Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

3. havalimanı işçilerine 29 ekim’e kadar ölümüne mesai: İzinler iptal, 100 saate kadar çalışan var!

by aktifhabercom
October 12, 2018
3. havalimanı işçilerine 29 ekim’e kadar ölümüne mesai: İzinler iptal, 100 saate kadar çalışan var!
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ısrarlı taleplerinde dolayı açılışının bir kısmı 29 Ekim’e yetiştirilmek istenen 3. Havalimanı inşaatında işçiler her türlü baskıya maruz kalıyor.

İşçilere 29 Ekim’e kadar zorunlu mesai şartı koşuldu, ayrıca izinler kaldırıldı. Haftada 70 ila 100 saate yakın çalışan işçiler bulunuyor. İnşaatın ana firması İGA ise geçmişteki eylemlere yönelik kamera görüntülerini izleyip atılacak işçileri taşeronlara bildirdi.

Diken yazarı Banu Güven, “Zorunlu mesai, zorunlu gündem’  başlıklı yazısıyla konuyu gündeme getirdi.

“Üçüncü havalimanı protestosundan yükselen “Köle Değiliz” sesi duyuldu duyulmasına, ama şu ana kadar farkındalık ve dayanışma dışında olumlu bir sonucu olamadı. İşten çıkarılacak işçiler liste halinde taşeronlara bildirilirken, zorunlu mesaiyle kelle koltukta çalışılırken, tutuklu işçi ve sendikacı sayısı yükselirken, havalimanı inşaatında yaşananlar gündemden düşmemeli.


İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’nde’ takip etmek için uğraştığımız hak ihlalleri çığ gibi büyüyor, herkesi önüne katıp, altına alıp götürüyor. Kafamızı yukarıda tutarak olan biteni gözden kaçırmamaya çalışıyoruz. O kadar çok skandal var ki, hangi birine dair söz söyleyeceğini şaşırıyor insan. Bazen görüş alanından yavaş yavaş çıkabiliyor hadise. Üçüncü havalimanı inşaatında olduğu gibi. Buna izin vermemeli.

Yıllardır hak mücadelesi veren havalimanı işçilerinin sesleri, ancak delirecek noktaya gelip kalabalık bir şekilde isyan ettiklerinde duyulabildi. Gözaltına alınışları, çölleşen medyada vaha olarak nitelendirilebilecek birkaç yayın ve sosyal medya sayesinde haber oldu. Sonra tutuklandılar. Hukuk işlevsiz kaldığından, memleketin diğer tutukluları gibi, salıverilecekleri günü merakla bekliyorlar şimdi. Aralarına yeni tutuklanan işçi ve sendikacılar da katılıyor.

Peki nasıllar? Cezaevinde hangi koşullarda tutuluyorlar? Serbest bırakılanlardan ve eyleme katıldığı tespit edilenlerden kaçı işten çıkarıldı? Taşeron firmalara protesto gösterisine katılanları işten atmaları için ne tür mektuplar gönderildi? Havalimanı şantiyesinde koşullar iyileşti mi? Bu soruların cevaplarını sendikacılar ve avukatlarla görüşerek aldım. Sondan başlayalım.

SENDİKA BAŞKANINA JET TUTUKLAMA

Eylemin hemen ardından tutuklanan 24 işçi ve sendikacıya geçen süre içinde 10 kişi daha eklendi. Tutuklananlardan sonuncusu, DİSK’e bağlı Dev-Yapı İş’in Genel Başkanı Özgür Karabulut. Karabulut DİSK binasından çıkarken ‘tutuklamaya yönelik’ ibareli bir kararla gözaltına alındı, yani tutuklanmasına adeta önden karar verilmişti. “Onu 24 saat içinde bana getirin” diyen savcı Karabulut’u sorgulamadı bile. Jandarma Karakolu’ndaki sorgunun tutanağıyla birlikte mahkemeye sevketti. Mahkeme heyeti de hemen ‘görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya kanunda belirtilen aletlerle katılma’ suçlarından tutuklanmasına karar verdi.

Karabulut’un DİSK’te toplantılara katılan, yeri yurdu belli, sekiz aylık hamile eşi ve iki yaşında bir çocuğu bulunan biri olması mahkemenin umrunda değildi. Onu Silivri’deki 9 nolu cezaevine koydular. Orada havalimanı şantiyesindeki koşullara isyan ettikleri için tutuklanan 33 kişi daha onu bekliyordu. Ama ayrı koğuşlarda.

İŞÇİLER ADİ SUÇLULAR KOĞUŞUNDA

Avukatlardan edindiğim bilgiye göre, tutuklanan işçiler aynı koğuşlara koyulmadı. Bunun yerine teker teker adli suçluların bulunduğu koğuşlara gönderildiler. Bazıları uyuşturucu satıcılarının, bazıları İstanbul’un göbeğinde işlediği cinayetlerle bilinen mafya üyelerinin koğuşlarında kalıyor. Haliyle tedirginler. Kendilerine getirilen kitapların göze batmasından bile korkan var. Bu işçi, ”Sana ne getireyim” sorusuna, “Sakın siyasi kitap getirme. Klasiklerden getir” cevabını vermiş. Kısacası, işçilerin dayanışması ve örgütlenmesinin önüne geçmek cezaevinde de öncelikli.

GASPEDİLEN KİMİN ÇALIŞMA HÜRRİYETİ?

Havalimanı eylemiyle ilgili tutuklanan herkes diğer suçların yanında iş ve çalışma hürriyetinin ihlaliyle suçlanıyor. Bu, dava açıldığında beraat çıkmazsa, 6 ay ile 3 yıl arasında değişen bir ceza anlamına geliyor. Oysa iş ve çalışma hürriyeti elinden alınanlar bizzat tutuklanan işçiler. İnşaatlarda çalışanlar ya ailelerini geçindirmek, ya okumak ya da evlenmek için para denkleştirme derdinde, tam anlamıyla ekmeklerini taştan çıkarıyorlar. Gaspedilen onların ekmeği, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan çalışma hakları.

Havalimanı inşaatında kaç kişinin işinden olduğuna gelince. Eyleme katıldığı için gözaltına alınıp serbest kalanların işten çıkarıldığı sır değil. Yüzlerle ifade edilse de, kesin rakam bilinmiyor. Eyleme katıldığı ya da uygunsuz davranışta bulunduğu tespit edilen işsiz kalıyor.

‘ÇALIŞMA KAMPI GİBİ’

Konuştuğum bir sendikacı anlatıyor: “Şantiye girişinde polis ve jandarma duruyor. Çalışılan alanda ve kamplarda da devriye geziyorlar. İki işçi, farklı günlerde, servis beklenen alanın üzerinde Drone uçurulduğunu görmüş.”

Bir avukat şantiyeyi çalışma kamplarına benzetiyor: “Alan 400 kamera ile gözleniyormuş. Kayıtlar inşaatı yapan konsorsiyum olan İGA’nın binasında inceleniyor. Eyleme katıldığı görülen işçilerin kimlik tespiti yapılıyor. Bunun için daha kıdemli, o işçileri tanıyabilecek başka işçileri kullanıyorlar.”

TAŞERONA ‘İŞTEN ÇIKAR’ BASKISI

Kimlikleri tespit edilenler hakkında çalıştıkları taşeron firmalara elektronik postayla bildirimde bulunuluyor. İGA’nın Güvenlik Amiri’nin imzasını taşıyan bildirimlerde işten çıkarılacakların listesi ve tehdit gibi ifadeler var. Mektupta aynen şu ifadeler kullanılıyor:

“Firma olarak bünyenizde çalışan personelin iş sahasında ve kamp yerleşkelerinde yaptıkları her olaydan sorumlu olduğunuzu hatırlatır, İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları saklı kalmak kaydıyla firmanızı personeliniz hakkında ikaz eder, personelinize vereceğiniz ceza hakkında tarafımıza bilgi verilmesini,

Kamp Amirliği tarafından çıkış işleminin sağlanması, şahısların İGA Personel Müdürlüğü tarafından kara listeye alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.

BİLGİLERİNİZE, RİCA EDERİM.”

‘Ceza’ derken ‘işten çıkarma’, ‘İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları’ derken, milyon liralık cezai yaptırımlar kastediliyor. Anlayacağınız, işçisini göndermek istemeyen taşeron bile baskı altında.

1963’ten bu yana ilk kez
Üçüncü havalimanındaki işçi protestosu bir ilk değil elbette. İşçiler her gün memleketin birçok yerinde haklarını talep ediyorlar. İş bırakmanın yanı sıra, zaman zaman işyeri işgalleri de söz konusu olabiliyor. Ama işçiler onlarca yıldır toplu halde tutuklanmıyor. Benzer bir durum için Sendikalar Kanunu’na grev hakkının girmesini sağlayan, 12 kişinin tutuklandığı 1963’teki Kavel Direnişi’ne kadar geri gitmeniz gerekiyor. İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’ hak ve hukuk açısından bu kadar geride işte.

ZORUNLU MESAİ DAYATMASI

Hal böyleyken havalimanı 29 Ekim’de kullanıma açılabilsin diye aybaşı itibariyle zorunlu mesai uygulaması da başlatıldı. Pazar günleri izin yok. İçeriden aktarılanlara göre, bazıları geceyarısına kadar çalışıyor. Havalimanında elektrik işi yapan bir alt taşeronun işçilerinden 24 saat çalışan bile olmuş. Haftalık 70 saati bulan, hatta bir sendika temsilcisine 100 saate yakın çalıştığını söyleyenler var. Yani işçiler, böylesine büyük bir şantiyede kelle koltukta çalışıyor. Alandaki iş güvenliği riski geometrik olarak artmış vaziyette.

YA TAHTAKURULARI?

Pekiyi işçilerin İGA’ya verdiği ve çözümü için protokol imzalamak istedikleri, asgari hak talepleri karşılığını buldu mu?

TAHTAKURUSU SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

Bir işçi konuştuğum sendikacıya yatağının yanındaki duvarın fotoğrafını göstermiş. Duvar işçinin yeni öldürdüğü tahtakurularının izleriyle doluymuş.

ULAŞIM SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

İsyanın başladığı Akpınar yerleşkesine bir tente koyulmuş, o kadar. Binlerce işçinin hep beraber araç beklediği alana 20 metre uzunluğunda, 5 metre bir eninde bir branda gerilmiş. Yanları açık olan bu brandanın altında araç bekleyişi devam ediyormuş. İşten dönüşte ise araç beklerken başlarını sokabilecekleri hiçbir alan yokmuş. Gecikmeler de devam ediyormuş.

Yemek: Kuyruklar yine uzunmuş. Bir saatlik öğle tatilinin 30 dakikası yemek kuyruğunda geçebiliyormuş.

Maaş ve sosyal hak: İşçiler bazı maaşların hala eksik yatırıldığını söylüyor. Yani maaşları bordroda asgari ücret olarak gösteren, gerisini elden veren şirketler, çalışanın sigorta priminden çalıyor.

Anlaşıldı, bu mega projedeki zulüm kolay kolay nihayete ermeyecek, çünkü anlaşıldığı kadarıyla havalimanının ancak bir bölümü sınırlı sayıda uçuş için çalışacak. Sonra işçilerin önüne yeniden bir hedef koyulacak: 31 Aralık. Sanırım Reis bir ertelemeyi daha kabul etmeyecek. Biz de o tarihe kadar aynı haksızlıkları konuşmaya devam edeceğiz.

 



3. Havalimanında çalışan işçi konuştu: Şartlar kötü

3. HAVALİMANINDA ÇALIŞAN İŞÇİ KONUŞTU: ŞARTLAR KÖTÜ




3. havalimanı işçileri: Jandarma ve polis gelince yemekhane sırası 3. katına çıktı

3. HAVALİMANI İŞÇİLERİ: JANDARMA VE POLİS GELİNCE YEMEKHANE SIRASI 3. KATINA ÇIKTI




3. Havalimanının ismi ne olacak?

3. HAVALİMANININ İSMİ NE OLACAK?




3. havalimanı inşaatında çalışan işçi: Aramızda sivil polisler geziyor

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA ÇALIŞAN İŞÇİ: ARAMIZDA SİVİL POLİSLER GEZİYOR




Manuş Baba tepkiler sonrası 3. havalimanı konserini iptal etti

MANUŞ BABA TEPKİLER SONRASI 3. HAVALİMANI KONSERİNİ İPTAL ETTİ




Tutuklanan 3. Havalimanı işçilerin dosyasında somut delil yok

TUTUKLANAN 3. HAVALİMANI İŞÇİLERİN DOSYASINDA SOMUT DELİL YOK




3. Havalimanı’nın açılış tarihi değişti

3. HAVALİMANI’NIN AÇILIŞ TARİHİ DEĞİŞTİ




3. havalimanı inşaatında bir 'iş kazası' daha

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA BİR ‘İŞ KAZASI’ DAHA




3. Havalimanı ulaşım ihalesinin kazananı belli oldu

3. HAVALİMANI ULAŞIM İHALESİNİN KAZANANI BELLİ OLDU


AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ısrarlı taleplerinde dolayı açılışının bir kısmı 29 Ekim’e yetiştirilmek istenen 3. Havalimanı inşaatında işçiler her türlü baskıya maruz kalıyor.

İşçilere 29 Ekim’e kadar zorunlu mesai şartı koşuldu, ayrıca izinler kaldırıldı. Haftada 70 ila 100 saate yakın çalışan işçiler bulunuyor. İnşaatın ana firması İGA ise geçmişteki eylemlere yönelik kamera görüntülerini izleyip atılacak işçileri taşeronlara bildirdi.

Diken yazarı Banu Güven, “Zorunlu mesai, zorunlu gündem’  başlıklı yazısıyla konuyu gündeme getirdi.

“Üçüncü havalimanı protestosundan yükselen “Köle Değiliz” sesi duyuldu duyulmasına, ama şu ana kadar farkındalık ve dayanışma dışında olumlu bir sonucu olamadı. İşten çıkarılacak işçiler liste halinde taşeronlara bildirilirken, zorunlu mesaiyle kelle koltukta çalışılırken, tutuklu işçi ve sendikacı sayısı yükselirken, havalimanı inşaatında yaşananlar gündemden düşmemeli.


İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’nde’ takip etmek için uğraştığımız hak ihlalleri çığ gibi büyüyor, herkesi önüne katıp, altına alıp götürüyor. Kafamızı yukarıda tutarak olan biteni gözden kaçırmamaya çalışıyoruz. O kadar çok skandal var ki, hangi birine dair söz söyleyeceğini şaşırıyor insan. Bazen görüş alanından yavaş yavaş çıkabiliyor hadise. Üçüncü havalimanı inşaatında olduğu gibi. Buna izin vermemeli.

Yıllardır hak mücadelesi veren havalimanı işçilerinin sesleri, ancak delirecek noktaya gelip kalabalık bir şekilde isyan ettiklerinde duyulabildi. Gözaltına alınışları, çölleşen medyada vaha olarak nitelendirilebilecek birkaç yayın ve sosyal medya sayesinde haber oldu. Sonra tutuklandılar. Hukuk işlevsiz kaldığından, memleketin diğer tutukluları gibi, salıverilecekleri günü merakla bekliyorlar şimdi. Aralarına yeni tutuklanan işçi ve sendikacılar da katılıyor.

Peki nasıllar? Cezaevinde hangi koşullarda tutuluyorlar? Serbest bırakılanlardan ve eyleme katıldığı tespit edilenlerden kaçı işten çıkarıldı? Taşeron firmalara protesto gösterisine katılanları işten atmaları için ne tür mektuplar gönderildi? Havalimanı şantiyesinde koşullar iyileşti mi? Bu soruların cevaplarını sendikacılar ve avukatlarla görüşerek aldım. Sondan başlayalım.

SENDİKA BAŞKANINA JET TUTUKLAMA

Eylemin hemen ardından tutuklanan 24 işçi ve sendikacıya geçen süre içinde 10 kişi daha eklendi. Tutuklananlardan sonuncusu, DİSK’e bağlı Dev-Yapı İş’in Genel Başkanı Özgür Karabulut. Karabulut DİSK binasından çıkarken ‘tutuklamaya yönelik’ ibareli bir kararla gözaltına alındı, yani tutuklanmasına adeta önden karar verilmişti. “Onu 24 saat içinde bana getirin” diyen savcı Karabulut’u sorgulamadı bile. Jandarma Karakolu’ndaki sorgunun tutanağıyla birlikte mahkemeye sevketti. Mahkeme heyeti de hemen ‘görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya kanunda belirtilen aletlerle katılma’ suçlarından tutuklanmasına karar verdi.

Karabulut’un DİSK’te toplantılara katılan, yeri yurdu belli, sekiz aylık hamile eşi ve iki yaşında bir çocuğu bulunan biri olması mahkemenin umrunda değildi. Onu Silivri’deki 9 nolu cezaevine koydular. Orada havalimanı şantiyesindeki koşullara isyan ettikleri için tutuklanan 33 kişi daha onu bekliyordu. Ama ayrı koğuşlarda.

İŞÇİLER ADİ SUÇLULAR KOĞUŞUNDA

Avukatlardan edindiğim bilgiye göre, tutuklanan işçiler aynı koğuşlara koyulmadı. Bunun yerine teker teker adli suçluların bulunduğu koğuşlara gönderildiler. Bazıları uyuşturucu satıcılarının, bazıları İstanbul’un göbeğinde işlediği cinayetlerle bilinen mafya üyelerinin koğuşlarında kalıyor. Haliyle tedirginler. Kendilerine getirilen kitapların göze batmasından bile korkan var. Bu işçi, ”Sana ne getireyim” sorusuna, “Sakın siyasi kitap getirme. Klasiklerden getir” cevabını vermiş. Kısacası, işçilerin dayanışması ve örgütlenmesinin önüne geçmek cezaevinde de öncelikli.

GASPEDİLEN KİMİN ÇALIŞMA HÜRRİYETİ?

Havalimanı eylemiyle ilgili tutuklanan herkes diğer suçların yanında iş ve çalışma hürriyetinin ihlaliyle suçlanıyor. Bu, dava açıldığında beraat çıkmazsa, 6 ay ile 3 yıl arasında değişen bir ceza anlamına geliyor. Oysa iş ve çalışma hürriyeti elinden alınanlar bizzat tutuklanan işçiler. İnşaatlarda çalışanlar ya ailelerini geçindirmek, ya okumak ya da evlenmek için para denkleştirme derdinde, tam anlamıyla ekmeklerini taştan çıkarıyorlar. Gaspedilen onların ekmeği, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan çalışma hakları.

Havalimanı inşaatında kaç kişinin işinden olduğuna gelince. Eyleme katıldığı için gözaltına alınıp serbest kalanların işten çıkarıldığı sır değil. Yüzlerle ifade edilse de, kesin rakam bilinmiyor. Eyleme katıldığı ya da uygunsuz davranışta bulunduğu tespit edilen işsiz kalıyor.

‘ÇALIŞMA KAMPI GİBİ’

Konuştuğum bir sendikacı anlatıyor: “Şantiye girişinde polis ve jandarma duruyor. Çalışılan alanda ve kamplarda da devriye geziyorlar. İki işçi, farklı günlerde, servis beklenen alanın üzerinde Drone uçurulduğunu görmüş.”

Bir avukat şantiyeyi çalışma kamplarına benzetiyor: “Alan 400 kamera ile gözleniyormuş. Kayıtlar inşaatı yapan konsorsiyum olan İGA’nın binasında inceleniyor. Eyleme katıldığı görülen işçilerin kimlik tespiti yapılıyor. Bunun için daha kıdemli, o işçileri tanıyabilecek başka işçileri kullanıyorlar.”

TAŞERONA ‘İŞTEN ÇIKAR’ BASKISI

Kimlikleri tespit edilenler hakkında çalıştıkları taşeron firmalara elektronik postayla bildirimde bulunuluyor. İGA’nın Güvenlik Amiri’nin imzasını taşıyan bildirimlerde işten çıkarılacakların listesi ve tehdit gibi ifadeler var. Mektupta aynen şu ifadeler kullanılıyor:

“Firma olarak bünyenizde çalışan personelin iş sahasında ve kamp yerleşkelerinde yaptıkları her olaydan sorumlu olduğunuzu hatırlatır, İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları saklı kalmak kaydıyla firmanızı personeliniz hakkında ikaz eder, personelinize vereceğiniz ceza hakkında tarafımıza bilgi verilmesini,

Kamp Amirliği tarafından çıkış işleminin sağlanması, şahısların İGA Personel Müdürlüğü tarafından kara listeye alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.

BİLGİLERİNİZE, RİCA EDERİM.”

‘Ceza’ derken ‘işten çıkarma’, ‘İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları’ derken, milyon liralık cezai yaptırımlar kastediliyor. Anlayacağınız, işçisini göndermek istemeyen taşeron bile baskı altında.

1963’ten bu yana ilk kez
Üçüncü havalimanındaki işçi protestosu bir ilk değil elbette. İşçiler her gün memleketin birçok yerinde haklarını talep ediyorlar. İş bırakmanın yanı sıra, zaman zaman işyeri işgalleri de söz konusu olabiliyor. Ama işçiler onlarca yıldır toplu halde tutuklanmıyor. Benzer bir durum için Sendikalar Kanunu’na grev hakkının girmesini sağlayan, 12 kişinin tutuklandığı 1963’teki Kavel Direnişi’ne kadar geri gitmeniz gerekiyor. İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’ hak ve hukuk açısından bu kadar geride işte.

ZORUNLU MESAİ DAYATMASI

Hal böyleyken havalimanı 29 Ekim’de kullanıma açılabilsin diye aybaşı itibariyle zorunlu mesai uygulaması da başlatıldı. Pazar günleri izin yok. İçeriden aktarılanlara göre, bazıları geceyarısına kadar çalışıyor. Havalimanında elektrik işi yapan bir alt taşeronun işçilerinden 24 saat çalışan bile olmuş. Haftalık 70 saati bulan, hatta bir sendika temsilcisine 100 saate yakın çalıştığını söyleyenler var. Yani işçiler, böylesine büyük bir şantiyede kelle koltukta çalışıyor. Alandaki iş güvenliği riski geometrik olarak artmış vaziyette.

YA TAHTAKURULARI?

Pekiyi işçilerin İGA’ya verdiği ve çözümü için protokol imzalamak istedikleri, asgari hak talepleri karşılığını buldu mu?

TAHTAKURUSU SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

Bir işçi konuştuğum sendikacıya yatağının yanındaki duvarın fotoğrafını göstermiş. Duvar işçinin yeni öldürdüğü tahtakurularının izleriyle doluymuş.

ULAŞIM SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

İsyanın başladığı Akpınar yerleşkesine bir tente koyulmuş, o kadar. Binlerce işçinin hep beraber araç beklediği alana 20 metre uzunluğunda, 5 metre bir eninde bir branda gerilmiş. Yanları açık olan bu brandanın altında araç bekleyişi devam ediyormuş. İşten dönüşte ise araç beklerken başlarını sokabilecekleri hiçbir alan yokmuş. Gecikmeler de devam ediyormuş.

Yemek: Kuyruklar yine uzunmuş. Bir saatlik öğle tatilinin 30 dakikası yemek kuyruğunda geçebiliyormuş.

Maaş ve sosyal hak: İşçiler bazı maaşların hala eksik yatırıldığını söylüyor. Yani maaşları bordroda asgari ücret olarak gösteren, gerisini elden veren şirketler, çalışanın sigorta priminden çalıyor.

Anlaşıldı, bu mega projedeki zulüm kolay kolay nihayete ermeyecek, çünkü anlaşıldığı kadarıyla havalimanının ancak bir bölümü sınırlı sayıda uçuş için çalışacak. Sonra işçilerin önüne yeniden bir hedef koyulacak: 31 Aralık. Sanırım Reis bir ertelemeyi daha kabul etmeyecek. Biz de o tarihe kadar aynı haksızlıkları konuşmaya devam edeceğiz.

 



3. Havalimanında çalışan işçi konuştu: Şartlar kötü

3. HAVALİMANINDA ÇALIŞAN İŞÇİ KONUŞTU: ŞARTLAR KÖTÜ




3. havalimanı işçileri: Jandarma ve polis gelince yemekhane sırası 3. katına çıktı

3. HAVALİMANI İŞÇİLERİ: JANDARMA VE POLİS GELİNCE YEMEKHANE SIRASI 3. KATINA ÇIKTI




3. Havalimanının ismi ne olacak?

3. HAVALİMANININ İSMİ NE OLACAK?




3. havalimanı inşaatında çalışan işçi: Aramızda sivil polisler geziyor

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA ÇALIŞAN İŞÇİ: ARAMIZDA SİVİL POLİSLER GEZİYOR




Manuş Baba tepkiler sonrası 3. havalimanı konserini iptal etti

MANUŞ BABA TEPKİLER SONRASI 3. HAVALİMANI KONSERİNİ İPTAL ETTİ




Tutuklanan 3. Havalimanı işçilerin dosyasında somut delil yok

TUTUKLANAN 3. HAVALİMANI İŞÇİLERİN DOSYASINDA SOMUT DELİL YOK




3. Havalimanı’nın açılış tarihi değişti

3. HAVALİMANI’NIN AÇILIŞ TARİHİ DEĞİŞTİ




3. havalimanı inşaatında bir 'iş kazası' daha

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA BİR ‘İŞ KAZASI’ DAHA




3. Havalimanı ulaşım ihalesinin kazananı belli oldu

3. HAVALİMANI ULAŞIM İHALESİNİN KAZANANI BELLİ OLDU


Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi

September 27, 2023
5k
AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu

AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu

September 27, 2023
5.1k

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ısrarlı taleplerinde dolayı açılışının bir kısmı 29 Ekim’e yetiştirilmek istenen 3. Havalimanı inşaatında işçiler her türlü baskıya maruz kalıyor.

İşçilere 29 Ekim’e kadar zorunlu mesai şartı koşuldu, ayrıca izinler kaldırıldı. Haftada 70 ila 100 saate yakın çalışan işçiler bulunuyor. İnşaatın ana firması İGA ise geçmişteki eylemlere yönelik kamera görüntülerini izleyip atılacak işçileri taşeronlara bildirdi.

Diken yazarı Banu Güven, “Zorunlu mesai, zorunlu gündem’  başlıklı yazısıyla konuyu gündeme getirdi.

“Üçüncü havalimanı protestosundan yükselen “Köle Değiliz” sesi duyuldu duyulmasına, ama şu ana kadar farkındalık ve dayanışma dışında olumlu bir sonucu olamadı. İşten çıkarılacak işçiler liste halinde taşeronlara bildirilirken, zorunlu mesaiyle kelle koltukta çalışılırken, tutuklu işçi ve sendikacı sayısı yükselirken, havalimanı inşaatında yaşananlar gündemden düşmemeli.


İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’nde’ takip etmek için uğraştığımız hak ihlalleri çığ gibi büyüyor, herkesi önüne katıp, altına alıp götürüyor. Kafamızı yukarıda tutarak olan biteni gözden kaçırmamaya çalışıyoruz. O kadar çok skandal var ki, hangi birine dair söz söyleyeceğini şaşırıyor insan. Bazen görüş alanından yavaş yavaş çıkabiliyor hadise. Üçüncü havalimanı inşaatında olduğu gibi. Buna izin vermemeli.

Yıllardır hak mücadelesi veren havalimanı işçilerinin sesleri, ancak delirecek noktaya gelip kalabalık bir şekilde isyan ettiklerinde duyulabildi. Gözaltına alınışları, çölleşen medyada vaha olarak nitelendirilebilecek birkaç yayın ve sosyal medya sayesinde haber oldu. Sonra tutuklandılar. Hukuk işlevsiz kaldığından, memleketin diğer tutukluları gibi, salıverilecekleri günü merakla bekliyorlar şimdi. Aralarına yeni tutuklanan işçi ve sendikacılar da katılıyor.

Peki nasıllar? Cezaevinde hangi koşullarda tutuluyorlar? Serbest bırakılanlardan ve eyleme katıldığı tespit edilenlerden kaçı işten çıkarıldı? Taşeron firmalara protesto gösterisine katılanları işten atmaları için ne tür mektuplar gönderildi? Havalimanı şantiyesinde koşullar iyileşti mi? Bu soruların cevaplarını sendikacılar ve avukatlarla görüşerek aldım. Sondan başlayalım.

SENDİKA BAŞKANINA JET TUTUKLAMA

Eylemin hemen ardından tutuklanan 24 işçi ve sendikacıya geçen süre içinde 10 kişi daha eklendi. Tutuklananlardan sonuncusu, DİSK’e bağlı Dev-Yapı İş’in Genel Başkanı Özgür Karabulut. Karabulut DİSK binasından çıkarken ‘tutuklamaya yönelik’ ibareli bir kararla gözaltına alındı, yani tutuklanmasına adeta önden karar verilmişti. “Onu 24 saat içinde bana getirin” diyen savcı Karabulut’u sorgulamadı bile. Jandarma Karakolu’ndaki sorgunun tutanağıyla birlikte mahkemeye sevketti. Mahkeme heyeti de hemen ‘görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya kanunda belirtilen aletlerle katılma’ suçlarından tutuklanmasına karar verdi.

Karabulut’un DİSK’te toplantılara katılan, yeri yurdu belli, sekiz aylık hamile eşi ve iki yaşında bir çocuğu bulunan biri olması mahkemenin umrunda değildi. Onu Silivri’deki 9 nolu cezaevine koydular. Orada havalimanı şantiyesindeki koşullara isyan ettikleri için tutuklanan 33 kişi daha onu bekliyordu. Ama ayrı koğuşlarda.

İŞÇİLER ADİ SUÇLULAR KOĞUŞUNDA

Avukatlardan edindiğim bilgiye göre, tutuklanan işçiler aynı koğuşlara koyulmadı. Bunun yerine teker teker adli suçluların bulunduğu koğuşlara gönderildiler. Bazıları uyuşturucu satıcılarının, bazıları İstanbul’un göbeğinde işlediği cinayetlerle bilinen mafya üyelerinin koğuşlarında kalıyor. Haliyle tedirginler. Kendilerine getirilen kitapların göze batmasından bile korkan var. Bu işçi, ”Sana ne getireyim” sorusuna, “Sakın siyasi kitap getirme. Klasiklerden getir” cevabını vermiş. Kısacası, işçilerin dayanışması ve örgütlenmesinin önüne geçmek cezaevinde de öncelikli.

GASPEDİLEN KİMİN ÇALIŞMA HÜRRİYETİ?

Havalimanı eylemiyle ilgili tutuklanan herkes diğer suçların yanında iş ve çalışma hürriyetinin ihlaliyle suçlanıyor. Bu, dava açıldığında beraat çıkmazsa, 6 ay ile 3 yıl arasında değişen bir ceza anlamına geliyor. Oysa iş ve çalışma hürriyeti elinden alınanlar bizzat tutuklanan işçiler. İnşaatlarda çalışanlar ya ailelerini geçindirmek, ya okumak ya da evlenmek için para denkleştirme derdinde, tam anlamıyla ekmeklerini taştan çıkarıyorlar. Gaspedilen onların ekmeği, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan çalışma hakları.

Havalimanı inşaatında kaç kişinin işinden olduğuna gelince. Eyleme katıldığı için gözaltına alınıp serbest kalanların işten çıkarıldığı sır değil. Yüzlerle ifade edilse de, kesin rakam bilinmiyor. Eyleme katıldığı ya da uygunsuz davranışta bulunduğu tespit edilen işsiz kalıyor.

‘ÇALIŞMA KAMPI GİBİ’

Konuştuğum bir sendikacı anlatıyor: “Şantiye girişinde polis ve jandarma duruyor. Çalışılan alanda ve kamplarda da devriye geziyorlar. İki işçi, farklı günlerde, servis beklenen alanın üzerinde Drone uçurulduğunu görmüş.”

Bir avukat şantiyeyi çalışma kamplarına benzetiyor: “Alan 400 kamera ile gözleniyormuş. Kayıtlar inşaatı yapan konsorsiyum olan İGA’nın binasında inceleniyor. Eyleme katıldığı görülen işçilerin kimlik tespiti yapılıyor. Bunun için daha kıdemli, o işçileri tanıyabilecek başka işçileri kullanıyorlar.”

TAŞERONA ‘İŞTEN ÇIKAR’ BASKISI

Kimlikleri tespit edilenler hakkında çalıştıkları taşeron firmalara elektronik postayla bildirimde bulunuluyor. İGA’nın Güvenlik Amiri’nin imzasını taşıyan bildirimlerde işten çıkarılacakların listesi ve tehdit gibi ifadeler var. Mektupta aynen şu ifadeler kullanılıyor:

“Firma olarak bünyenizde çalışan personelin iş sahasında ve kamp yerleşkelerinde yaptıkları her olaydan sorumlu olduğunuzu hatırlatır, İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları saklı kalmak kaydıyla firmanızı personeliniz hakkında ikaz eder, personelinize vereceğiniz ceza hakkında tarafımıza bilgi verilmesini,

Kamp Amirliği tarafından çıkış işleminin sağlanması, şahısların İGA Personel Müdürlüğü tarafından kara listeye alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.

BİLGİLERİNİZE, RİCA EDERİM.”

‘Ceza’ derken ‘işten çıkarma’, ‘İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları’ derken, milyon liralık cezai yaptırımlar kastediliyor. Anlayacağınız, işçisini göndermek istemeyen taşeron bile baskı altında.

1963’ten bu yana ilk kez
Üçüncü havalimanındaki işçi protestosu bir ilk değil elbette. İşçiler her gün memleketin birçok yerinde haklarını talep ediyorlar. İş bırakmanın yanı sıra, zaman zaman işyeri işgalleri de söz konusu olabiliyor. Ama işçiler onlarca yıldır toplu halde tutuklanmıyor. Benzer bir durum için Sendikalar Kanunu’na grev hakkının girmesini sağlayan, 12 kişinin tutuklandığı 1963’teki Kavel Direnişi’ne kadar geri gitmeniz gerekiyor. İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’ hak ve hukuk açısından bu kadar geride işte.

ZORUNLU MESAİ DAYATMASI

Hal böyleyken havalimanı 29 Ekim’de kullanıma açılabilsin diye aybaşı itibariyle zorunlu mesai uygulaması da başlatıldı. Pazar günleri izin yok. İçeriden aktarılanlara göre, bazıları geceyarısına kadar çalışıyor. Havalimanında elektrik işi yapan bir alt taşeronun işçilerinden 24 saat çalışan bile olmuş. Haftalık 70 saati bulan, hatta bir sendika temsilcisine 100 saate yakın çalıştığını söyleyenler var. Yani işçiler, böylesine büyük bir şantiyede kelle koltukta çalışıyor. Alandaki iş güvenliği riski geometrik olarak artmış vaziyette.

YA TAHTAKURULARI?

Pekiyi işçilerin İGA’ya verdiği ve çözümü için protokol imzalamak istedikleri, asgari hak talepleri karşılığını buldu mu?

TAHTAKURUSU SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

Bir işçi konuştuğum sendikacıya yatağının yanındaki duvarın fotoğrafını göstermiş. Duvar işçinin yeni öldürdüğü tahtakurularının izleriyle doluymuş.

ULAŞIM SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

İsyanın başladığı Akpınar yerleşkesine bir tente koyulmuş, o kadar. Binlerce işçinin hep beraber araç beklediği alana 20 metre uzunluğunda, 5 metre bir eninde bir branda gerilmiş. Yanları açık olan bu brandanın altında araç bekleyişi devam ediyormuş. İşten dönüşte ise araç beklerken başlarını sokabilecekleri hiçbir alan yokmuş. Gecikmeler de devam ediyormuş.

Yemek: Kuyruklar yine uzunmuş. Bir saatlik öğle tatilinin 30 dakikası yemek kuyruğunda geçebiliyormuş.

Maaş ve sosyal hak: İşçiler bazı maaşların hala eksik yatırıldığını söylüyor. Yani maaşları bordroda asgari ücret olarak gösteren, gerisini elden veren şirketler, çalışanın sigorta priminden çalıyor.

Anlaşıldı, bu mega projedeki zulüm kolay kolay nihayete ermeyecek, çünkü anlaşıldığı kadarıyla havalimanının ancak bir bölümü sınırlı sayıda uçuş için çalışacak. Sonra işçilerin önüne yeniden bir hedef koyulacak: 31 Aralık. Sanırım Reis bir ertelemeyi daha kabul etmeyecek. Biz de o tarihe kadar aynı haksızlıkları konuşmaya devam edeceğiz.

 



3. Havalimanında çalışan işçi konuştu: Şartlar kötü

3. HAVALİMANINDA ÇALIŞAN İŞÇİ KONUŞTU: ŞARTLAR KÖTÜ




3. havalimanı işçileri: Jandarma ve polis gelince yemekhane sırası 3. katına çıktı

3. HAVALİMANI İŞÇİLERİ: JANDARMA VE POLİS GELİNCE YEMEKHANE SIRASI 3. KATINA ÇIKTI




3. Havalimanının ismi ne olacak?

3. HAVALİMANININ İSMİ NE OLACAK?




3. havalimanı inşaatında çalışan işçi: Aramızda sivil polisler geziyor

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA ÇALIŞAN İŞÇİ: ARAMIZDA SİVİL POLİSLER GEZİYOR




Manuş Baba tepkiler sonrası 3. havalimanı konserini iptal etti

MANUŞ BABA TEPKİLER SONRASI 3. HAVALİMANI KONSERİNİ İPTAL ETTİ




Tutuklanan 3. Havalimanı işçilerin dosyasında somut delil yok

TUTUKLANAN 3. HAVALİMANI İŞÇİLERİN DOSYASINDA SOMUT DELİL YOK




3. Havalimanı’nın açılış tarihi değişti

3. HAVALİMANI’NIN AÇILIŞ TARİHİ DEĞİŞTİ




3. havalimanı inşaatında bir 'iş kazası' daha

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA BİR ‘İŞ KAZASI’ DAHA




3. Havalimanı ulaşım ihalesinin kazananı belli oldu

3. HAVALİMANI ULAŞIM İHALESİNİN KAZANANI BELLİ OLDU


AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ısrarlı taleplerinde dolayı açılışının bir kısmı 29 Ekim’e yetiştirilmek istenen 3. Havalimanı inşaatında işçiler her türlü baskıya maruz kalıyor.

İşçilere 29 Ekim’e kadar zorunlu mesai şartı koşuldu, ayrıca izinler kaldırıldı. Haftada 70 ila 100 saate yakın çalışan işçiler bulunuyor. İnşaatın ana firması İGA ise geçmişteki eylemlere yönelik kamera görüntülerini izleyip atılacak işçileri taşeronlara bildirdi.

Diken yazarı Banu Güven, “Zorunlu mesai, zorunlu gündem’  başlıklı yazısıyla konuyu gündeme getirdi.

“Üçüncü havalimanı protestosundan yükselen “Köle Değiliz” sesi duyuldu duyulmasına, ama şu ana kadar farkındalık ve dayanışma dışında olumlu bir sonucu olamadı. İşten çıkarılacak işçiler liste halinde taşeronlara bildirilirken, zorunlu mesaiyle kelle koltukta çalışılırken, tutuklu işçi ve sendikacı sayısı yükselirken, havalimanı inşaatında yaşananlar gündemden düşmemeli.


İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’nde’ takip etmek için uğraştığımız hak ihlalleri çığ gibi büyüyor, herkesi önüne katıp, altına alıp götürüyor. Kafamızı yukarıda tutarak olan biteni gözden kaçırmamaya çalışıyoruz. O kadar çok skandal var ki, hangi birine dair söz söyleyeceğini şaşırıyor insan. Bazen görüş alanından yavaş yavaş çıkabiliyor hadise. Üçüncü havalimanı inşaatında olduğu gibi. Buna izin vermemeli.

Yıllardır hak mücadelesi veren havalimanı işçilerinin sesleri, ancak delirecek noktaya gelip kalabalık bir şekilde isyan ettiklerinde duyulabildi. Gözaltına alınışları, çölleşen medyada vaha olarak nitelendirilebilecek birkaç yayın ve sosyal medya sayesinde haber oldu. Sonra tutuklandılar. Hukuk işlevsiz kaldığından, memleketin diğer tutukluları gibi, salıverilecekleri günü merakla bekliyorlar şimdi. Aralarına yeni tutuklanan işçi ve sendikacılar da katılıyor.

Peki nasıllar? Cezaevinde hangi koşullarda tutuluyorlar? Serbest bırakılanlardan ve eyleme katıldığı tespit edilenlerden kaçı işten çıkarıldı? Taşeron firmalara protesto gösterisine katılanları işten atmaları için ne tür mektuplar gönderildi? Havalimanı şantiyesinde koşullar iyileşti mi? Bu soruların cevaplarını sendikacılar ve avukatlarla görüşerek aldım. Sondan başlayalım.

SENDİKA BAŞKANINA JET TUTUKLAMA

Eylemin hemen ardından tutuklanan 24 işçi ve sendikacıya geçen süre içinde 10 kişi daha eklendi. Tutuklananlardan sonuncusu, DİSK’e bağlı Dev-Yapı İş’in Genel Başkanı Özgür Karabulut. Karabulut DİSK binasından çıkarken ‘tutuklamaya yönelik’ ibareli bir kararla gözaltına alındı, yani tutuklanmasına adeta önden karar verilmişti. “Onu 24 saat içinde bana getirin” diyen savcı Karabulut’u sorgulamadı bile. Jandarma Karakolu’ndaki sorgunun tutanağıyla birlikte mahkemeye sevketti. Mahkeme heyeti de hemen ‘görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya kanunda belirtilen aletlerle katılma’ suçlarından tutuklanmasına karar verdi.

Karabulut’un DİSK’te toplantılara katılan, yeri yurdu belli, sekiz aylık hamile eşi ve iki yaşında bir çocuğu bulunan biri olması mahkemenin umrunda değildi. Onu Silivri’deki 9 nolu cezaevine koydular. Orada havalimanı şantiyesindeki koşullara isyan ettikleri için tutuklanan 33 kişi daha onu bekliyordu. Ama ayrı koğuşlarda.

İŞÇİLER ADİ SUÇLULAR KOĞUŞUNDA

Avukatlardan edindiğim bilgiye göre, tutuklanan işçiler aynı koğuşlara koyulmadı. Bunun yerine teker teker adli suçluların bulunduğu koğuşlara gönderildiler. Bazıları uyuşturucu satıcılarının, bazıları İstanbul’un göbeğinde işlediği cinayetlerle bilinen mafya üyelerinin koğuşlarında kalıyor. Haliyle tedirginler. Kendilerine getirilen kitapların göze batmasından bile korkan var. Bu işçi, ”Sana ne getireyim” sorusuna, “Sakın siyasi kitap getirme. Klasiklerden getir” cevabını vermiş. Kısacası, işçilerin dayanışması ve örgütlenmesinin önüne geçmek cezaevinde de öncelikli.

GASPEDİLEN KİMİN ÇALIŞMA HÜRRİYETİ?

Havalimanı eylemiyle ilgili tutuklanan herkes diğer suçların yanında iş ve çalışma hürriyetinin ihlaliyle suçlanıyor. Bu, dava açıldığında beraat çıkmazsa, 6 ay ile 3 yıl arasında değişen bir ceza anlamına geliyor. Oysa iş ve çalışma hürriyeti elinden alınanlar bizzat tutuklanan işçiler. İnşaatlarda çalışanlar ya ailelerini geçindirmek, ya okumak ya da evlenmek için para denkleştirme derdinde, tam anlamıyla ekmeklerini taştan çıkarıyorlar. Gaspedilen onların ekmeği, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan çalışma hakları.

Havalimanı inşaatında kaç kişinin işinden olduğuna gelince. Eyleme katıldığı için gözaltına alınıp serbest kalanların işten çıkarıldığı sır değil. Yüzlerle ifade edilse de, kesin rakam bilinmiyor. Eyleme katıldığı ya da uygunsuz davranışta bulunduğu tespit edilen işsiz kalıyor.

‘ÇALIŞMA KAMPI GİBİ’

Konuştuğum bir sendikacı anlatıyor: “Şantiye girişinde polis ve jandarma duruyor. Çalışılan alanda ve kamplarda da devriye geziyorlar. İki işçi, farklı günlerde, servis beklenen alanın üzerinde Drone uçurulduğunu görmüş.”

Bir avukat şantiyeyi çalışma kamplarına benzetiyor: “Alan 400 kamera ile gözleniyormuş. Kayıtlar inşaatı yapan konsorsiyum olan İGA’nın binasında inceleniyor. Eyleme katıldığı görülen işçilerin kimlik tespiti yapılıyor. Bunun için daha kıdemli, o işçileri tanıyabilecek başka işçileri kullanıyorlar.”

TAŞERONA ‘İŞTEN ÇIKAR’ BASKISI

Kimlikleri tespit edilenler hakkında çalıştıkları taşeron firmalara elektronik postayla bildirimde bulunuluyor. İGA’nın Güvenlik Amiri’nin imzasını taşıyan bildirimlerde işten çıkarılacakların listesi ve tehdit gibi ifadeler var. Mektupta aynen şu ifadeler kullanılıyor:

“Firma olarak bünyenizde çalışan personelin iş sahasında ve kamp yerleşkelerinde yaptıkları her olaydan sorumlu olduğunuzu hatırlatır, İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları saklı kalmak kaydıyla firmanızı personeliniz hakkında ikaz eder, personelinize vereceğiniz ceza hakkında tarafımıza bilgi verilmesini,

Kamp Amirliği tarafından çıkış işleminin sağlanması, şahısların İGA Personel Müdürlüğü tarafından kara listeye alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.

BİLGİLERİNİZE, RİCA EDERİM.”

‘Ceza’ derken ‘işten çıkarma’, ‘İGA’nın sözleşmelerden doğan hakları’ derken, milyon liralık cezai yaptırımlar kastediliyor. Anlayacağınız, işçisini göndermek istemeyen taşeron bile baskı altında.

1963’ten bu yana ilk kez
Üçüncü havalimanındaki işçi protestosu bir ilk değil elbette. İşçiler her gün memleketin birçok yerinde haklarını talep ediyorlar. İş bırakmanın yanı sıra, zaman zaman işyeri işgalleri de söz konusu olabiliyor. Ama işçiler onlarca yıldır toplu halde tutuklanmıyor. Benzer bir durum için Sendikalar Kanunu’na grev hakkının girmesini sağlayan, 12 kişinin tutuklandığı 1963’teki Kavel Direnişi’ne kadar geri gitmeniz gerekiyor. İktidarın ‘Yeni Türkiyesi’ hak ve hukuk açısından bu kadar geride işte.

ZORUNLU MESAİ DAYATMASI

Hal böyleyken havalimanı 29 Ekim’de kullanıma açılabilsin diye aybaşı itibariyle zorunlu mesai uygulaması da başlatıldı. Pazar günleri izin yok. İçeriden aktarılanlara göre, bazıları geceyarısına kadar çalışıyor. Havalimanında elektrik işi yapan bir alt taşeronun işçilerinden 24 saat çalışan bile olmuş. Haftalık 70 saati bulan, hatta bir sendika temsilcisine 100 saate yakın çalıştığını söyleyenler var. Yani işçiler, böylesine büyük bir şantiyede kelle koltukta çalışıyor. Alandaki iş güvenliği riski geometrik olarak artmış vaziyette.

YA TAHTAKURULARI?

Pekiyi işçilerin İGA’ya verdiği ve çözümü için protokol imzalamak istedikleri, asgari hak talepleri karşılığını buldu mu?

TAHTAKURUSU SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

Bir işçi konuştuğum sendikacıya yatağının yanındaki duvarın fotoğrafını göstermiş. Duvar işçinin yeni öldürdüğü tahtakurularının izleriyle doluymuş.

ULAŞIM SORUNU: ÇÖZÜLMEMİŞ.

İsyanın başladığı Akpınar yerleşkesine bir tente koyulmuş, o kadar. Binlerce işçinin hep beraber araç beklediği alana 20 metre uzunluğunda, 5 metre bir eninde bir branda gerilmiş. Yanları açık olan bu brandanın altında araç bekleyişi devam ediyormuş. İşten dönüşte ise araç beklerken başlarını sokabilecekleri hiçbir alan yokmuş. Gecikmeler de devam ediyormuş.

Yemek: Kuyruklar yine uzunmuş. Bir saatlik öğle tatilinin 30 dakikası yemek kuyruğunda geçebiliyormuş.

Maaş ve sosyal hak: İşçiler bazı maaşların hala eksik yatırıldığını söylüyor. Yani maaşları bordroda asgari ücret olarak gösteren, gerisini elden veren şirketler, çalışanın sigorta priminden çalıyor.

Anlaşıldı, bu mega projedeki zulüm kolay kolay nihayete ermeyecek, çünkü anlaşıldığı kadarıyla havalimanının ancak bir bölümü sınırlı sayıda uçuş için çalışacak. Sonra işçilerin önüne yeniden bir hedef koyulacak: 31 Aralık. Sanırım Reis bir ertelemeyi daha kabul etmeyecek. Biz de o tarihe kadar aynı haksızlıkları konuşmaya devam edeceğiz.

 



3. Havalimanında çalışan işçi konuştu: Şartlar kötü

3. HAVALİMANINDA ÇALIŞAN İŞÇİ KONUŞTU: ŞARTLAR KÖTÜ




3. havalimanı işçileri: Jandarma ve polis gelince yemekhane sırası 3. katına çıktı

3. HAVALİMANI İŞÇİLERİ: JANDARMA VE POLİS GELİNCE YEMEKHANE SIRASI 3. KATINA ÇIKTI




3. Havalimanının ismi ne olacak?

3. HAVALİMANININ İSMİ NE OLACAK?




3. havalimanı inşaatında çalışan işçi: Aramızda sivil polisler geziyor

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA ÇALIŞAN İŞÇİ: ARAMIZDA SİVİL POLİSLER GEZİYOR




Manuş Baba tepkiler sonrası 3. havalimanı konserini iptal etti

MANUŞ BABA TEPKİLER SONRASI 3. HAVALİMANI KONSERİNİ İPTAL ETTİ




Tutuklanan 3. Havalimanı işçilerin dosyasında somut delil yok

TUTUKLANAN 3. HAVALİMANI İŞÇİLERİN DOSYASINDA SOMUT DELİL YOK




3. Havalimanı’nın açılış tarihi değişti

3. HAVALİMANI’NIN AÇILIŞ TARİHİ DEĞİŞTİ




3. havalimanı inşaatında bir 'iş kazası' daha

3. HAVALİMANI İNŞAATINDA BİR ‘İŞ KAZASI’ DAHA




3. Havalimanı ulaşım ihalesinin kazananı belli oldu

3. HAVALİMANI ULAŞIM İHALESİNİN KAZANANI BELLİ OLDU


ShareTweet
Previous Post

Binlerce akademisyen ihraç edilmişti; Bina var, fakülte var öğrenci ve hoca yok

Next Post

Çipli kimliğin de sahtesi yapıldı

İLGİLİ HABERLER

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi
GÜNDEM

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi

September 27, 2023
5k
AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu
15 TEMMUZ

AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu

September 27, 2023
5.1k
İmamoğlu’ndan CHP’li ilçe başkanına tepki: Sen kendi üyene duyurmuyorsun, rezillik
GENEL

İmamoğlu’ndan CHP’li ilçe başkanına tepki: Sen kendi üyene duyurmuyorsun, rezillik

September 27, 2023
5.1k
Jandarma, Meriç sınırında ‘yakalanan’ çocuklarının fotoğrafını servis etti
GÜNDEM

Jandarma, Meriç sınırında ‘yakalanan’ çocuklarının fotoğrafını servis etti

September 27, 2023
5.1k
Gazeteci Dündar’dan AKP iktidarına: ‘AİHM hakimini görevden alıp taşraya sürme şansları da yok, ona öfkeleniyorlar’
GÜNDEM

Gazeteci Dündar’dan AKP iktidarına: ‘AİHM hakimini görevden alıp taşraya sürme şansları da yok, ona öfkeleniyorlar’

September 27, 2023
5.1k
Ceza hukuku Doçenti Yazıcıoğlu’ndan Adalet Bakanı’na tepki: Kendini kandırma, AİHM Türk mahkemelerinin doğru yargılama yapmadıklarını tespit etti
GÜNDEM

Ceza hukuku Doçenti Yazıcıoğlu’ndan Adalet Bakanı’na tepki: Kendini kandırma, AİHM Türk mahkemelerinin doğru yargılama yapmadıklarını tespit etti

September 27, 2023
5.1k
Daha Fazla Haber

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi

Kanun Hükmü’ne sansüre tepki! Jüriden sonra yönetmenler de Altın Portakal’dan çekildi
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5k

Devamını oku

AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu

AİHM’in tarihi Yalçınkaya kararı dünya medyasında da yankı buldu
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

İmamoğlu’ndan CHP’li ilçe başkanına tepki: Sen kendi üyene duyurmuyorsun, rezillik

İmamoğlu’ndan CHP’li ilçe başkanına tepki: Sen kendi üyene duyurmuyorsun, rezillik
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Gazeteci Dündar’dan AKP iktidarına: ‘AİHM hakimini görevden alıp taşraya sürme şansları da yok, ona öfkeleniyorlar’

Gazeteci Dündar’dan AKP iktidarına: ‘AİHM hakimini görevden alıp taşraya sürme şansları da yok, ona öfkeleniyorlar’
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Ceza hukuku Doçenti Yazıcıoğlu’ndan Adalet Bakanı’na tepki: Kendini kandırma, AİHM Türk mahkemelerinin doğru yargılama yapmadıklarını tespit etti

Ceza hukuku Doçenti Yazıcıoğlu’ndan Adalet Bakanı’na tepki: Kendini kandırma, AİHM Türk mahkemelerinin doğru yargılama yapmadıklarını tespit etti
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Sırrı Süreyya Önder’den Kılıçdaroğlu’na çağrı:‘Kanun Hükmü’ utancını engelleyin

Sırrı Süreyya Önder’den Kılıçdaroğlu’na çağrı:‘Kanun Hükmü’ utancını engelleyin
by Özkan yazar
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Johan Vande Lanotte: AİHM, çığır açan bir karara imza attı

Johan Vande Lanotte: AİHM, çığır açan bir karara imza attı
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Gökhan Güneş: Yeni bir insan hakları mücadelesi süreci başlamıştır

Gökhan Güneş: Yeni bir insan hakları mücadelesi süreci başlamıştır
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Koca: Eris varyantına yeni tedbir gerekmiyor

Koca: Eris varyantına yeni tedbir gerekmiyor
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5k

Devamını oku

TTB ve uzmanlık dernekleri uyardı: Güncel Covid-19 aşısı en kısa sürede temin edilmeli

TTB ve uzmanlık dernekleri uyardı: Güncel Covid-19 aşısı en kısa sürede temin edilmeli
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5k

Devamını oku

Eski bakan Lütfi Elvan, Kalyon Holding’de

Eski bakan Lütfi Elvan, Kalyon Holding’de
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Stadda boya skandalı: Futbolcular yemyeşil oldu

Stadda boya skandalı: Futbolcular yemyeşil oldu
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Musul’da düğün salonunda yangın: 100 ölü, 500 yaralı

Musul’da düğün salonunda yangın: 100 ölü, 500 yaralı
by aktifhabercom
September 27, 2023
0
5k

Devamını oku

AİHM’in Türkiye’yi mahkum ettiği KHK’lı öğretmen Yüksel Yalçınkaya kimdir?

AİHM’in Türkiye’yi mahkum ettiği KHK’lı öğretmen Yüksel Yalçınkaya kimdir?
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.6k

Devamını oku

Türkeşler Soylu’ya sahip çıkan Bahçeliye tepkili: Onun arkasında durduğun gibi…

Türkeşler Soylu’ya sahip çıkan Bahçeliye tepkili: Onun arkasında durduğun gibi…
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.2k

Devamını oku

AİHM’nin Yalçınkaya kararının tam metni: Türk mahkemelerine ‘hukuka dön’ çağrısı

AİHM’nin Yalçınkaya kararının tam metni: Türk mahkemelerine ‘hukuka dön’ çağrısı
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.3k

Devamını oku

AKP’nin kurucularından Kemal Albayrak: Geçmişte ey AİHM bizleri gör diyenler, şimdi ne diyecek?

AKP’nin kurucularından Kemal Albayrak: Geçmişte ey AİHM bizleri gör diyenler, şimdi ne diyecek?
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.1k

Devamını oku

İşte AİHM’e göre madde madde Türkiye’nin yaptığı hak ihlalleri

İşte AİHM’e göre madde madde Türkiye’nin yaptığı hak ihlalleri
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Türk medyası AİHM’in Yalçınkaya kararını son dakika olarak duyurdu

Türk medyası AİHM’in Yalçınkaya kararını son dakika olarak duyurdu
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.4k

Devamını oku

Avukat Gizay Dulkadir: AİHM’in kararı yargılamalara emsal olacak, yeniden yargılama talep edilmeli

Avukat Gizay Dulkadir: AİHM’in kararı yargılamalara emsal olacak, yeniden yargılama talep edilmeli
by Özkan yazar
September 26, 2023
0
5.1k

Devamını oku
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.