Emniyet-Jandarma ve AKP arasında seçim oyunu paslaşmaları..
Güvenlik güçleri, doğu ve güneydoğu illerinde ilçe seçim kurullarına ‘sandık birleştirme’ talebi yağdırdı. Kabul edilen taleplere CHP ve HDP, reddedilenlere ise AKP itiraz ediyor. Yani talep Emniyet’ten ya da Jandarma’dan geliyor, reddedilirse itiraz için AKP devreye giriyor.
DAR ALANDA KISA PASLAŞMALAR
AKP’nin tek başına iktidar şansını yitirdikten sonra ülkeyi sürüklediği 1 Kasım seçimleri öncesinde olduğu gibi HDP’nin sonuçlara etkisini zayıflatmak için istediği sandık birleştirme talepleri, 16 Nisan öncesi de güvenlik gerekçesiyle Jandarma ve Emniyet üzerinden gündeme geldi.
Geçtiğimiz günlerde sınırlı bir şekilde ilçe seçim kurullarına yapılan sandık birleştirme talepleri bir anda artış gösterdi. Güneydoğu’daki illerin tamamı ile Doğu Anadolu’daki bazı illerin ilçe seçim kurullarına Jandarma ve Emniyet Müdürlüklerinden “sandık birleştirme” talepleri yağmaya başladı.
‘AKP’NİN AMACI BELLİ’
HDP ve CHP sandık birleştirmelere itiraz ederken birleştirme istemini reddeden sınırlı sayıda karara da AKP ilçe başkanlıklarından itirazlar geldi. Diyarbakır’ın Kocaköy İlçesi ile ilgili birleştirme isteminin reddine AKP itiraz etti.
HDP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki, önceleri az sayıda gelen sandık birleştirme istemlerinin birden arttığına dikkati çekerek, “Önceki seçimlerdeki gibi birleştirme yolunu açmaya çalışıyorlar. Seçmen iradesinin sandığa sağlıklı yansımasını önlemeye yönelik olduğunu düşündüğümüz bu kararlara ilçe seçim kurullarımız aracılığıyla itiraz ediyor. Başvuruların reddi kararlarına itirazların da AKP’den gelmesi amacın ne olduğunu gösteriyor” dedi.
‘SEÇME HAKKI YOK SAYILIYOR’
CHP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu da YSK’nin belirlediği çerçeve dışına çıkılarak ilçe seçim kurullarında alınan birleştirme kararlarına tepki gösterdi. Yakupoğlu, “Eğer siz TBMM’de Anayasa halkoylaması kararı aldırıyorsanız, sandık koyacağınız 972 ilçedeki tüm köy ve mahallelerde seçme hakkını güvence altına almak zorundasınız. Bunu alamayıp halkoylaması kararı alıyorsanız ise halkın seçme hakkını yok sayıyorsanız demektir. Bu kararlar seçimin meşruiyetini şimdiden sorgulanır hale getirir. Tüm dünyada 52 ülkede 120 temsilciliğe sandık koyuyorsunuz. Canberra’da güvenliği sağladığınızı iddia ediyorsunuz da Beytüşşebap’ta mı sağlayamıyorsunuz? Bu kabul edilebilir bir gerekçe değil” diye konuştu.