Ahmet Altan 416, Mehmet Altan 417, Nazlı Ilıcak da 410 gündür tutuklu bulunuyor
Mahkeme 19 Eylül’deki duruşmada verdiği ara kararda, bir yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan “sanık”ların tutukluluğunun devamına karar vermişti. Mahkeme ara kararında ayrıca, bir dönem adı Gülen cemaati ile anılan Nurettin Veren ve gizli tanık “Söğüt”ün dinlenmesinden vazgeçilmesine karar vermişti.
Avukat görüşü kısıtlamalarının kaldırılması talebini kabul etmeyen mahkeme, dosyanın esas hakkında mütalaasını sunması için Cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vermişti.
Mahkeme, ara kararında Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin, Bülent Keneş ve Emre Uslu’nun da aralarında bulunduğu ve haklarında “yakalama kararı” çıkarılan kişilerin dosyalarının ayrılmasına hükmetmişti.
Altan kardeşler ve Ilıcak neyle suçlanıyor, hangi cezalar isteniyor?
Çağlayan Adliyesi’nde üçüncü duruşması görülecek davada savcılık, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası talep ediyor. Savcı, Altan kardeşlerin darbe girişimini önceden bildikleri ve bu konuda ‘subliminal mesajlar’ verdiklerini iddia etmişti.
Ahmet Altan hakkında kapatılan Taraf gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı dönemde çıkan bazı haberler, üç köşe yazısı, 14 Temmuz tarihinde katıldığı bir televizyon programında yaptığı yorumlar, HTS kayıtları ve tanık ifadeleri gerekçe gösterilirken, Mehmet Altan hakkında ise iki köşe yazısı, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’la 14 Temmuz’da katıldığı televizyon programı, tanık ifadeleri, HTS kayıtları ve evinde bulunan altı adet 1 dolar delil olarak sunuluyor.
İddianamede diğer 13 kişi hakkında darbe suçlamalarına ek olarak “Terör örgütü yöneticisi olma” veya “Terör örgütü üyeliği” suçlamaları yöneltilirken Tibet Murat Sanlıman ise “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” ile suçlanıyor.
Altanlar ve Ilıcak’la birlikte Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek tutuklu olarak yargılanırken Tibet Murat Sanlıman ise tutuksuz olarak yargılanıyor. Geri kalan 10 kişi hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
Ahmet Altan 416, Mehmet Altan 417, Nazlı Ilıcak da 410 gündür tutuklu bulunuyor
Mahkeme 19 Eylül’deki duruşmada verdiği ara kararda, bir yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan “sanık”ların tutukluluğunun devamına karar vermişti. Mahkeme ara kararında ayrıca, bir dönem adı Gülen cemaati ile anılan Nurettin Veren ve gizli tanık “Söğüt”ün dinlenmesinden vazgeçilmesine karar vermişti.
Avukat görüşü kısıtlamalarının kaldırılması talebini kabul etmeyen mahkeme, dosyanın esas hakkında mütalaasını sunması için Cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vermişti.
Mahkeme, ara kararında Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin, Bülent Keneş ve Emre Uslu’nun da aralarında bulunduğu ve haklarında “yakalama kararı” çıkarılan kişilerin dosyalarının ayrılmasına hükmetmişti.
Altan kardeşler ve Ilıcak neyle suçlanıyor, hangi cezalar isteniyor?
Çağlayan Adliyesi’nde üçüncü duruşması görülecek davada savcılık, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası talep ediyor. Savcı, Altan kardeşlerin darbe girişimini önceden bildikleri ve bu konuda ‘subliminal mesajlar’ verdiklerini iddia etmişti.
Ahmet Altan hakkında kapatılan Taraf gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı dönemde çıkan bazı haberler, üç köşe yazısı, 14 Temmuz tarihinde katıldığı bir televizyon programında yaptığı yorumlar, HTS kayıtları ve tanık ifadeleri gerekçe gösterilirken, Mehmet Altan hakkında ise iki köşe yazısı, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’la 14 Temmuz’da katıldığı televizyon programı, tanık ifadeleri, HTS kayıtları ve evinde bulunan altı adet 1 dolar delil olarak sunuluyor.
İddianamede diğer 13 kişi hakkında darbe suçlamalarına ek olarak “Terör örgütü yöneticisi olma” veya “Terör örgütü üyeliği” suçlamaları yöneltilirken Tibet Murat Sanlıman ise “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” ile suçlanıyor.
Altanlar ve Ilıcak’la birlikte Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek tutuklu olarak yargılanırken Tibet Murat Sanlıman ise tutuksuz olarak yargılanıyor. Geri kalan 10 kişi hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
Ahmet Altan 416, Mehmet Altan 417, Nazlı Ilıcak da 410 gündür tutuklu bulunuyor
Mahkeme 19 Eylül’deki duruşmada verdiği ara kararda, bir yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan “sanık”ların tutukluluğunun devamına karar vermişti. Mahkeme ara kararında ayrıca, bir dönem adı Gülen cemaati ile anılan Nurettin Veren ve gizli tanık “Söğüt”ün dinlenmesinden vazgeçilmesine karar vermişti.
Avukat görüşü kısıtlamalarının kaldırılması talebini kabul etmeyen mahkeme, dosyanın esas hakkında mütalaasını sunması için Cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vermişti.
Mahkeme, ara kararında Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin, Bülent Keneş ve Emre Uslu’nun da aralarında bulunduğu ve haklarında “yakalama kararı” çıkarılan kişilerin dosyalarının ayrılmasına hükmetmişti.
Altan kardeşler ve Ilıcak neyle suçlanıyor, hangi cezalar isteniyor?
Çağlayan Adliyesi’nde üçüncü duruşması görülecek davada savcılık, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası talep ediyor. Savcı, Altan kardeşlerin darbe girişimini önceden bildikleri ve bu konuda ‘subliminal mesajlar’ verdiklerini iddia etmişti.
Ahmet Altan hakkında kapatılan Taraf gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı dönemde çıkan bazı haberler, üç köşe yazısı, 14 Temmuz tarihinde katıldığı bir televizyon programında yaptığı yorumlar, HTS kayıtları ve tanık ifadeleri gerekçe gösterilirken, Mehmet Altan hakkında ise iki köşe yazısı, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’la 14 Temmuz’da katıldığı televizyon programı, tanık ifadeleri, HTS kayıtları ve evinde bulunan altı adet 1 dolar delil olarak sunuluyor.
İddianamede diğer 13 kişi hakkında darbe suçlamalarına ek olarak “Terör örgütü yöneticisi olma” veya “Terör örgütü üyeliği” suçlamaları yöneltilirken Tibet Murat Sanlıman ise “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” ile suçlanıyor.
Altanlar ve Ilıcak’la birlikte Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek tutuklu olarak yargılanırken Tibet Murat Sanlıman ise tutuksuz olarak yargılanıyor. Geri kalan 10 kişi hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
Ahmet Altan 416, Mehmet Altan 417, Nazlı Ilıcak da 410 gündür tutuklu bulunuyor
Mahkeme 19 Eylül’deki duruşmada verdiği ara kararda, bir yılı aşkın süredir cezaevinde bulunan “sanık”ların tutukluluğunun devamına karar vermişti. Mahkeme ara kararında ayrıca, bir dönem adı Gülen cemaati ile anılan Nurettin Veren ve gizli tanık “Söğüt”ün dinlenmesinden vazgeçilmesine karar vermişti.
Avukat görüşü kısıtlamalarının kaldırılması talebini kabul etmeyen mahkeme, dosyanın esas hakkında mütalaasını sunması için Cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar vermişti.
Mahkeme, ara kararında Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin, Bülent Keneş ve Emre Uslu’nun da aralarında bulunduğu ve haklarında “yakalama kararı” çıkarılan kişilerin dosyalarının ayrılmasına hükmetmişti.
Altan kardeşler ve Ilıcak neyle suçlanıyor, hangi cezalar isteniyor?
Çağlayan Adliyesi’nde üçüncü duruşması görülecek davada savcılık, Altan kardeşler ile Nazlı Ilıcak hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası talep ediyor. Savcı, Altan kardeşlerin darbe girişimini önceden bildikleri ve bu konuda ‘subliminal mesajlar’ verdiklerini iddia etmişti.
Ahmet Altan hakkında kapatılan Taraf gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı dönemde çıkan bazı haberler, üç köşe yazısı, 14 Temmuz tarihinde katıldığı bir televizyon programında yaptığı yorumlar, HTS kayıtları ve tanık ifadeleri gerekçe gösterilirken, Mehmet Altan hakkında ise iki köşe yazısı, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’la 14 Temmuz’da katıldığı televizyon programı, tanık ifadeleri, HTS kayıtları ve evinde bulunan altı adet 1 dolar delil olarak sunuluyor.
İddianamede diğer 13 kişi hakkında darbe suçlamalarına ek olarak “Terör örgütü yöneticisi olma” veya “Terör örgütü üyeliği” suçlamaları yöneltilirken Tibet Murat Sanlıman ise “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” ile suçlanıyor.
Altanlar ve Ilıcak’la birlikte Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek tutuklu olarak yargılanırken Tibet Murat Sanlıman ise tutuksuz olarak yargılanıyor. Geri kalan 10 kişi hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.