28 Şubat 1997’de Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirisi ile demokrasinin askıya alındığı dönemde başörtüsü yasağına karşı mücadele veren Leyla Şahin halihazırda AKP Genel Başkan Yardımcısı koltuğunda.
Leyla Şahin yasakçı ve baskıcı dönemin mağduru olmasına rağmen bugün sebep oldukları insan hakları ihlalleri için “Bir-iki olay bile gösteremiyorlar.” diyebildi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta’nın “bir-iki tane olay bile yok” diyerek insan hakları ihlallerini hafife almasına tepki gösterdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen
Başörtüsü mağduriyetlerinin simge ismi, AKP Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, “İnsan hakları ihlali denilince somut bir-iki tane olay bile gündeme getiremiyorlar. Türkiye’de insan hakları ihlalleri olduğunu söylemek aslında abesle iştigaldir. Sonuçta hukuk ve kanunlar herkes için geçerlidir. Türkiye bir hukuk devletidir.” demişti.
Leyla Şahin 28 Şubat döneminde başörtüsü mağduriyetinin sembol isimlerinden biriydi (Manşetteki fotoğrafla aynı kişi).
KATİLLERİ BIRAKIP GAZETECİLERİ TUTUKLUYORLAR
Usta’ya tepki göseteren CHP’li Gökçen, “Kibir kulelerinden çıkmayanlar katilleri serbest bırakılan kadınları, tutuklanan gazetecileri, adalet arayan anneleri, işsiz kalan gençleri görmüyorlar. Cezaevlerindeki ihlal iddialarını bilip gözlerini yumanlar, KHK’lar ile tasfiye edilenleri sivil ölüme mahkûm ediyor.” ifadelerini kullandı.
Gökçen, “İnsan hakları ihlallerinin görmezden gelinmesi, bunlar yokmuş gibi söylemlerde bulunulması ihlallerin fâilinin kim olduğunu açıkça gösteriyor.” dedi.
İNSAN HAKLARI KOMİSYONU SÖZCÜLÜĞÜ YAPTI
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen ise, şunları söyledi: “Geçmiş dönemde Mecliste İnsan Hakları Komisyonunda sözcülük yapmış, şimdi 1.Partinin insan haklarından sorumlu yöneticisi pozisyonundaki bir milletvekili kalkmış diyor ki ‘Türkiye’de insan hakları sorunları’ yok.”
SORUN YOKSA KOMİSYONA NİYE İHTİYAÇ VAR?
Bilgen, “İnsan hakları sorunları yoksa Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na neden ihtiyaç var? Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na neden ihtiyaç var? Neden orada binlerce personel çalıştırılıyor? Yaşadığımız sürecin ciddiyetiyle, siyasetin söylemleri arasındaki çelişki kabul edilebilir düzeyde değil.” diye konuştu.
EMİN MİSİNİZ LEYLA HANIM?
Karar gazetesi yazarı Yıldıray Oğur, bugün “Emin misiniz Leyla Hanım?” başlıklı bir yazı yazdı.
Oğur, Şahin’in açıklaması için, “Hayal kırıklığının esas sebebi bu sözleri isminin başında AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yazan birinin söylemesi de değil, Leyla Şahin Usta’nın söylemesi.” yorumunu yaptı.
BÖŞÖRTÜSÜ AYRIMCILIĞININ SİMGE İSMİYDİ
Oğur, “Şimdi devlet gücünü ellerinden kaybedince ortalıklarda hak, hukuk diye dolaşan, geçmişe dair de en ufak bir özeleştiri vermeyen pek çoklarının zamanında hararetle desteklediği ya da görmezden geldiği Türkiye tarihinin en utanç verici ayrımcılıklarından biriydi başörtüsü yasağı, o ayrımcılığın simge ismi ise Leyla Şahin’di” diye yazdı.
10 YIL ÖNCE LEYLA HANIMIN YANINDA İDİLER
Oğur şu ifadeleri kullandı: “Acaba 10 yıl önce devletin ve AİHM’in karşısında Leyla Hanım’ın yanında dururken abesle iştigal etmeyen Uluslararası Af Örgütü, Mazlumder, İHD ve liberal demokrat isimler, 2019 yılında Türkiye’de insan hakları ihlalleri üzerine kalın raporlar yayınlayıp, hukuksuzluklardan şikayet ederken abesle mi iştigal etmiş oluyorlar?”