Erdoğan’ın muhtarlara sorup Putin’e soramadığı PYD sorusu…
Yılmaz Polat/ABC Gazetesi
Erdoğan Moskova’daki PYD bürosunu Putin’e sordu mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 ay önce Külliye’de muhtarlara ne dedi:
‘PYD- YPG ofisini, Moskova’nın göbeğinde Rusya açtırdı.Hadi bakalım ey Rusya, sen şimdi neyle bunu izah edeceksin?’
Rus uçağının düşürülmesinden sonra Ankara geri adım attı.
‘Rusya’yla diplomatik ilişkiler normale döndü’ dendi.
Erdoğan son zamanlarda sık sık Putin’le konuştu.
Erdoğan bu konuşmalarda Putin’e PYD bürosunu sordu mu?
Sorsaydı Külliye’deki ‘Muhtarlar ‘ toplantısında mutlaka gündeme gelirdi.
Başbakan Binali Yıldırım kısa süre önce Moskovada’ydı.
Başbakan Medvedev’le görüştü.
Yıldırım, ‘İlişkilerimiz normale döndü. PYD bürosunu artık kapatın’ diyebildi mi?
Söylediğine ilişkin bir haber yok.
Yıldırım’ın, Rus Başbakana ‘Fetö’yü anlattığı açıklandı.
Rusya bir yıl önce başka ne yaptı?
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’in kontrolü altında bulunan bölgelere yasadışı yollardan silah ve mühimmat gönderdiğine ilişkin belgeleri BM Güvenlik Konseyi’ne sundu.
Erdoğan ailesini de karıştırarak Türkiye’nin IŞİD’le kaçak petrol ticareti yaptığını söyledi.
Savunma Bakanı Yardımcısı Anatoli Antonov, Türkiye’yi IŞİD’e doğrudan destek vermekle suçladı.
Bu iddialar hiç gündeme geldi mi?
Rus tarafından herhangi bir özür geldi mi?
Geçen hafta İlginç bir gelişme oldu.
Adını vermeyen bir Türk dışişleri yetkilisi, 2014 yılında ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA’nın Türkiye’nin IŞİD’le petrol alış verişi yaptığını öne sürdüğü, Türkiye’nin bunu belgelerle yalanladığı ve geçen yıl da Kerry ve CIA’nın özür dilediğini Ankara’da gazetecilere fısıldadı.
Türk Dışişleri isimsiz bir yetkiliye ABD’nin özrünü neden bir yıl sonra açıklattı anlaşılmadı.
ABD Yönetimi de haberi doğrulamadı.
ABD Hazine Bakanlığı, kısa süre önce Mohamad Alsaied Alhmidan ve Hussam Jamous adında Türkiye’de oturan (Hatay) Suriye doğumlu iki kişiyi IŞİD’e finansal yardım yaptığı gerekçesiyle kara listeye aldığını açıkladı.
Ankara’nın Washington-Moskova arasında ‘samimiyetsiz’ bir Suriye politikası yürüttüğü çok açık.
Külliye’nin politikası ‘Küllüm’ olmuş durumda.
Erdoğan’ın muhtarlara sorup Putin’e soramadığı PYD sorusu…
Yılmaz Polat/ABC Gazetesi
Erdoğan Moskova’daki PYD bürosunu Putin’e sordu mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 ay önce Külliye’de muhtarlara ne dedi:
‘PYD- YPG ofisini, Moskova’nın göbeğinde Rusya açtırdı.Hadi bakalım ey Rusya, sen şimdi neyle bunu izah edeceksin?’
Rus uçağının düşürülmesinden sonra Ankara geri adım attı.
‘Rusya’yla diplomatik ilişkiler normale döndü’ dendi.
Erdoğan son zamanlarda sık sık Putin’le konuştu.
Erdoğan bu konuşmalarda Putin’e PYD bürosunu sordu mu?
Sorsaydı Külliye’deki ‘Muhtarlar ‘ toplantısında mutlaka gündeme gelirdi.
Başbakan Binali Yıldırım kısa süre önce Moskovada’ydı.
Başbakan Medvedev’le görüştü.
Yıldırım, ‘İlişkilerimiz normale döndü. PYD bürosunu artık kapatın’ diyebildi mi?
Söylediğine ilişkin bir haber yok.
Yıldırım’ın, Rus Başbakana ‘Fetö’yü anlattığı açıklandı.
Rusya bir yıl önce başka ne yaptı?
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’in kontrolü altında bulunan bölgelere yasadışı yollardan silah ve mühimmat gönderdiğine ilişkin belgeleri BM Güvenlik Konseyi’ne sundu.
Erdoğan ailesini de karıştırarak Türkiye’nin IŞİD’le kaçak petrol ticareti yaptığını söyledi.
Savunma Bakanı Yardımcısı Anatoli Antonov, Türkiye’yi IŞİD’e doğrudan destek vermekle suçladı.
Bu iddialar hiç gündeme geldi mi?
Rus tarafından herhangi bir özür geldi mi?
Geçen hafta İlginç bir gelişme oldu.
Adını vermeyen bir Türk dışişleri yetkilisi, 2014 yılında ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA’nın Türkiye’nin IŞİD’le petrol alış verişi yaptığını öne sürdüğü, Türkiye’nin bunu belgelerle yalanladığı ve geçen yıl da Kerry ve CIA’nın özür dilediğini Ankara’da gazetecilere fısıldadı.
Türk Dışişleri isimsiz bir yetkiliye ABD’nin özrünü neden bir yıl sonra açıklattı anlaşılmadı.
ABD Yönetimi de haberi doğrulamadı.
ABD Hazine Bakanlığı, kısa süre önce Mohamad Alsaied Alhmidan ve Hussam Jamous adında Türkiye’de oturan (Hatay) Suriye doğumlu iki kişiyi IŞİD’e finansal yardım yaptığı gerekçesiyle kara listeye aldığını açıkladı.
Ankara’nın Washington-Moskova arasında ‘samimiyetsiz’ bir Suriye politikası yürüttüğü çok açık.
Külliye’nin politikası ‘Küllüm’ olmuş durumda.
Erdoğan’ın muhtarlara sorup Putin’e soramadığı PYD sorusu…
Yılmaz Polat/ABC Gazetesi
Erdoğan Moskova’daki PYD bürosunu Putin’e sordu mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 ay önce Külliye’de muhtarlara ne dedi:
‘PYD- YPG ofisini, Moskova’nın göbeğinde Rusya açtırdı.Hadi bakalım ey Rusya, sen şimdi neyle bunu izah edeceksin?’
Rus uçağının düşürülmesinden sonra Ankara geri adım attı.
‘Rusya’yla diplomatik ilişkiler normale döndü’ dendi.
Erdoğan son zamanlarda sık sık Putin’le konuştu.
Erdoğan bu konuşmalarda Putin’e PYD bürosunu sordu mu?
Sorsaydı Külliye’deki ‘Muhtarlar ‘ toplantısında mutlaka gündeme gelirdi.
Başbakan Binali Yıldırım kısa süre önce Moskovada’ydı.
Başbakan Medvedev’le görüştü.
Yıldırım, ‘İlişkilerimiz normale döndü. PYD bürosunu artık kapatın’ diyebildi mi?
Söylediğine ilişkin bir haber yok.
Yıldırım’ın, Rus Başbakana ‘Fetö’yü anlattığı açıklandı.
Rusya bir yıl önce başka ne yaptı?
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’in kontrolü altında bulunan bölgelere yasadışı yollardan silah ve mühimmat gönderdiğine ilişkin belgeleri BM Güvenlik Konseyi’ne sundu.
Erdoğan ailesini de karıştırarak Türkiye’nin IŞİD’le kaçak petrol ticareti yaptığını söyledi.
Savunma Bakanı Yardımcısı Anatoli Antonov, Türkiye’yi IŞİD’e doğrudan destek vermekle suçladı.
Bu iddialar hiç gündeme geldi mi?
Rus tarafından herhangi bir özür geldi mi?
Geçen hafta İlginç bir gelişme oldu.
Adını vermeyen bir Türk dışişleri yetkilisi, 2014 yılında ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA’nın Türkiye’nin IŞİD’le petrol alış verişi yaptığını öne sürdüğü, Türkiye’nin bunu belgelerle yalanladığı ve geçen yıl da Kerry ve CIA’nın özür dilediğini Ankara’da gazetecilere fısıldadı.
Türk Dışişleri isimsiz bir yetkiliye ABD’nin özrünü neden bir yıl sonra açıklattı anlaşılmadı.
ABD Yönetimi de haberi doğrulamadı.
ABD Hazine Bakanlığı, kısa süre önce Mohamad Alsaied Alhmidan ve Hussam Jamous adında Türkiye’de oturan (Hatay) Suriye doğumlu iki kişiyi IŞİD’e finansal yardım yaptığı gerekçesiyle kara listeye aldığını açıkladı.
Ankara’nın Washington-Moskova arasında ‘samimiyetsiz’ bir Suriye politikası yürüttüğü çok açık.
Külliye’nin politikası ‘Küllüm’ olmuş durumda.
Erdoğan’ın muhtarlara sorup Putin’e soramadığı PYD sorusu…
Yılmaz Polat/ABC Gazetesi
Erdoğan Moskova’daki PYD bürosunu Putin’e sordu mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 ay önce Külliye’de muhtarlara ne dedi:
‘PYD- YPG ofisini, Moskova’nın göbeğinde Rusya açtırdı.Hadi bakalım ey Rusya, sen şimdi neyle bunu izah edeceksin?’
Rus uçağının düşürülmesinden sonra Ankara geri adım attı.
‘Rusya’yla diplomatik ilişkiler normale döndü’ dendi.
Erdoğan son zamanlarda sık sık Putin’le konuştu.
Erdoğan bu konuşmalarda Putin’e PYD bürosunu sordu mu?
Sorsaydı Külliye’deki ‘Muhtarlar ‘ toplantısında mutlaka gündeme gelirdi.
Başbakan Binali Yıldırım kısa süre önce Moskovada’ydı.
Başbakan Medvedev’le görüştü.
Yıldırım, ‘İlişkilerimiz normale döndü. PYD bürosunu artık kapatın’ diyebildi mi?
Söylediğine ilişkin bir haber yok.
Yıldırım’ın, Rus Başbakana ‘Fetö’yü anlattığı açıklandı.
Rusya bir yıl önce başka ne yaptı?
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’in kontrolü altında bulunan bölgelere yasadışı yollardan silah ve mühimmat gönderdiğine ilişkin belgeleri BM Güvenlik Konseyi’ne sundu.
Erdoğan ailesini de karıştırarak Türkiye’nin IŞİD’le kaçak petrol ticareti yaptığını söyledi.
Savunma Bakanı Yardımcısı Anatoli Antonov, Türkiye’yi IŞİD’e doğrudan destek vermekle suçladı.
Bu iddialar hiç gündeme geldi mi?
Rus tarafından herhangi bir özür geldi mi?
Geçen hafta İlginç bir gelişme oldu.
Adını vermeyen bir Türk dışişleri yetkilisi, 2014 yılında ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA’nın Türkiye’nin IŞİD’le petrol alış verişi yaptığını öne sürdüğü, Türkiye’nin bunu belgelerle yalanladığı ve geçen yıl da Kerry ve CIA’nın özür dilediğini Ankara’da gazetecilere fısıldadı.
Türk Dışişleri isimsiz bir yetkiliye ABD’nin özrünü neden bir yıl sonra açıklattı anlaşılmadı.
ABD Yönetimi de haberi doğrulamadı.
ABD Hazine Bakanlığı, kısa süre önce Mohamad Alsaied Alhmidan ve Hussam Jamous adında Türkiye’de oturan (Hatay) Suriye doğumlu iki kişiyi IŞİD’e finansal yardım yaptığı gerekçesiyle kara listeye aldığını açıkladı.
Ankara’nın Washington-Moskova arasında ‘samimiyetsiz’ bir Suriye politikası yürüttüğü çok açık.
Külliye’nin politikası ‘Küllüm’ olmuş durumda.