İstanbul’un 3. Havalimanı İstanbul adıyla açıldı. Törende, havalimanını yapıp işletecek İGA A.Ş’nin ortağı, daha önce millete yönelik ‘küfür tapesi’ ile gündem olan Mehmet Cengiz de konuştu.
Erdoğan, “Bu sadece bir havalimanı değil bir zafer anıtıdır” dediği projede Hazine garantisi olmadığını, “Sadece dış hatlar yolcu başına 20 Euro’dan olmak üzere toplam 342 milyon Euro” garanti verildiğini söylüyor.
Sözcü yazarı Çiğdem Toker, Yap-İşlet-Devret modelinin devrede olduğuna dikkat çekerek, “Kısaca devlet diyor ki: Hazine daha ne yapsın? ‘Ey müteahhit; DHMİ olarak, Sağlık Bakanlığı olarak, TCDD olarak seninle imzaladığım 25 yıllık sözleşmeyi, sen zamanından önce feshedersen, kusurun olsa bile aldığın ana kredi tutarının yüzde 85’ini ben Hazine olarak üstleniyorum. Eğer sözleşme feshinde kusurun yoksa, aldığın kredinin tamamını üstleniyorum” görüşünü paylaşıyor.
Peki, İstanbul Havalimanı’nın finansmanı nereden sağlandı?
İstanbul Havalimanı’nda 4.5 milyar Euro kredi sağlanan 6 banka şu isimlerden oluşuyor:
Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank, Denizbank, Garanti Bankası ve Finansbank.
Toker, “Yani, burada iktidarın Türk bankacılık sektörünü havalimanına finansman sağlaması için ‘motive ettiğini’ söylemek, yanlış olmaz” diyor.
Yap-İşlet-Devret modelinde DHMİ ile İGA’nın bundan beş yıl önce bir Uygulama Sözleşmesi imzaladığını hatırlatan Toker, “Hediye havalimanının sözleşmesi 65 sayfa. Bütün ısrarlara rağmen bu millete açıklanmıyor. Ama bu içindeki bilgilerin sonsuza dek saklı kalacağı anlamına gelmiyor” ifadesini kullanıyor ve ekliyor:
“Misal Cumhurbaşkanı dış hat giden yolcu başına devletin verdiği garantinin 20 Euro olduğunu açıkladı. (Biz geçen yıl açıklamıştık.) 20 Euro’nun yanı sıra, sözleşmeye dış hatlardan gelip dış hatlara giden yolcu servis ücreti de 5 Euro olarak belirlendi. DHMİ’nin verdiği bu iki ücret garantisi, işletmenin ilk 12 yılıyla sınırlı…”
İşlemeci İGA’nın, devletin sağladığı talep garantisi ve krediye borç üstlenimi güvencelerine karşılık, devlete toplamda 26 milyar Euro kira ödeyeceğini söyleyen Toker, ancak ilk yıllar için kira tutarlarının 350 milyon Euro olarak belirlendiğinin yakın zamanda basına yansıdığının altını çiziyor.
“İGA, devletin verdiği bu talep garantisinin dışında asıl geliri, sözleşmede tek tek listelenmiş 23 kalem hizmetten elde edecek” diyen Toker, “Bu koşullar altında kira tutarının neden düşük tutulduğunu devlet dert etmese bile biz buradan soru olarak kayıt düşelim” vurgusu yapıyor.
