Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

İddianamelerdeki tuzak! Sayfalar dolusu metnin, iddianameleri şişirmek için yazıldığını sananlar yanılıyor

by aktifhabercom
July 31, 2025
İddianamelerdeki tuzak! Sayfalar dolusu metnin, iddianameleri şişirmek için yazıldığını sananlar yanılıyor
5.1k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Gülen hareketine yönelik açılan davalarda kullanılan iddianameler, içerik ve amaçları bakımından yeniden tartışma konusu oldu. Gazeteci Bülent Korucu’nun kaleme aldığı yazı, bu iddianamelerin yapısına ve arkasındaki stratejiye dair dikkat çekici iddialar ortaya koyuyor.

Korucu’ya göre, Gülen Hareketi’ne ilişkin iddianamelerin uzun ve detaylı giriş bölümleri, çoğu zaman delil ya da sanıklarla doğrudan bağlantı kurmakta yetersiz. Ancak bu metinler, hareketi bir bütün olarak “yasadışı” ilan etmek için stratejik olarak yerleştiriliyor:

“Asıl amacın, yönetici kadrodan ziyade gönüllüleri cezalandırmak ve arkadan gelecek sürgünleri önlemek olduğu görülüyor. Söylemlerin aksine taban, tavandan daha büyük bir risk onlar açısından.”

Korucu, yasal faaliyetlerin dahi suç unsuru sayıldığını belirtiyor. Sendikaya üye olmak, Bank Asya’ya para yatırmak ya da Digitürk aboneliğini iptal ettirmek gibi eylemlerin “örgütsel faaliyet” olarak nitelendirildiğini söylüyor:

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

Hüseyin Çelik’ten sahte diploma tepkisi: Kara liste kamuoyuna açıklanmalıdır

Hüseyin Çelik’ten sahte diploma tepkisi: Kara liste kamuoyuna açıklanmalıdır

August 4, 2025
5k
İsmail Saymaz: 2 bin 691 yabancıya sahte rapor ve dekontla vatandaşlık satıldı

İsmail Saymaz: 2 bin 691 yabancıya sahte rapor ve dekontla vatandaşlık satıldı

August 4, 2025
5k

“Tavanı ele geçiremedik, hıncımızı üyelerden çıkarıyoruz!” algısı tam bir psikolojik harp taktiği.”

“İddianamede belge yoktu” açıklaması

Analizde en dikkat çeken unsurlardan biri, 15 Temmuz öncesinde hazırlanan ancak kamuoyuyla o dönemde paylaşılamayan “Çatı İddianamesi.” Korucu, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak’ın, 15 Temmuz’dan sadece birkaç gün önce iddianamenin yayımlandığını ve delil eksikliği yaşandığını itiraf ettiğini hatırlatıyor:

“Birçok kesimi bunların silahlı bir örgüt olduğuna inandıramıyorduk. İddianamemizde de bu argümanları destekleyecek doyurucu belge ve bilgi bulamadık.”

Korucu bu açıklamayı, yargı sürecinin siyasal hedeflere hizmet ettiğinin kanıtı olarak değerlendiriyor:

“Bir cerrahın, ‘Kalp nakli için ameliyata başladık ama elimizde kalp yoktu. Allah’tan yan masadaki hasta öldü, biz işimizi yapabildik!’ demesinden bir farkı yok bu açıklamanın.”

Gazeteci Bülent Korucu’nun Tr724’te yayımlanan yazısının tamamı şöyle;

‘FETÖ’ iddianamelerinin başlangıcındaki uzun girişi kaç kişi okudu? Neredeyse hiç. Ayrıntıya boğulmuş, acemice yazılmış bir kronoloji gibi duran sayfalar dolusu metnin, iddianameleri şişirmek için yazıldığını sananlar yanılıyor. Delil, suç ve sanık ilişkisi açısından anlamsız cümlelerin amacı, herkesi ‘terörist’ olarak niteleyebilmek. Hizmet Hareketi’ni topyekün, hukuka ve kanuna ihtiyaç duymadan, ‘terör örgütü’ olarak niteleyebilmenin yapı taşları öyle döşendi.

Söz konusu metin, özgün değil; 28 Şubat’ın muktedir DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’in kaleme aldığı iddianameyi genişletmişler o kadar. Yandaş Nurcuları ürkütmemek için biraz tıraşlamışlar bir de.

İddianamelere ve yüzbinlerce insanın peyderpey tutuklanıp yargılanmasına baktığınızda asıl amacın, yönetici kadrodan ziyade gönüllüleri cezalandırmak ve arkadan gelecek sürgünleri önlemek olduğu görülüyor. Söylemlerin aksine taban, tavandan daha büyük bir risk onlar açısından. Tabanı yani bir öğreti etrafında toplanmış insanları yok etmeden sadece yönetici kadroyu biçtiğinizde, hiçbir işe yaramaz.

Aşağıdan sürgün verip üst kadronun değişmesi örgüte yenilenme imkanı ve dinamizm de kazandırabilir. Hareket noktaları bu. O yüzden hukuksuzluğu bile bile yapıyor ve hiç bir yasayla yasaklanmayan eylemlerden dolayı ‘terör’ suçlamasında bulunuyorlar.

Bankaya para yatırmak, sendikaya üye olmak, Digitürk aboneliğini iptal ettirmek gibi doğal ve yasal davranışları ‘terör örgütü’ eylemi kabul etmelerinin sebebi, cezalandırmayı olabildiğince tabana yaymak. “Tavanı ele geçiremedik, hıncımızı üyelerden çıkarıyoruz!” algısı tam bir psikolojik harp taktiği. Gönüllüleri bir yandan korkuyla terbiye ederken diğer yandan hayal kırıklığı ve küskünlük oluşturmaya çalışıyorlar.

Bilhassa 2010’dan sonrası darbeye hazırlık şeklinde kayda geçiriliyor; mali güce erişim temel taşıyıcı unsuru olduğu için himmet, yardım, burs ve benzeri konular en ağır suç olarak görülüyor rejimin nezdinde. O yüzden 84 yaşındaki beli bükük ihtiyarlar Mustafa Türk ve Halil Karakoç en azılı suçlu muamelesi gördü.

Medya organlarına ve dünya çapında holdinglere el koyma gerekçeleri de ‘terörden elde edilen kazanç ve  terörün finansmanı’ iddiası. Kanunsuz bir işlem bulamamalarına ve suçlamayı ispat edememelerine rağmen kayyım düzeni devam ediyor. KHK’lıları sigortalı çalıştırmak ve banka üzerinden resmen maaş ödemek, yüzlerce şubeli market zincirine el konulması için yetiyor.

İddianamelerin anası diyebileceğimiz Ankara Çatı Davası’nın Başsavcısı Harun Kodalak’ın Habertürk canlı yayınındaki şu sözleri kitlesel ve kollektif cezalandırma hazırlığını deşifre ediyor: “15 Temmuz’dan birkaç gün önce ‘Çatı İddianamesini yayımladık. Bizim teknik olarak bir sıkıntımız vardı. Birçok kesimi bunların silahlı bir terör örgütü olduğunu inandıramıyorduk. İddianamemizde de bu argümanları destekleyecek doyurucu belge ve bilgi bulamadık. Sadece MİT TIR’ları hadisesi vardı. Ama 15 Temmuz gecesi bizim kamuoyuna çok inandıramadığımız ‘silahlı terör örgütü’ unsurunu kendi kendilerine deşifre ettiler.”

Aylardır hazır olduğu bilinen ama sümenaltında bekletilen iddianamenin 15 Temmuz’dan iki gün önce apar topar işleme konması manidar değil mi? Kodalak diyorki: “İddianameyi yazdık ama teknik bir sorunumuz vardı. İddiamızı destekleyecek bilgi ve belge bulamamıştık.” 

Bir cerrahın, “Kalp nakli için ameliyata başladık ama elimizde kalp yoktu. Allah’tan yan masadaki hasta öldü, biz işimizi yapabildik!” demesinden bir farkı yok bu açıklamanın.

15 Temmuz’un kitlesel cezalandırmayı mümkün kılmak adına hazırlanmış kurgusal bir organizasyon olduğu, ortaya çıkan her yeni bilgiyle netleşiyor. 15 Temmuz olmalıydı ki gündelik normal hareketler bile suç kapsamına alınabilsin.

Legal alan aslında illegallığı örtmek için kullanıldı ve legal alanda bulunanların, illegal alanı bildiği, amaçlarını paylaştığı ve onlar için kaynak ürettiği iddia ediliyor. Böylece en meşru hatta övülecek işler bile suç kapsamına alınıyor. İftihar vesilesi okullara el konulması ve oralara çocuk gönderenlerin yaftalanmasının amacı korku salmakla birlikte hukuk tanımazlığın sınırsızlığını göstermek.

Sadece iddianameler değil, sözde bilim adamlarına hazırlatılmış raporlarda da kollektif cezalandırmanın gerekliliği ve yöntemleri sıralanmış. O gece sokağa çıkmayan hatta çıkışları engelleyenlerin bile giyotinden kurtulamaması, 15 Temmuz’un nasıl araçsallaştırıldığını gösteriyor. Bunu da şöyle izah ediyorlar: “FETÖ bu planda bütün kadrolarını kullanarak açık etmemiş, yapılanma içindeki bazı kadroları sonraki aşamalarda kullanmayı planlayarak gizlemiştir.” 

17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının milat kabul edilmesi de herkesi değil sadece istediklerini kurtarmak için; diğerlerinin miladı en az 40 yıl öncesine gidiyor. Edirne günlerinden itibaren Fethullah Gülen’i desteklemeyi 15 Temmuz’a hazırlık olarak yorumluyor ve cezalandırıyorlar. Geride mirasçısı bulunmadığından yaşadığı evi ‘öldüğünde alınmak üzere’ vakfeden kaç yaşlı insan cezaevinde süründürüldü. Eşleri dışarda evinden atıldı ya da bulabildiyse kira ödemek zorunda kaldı. Sözde bilimsel çalıştay ve raporlarda ulaştıkları sonuç şu: “Bu süreçte en önemli husus, örgüte yönelik taban desteğinin nasıl eritileceği ya da bu geniş taban desteği içerisinde zihinsel dönüşümün nasıl sağlanacağıdır.” 

Bilimsel ve hukuki çerçevede ‘terör örgütü’ iddiasını ispatlamakta zorlanınca kendilerince yeni tanımlar uydurmak zorunda kaldılar. Literatürde 3 ila 12 ay arasında radikalleşme öngörüldüğü halde onlara göre ‘FETÖ’de bu 40 yılı bulmaktaymış!

Bütün yollar herkesi potaya sokmaya çıkıyor. Meclis’te AKP hükümetinin teklifi ve AKP’li vekillerin oylarıyla yapılan kanunları dahi Cemaat’e fatura eden bir zihniyetten her türlü hukuksuzluk beklenebilir.

“Örgütten ceza almak için yönetici olmak veya suç işlemek şart değildir!” tezini işlemeye ve uygulamaya devam ediyorlar. Yani bir kaç bin kişiyi verip kurtulmak için masaya oturduğunuzda topyekün suçluluğu tescil ederek kalkabilirsiniz. Olmayan bir suçu kabullenip dezavantajlı biçimde pazarlığa başlamak pek de akıllıca olmasa gerek. Hele de BM ve AİHM gibi uluslararası mekanizmalar, ‘kanunsuz suç olmaz’ tespitiyle rejime hukuk dersi verirken…

Tags: bülent korucuGülen hareketiiddianame
ShareTweet
Previous Post

Güney Kore’de eski devlet başkanı ‘zorla sorguya getirilsin’ kararı

Next Post

Erdoğan’ın 22’nci grev yasağı: Maden işçilerinin grev kararına “milli güvenlik” engeli

İLGİLİHABERLER

Hüseyin Çelik’ten sahte diploma tepkisi: Kara liste kamuoyuna açıklanmalıdır
GÜNDEM

Hüseyin Çelik’ten sahte diploma tepkisi: Kara liste kamuoyuna açıklanmalıdır

August 4, 2025
5k
İsmail Saymaz: 2 bin 691 yabancıya sahte rapor ve dekontla vatandaşlık satıldı
GÜNDEM

İsmail Saymaz: 2 bin 691 yabancıya sahte rapor ve dekontla vatandaşlık satıldı

August 4, 2025
5k
MİT’ten cenaze hizmeti: PKK’nın elinde 8 yıldır esir olan MİT görevlisi Aydın Günel’in cenazesi ailesine teslim edildi
GÜNDEM

MİT’ten cenaze hizmeti: PKK’nın elinde 8 yıldır esir olan MİT görevlisi Aydın Günel’in cenazesi ailesine teslim edildi

August 4, 2025
5k
Allah, verdiklerinin zayi olup gitmesine izin vermez
ANALİZ

Allah, verdiklerinin zayi olup gitmesine izin vermez

August 4, 2025
5k
Almanya’da devlet, vatandaşlarına 47 milyar avro dağıttı
DÜNYA

Almanya’da devlet, vatandaşlarına 47 milyar avro dağıttı

August 4, 2025
5k
AKP kurucusu Beşir Atalay’ın ismi üniversiteden silindi
GÜNDEM

AKP kurucusu Beşir Atalay’ın ismi üniversiteden silindi

August 4, 2025
5.1k
Daha Fazla Haber
LGS yerleştirme sonuçları açıklandı

LGS yerleştirme sonuçları açıklandı

August 4, 2025
5k
Ağustosta tavan kira zam oranı belli oldu

Ağustosta tavan kira zam oranı belli oldu

August 4, 2025
5k
200 bin lira üstü işlemde beyan zorunluluğu geliyor

200 bin lira üstü işlemde beyan zorunluluğu geliyor

August 4, 2025
5k
TÜİK’e göre enflasyon yüzde 33,52

TÜİK’e göre enflasyon yüzde 33,52

August 4, 2025
5k
ENAG’a göre enflasyon yüzde 65,15

ENAG’a göre enflasyon yüzde 65,15

August 4, 2025
5k
İddia: Daltonlar çetesinin bir üyesi İspanya’da öldürüldü

İddia: Daltonlar çetesinin bir üyesi İspanya’da öldürüldü

August 4, 2025
5.1k
Fenerbahçe, Aktürkoğlu’nu transfer etti

Fenerbahçe, Aktürkoğlu’nu transfer etti

August 4, 2025
5.1k
İstanbul dahil 21 ilde sağanak yağış bekleniyor

Yedi il için gök gürültülü yağış uyarısı

August 4, 2025
5k
Almanya’da iki şehir, Gazzeli çocukları kabul edecek

Almanya’da iki şehir, Gazzeli çocukları kabul edecek

August 3, 2025
5.1k
Arda Turan yüzüne bakmaya utanıyordu: Ukraynalı spikeri bu kez şaşırttı

Arda Turan yüzüne bakmaya utanıyordu: Ukraynalı spikeri bu kez şaşırttı

August 3, 2025
5.3k
Milli güreşçi eşini bacaklarıyla boğmaya çalıştı

Milli güreşçi eşini bacaklarıyla boğmaya çalıştı

August 3, 2025
5.1k
Yapay zekâ avı: Maaşlar 100 milyon dolara çıkıyor

Yapay zekâ avı: Maaşlar 100 milyon dolara çıkıyor

August 3, 2025
5.1k
Ücretli öğretmenler yok sayılıyor

Ücretli öğretmenler yok sayılıyor

August 3, 2025
5k
Erdoğan’ın vaadi lafta kaldı, 750 bin kişi sistemden çıktı

Erdoğan’ın vaadi lafta kaldı, 750 bin kişi sistemden çıktı

August 3, 2025
5k
Portekiz’de aşırı sıcaklar: Bir haftada 264 kişi hayatını kaybetti

Portekiz’de aşırı sıcaklar: Bir haftada 264 kişi hayatını kaybetti

August 3, 2025
5k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.