Türkiye, İstanbul seçimlerine kilitlendi.
23 Haziran günü sandıklar açıldığında bu iş bitecek mi yoksa yeni bir krizin içine mi girilecek?
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, “Belli ki Türkiye bir değişim sürecine girdi ama bu yorumları yapmak için önce seçim sonuçlarını görmek gerek” diyor.
“Binali Yıldırım kazanırsa ne olacak?” sorusuna cevap arayan Selvi, “İki adayın şansı da yarı yarıya… İstanbul seçimlerini başlama vuruşu olarak görüp, harekete geçmeye hazırlanan yapılar var” ifadesini kullanıyor.
Selvi’nin aktardığına göre, İmamoğlu kazandığı takdirde 2023 seçimlerinin öne çekilmesi için harekete geçmeye hazırlanıyorlar.
Muhalefet liderleri Kemal Kılıçdaroğlu ile Meral Akşener’in 2023 seçimlerinin öne çekilmesi yönünde özel bir çaba içinde olmayacaklarını söylediklerini hatırlatan yazar, “Ancak onların da ötesinde küresel bir gücün süreci zorlayacağından söz ediliyor” iddiasını öne sürüyor.
Bir diğer kulis de yeni parti oluşumu içindeki Abdullah Gül-Ali Babacan ikilisine dair. Selvi, Erdoğan’ın bu iki isme yönelik karşı hamle hazırlığı içerisinde olduğu mesajını veriyor.
Sonbaharda partisinin yola çıkacağının söylendiğini kaydeden Selvi, “Babacan ile Davutoğlu’nun ayrı ayrı parti kurma çalışmaları yürüttükleri biliniyor. Babacan ile Davutoğlu arasındaki mesafenin arttığı söyleniyor. 23 Mayıs’ta Ankara’da Davutoğlu ile Babacan birbirinden habersiz olarak aynı mekânda iftar vermişler. Ama görüşmemişler. ‘Ne Babacan aşağıya indi, ne Davutoğlu yukarı çıktı. Selamlaşmadan mekândan ayrıldılar’ denildi” kulisini paylaşıyor.
Selvi’nin iddiasına göre, Gül’ün 2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için kendi partisini kurdurarak pazarlık gücünü artırmayı planladığı yorumu yapılıyor…
Abdullah Gül ve ekibinin, “Ekonomi kötüye gitsin. Toplum bunalsın, özgürlük arayışları artsın” beklentisi içerisinde olduğunu savunan Selvi, “Bir anlamda Türkiye’nin felaketinden kendilerine bir saadet çıkarmaya çalışıyorlar” görüşünü öne sürüyor.
Erdoğan’ın henüz hamlesini yapmadığından bahseden Selvi, çarşamba akşamı yapılan akşam yapılan AKP grup toplantısında yeni parti kurma hazırlığı içinde olanlara dönük önemli mesajlar verdiğini kaydediyor:
“Birileri bu yapıyı zayıflatmanın peşindeler. Bu yapıdan bir şeyler koparmaya çalışanlar geçmişte de oldu” diyerek yeni parti kurma çalışması içinde olan Abdullah Gül-Ali Babacan ikilisi ile Ahmet Davutoğlu’nu hedef aldı. ‘Geçmişte de oldu hatta grup kuracak seviyeye ulaştılar. Şimdi ne oldu?’ diyerek onlara Erkan Mumcu’nun akıbetini hatırlattı. Ama asıl önemli olan Erdoğan’ın yeni parti kuracakları oturtacağı çerçeveydi. Erdoğan, Gül-Babacan ve Davutoğlu partilerini, ‘Küresel ittifakın bir parçası’ olarak tanımladı. ‘Karşımızda küresel bir ittifak ve onlarla hareket eden Mankurtlar çetesi var’ dedi. Erdoğan daha önce, ‘Bu trenden inenler bir daha binemez’ demişti. Artık o aşamanın geçildiğini görmüş. O nedenle yeni parti kuracakları, ‘Küresel ihanetin bir parçası’ olmakla itham etti. Belli ki yeni parti kuracaklara karşı savaş açacak ve onları kendisini devirmek için plan yapan Amerika ve İngiltere’nin adamları olarak gösterecek. 23 Haziran sonrasına plan yapanların, Erdoğan’ın hamlelerini görmeden harekete geçmemelerinde yarar var. Yoksa boş havuza atlamış olurlar.”