Nevbahar, 8 yaşında, yürüyemiyor, konuşamıyor ve evde eğitim alıyor…
Nevbahar’ın annesi Hande Sayın’ın küçük kızının yaşamını özetlerken kullandığı ifade bu.
Başından geçenleri yaşayan, yaşayacak herkes gibi çok öfkeli.
Yargıya öfkeli, sağlık sistemine öfkeli, engelli haklarına karşı iki yüzlü bulduğu topluma öfkeli.
Ailesinin anlatımlarına göre, Nevbahar, 3 Eylül 2010’da İstanbul’da ikizi ile birlikte dünyaya geldi. İkiz kardeşi sadece 1 kg. olarak doğmuştu. Bu nedenle hastanede kalması gerektiği söylendi. Nevbahar’ın taburcusu ise Ramazan bayramı nedeniyle gecikti. Hande Sayın, eşiyle birlikte her gün hastaneye gidiyor, bebekleri besliyor, kontrol ediyordu. Gittikleri bir gün, kuvözün camında “kranial usg çekilecek” yazısını gördüler. Görevli doktora sorduklarında, Nevbahar’ın doğumdan hemen sonra beyin kanaması geçirdiği, korkulacak bir durum olmadığı, kontrol amaçlı bu çekimin yapıldığı söylendi. Aileye neden bu konuda bilgi verilmediği sorusunun ise yanıtı yoktu. Birkaç gün sonra ise Nevbahar’da “hidrosefali” (beyinde su toplanması) olduğu, nörolog kontrolü gerektiği bildirildi. Nöroloğun ücreti aileden istendi. Gelen doktor acil operasyon geçirmesi gerektiğini söyledi. Aile, başka doktorlara sormak istedi. Bu süreçte Nevbahar, sağlıklı denilerek taburcu edildi.
Anne Hande Sayın, eve geldikten sonra Nevbahar’ın alnında bir iz olduğunu fark etti. Defalarca doktora götürdü ancak bir teşnis konulamadı. 2014’te ise bir çocuk cerrahı bu izin ancak düşme ile mümkün olduğunu söyledi. Hande Sayın, daha sonra doğumda, izinsiz biçimde çekilen tomografiyi raporlandırdı. Raporda, kafada kırık olduğu tespiti yapıldı. 2010’da çekilen fotoğraflarda da alında ve burunda morluk bulunduğu saptandı.
Hande Sayın, hastaneden topuk kanı test sonuçlarını talep etti. Ancak bu sonuçlar verilmedi. Resmi yollardan belgeye ulaştığında ikiz bebeğin sonuçlarının girildiği ancak Nevbahar’ın sonucunun girilmediği fark edildi. Hande Sayın, Ankara Toplum Sağlığı Merkezi’ne danıştı bu durumu. “Sadece ölü bebeklerin kaydı girilmez” yanıtı aldı.
Hande Sayın, bir yandan kızını büyütürken, bir yandan hastalığının sebebini öğrenmek için emek harcadı. 2013’te Medical Park aleyhine tazminat davası açtı. 5 yıl geçmesine rağmen dava hâlâ karara bağlanmadı.
Hande Sayın’ın en büyük şikayeti, görüştüğü çok sayıda doktorun sözlü olarak, “kafasında çöküntü var” yorumu yapmasına rağmen, bunu rapora dökmemiş olması.
Hande Sayın, buna karşılık, kızı için “kafatasında kırık” yorumu yapan doktorların beyanlarını mahkemeye sunmaya hazırlanıyor. Mahkemeden talebi, kızını çağıracak muayene edecek bir adli tıp heyetinin kesin raporu ve bir an önce davanın karara bağlanması.
Nevbahar, 8 yaşında, yürüyemiyor, konuşamıyor ve evde eğitim alıyor.