım bekleyen 38 Filistinli’yi daha öldürdü

İsrail, Gazze’de yardım bekleyen 38 Filistinli’yi daha öldürdü

July 20, 2025
5k
Gazeteci İsmail Arı, tehdit edildiği mesajları paylaştı: Başıma bir şey gelirse sorumlusu bu çeteye dokunmayan Emniyet ve İçişleri Bakanlığı yetkilileridir

Gazeteci İsmail Arı, tehdit edildiği mesajları paylaştı: Başıma bir şey gelirse sorumlusu bu çeteye dokunmayan Emniyet ve İçişleri Bakanlığı yetkilileridir

July 20, 2025
5k
İstanbul’da buzdolabı bomba gibi patladı: Evler küle döndü

İstanbul’da buzdolabı bomba gibi patladı: Evler küle döndü

July 20, 2025
5k
Hayrünnisa Gül’ün çantası İngiltere’de gündem oldu

Hayrünnisa Gül’ün çantası İngiltere’de gündem oldu

July 20, 2025
5.1k
‘Uyuyan Prens’ hayatını kaybetti

‘Uyuyan Prens’ hayatını kaybetti

July 20, 2025
5.1k
Coldplay konserinde ifşa olan CEO istifa etti

Coldplay konserinde ifşa olan CEO istifa etti

July 20, 2025
5.1k
Tiktok’tan 2025’in ilk raporu: Milyonlarca video yayından kaldırıldı, Türkiye’de dikkat çeken rakamlar

Tiktok’tan 2025’in ilk raporu: Milyonlarca video yayından kaldırıldı, Türkiye’de dikkat çeken rakamlar

July 20, 2025
5k
Cinayet, dolandırıcılık, yağma: Çeşitli suçlardan aranan 15 kişi 6 ülkede yakalanıp iade edildi

Cinayet, dolandırıcılık, yağma: Çeşitli suçlardan aranan 15 kişi 6 ülkede yakalanıp iade edildi

July 20, 2025
5.1k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.