Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

‘Sarayın şifreleri’

by aktifhabercom
June 8, 2020
‘Sarayın şifreleri’
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

‘Saraylarda yaşamaya imrenen diktatörün psikolojisini anlamaya çalışıyorum. Halkın parasıyla bin bilmem kaç odalı saray yaptırılırken, esasında bir yönetim kompleksi tasarlanmıştı. Başbakanlık ve bakanlıkların yer aldığı bir kompleks!’

Tr724 Yazarlarından  Prof. Dr. MEHMET EFE ÇAMAN’ın yazısı…

Kaçak sarayın ve onu yapan zihniyetin şifreleri nedir? Arka plandaki sosyolojik ve kültürel DNA nasıl oluştu? Niye kitleler bunu normal addediyor? Sarayın önünde poz veren reis bize ne anlatıyor? Onu bu davranışa iten neydi? Onun bu davranışını normal, hatta olması gereken olarak gören kitleler, neden böyle bir algıya sahip? 


Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Minyeli’nin yıkıldığı an

Minyeli’nin yıkıldığı an

December 24, 2025
5.2k
Linç seylaplarında boğulan merhamet

Linç seylaplarında boğulan merhamet

December 20, 2025
5.1k

Saraylarda yaşamaya imrenen diktatörün psikolojisini anlamaya çalışıyorum. Halkın parasıyla bin bilmem kaç odalı saray yaptırılırken, esasında bir yönetim kompleksi tasarlanmıştı. Başbakanlık ve bakanlıkların yer aldığı bir kompleks! Cumhurbaşkanı seçildikten sonra Erdoğan cumhurbaşkanlığını da saraya taşımaya karar verdi. Daha yetkileri hukuken ve anayasal olarak eline almadığından, kimse buna anlam veremedi. Oysa onun niyetlerini ve ihtiraslarını göstermesi bakımından saraya yerleşmek çok semboliktir. Böylece saray, başbakan ve bakanların (icracı yürütme organının) ofislerine değil, o dönem halen “tarafsız”, “devletin ve milletin birliğini” temsil eden cumhurbaşkanına mekân olacaktı. Tabi burada “hukuken” vurgusu çok önemlidir. Zira Türkiye’de giderek hukuken ve fiilen arasındaki makas açıldı. Anayasadan sapmak doğal hale getirildi. Kendisine anayasa tarafından verilmeyen yetkileri birbiri ardına gasp eden cumhurbaşkanı, böylece kabine toplantılarını saraya alarak onlara başkanlık etmeye başladı. İlk başlarda muhalefet gık-mık dedi, ama sonra alıştılar. 

Perdeleri, altın kaplama çerçeveler, mobilyalar, İtalyan mermerler, iç dekorasyona ödenen milyarlar insanların magazinsel ilgisini çekerken, o hiç istifini bozmayacaktı. Saraylarda yaşamayı aklına koymuştu. Çocukluğunda ve ilk gençlik yıllarında keloğlan masallarında da öyle olmaz mıydı? Keloğlan sonunda yaşlı padişahın kızıyla evlenirdi ve saraylarda yaşamaya başlardı. Ali Baba mağaranın şifresini öğrendikten sonra, ya da Alâeddin sihirli lambayı ovuşturunca, hep ilk dilek olarak saray, zenginlik, güç istemiyorlar mıydı? 

Orta Doğu masallarında ve mitlerinde saraylar var, o saraylarda yaşamaya istekli fakir çocuklar var. O da öyleydi. İstanbul’a sonradan göçen ve kalabalık, bir göz odada etrafındaki birikmiş sermayeye ve onu kontrol eden büyük ve küçük kentsoylulara bakan genç, solcu olsa da sağcı olsa da hep onların mal, mülk ve güçlerine imrenirdi. Sağcılar alenen, solcular ise latent olarak (Marksiyan proletarya diktatörlüğü fikrinin arkasına saklanarak) zenginin malını elinden almayı hayal ederdi. Bu varoş ve kırsal kesim rüyası, mesela Rusya’da yolsuz Marksist sistemin temel motivasyonunu oluşturmuştur. Devrimden sonra devrimcilerin önde gelenleri zenginlerin elinden alınan mekânlara kondular. Türkiye’de ise bu, sınıfsal değil, etnik motivasyonlu oldu. Ermenilerden ve Rumlardan boşaltılan her şeye çekirge gibi saldırıp talan ettiler. Böylece milli burjuvazi yarattılar. Osmanlı’nın bile “Etrak-ı bi idrak” diye aşağıladığı Anadolu’lu etnik Türklerden böylece milli bir tüccar sınıfı tasarlandı ve imal edildi. İslamcılar bu projeden dışlandılar. Kentsoyluların Kemalist ideal vatandaşlara dönüşmesiyle beraber, İslamcılık kırsalda kendisine bir sığınacak liman buldu. 1960’larda “taşı-toprağı altın” olan İstanbul’a akın eden taşralı kesim, çoğunlukla bir altına hücum psikolojisi ile hareket etti. Ekonomik sınıf atlama, en önemli motif oldu bu kitleler için. Küçük bir bölümü devlet memuru olup atama yoluyla kentlere göç etti ve kentsoylu kesime adapte oldu. Onların çocukları genelde eğitim yoluyla bir nesil sonra iyi pozisyonlara geldiler. Ancak proleter kesim (tarım iççiliğinden sanayi işçiliğine geçenler) kolay sermaye birikimi için doğal reflekslerle kamu arazilerine yöneldi. Hükümetler bu yönelim ile oy arasında korelasyonu çabucak kurdular. Böylece kamu arazilerinin talanı, düzensiz kapitalizmi ve yolsuzluğu pompaladı. Keloğlanlar ve Alâeddinler böylece hedefe yaklaştılar!

İlk gelenlerin oturdukları bir göz kondular, giderek yol, su, elektrik, kanalizasyon, toplu taşıma, telefon gibi altyapı hizmetlerinin getirilmesiyle apartmanlara doğru hızla evrildi. Bu altına hücumun en verimli dönemidir. Sınıfsal aidiyetinin bilincinde olmayan kesimler, böylece son derece refleksif ve içgüdüsel şekilde hızlı sermaye birikimi gerçekleştirmeye yöneldi. Onların çocukları bu hırslı mücadelenin içinde büyüdüler. Ve komplekslerini bu ortamda oluşturdular. 

Kültürel temellerinde İslami kimliğin ve Türkçü akımların idealize ettiği mitlerin olduğu, daima gücün (siyasi iktidarın ve kişisel gücün) ve paranın (kendilerinde olmayan şeylerin) büyüsüyle hayatlarına yön verdiler. 

Büyük bir işlevsellik vardır bu toplumsal kesimlerde. Pragmatizm, fonksiyonalizm! Estetiğin içselleştirilmesi bu ortamda olanaklı olamazdı. En büyük savunmaları “yaptım oldu” olan bir kitle, bunu pragmatizmlerinin de mihenk taşı yaptılar. Mesela anayasaya hep “yapı” metaforu ile yaklaşılır. Kendi evlerinin devamlı biçim değiştiren (yukarı ve yatay olarak devamlı genişleyen) yapısı, bu kesimlerin politik yapılara da aynı mantaliteden yaklaşmalarına neden oldu: dikey ve yatay genişleme!

Anayasanın esnetilmesi, olmadığı yerde “kırılması” ile, kaçak çıkılan gecekondunun yine kaçak olarak daha yüksek ve daha geniş bir yapıya dönüştürülmesi arasında bağ var. Böylece birbiriyle uyumsuz, özellikle de söylem ve eylem arasında çelişkilerin olduğu bir “takıyye” kültürü ile karşı karşıya kalıyoruz. Mağdur ve kurban edebiyatı arkasından, kendilerinin ezenin gücüne imrenen, ona öykünen, ona gıpta eden kitlelerin arasından sıyrılan politik figürler hem sözüne güvenilmeyen, hem de kendi kişisel çıkarlarını kamunun ortak iyisine karşı önceleyen insanlardır. Böylelikle siyaset de zaten bir nevi bu amaçların meşrulaştırılmasına hizmet eden, daha kolay yoldan “sermaye birikimini ve gücü” genişleten bir dinamik olarak kavranıyor. Yolsuzlukların temelinde, sermaye birikimini hakkı olmayarak, kamunun malını gasp ederek elde edenleri meşrulaştıran bir kültürel arka plan var. 

Neden Erdoğan kaçak saraya kondu?

İşte yukarıda bunun arka planının bazı ipuçlarını ele aldım. Kaçak saraya konmakla kamu arazisine konmak arasında bir ilinti var. Kaçak saraya konulmayı içine sindirenlerin kültürel ve sosyolojik DNA’larında kamusal araziyi gasp ederek zengin olmayı meşrulaştıran bir sosyokültürel anlayış mevcut. Keloğlan’ın ve Alâeddin’in çoğu zaman dürüst yollardan olmayan güç ve maddiyat elde etme davranışı, bu gücü elinde tutan kötü padişahlar üzerinden meşrulaştırılır. İslamcılar da “kötü Kemalist rejim” imajı üzerinden anayasayı gasp etmelerini, kaçak sarayı, lüks ve sefayı, vergi paralarıyla alınan lüks uçakları, ithal lüks makam araçlarını veya ulusal-uluslararası üçkâğıtlardan tokatladıkları paraları meşrulaştırıyor. “Onların egemenliğini kırdık” diye satmaya çalıştıkları bu “İslamcı devrim”, fena sırıtıyor. O sarayın bomboş alanlarında ve yollarında tek başına poz veren cumhurbaşkanı, bana bu nedenle o gecekondunun penceresinden asfaltsız mahallere bakan hüzünlü, yanlış değerlerle büyümüş, gayet iyi bildiği olması gerekenin, sadece yoksulluğun ve yokluğun devamına yarayacağını zekâsıyla gayet net olarak kavrayabilen bir çocuğu hatırlatıyor. 

O sarayın her türlü sınırsıza yakın maddi olanaklara karşın (devlet malı deniz!) estetik sefaleti bundan. Olsun! O sefaleti o ve onu mitolojik bir varlık, bir firavun gibi gören kitleler görmüyor. Onlar sapsarı altın suyuna batırılmış mobilyaların, fiyakalı otomobillerin, bilinmeyen banka hesaplarındaki dövizlerin, nereden nereye geldik türü bir avunmanın, “biraz da bizimkiler yesin!” türü bir tatminin büyüsüyle, kendi yoksulluklarını ve sefaletlerini görmüyorlar. 

Ve uzaklarda bir yerlerde, mahalle aralarında, yeni oluşan periferi İstanbul semtlerinin birinde, bir göz gecekondusunun penceresinden bakan çocuk, kendi gibi ortamlardan çıkıp “başaran” reisi görüyor. O başarının uzun ve meşakkatli yolunda yaşanan sıkıntılar metanetle, sabırla ve her şeyden önemlisi kendilerinden öncekilerin “altına hücum” motivasyonuyla aşılacaktır. Şu an sadece reise ve rejimine destek vererek bekleme zamanı! 

Kaynak: TR724

ShareTweet
Previous Post

Marketlerde hırsızlık 2 kat arttı: Ürünlere alarm takıldı

Next Post

Cadı avında bugün: İhraç edilmiş 74 polis hakkında gözaltı kararı

İLGİLİHABERLER

Minyeli’nin yıkıldığı an
ANALİZ

Minyeli’nin yıkıldığı an

December 24, 2025
5.2k
Linç seylaplarında boğulan merhamet
ANALİZ

Linç seylaplarında boğulan merhamet

December 20, 2025
5.1k
Üç elma, üç çağ, tek insanlık hikâyesi
ANALİZ

Üç elma, üç çağ, tek insanlık hikâyesi

December 19, 2025
5.1k
Ölümün devası aşk
ANALİZ

Ölümün devası aşk

December 17, 2025
5k
Zaafların insanı esir alma yolları
ANALİZ

Zaafların insanı esir alma yolları

December 15, 2025
5k
Siyasi hesaplarla vicdanlar susturuluyor
ANALİZ

Siyasi hesaplarla vicdanlar susturuluyor

December 8, 2025
5.1k
Daha Fazla Haber
Uyuşturucu soruşturması: 17 kişi tutuklandı

Uyuşturucu soruşturması: 17 kişi tutuklandı

December 27, 2025
5k
Paris metrosundaki bıçaklı saldırıda 3 kadın yaralandı

Paris metrosundaki bıçaklı saldırıda 3 kadın yaralandı

December 27, 2025
5k
Mersin’de ev yangını: 2 çocuk yaşamını yitirdi

Mersin’de ev yangını: 2 çocuk yaşamını yitirdi

December 27, 2025
5k
Üniversitelerde af hazırlığı: Etki analizinin sonucu bekleniyor

Üniversitelerde af hazırlığı: Etki analizinin sonucu bekleniyor

December 27, 2025
5.1k
İBB İtfaiye Daire başkanı dahil dört kişi gözaltına alındı

İBB İtfaiye Daire başkanı dahil dört kişi gözaltına alındı

December 27, 2025
5k
Beşiktaş’ta Necip Uysal ve Mert Günok kadro dışı bırakıldı

Beşiktaş’ta Necip Uysal ve Mert Günok kadro dışı bırakıldı

December 26, 2025
5.1k
İsrail, Somaliland’i tanıyan ilk ülke oldu

İsrail, Somaliland’i tanıyan ilk ülke oldu

December 26, 2025
5.1k
Düşen Libya uçağının kara kutusu Almanya’ya gönderildi

Düşen Libya uçağının kara kutusu Almanya’ya gönderildi

December 26, 2025
5k
Kulak, ayağa nakledilerek kurtarıldı

Kulak, ayağa nakledilerek kurtarıldı

December 26, 2025
5.1k
“Gözleri Karadeniz” dizisinin set çalışanın ölümüyle ilgili ‘darp’ iddiası

“Gözleri Karadeniz” dizisinin set çalışanın ölümüyle ilgili ‘darp’ iddiası

December 26, 2025
5k
Suriye’de camide patlama: En az sekiz ölü

Suriye’de camide patlama: En az sekiz ölü

December 26, 2025
5k
Şirketi satıp 10 milyar TL’yi çalışanlarına dağıttı: Kişi başı 19 milyon TL düştü

Şirketi satıp 10 milyar TL’yi çalışanlarına dağıttı: Kişi başı 19 milyon TL düştü

December 26, 2025
5.2k
Hakkında yakalama kararı çıkarılan Şeyma Subaşı’ndan ilk sözlü açıklama: Teslimiyetle karşılıyorum

Hakkında yakalama kararı çıkarılan Şeyma Subaşı’ndan ilk sözlü açıklama: Teslimiyetle karşılıyorum

December 26, 2025
5.1k
Kasım Garipoğlu ile ilgili çarpıcı iddia: “Miami’de kanını değiştiriyor”

Kasım Garipoğlu ile ilgili çarpıcı iddia: “Miami’de kanını değiştiriyor”

December 26, 2025
5.2k
Athena Gökhan’dan Şahan Gökbakar’a kavga çıkaracak sözler

Athena Gökhan’dan Şahan Gökbakar’a kavga çıkaracak sözler

December 26, 2025
5.2k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.