ABD basını, Trump yönetiminin Türkiye’den iki bakana yaptırım kararı almasına geniş yer verdi. New York Times “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak” yorumunda bulundu.
NYT: SIRA DIŞI BİR ADIM
New York Times ise ABD’nin yaptırım kararını ‘müttefik bir ülkeye karşı sıra dışı bir adım’ diye niteledi. ABD’nin eski başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ulusal güvenlik danışmanlarından Julianne Smith ise gazeteye şu yorumu yaptı: “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak.”
WSJ: REHİN ALMAK KABUL EDİLEMEZ
Wall Street Journal gazetesi ‘Sultan için yaptırımlar‘ başlıklı bir başyazı yayımladı. Başyazıda, “Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son 10 yılda bir müttefik olarak giderek daha güvenilmez bir hale geldi. Bununla birlikte, NATO’daki ortaklarından çok az tepki gördü. Bu durum çarşamba günü, Trump yönetimi bir Amerikalıyı rehin aldığı için Türkiye’ye yaptırım uygulama tehdidini hayata geçince değişti” denildi.
Wall Street Journal, “Eğer Erdoğan, ABD Başkanı’nın tweet attığı şeyi yapmayacağını zannettiyse, şimdi gerçeği öğrendi. İşi daha da ciddiye bindirmek bölgedeki Amerikan çıkarlarına zarar verecektir. Fakat rehin almaya yanıt vermemek de bu çıkarlara zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
WP: ERDOĞAN YAPTIRIMLARI FIRSAT OLARAK KULLANABİLİR
Washington Post gazetesinde yayımlanan Ishaan Tharoor imzalı haberde ise Brunson’ın serbest kalması için müzakere yapıldığı ve bir anlaşma sağlandığı ancak Türkiye’nin bu anlaşmaya uymadığı yönündeki iddialara yer verildikten sonra şöyle denildi:
“Beyaz Saray mağdur hissediyor olabilir ama Türkler de öyle. Kendilerini bir kez daha, Washington’daki güvenilmez bir ortak tarafından aldatılmış hissediyorlar.” Haberde, medyanın yaptırımlar konusunda büyük ölçüde Erdoğan’a destek verdiği belirtildi; MHP ve İYİ Parti’den destek ve öneriler aktarılıp şöyle denildi: “Erdoğan, kendisini bayrağa sarıp yabancı bir düşmana sert tepki gösterme konusundaki bu yeni fırsattan hoşlanabilir.”
BİPARTİSAN POLİCY CENTER: KUŞATMA ALTINDA HİSSEDİYOR
Gazete, Washington merkezli Bipartisan Policy Center isimli düşünce kuruluşundan Türkiye uzmanı Nicholas Danforth’un da şu yorumunu aktardı: “Türkiye cumhurbaşkanı kuşatma altında hissediyor. ABD hükümeti hem de parlamentodaki muhalifleri onu yolsuzlukla suçlarken, ülke içindeki baskıyı ve Amerikan karşıtı söylemi sürdürecektir. Bu çok tehlikeli. Kapanan her gazete veya tutuklanan her siyasetçi, ABD ile Avrupa ile yaşanan her diplomatik tartışma, Türkiye’nin toplumsal dokusunda daha fazla gerginlik yaratacak ve ekonomisini zayıflatacaktır.”
CNBC: TRUMP’IN SEÇİM YATIRIMI
CNBC’nin sitesinde yayımlanan bir makalede ise Trump’ın yaptırım kararının ‘tamamen yaklaşan ara seçimlerle ilgili olduğu’ ve Rusya’nın işine geleceği görüşü savunuldu. Natasha Turak imzalı makalede, “Yaptırımlar ekonomiye bir darbe indirmeyecek ve sadece iki kişiyi etkileyecek. Bununla birlikte Ankara’ya güçlü ve muhtemelen tersine çevrilemeyecek bir mesaj gönderiyor: ABD ile ittifakının ve NATO üyeliğinin dokunulmazlıktan çok uzak olduğu mesajı…” denildi. Makalenin devamında ise “… Brunson davasına odaklanılması, bir iç politika stratejisinin devrede olduğunun göstergesi”ifadeleri kullanıldı. Makalede, ABD’de 6 Kasım’daki ara seçimlere 100 günden az süre kaldığı hatırlatıldı, Trump’ın Temsilciler Meclisi ve Senato’da Demokratların zaferinin önüne geçmek için evanjelist tabanını hareketlendirmeye ihtiyaç duyduğu belirtildi.
ABD basını, Trump yönetiminin Türkiye’den iki bakana yaptırım kararı almasına geniş yer verdi. New York Times “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak” yorumunda bulundu.
NYT: SIRA DIŞI BİR ADIM
New York Times ise ABD’nin yaptırım kararını ‘müttefik bir ülkeye karşı sıra dışı bir adım’ diye niteledi. ABD’nin eski başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ulusal güvenlik danışmanlarından Julianne Smith ise gazeteye şu yorumu yaptı: “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak.”
WSJ: REHİN ALMAK KABUL EDİLEMEZ
Wall Street Journal gazetesi ‘Sultan için yaptırımlar‘ başlıklı bir başyazı yayımladı. Başyazıda, “Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son 10 yılda bir müttefik olarak giderek daha güvenilmez bir hale geldi. Bununla birlikte, NATO’daki ortaklarından çok az tepki gördü. Bu durum çarşamba günü, Trump yönetimi bir Amerikalıyı rehin aldığı için Türkiye’ye yaptırım uygulama tehdidini hayata geçince değişti” denildi.
Wall Street Journal, “Eğer Erdoğan, ABD Başkanı’nın tweet attığı şeyi yapmayacağını zannettiyse, şimdi gerçeği öğrendi. İşi daha da ciddiye bindirmek bölgedeki Amerikan çıkarlarına zarar verecektir. Fakat rehin almaya yanıt vermemek de bu çıkarlara zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
WP: ERDOĞAN YAPTIRIMLARI FIRSAT OLARAK KULLANABİLİR
Washington Post gazetesinde yayımlanan Ishaan Tharoor imzalı haberde ise Brunson’ın serbest kalması için müzakere yapıldığı ve bir anlaşma sağlandığı ancak Türkiye’nin bu anlaşmaya uymadığı yönündeki iddialara yer verildikten sonra şöyle denildi:
“Beyaz Saray mağdur hissediyor olabilir ama Türkler de öyle. Kendilerini bir kez daha, Washington’daki güvenilmez bir ortak tarafından aldatılmış hissediyorlar.” Haberde, medyanın yaptırımlar konusunda büyük ölçüde Erdoğan’a destek verdiği belirtildi; MHP ve İYİ Parti’den destek ve öneriler aktarılıp şöyle denildi: “Erdoğan, kendisini bayrağa sarıp yabancı bir düşmana sert tepki gösterme konusundaki bu yeni fırsattan hoşlanabilir.”
BİPARTİSAN POLİCY CENTER: KUŞATMA ALTINDA HİSSEDİYOR
Gazete, Washington merkezli Bipartisan Policy Center isimli düşünce kuruluşundan Türkiye uzmanı Nicholas Danforth’un da şu yorumunu aktardı: “Türkiye cumhurbaşkanı kuşatma altında hissediyor. ABD hükümeti hem de parlamentodaki muhalifleri onu yolsuzlukla suçlarken, ülke içindeki baskıyı ve Amerikan karşıtı söylemi sürdürecektir. Bu çok tehlikeli. Kapanan her gazete veya tutuklanan her siyasetçi, ABD ile Avrupa ile yaşanan her diplomatik tartışma, Türkiye’nin toplumsal dokusunda daha fazla gerginlik yaratacak ve ekonomisini zayıflatacaktır.”
CNBC: TRUMP’IN SEÇİM YATIRIMI
CNBC’nin sitesinde yayımlanan bir makalede ise Trump’ın yaptırım kararının ‘tamamen yaklaşan ara seçimlerle ilgili olduğu’ ve Rusya’nın işine geleceği görüşü savunuldu. Natasha Turak imzalı makalede, “Yaptırımlar ekonomiye bir darbe indirmeyecek ve sadece iki kişiyi etkileyecek. Bununla birlikte Ankara’ya güçlü ve muhtemelen tersine çevrilemeyecek bir mesaj gönderiyor: ABD ile ittifakının ve NATO üyeliğinin dokunulmazlıktan çok uzak olduğu mesajı…” denildi. Makalenin devamında ise “… Brunson davasına odaklanılması, bir iç politika stratejisinin devrede olduğunun göstergesi”ifadeleri kullanıldı. Makalede, ABD’de 6 Kasım’daki ara seçimlere 100 günden az süre kaldığı hatırlatıldı, Trump’ın Temsilciler Meclisi ve Senato’da Demokratların zaferinin önüne geçmek için evanjelist tabanını hareketlendirmeye ihtiyaç duyduğu belirtildi.
ABD basını, Trump yönetiminin Türkiye’den iki bakana yaptırım kararı almasına geniş yer verdi. New York Times “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak” yorumunda bulundu.
NYT: SIRA DIŞI BİR ADIM
New York Times ise ABD’nin yaptırım kararını ‘müttefik bir ülkeye karşı sıra dışı bir adım’ diye niteledi. ABD’nin eski başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ulusal güvenlik danışmanlarından Julianne Smith ise gazeteye şu yorumu yaptı: “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak.”
WSJ: REHİN ALMAK KABUL EDİLEMEZ
Wall Street Journal gazetesi ‘Sultan için yaptırımlar‘ başlıklı bir başyazı yayımladı. Başyazıda, “Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son 10 yılda bir müttefik olarak giderek daha güvenilmez bir hale geldi. Bununla birlikte, NATO’daki ortaklarından çok az tepki gördü. Bu durum çarşamba günü, Trump yönetimi bir Amerikalıyı rehin aldığı için Türkiye’ye yaptırım uygulama tehdidini hayata geçince değişti” denildi.
Wall Street Journal, “Eğer Erdoğan, ABD Başkanı’nın tweet attığı şeyi yapmayacağını zannettiyse, şimdi gerçeği öğrendi. İşi daha da ciddiye bindirmek bölgedeki Amerikan çıkarlarına zarar verecektir. Fakat rehin almaya yanıt vermemek de bu çıkarlara zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
WP: ERDOĞAN YAPTIRIMLARI FIRSAT OLARAK KULLANABİLİR
Washington Post gazetesinde yayımlanan Ishaan Tharoor imzalı haberde ise Brunson’ın serbest kalması için müzakere yapıldığı ve bir anlaşma sağlandığı ancak Türkiye’nin bu anlaşmaya uymadığı yönündeki iddialara yer verildikten sonra şöyle denildi:
“Beyaz Saray mağdur hissediyor olabilir ama Türkler de öyle. Kendilerini bir kez daha, Washington’daki güvenilmez bir ortak tarafından aldatılmış hissediyorlar.” Haberde, medyanın yaptırımlar konusunda büyük ölçüde Erdoğan’a destek verdiği belirtildi; MHP ve İYİ Parti’den destek ve öneriler aktarılıp şöyle denildi: “Erdoğan, kendisini bayrağa sarıp yabancı bir düşmana sert tepki gösterme konusundaki bu yeni fırsattan hoşlanabilir.”
BİPARTİSAN POLİCY CENTER: KUŞATMA ALTINDA HİSSEDİYOR
Gazete, Washington merkezli Bipartisan Policy Center isimli düşünce kuruluşundan Türkiye uzmanı Nicholas Danforth’un da şu yorumunu aktardı: “Türkiye cumhurbaşkanı kuşatma altında hissediyor. ABD hükümeti hem de parlamentodaki muhalifleri onu yolsuzlukla suçlarken, ülke içindeki baskıyı ve Amerikan karşıtı söylemi sürdürecektir. Bu çok tehlikeli. Kapanan her gazete veya tutuklanan her siyasetçi, ABD ile Avrupa ile yaşanan her diplomatik tartışma, Türkiye’nin toplumsal dokusunda daha fazla gerginlik yaratacak ve ekonomisini zayıflatacaktır.”
CNBC: TRUMP’IN SEÇİM YATIRIMI
CNBC’nin sitesinde yayımlanan bir makalede ise Trump’ın yaptırım kararının ‘tamamen yaklaşan ara seçimlerle ilgili olduğu’ ve Rusya’nın işine geleceği görüşü savunuldu. Natasha Turak imzalı makalede, “Yaptırımlar ekonomiye bir darbe indirmeyecek ve sadece iki kişiyi etkileyecek. Bununla birlikte Ankara’ya güçlü ve muhtemelen tersine çevrilemeyecek bir mesaj gönderiyor: ABD ile ittifakının ve NATO üyeliğinin dokunulmazlıktan çok uzak olduğu mesajı…” denildi. Makalenin devamında ise “… Brunson davasına odaklanılması, bir iç politika stratejisinin devrede olduğunun göstergesi”ifadeleri kullanıldı. Makalede, ABD’de 6 Kasım’daki ara seçimlere 100 günden az süre kaldığı hatırlatıldı, Trump’ın Temsilciler Meclisi ve Senato’da Demokratların zaferinin önüne geçmek için evanjelist tabanını hareketlendirmeye ihtiyaç duyduğu belirtildi.
ABD basını, Trump yönetiminin Türkiye’den iki bakana yaptırım kararı almasına geniş yer verdi. New York Times “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak” yorumunda bulundu.
NYT: SIRA DIŞI BİR ADIM
New York Times ise ABD’nin yaptırım kararını ‘müttefik bir ülkeye karşı sıra dışı bir adım’ diye niteledi. ABD’nin eski başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ulusal güvenlik danışmanlarından Julianne Smith ise gazeteye şu yorumu yaptı: “İlişkiler şu an resmen krizde ve Erdoğan için tek çıkış yolu, en nefret ettiği şeyi yapmak: Yani geri adım atmak.”
WSJ: REHİN ALMAK KABUL EDİLEMEZ
Wall Street Journal gazetesi ‘Sultan için yaptırımlar‘ başlıklı bir başyazı yayımladı. Başyazıda, “Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son 10 yılda bir müttefik olarak giderek daha güvenilmez bir hale geldi. Bununla birlikte, NATO’daki ortaklarından çok az tepki gördü. Bu durum çarşamba günü, Trump yönetimi bir Amerikalıyı rehin aldığı için Türkiye’ye yaptırım uygulama tehdidini hayata geçince değişti” denildi.
Wall Street Journal, “Eğer Erdoğan, ABD Başkanı’nın tweet attığı şeyi yapmayacağını zannettiyse, şimdi gerçeği öğrendi. İşi daha da ciddiye bindirmek bölgedeki Amerikan çıkarlarına zarar verecektir. Fakat rehin almaya yanıt vermemek de bu çıkarlara zarar veriyor” ifadelerini kullandı.
WP: ERDOĞAN YAPTIRIMLARI FIRSAT OLARAK KULLANABİLİR
Washington Post gazetesinde yayımlanan Ishaan Tharoor imzalı haberde ise Brunson’ın serbest kalması için müzakere yapıldığı ve bir anlaşma sağlandığı ancak Türkiye’nin bu anlaşmaya uymadığı yönündeki iddialara yer verildikten sonra şöyle denildi:
“Beyaz Saray mağdur hissediyor olabilir ama Türkler de öyle. Kendilerini bir kez daha, Washington’daki güvenilmez bir ortak tarafından aldatılmış hissediyorlar.” Haberde, medyanın yaptırımlar konusunda büyük ölçüde Erdoğan’a destek verdiği belirtildi; MHP ve İYİ Parti’den destek ve öneriler aktarılıp şöyle denildi: “Erdoğan, kendisini bayrağa sarıp yabancı bir düşmana sert tepki gösterme konusundaki bu yeni fırsattan hoşlanabilir.”
BİPARTİSAN POLİCY CENTER: KUŞATMA ALTINDA HİSSEDİYOR
Gazete, Washington merkezli Bipartisan Policy Center isimli düşünce kuruluşundan Türkiye uzmanı Nicholas Danforth’un da şu yorumunu aktardı: “Türkiye cumhurbaşkanı kuşatma altında hissediyor. ABD hükümeti hem de parlamentodaki muhalifleri onu yolsuzlukla suçlarken, ülke içindeki baskıyı ve Amerikan karşıtı söylemi sürdürecektir. Bu çok tehlikeli. Kapanan her gazete veya tutuklanan her siyasetçi, ABD ile Avrupa ile yaşanan her diplomatik tartışma, Türkiye’nin toplumsal dokusunda daha fazla gerginlik yaratacak ve ekonomisini zayıflatacaktır.”
CNBC: TRUMP’IN SEÇİM YATIRIMI
CNBC’nin sitesinde yayımlanan bir makalede ise Trump’ın yaptırım kararının ‘tamamen yaklaşan ara seçimlerle ilgili olduğu’ ve Rusya’nın işine geleceği görüşü savunuldu. Natasha Turak imzalı makalede, “Yaptırımlar ekonomiye bir darbe indirmeyecek ve sadece iki kişiyi etkileyecek. Bununla birlikte Ankara’ya güçlü ve muhtemelen tersine çevrilemeyecek bir mesaj gönderiyor: ABD ile ittifakının ve NATO üyeliğinin dokunulmazlıktan çok uzak olduğu mesajı…” denildi. Makalenin devamında ise “… Brunson davasına odaklanılması, bir iç politika stratejisinin devrede olduğunun göstergesi”ifadeleri kullanıldı. Makalede, ABD’de 6 Kasım’daki ara seçimlere 100 günden az süre kaldığı hatırlatıldı, Trump’ın Temsilciler Meclisi ve Senato’da Demokratların zaferinin önüne geçmek için evanjelist tabanını hareketlendirmeye ihtiyaç duyduğu belirtildi.