HDP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş için yapılan tahliye başvuruları reddedilirken avukatları öncelikle ele alınması istemiyle konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyarak tahliye başvurusunda bulundu.
Demirtaş için önceki tahliye taleplerinde “delillerin karartılma ihtimali” gerekçe olarak gösterilmişti.
HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş Edirne Cezaevi’nde Kasım 2016’dan beri tutuklu bulunuyor. Diğer siyasi parti adayları gibi mitingler düzenleyemiyor, seçmenleriyle buluşamıyor. Seçmenlerine ancak avukatları aracılığıyla sosyal medyadan mesajlarıyla sesini duyurabiliyor.
Bu da Saadet Partisi adayı Temel Karamolloğlu, CHP adayı Muharrem İnce ve İYİ Parti adayı Meral Akşener tarafından eşit koşullarda yarışılmadığı nedeniyle eleştiri konusu.
Demirtaş’ın avukatlarının bireysel başvuru kapsamında öncelikli ele alınması talebi ile AYM’ye yaptığı başvuru dilekçesinde, 4 Kasım 2016 tarihinden bu yana tutuklu olan başvurucunun tutukluluk durumu halihazırda milletvekili olması nedeniyle seçme ve seçilme hakkının ağır bir ihlali iken, başvurucunun artık bir cumhurbaşkanı adayı olarak tutuklu bulunuyor olmasının bu ihlalin ağırlığını daha da arttırdığına vurgu yapıldı.
Sözcü’nün haberine göre, Demirtaş’ın tahliye edilmemesinin cumhurbaşkanlığı seçiminin meşruiyetine de gölge düşürdüğü belirtilen 25 sayfalık başvuru dilekçesinden öne çıkanlar şöyle:
“Nitekim, bu durum başvurucunun ‘rakipleri’ Sayın Muharrem İnce, Meral Akşener ve Temel Karamaoğlu tarafından da dile getirilmiş ve adil bir yarış ve seçim süreci için başvurucunun tutuksuz yargılanması gerektiği vurgulanmıştır. Tüm bu nedenlerle, başvurucunun bir buçuk yılı aşkın süre ile tutuklu oluşu Anayasa’nın 19. maddesinin 7. Fıkrasının ihlalidir. Başvurucu Selahattin Demirtaş da, HDP tarafından Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmiş, adaylık bildirimi 5 Mayıs 2018 tarihinde Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı’na bildirilmiştir. Yüksek Seçim Kurulu ise 12 Mayıs 2018 tarih ve 472 karar sayılı kararı ile başvurucunun Recep Tayyip Erdoğan, Meral Akşener, Muharrem İnce, Doğu Perinçek ve Temel Karamollaoğlu ile birlikte cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olduğunu duyurmuştur. Başvurucu Demirtaş, 24 Haziran 2018 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olan bir kişi olarak, diğer beş aday gibi seçim kampanyası yürütememekte, bu durum hem başvurucunun hem ona oy veren seçmenlerin serbest seçim hakkını ihlal etmekte hem de seçimlerin adilliğine ve meşruiyetine gölge düşürmektedir.”
“Bir buçuk yılı aşkın süredir gerekçesiz kararlarla tutuk halinin devamına karar veriliyor olması nedeniyle Anayasa’nın 19. maddesinin 3., 7. ve 8. fıkraları ve başvurucunun tutuklu olması ve cezaevinden Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ve yasama faaliyetlerine katılmasının engellenmesi nedeniyle başvurucunun ifade özgürlüğü ışığında 67. maddede düzenlenen serbest seçim hakkı da ihlal edilmektedir. Başvurucunun siyasi saiklerle cezaevinde tutulması ve seçim kampanyası yürütmesine izin verilmemesi ayrıca Anayasa’nın 19. ve 67. maddesiyle bağlantılı olarak Anayasa’nın 13. ve 14. maddelerini ihlal etmektedir. Anayasa’nın 19. ve 67. maddesiyle bağlantılı olarak Anayasa’nın 13. ve 14. maddelerinin ve AİHS’nin 5. ve AİHS’ye Ek 1 Numaralı Protokol’ün 3. Maddesiyle Bağlantılı Olarak AİHS’nin 18. maddesinin ihlal edildiğine; 6216 sayılı Kanun’un 50. maddesinin uygulanması bakımından tespit edilen ihlallerin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için kararın bir örneğinin davayı gören mahkemeye ve başvurucunun tutuklu bulunduğu cezaevine gönderilmesine ve başvurucunun tahliye edilmesini talep etmekteyiz.”