Başbakan Yıldırım’ın liselere ve üniversitelere giriş sınavıyla ilgili sözleri tepki çekti.
Güvenirliği TEOG’dan düşük
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bizim zamanımızda TEOG mu vardı?” açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçmiş ve Bakan İsmet Yılmaz tarafından bu sene TEOG’un yapılmayacağı açıklanmıştı. Bunun ardından eğitimciler arasında TEOG’un yerine ne geleceğini tartışmaya başladı. Başbakan’ın açıklamasında ifade ettiği ‘açık uçlu sınav sistemi’ ise birkaç senedir merkezi sınavlar için konuşulan, ama henüz uygulamaya geçmeyen bir sistem.
Üniversitelerde veya liselerde çok sık kullanılan açık uçlu sınav uygulamasında, okunma ve puanlandırma esnasında objektif sonuçların açığa çıkması oldukça güç görünüyor. Çoktan seçmeli soruların ölçme ve değerlendirme açısından objektifliği ve güvenirliği daha yüksek. Bununla birlikte açık uçlu soruların okunması süre bakımından da ayları bulabilir ve bu da ekstra bir mağduriyet yaratabilir.
Her okul aynı imkâna sahip değil
Üniversiteye giriş sınavında mezuniyet puanıyla öğrencilerin yerleşmesi önerisi de şu an için çok gerçekçi görünmüyor. Bu durum şu an dahi tartışılan ‘şişirme puan’ iddiasını daha da artıracağa benziyor. Bununla birlikte Türkiye’deki okulların eğitim seviyesinin aynı kalitede olmadığı da ortada. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde okuyan bir öğrenciyle Anadolu’da imkânlardan yoksun bir öğrenci aynı koşullarda okumadığı için aynı şekilde gelişim göstermediği de bir gerçek. Okulların kalitesine göre puan verilebileceği de bu sistem içinde konuşulan başka bir öneri. Ancak yine burada da Anadolu’da bir okulda okuyup kendini geliştiren bir öğrencinin eşit şartlarda olmayacağı çok açık. Öte yandan son üniversiteye giriş sınavında öğrencilerin yerleşmesinde hata yapılmış ve binlerce öğrenci mağdur edilmişti. Merkezi sınavla dahi öğrenci yerleştirmede bu kadar çok hata yapılmasına rağmen mezuniyet puanıyla sağlıklı bir yerleştirme çok uzak bir ihtimal.
Başbakan Yıldırım’ın liselere ve üniversitelere giriş sınavıyla ilgili sözleri tepki çekti.
Güvenirliği TEOG’dan düşük
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bizim zamanımızda TEOG mu vardı?” açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçmiş ve Bakan İsmet Yılmaz tarafından bu sene TEOG’un yapılmayacağı açıklanmıştı. Bunun ardından eğitimciler arasında TEOG’un yerine ne geleceğini tartışmaya başladı. Başbakan’ın açıklamasında ifade ettiği ‘açık uçlu sınav sistemi’ ise birkaç senedir merkezi sınavlar için konuşulan, ama henüz uygulamaya geçmeyen bir sistem.
Üniversitelerde veya liselerde çok sık kullanılan açık uçlu sınav uygulamasında, okunma ve puanlandırma esnasında objektif sonuçların açığa çıkması oldukça güç görünüyor. Çoktan seçmeli soruların ölçme ve değerlendirme açısından objektifliği ve güvenirliği daha yüksek. Bununla birlikte açık uçlu soruların okunması süre bakımından da ayları bulabilir ve bu da ekstra bir mağduriyet yaratabilir.
Her okul aynı imkâna sahip değil
Üniversiteye giriş sınavında mezuniyet puanıyla öğrencilerin yerleşmesi önerisi de şu an için çok gerçekçi görünmüyor. Bu durum şu an dahi tartışılan ‘şişirme puan’ iddiasını daha da artıracağa benziyor. Bununla birlikte Türkiye’deki okulların eğitim seviyesinin aynı kalitede olmadığı da ortada. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde okuyan bir öğrenciyle Anadolu’da imkânlardan yoksun bir öğrenci aynı koşullarda okumadığı için aynı şekilde gelişim göstermediği de bir gerçek. Okulların kalitesine göre puan verilebileceği de bu sistem içinde konuşulan başka bir öneri. Ancak yine burada da Anadolu’da bir okulda okuyup kendini geliştiren bir öğrencinin eşit şartlarda olmayacağı çok açık. Öte yandan son üniversiteye giriş sınavında öğrencilerin yerleşmesinde hata yapılmış ve binlerce öğrenci mağdur edilmişti. Merkezi sınavla dahi öğrenci yerleştirmede bu kadar çok hata yapılmasına rağmen mezuniyet puanıyla sağlıklı bir yerleştirme çok uzak bir ihtimal.
Başbakan Yıldırım’ın liselere ve üniversitelere giriş sınavıyla ilgili sözleri tepki çekti.
Güvenirliği TEOG’dan düşük
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bizim zamanımızda TEOG mu vardı?” açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçmiş ve Bakan İsmet Yılmaz tarafından bu sene TEOG’un yapılmayacağı açıklanmıştı. Bunun ardından eğitimciler arasında TEOG’un yerine ne geleceğini tartışmaya başladı. Başbakan’ın açıklamasında ifade ettiği ‘açık uçlu sınav sistemi’ ise birkaç senedir merkezi sınavlar için konuşulan, ama henüz uygulamaya geçmeyen bir sistem.
Üniversitelerde veya liselerde çok sık kullanılan açık uçlu sınav uygulamasında, okunma ve puanlandırma esnasında objektif sonuçların açığa çıkması oldukça güç görünüyor. Çoktan seçmeli soruların ölçme ve değerlendirme açısından objektifliği ve güvenirliği daha yüksek. Bununla birlikte açık uçlu soruların okunması süre bakımından da ayları bulabilir ve bu da ekstra bir mağduriyet yaratabilir.
Her okul aynı imkâna sahip değil
Üniversiteye giriş sınavında mezuniyet puanıyla öğrencilerin yerleşmesi önerisi de şu an için çok gerçekçi görünmüyor. Bu durum şu an dahi tartışılan ‘şişirme puan’ iddiasını daha da artıracağa benziyor. Bununla birlikte Türkiye’deki okulların eğitim seviyesinin aynı kalitede olmadığı da ortada. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde okuyan bir öğrenciyle Anadolu’da imkânlardan yoksun bir öğrenci aynı koşullarda okumadığı için aynı şekilde gelişim göstermediği de bir gerçek. Okulların kalitesine göre puan verilebileceği de bu sistem içinde konuşulan başka bir öneri. Ancak yine burada da Anadolu’da bir okulda okuyup kendini geliştiren bir öğrencinin eşit şartlarda olmayacağı çok açık. Öte yandan son üniversiteye giriş sınavında öğrencilerin yerleşmesinde hata yapılmış ve binlerce öğrenci mağdur edilmişti. Merkezi sınavla dahi öğrenci yerleştirmede bu kadar çok hata yapılmasına rağmen mezuniyet puanıyla sağlıklı bir yerleştirme çok uzak bir ihtimal.
Başbakan Yıldırım’ın liselere ve üniversitelere giriş sınavıyla ilgili sözleri tepki çekti.
Güvenirliği TEOG’dan düşük
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bizim zamanımızda TEOG mu vardı?” açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçmiş ve Bakan İsmet Yılmaz tarafından bu sene TEOG’un yapılmayacağı açıklanmıştı. Bunun ardından eğitimciler arasında TEOG’un yerine ne geleceğini tartışmaya başladı. Başbakan’ın açıklamasında ifade ettiği ‘açık uçlu sınav sistemi’ ise birkaç senedir merkezi sınavlar için konuşulan, ama henüz uygulamaya geçmeyen bir sistem.
Üniversitelerde veya liselerde çok sık kullanılan açık uçlu sınav uygulamasında, okunma ve puanlandırma esnasında objektif sonuçların açığa çıkması oldukça güç görünüyor. Çoktan seçmeli soruların ölçme ve değerlendirme açısından objektifliği ve güvenirliği daha yüksek. Bununla birlikte açık uçlu soruların okunması süre bakımından da ayları bulabilir ve bu da ekstra bir mağduriyet yaratabilir.
Her okul aynı imkâna sahip değil
Üniversiteye giriş sınavında mezuniyet puanıyla öğrencilerin yerleşmesi önerisi de şu an için çok gerçekçi görünmüyor. Bu durum şu an dahi tartışılan ‘şişirme puan’ iddiasını daha da artıracağa benziyor. Bununla birlikte Türkiye’deki okulların eğitim seviyesinin aynı kalitede olmadığı da ortada. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde okuyan bir öğrenciyle Anadolu’da imkânlardan yoksun bir öğrenci aynı koşullarda okumadığı için aynı şekilde gelişim göstermediği de bir gerçek. Okulların kalitesine göre puan verilebileceği de bu sistem içinde konuşulan başka bir öneri. Ancak yine burada da Anadolu’da bir okulda okuyup kendini geliştiren bir öğrencinin eşit şartlarda olmayacağı çok açık. Öte yandan son üniversiteye giriş sınavında öğrencilerin yerleşmesinde hata yapılmış ve binlerce öğrenci mağdur edilmişti. Merkezi sınavla dahi öğrenci yerleştirmede bu kadar çok hata yapılmasına rağmen mezuniyet puanıyla sağlıklı bir yerleştirme çok uzak bir ihtimal.