İşkence ile öldürülen Gökhan Açıkkollu'ya sosyal medyadan destek tweetleri atıldı. Bunlardan bir tanesi Olağanüstü Hal'de (OHAL) çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevden uzaklaştırılan aktivist Veli Saçılık oldu. Saçılık, "Gökhan Hoca'nın mezarı nerede? Ziyarete gitmek istiyorum" şeklinde talepte bulundu.

15 Temmuz darbe girişimini bahane edip ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) sonrasında gerek telefonlarla gerekse operasyonlarla Türkiye'de cadı avı başlatıldı. Bunun sonucunda 24 Temmuz 2016’da Gökhan öğretmeni işkenceciler gözaltına aldı. O işkencelere sadece 13 gün dayanabildi Gökhan öğretmenin kalbi. Polis'in gözaltında işlediği 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilk cinayetlerden olan Açıkkollu'nun iadeyi itibarı 1,5 sene sonra verildi ancak geç kalmış adaletin bir işe yaramadığını Gökhan Açıkkollu örneği gösterdi. Katlettikleri cansız bedenini günlerce ailesine vermediler. Annesini babasını tüm yakınlarını tehdit ettiler. İstanbul’da ve Konya şehrinin mezarlığında yer vermediler, hainler mezarlığını adres gösterdiler. Ailesi cenazelerini kendi köylerine götürdü ama bu defa da köylüleri köy mezarlığına defnedilmesine izin vermedi. Dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in talimatıyla Diyanet’in imamı namazını kıldırmadı. Ailesi de kendi arazilerinde toprağa verdi Gökhan öğretmeni.

…Ve 1,5 yıl sonra Gökhan öğretmenin ‘masumluk beratı’ ailesine gönderildi. Milli Eğitim, görevine iadesini istedi…


Yaşanan zulme sessiz kalmayan KHK mağduru aktivist Veli Saçılık sosyal medya üzerinden, ‘Gökhan Hoca’nın mezarı nerede? Ben ziyarete gitmek istiyorum.’ çağrısında bulundu.

Saçılık, kendisine cevap veren ve duyarlılığına teşekkür edenlere ise şu karşılığı verdi: ‘İnsanlık görevi. İşkence insanlığa karşı işlenmiş suçtur. Görevine iade edilmemiş olmak bir suç değildir. (Ben de edilmedim) İşkenceye uğramış ve hayatını kaybetmiş bir öğretmene her daim giderim. Daha önce duymadım. “Bizim mahalleden” olmadığı için sonradan öğrendim ne yazık ki.’