Diyarbakır patlaması davasında Orhan Gönder, polislerin kendisine “Bomba işini kabul et, devlet sana bakar, yatar çıkarsın” dediğini söyledi.
Sincan Batı Adliyesi 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar İsmail Kormaz, Mustafa Kılınç, Orhan Gönder, Burhan Gök ve avukatları ile müşteki yakını, avukatları hazır bulundu. Duruşmada ayrıca bombanın patladığı miting alanında çaycılık yapan Süleyman Zeren’in amcasının oğlu ile babası da tanık olarak dinlendi.
‘DEVLET SANA BAKAR, ÇIKINCA DA YENİ KİMLİK VERİR’
Yoklamanın ardından söz alan sanık Orhan Gönder, dosyayı incelediğini fakat olayla hiçbir alakasının olmadığını ifade etti. Diyarbakır’da bulunma sebebinin esrar ticareti olduğunu vurgulayan Gönder, “Polisler bana esrar işi deme dedi, ‘bombayı kabul et bir yıl yatar çıkarsın, devlet sana bakar. Çıkınca da sana yeni bir kimlik verir’ dediler” ifadesinde bulunarak ilk etapta verdiği ifadeyi psikolojik baskı altında verdiğini dolayısıyla kabul edemeyeceğini söyledi. Gönder diğer sanıkları tanımadığını söyledi.
Gönder diğer davalardaki İŞİD üyeleri gibi Müdafi avukatların hiçbir sorusuna cevap vermeyeceğini söyledi.
‘ADIYAMAN’DAKİ ÇOCUKLARIN BEYNİ YIKANIYOR’
Davada Orhan Gönder’in Babası Mustafa Gönder ve annesi Hatice Kurt da dinlendi. Baba Gönder, kendilerinin Adıyaman’da esnaf olduklarını, son dönemde çocuklarında ciddi bir değişim yaşandığını ifade ederek, Adıyaman’da çocukların beyninin yıkandığını fakat kimsenin önlem almadığını ifade etti. Anne Kurt da, çocuğundaki değişimin kendisini tedirgin ettiğini, oğlu Gönder’in ortadan kaybolduktan 3 ay sonra iletişime geçtiğini ve sürekli ağladığını ifade etti. Kente gelen dönemin başbakanı Davutoğlu’na da durumu söylediğini Davutoğlu’nun ise kendisine “Ben senin çocuğun için Esad ile konuşamam, MİT’e ismini veririm onlar getirir” dediğini aktardı.
‘GÖNDER OLAY YARATACAK BİR TİPE BENZİYORDU’
Davada yine patlamanın gerçekleştiği noktada çay tezgahı bulunan Süleyman Zeren’in babası Hakan Zeren de dinlendi. Baba Zeren, olay günü kalabalık olduğu için çocuğuna yardıma gittiğini ifade ederek, olay yerinde çocuğunun yanında Orhan Gönder’i gördüğünü, Gönder’in tedirgin olduğunu gördüğünü ve oğlu Süleyman’ın Gönder’den uzaklaşması için uyardığını söyledi. Daha önce tanımadığı Gönder’i “olay yaratacak bir tip” olarak değerlendirdiğini belirten baba Zeren, oğluna Gönder’i tezgahtan uzaklaştırması telkininde de bulunduğunu söyledi.
Ardından sanık avukatları söz alarak, müvekkillerinin birbirleriyle iletişim kurmadıkları ve birbirlerini tanımadıklarını ifade ederek, dosyanın kabarık görülmesi için tutuklamaların devam ettiklerini söyledi. Sanık avukatlarından Orhan Şahin olayda kaç HDP’li yöneticinin yaralandığının tespitini istedi. Mahkeme heyeti bu talebi reddetti. Sanık avukatlar müvekkillerinin gerekirse yurtdışı yasağının konularak tahliye edilmelerini isterken, müşteki avukatları ise tutukluların devamını istedi.
GÖNDER: SİZ ÖNCE İSTANBUL PATLAMASININ HESABINI VERİN
Mahkeme heyetinin karar vermek için ara verdiği duruşma salonunda sanık Orhan Gönder, müşteki avukatlarına “Siz önce İstanbul patlamasının hesabını verin” yönelik ifadeleri ile kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Duruşma salonu boşaltıldı.
Aranın ardından mahkeme heyeti Orhan Gönder’in Diyarbakır’da kaldığı otele ilişkin giriş çıkış görüntülerinin belirlenmesi, patlamanın meydana geldiğini meydanın yanındaki İmam Hatip Lisesinin kameralarının incelenmesi, Orhan Gönder’in ailesinin Adıyaman Emniyet Müdürlüğüne verdiği telefon ve şahısların incelenip incelenmediğinin Adıyaman emniyetine sorulması, sanık Orhan Gönder’in polislerce olay öncesinde kaldığı otelde kimlik sorgusunun yapıldığı, bu sorgu tutanakların dosyaya konulmasına karar vererek duruşma tarihini 27 Şubat olarak kararlaştırdı.
Diyarbakır patlaması davasında Orhan Gönder, polislerin kendisine “Bomba işini kabul et, devlet sana bakar, yatar çıkarsın” dediğini söyledi.
Sincan Batı Adliyesi 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar İsmail Kormaz, Mustafa Kılınç, Orhan Gönder, Burhan Gök ve avukatları ile müşteki yakını, avukatları hazır bulundu. Duruşmada ayrıca bombanın patladığı miting alanında çaycılık yapan Süleyman Zeren’in amcasının oğlu ile babası da tanık olarak dinlendi.
‘DEVLET SANA BAKAR, ÇIKINCA DA YENİ KİMLİK VERİR’
Yoklamanın ardından söz alan sanık Orhan Gönder, dosyayı incelediğini fakat olayla hiçbir alakasının olmadığını ifade etti. Diyarbakır’da bulunma sebebinin esrar ticareti olduğunu vurgulayan Gönder, “Polisler bana esrar işi deme dedi, ‘bombayı kabul et bir yıl yatar çıkarsın, devlet sana bakar. Çıkınca da sana yeni bir kimlik verir’ dediler” ifadesinde bulunarak ilk etapta verdiği ifadeyi psikolojik baskı altında verdiğini dolayısıyla kabul edemeyeceğini söyledi. Gönder diğer sanıkları tanımadığını söyledi.
Gönder diğer davalardaki İŞİD üyeleri gibi Müdafi avukatların hiçbir sorusuna cevap vermeyeceğini söyledi.
‘ADIYAMAN’DAKİ ÇOCUKLARIN BEYNİ YIKANIYOR’
Davada Orhan Gönder’in Babası Mustafa Gönder ve annesi Hatice Kurt da dinlendi. Baba Gönder, kendilerinin Adıyaman’da esnaf olduklarını, son dönemde çocuklarında ciddi bir değişim yaşandığını ifade ederek, Adıyaman’da çocukların beyninin yıkandığını fakat kimsenin önlem almadığını ifade etti. Anne Kurt da, çocuğundaki değişimin kendisini tedirgin ettiğini, oğlu Gönder’in ortadan kaybolduktan 3 ay sonra iletişime geçtiğini ve sürekli ağladığını ifade etti. Kente gelen dönemin başbakanı Davutoğlu’na da durumu söylediğini Davutoğlu’nun ise kendisine “Ben senin çocuğun için Esad ile konuşamam, MİT’e ismini veririm onlar getirir” dediğini aktardı.
‘GÖNDER OLAY YARATACAK BİR TİPE BENZİYORDU’
Davada yine patlamanın gerçekleştiği noktada çay tezgahı bulunan Süleyman Zeren’in babası Hakan Zeren de dinlendi. Baba Zeren, olay günü kalabalık olduğu için çocuğuna yardıma gittiğini ifade ederek, olay yerinde çocuğunun yanında Orhan Gönder’i gördüğünü, Gönder’in tedirgin olduğunu gördüğünü ve oğlu Süleyman’ın Gönder’den uzaklaşması için uyardığını söyledi. Daha önce tanımadığı Gönder’i “olay yaratacak bir tip” olarak değerlendirdiğini belirten baba Zeren, oğluna Gönder’i tezgahtan uzaklaştırması telkininde de bulunduğunu söyledi.
Ardından sanık avukatları söz alarak, müvekkillerinin birbirleriyle iletişim kurmadıkları ve birbirlerini tanımadıklarını ifade ederek, dosyanın kabarık görülmesi için tutuklamaların devam ettiklerini söyledi. Sanık avukatlarından Orhan Şahin olayda kaç HDP’li yöneticinin yaralandığının tespitini istedi. Mahkeme heyeti bu talebi reddetti. Sanık avukatlar müvekkillerinin gerekirse yurtdışı yasağının konularak tahliye edilmelerini isterken, müşteki avukatları ise tutukluların devamını istedi.
GÖNDER: SİZ ÖNCE İSTANBUL PATLAMASININ HESABINI VERİN
Mahkeme heyetinin karar vermek için ara verdiği duruşma salonunda sanık Orhan Gönder, müşteki avukatlarına “Siz önce İstanbul patlamasının hesabını verin” yönelik ifadeleri ile kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Duruşma salonu boşaltıldı.
Aranın ardından mahkeme heyeti Orhan Gönder’in Diyarbakır’da kaldığı otele ilişkin giriş çıkış görüntülerinin belirlenmesi, patlamanın meydana geldiğini meydanın yanındaki İmam Hatip Lisesinin kameralarının incelenmesi, Orhan Gönder’in ailesinin Adıyaman Emniyet Müdürlüğüne verdiği telefon ve şahısların incelenip incelenmediğinin Adıyaman emniyetine sorulması, sanık Orhan Gönder’in polislerce olay öncesinde kaldığı otelde kimlik sorgusunun yapıldığı, bu sorgu tutanakların dosyaya konulmasına karar vererek duruşma tarihini 27 Şubat olarak kararlaştırdı.
Diyarbakır patlaması davasında Orhan Gönder, polislerin kendisine “Bomba işini kabul et, devlet sana bakar, yatar çıkarsın” dediğini söyledi.
Sincan Batı Adliyesi 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar İsmail Kormaz, Mustafa Kılınç, Orhan Gönder, Burhan Gök ve avukatları ile müşteki yakını, avukatları hazır bulundu. Duruşmada ayrıca bombanın patladığı miting alanında çaycılık yapan Süleyman Zeren’in amcasının oğlu ile babası da tanık olarak dinlendi.
‘DEVLET SANA BAKAR, ÇIKINCA DA YENİ KİMLİK VERİR’
Yoklamanın ardından söz alan sanık Orhan Gönder, dosyayı incelediğini fakat olayla hiçbir alakasının olmadığını ifade etti. Diyarbakır’da bulunma sebebinin esrar ticareti olduğunu vurgulayan Gönder, “Polisler bana esrar işi deme dedi, ‘bombayı kabul et bir yıl yatar çıkarsın, devlet sana bakar. Çıkınca da sana yeni bir kimlik verir’ dediler” ifadesinde bulunarak ilk etapta verdiği ifadeyi psikolojik baskı altında verdiğini dolayısıyla kabul edemeyeceğini söyledi. Gönder diğer sanıkları tanımadığını söyledi.
Gönder diğer davalardaki İŞİD üyeleri gibi Müdafi avukatların hiçbir sorusuna cevap vermeyeceğini söyledi.
‘ADIYAMAN’DAKİ ÇOCUKLARIN BEYNİ YIKANIYOR’
Davada Orhan Gönder’in Babası Mustafa Gönder ve annesi Hatice Kurt da dinlendi. Baba Gönder, kendilerinin Adıyaman’da esnaf olduklarını, son dönemde çocuklarında ciddi bir değişim yaşandığını ifade ederek, Adıyaman’da çocukların beyninin yıkandığını fakat kimsenin önlem almadığını ifade etti. Anne Kurt da, çocuğundaki değişimin kendisini tedirgin ettiğini, oğlu Gönder’in ortadan kaybolduktan 3 ay sonra iletişime geçtiğini ve sürekli ağladığını ifade etti. Kente gelen dönemin başbakanı Davutoğlu’na da durumu söylediğini Davutoğlu’nun ise kendisine “Ben senin çocuğun için Esad ile konuşamam, MİT’e ismini veririm onlar getirir” dediğini aktardı.
‘GÖNDER OLAY YARATACAK BİR TİPE BENZİYORDU’
Davada yine patlamanın gerçekleştiği noktada çay tezgahı bulunan Süleyman Zeren’in babası Hakan Zeren de dinlendi. Baba Zeren, olay günü kalabalık olduğu için çocuğuna yardıma gittiğini ifade ederek, olay yerinde çocuğunun yanında Orhan Gönder’i gördüğünü, Gönder’in tedirgin olduğunu gördüğünü ve oğlu Süleyman’ın Gönder’den uzaklaşması için uyardığını söyledi. Daha önce tanımadığı Gönder’i “olay yaratacak bir tip” olarak değerlendirdiğini belirten baba Zeren, oğluna Gönder’i tezgahtan uzaklaştırması telkininde de bulunduğunu söyledi.
Ardından sanık avukatları söz alarak, müvekkillerinin birbirleriyle iletişim kurmadıkları ve birbirlerini tanımadıklarını ifade ederek, dosyanın kabarık görülmesi için tutuklamaların devam ettiklerini söyledi. Sanık avukatlarından Orhan Şahin olayda kaç HDP’li yöneticinin yaralandığının tespitini istedi. Mahkeme heyeti bu talebi reddetti. Sanık avukatlar müvekkillerinin gerekirse yurtdışı yasağının konularak tahliye edilmelerini isterken, müşteki avukatları ise tutukluların devamını istedi.
GÖNDER: SİZ ÖNCE İSTANBUL PATLAMASININ HESABINI VERİN
Mahkeme heyetinin karar vermek için ara verdiği duruşma salonunda sanık Orhan Gönder, müşteki avukatlarına “Siz önce İstanbul patlamasının hesabını verin” yönelik ifadeleri ile kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Duruşma salonu boşaltıldı.
Aranın ardından mahkeme heyeti Orhan Gönder’in Diyarbakır’da kaldığı otele ilişkin giriş çıkış görüntülerinin belirlenmesi, patlamanın meydana geldiğini meydanın yanındaki İmam Hatip Lisesinin kameralarının incelenmesi, Orhan Gönder’in ailesinin Adıyaman Emniyet Müdürlüğüne verdiği telefon ve şahısların incelenip incelenmediğinin Adıyaman emniyetine sorulması, sanık Orhan Gönder’in polislerce olay öncesinde kaldığı otelde kimlik sorgusunun yapıldığı, bu sorgu tutanakların dosyaya konulmasına karar vererek duruşma tarihini 27 Şubat olarak kararlaştırdı.
Diyarbakır patlaması davasında Orhan Gönder, polislerin kendisine “Bomba işini kabul et, devlet sana bakar, yatar çıkarsın” dediğini söyledi.
Sincan Batı Adliyesi 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar İsmail Kormaz, Mustafa Kılınç, Orhan Gönder, Burhan Gök ve avukatları ile müşteki yakını, avukatları hazır bulundu. Duruşmada ayrıca bombanın patladığı miting alanında çaycılık yapan Süleyman Zeren’in amcasının oğlu ile babası da tanık olarak dinlendi.
‘DEVLET SANA BAKAR, ÇIKINCA DA YENİ KİMLİK VERİR’
Yoklamanın ardından söz alan sanık Orhan Gönder, dosyayı incelediğini fakat olayla hiçbir alakasının olmadığını ifade etti. Diyarbakır’da bulunma sebebinin esrar ticareti olduğunu vurgulayan Gönder, “Polisler bana esrar işi deme dedi, ‘bombayı kabul et bir yıl yatar çıkarsın, devlet sana bakar. Çıkınca da sana yeni bir kimlik verir’ dediler” ifadesinde bulunarak ilk etapta verdiği ifadeyi psikolojik baskı altında verdiğini dolayısıyla kabul edemeyeceğini söyledi. Gönder diğer sanıkları tanımadığını söyledi.
Gönder diğer davalardaki İŞİD üyeleri gibi Müdafi avukatların hiçbir sorusuna cevap vermeyeceğini söyledi.
‘ADIYAMAN’DAKİ ÇOCUKLARIN BEYNİ YIKANIYOR’
Davada Orhan Gönder’in Babası Mustafa Gönder ve annesi Hatice Kurt da dinlendi. Baba Gönder, kendilerinin Adıyaman’da esnaf olduklarını, son dönemde çocuklarında ciddi bir değişim yaşandığını ifade ederek, Adıyaman’da çocukların beyninin yıkandığını fakat kimsenin önlem almadığını ifade etti. Anne Kurt da, çocuğundaki değişimin kendisini tedirgin ettiğini, oğlu Gönder’in ortadan kaybolduktan 3 ay sonra iletişime geçtiğini ve sürekli ağladığını ifade etti. Kente gelen dönemin başbakanı Davutoğlu’na da durumu söylediğini Davutoğlu’nun ise kendisine “Ben senin çocuğun için Esad ile konuşamam, MİT’e ismini veririm onlar getirir” dediğini aktardı.
‘GÖNDER OLAY YARATACAK BİR TİPE BENZİYORDU’
Davada yine patlamanın gerçekleştiği noktada çay tezgahı bulunan Süleyman Zeren’in babası Hakan Zeren de dinlendi. Baba Zeren, olay günü kalabalık olduğu için çocuğuna yardıma gittiğini ifade ederek, olay yerinde çocuğunun yanında Orhan Gönder’i gördüğünü, Gönder’in tedirgin olduğunu gördüğünü ve oğlu Süleyman’ın Gönder’den uzaklaşması için uyardığını söyledi. Daha önce tanımadığı Gönder’i “olay yaratacak bir tip” olarak değerlendirdiğini belirten baba Zeren, oğluna Gönder’i tezgahtan uzaklaştırması telkininde de bulunduğunu söyledi.
Ardından sanık avukatları söz alarak, müvekkillerinin birbirleriyle iletişim kurmadıkları ve birbirlerini tanımadıklarını ifade ederek, dosyanın kabarık görülmesi için tutuklamaların devam ettiklerini söyledi. Sanık avukatlarından Orhan Şahin olayda kaç HDP’li yöneticinin yaralandığının tespitini istedi. Mahkeme heyeti bu talebi reddetti. Sanık avukatlar müvekkillerinin gerekirse yurtdışı yasağının konularak tahliye edilmelerini isterken, müşteki avukatları ise tutukluların devamını istedi.
GÖNDER: SİZ ÖNCE İSTANBUL PATLAMASININ HESABINI VERİN
Mahkeme heyetinin karar vermek için ara verdiği duruşma salonunda sanık Orhan Gönder, müşteki avukatlarına “Siz önce İstanbul patlamasının hesabını verin” yönelik ifadeleri ile kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Duruşma salonu boşaltıldı.
Aranın ardından mahkeme heyeti Orhan Gönder’in Diyarbakır’da kaldığı otele ilişkin giriş çıkış görüntülerinin belirlenmesi, patlamanın meydana geldiğini meydanın yanındaki İmam Hatip Lisesinin kameralarının incelenmesi, Orhan Gönder’in ailesinin Adıyaman Emniyet Müdürlüğüne verdiği telefon ve şahısların incelenip incelenmediğinin Adıyaman emniyetine sorulması, sanık Orhan Gönder’in polislerce olay öncesinde kaldığı otelde kimlik sorgusunun yapıldığı, bu sorgu tutanakların dosyaya konulmasına karar vererek duruşma tarihini 27 Şubat olarak kararlaştırdı.