Osman Kavala yarın yeniden hakim karşısına çıkacak. CHP’li Özgür Özel ile görüşen Kavala, “Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” dedi.
İş insanı Osman Kavala, Çarşı Davası ile birleştirilerek üçüncü kez açılan Gezi Parkı Eylemleri Davası’nın üçüncü duruşması için yarın hâkim karşısına çıkacak. Duruşma öncesinde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, tutuklu Osman Kavala’yı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, Kavala CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in ziyareti sırasında tutukluluğuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mahkemenin daha önce kendisini beraat ettirdiğini fakat “onun” kafasında beraat edemediği için aynı delillerle yeni dava açıldığını belirten Kavala, iddianamesine ilişkin şunları kaydetti:
“BEN BÜROMDAYIM, BARKEY MUHTEMELEN İSTİKLAL CADDESİ’NDE”
“İddianamede, ‘Henri Barkey ile yoğun irtibatı var, bu da casus olduğunun kanıtıdır’ deniyor. Ama ‘Barkey üst düzey ve yetenekli bir casus olduğu için bu irtibatı somutlaştıramadık’ deniyor. İki yerde somutlaştırılmış. Biri, benim büromun çatısında bir baz istasyonu var, Barkey de aynı gün aynı saat aralığında aynı baz istasyonundan yararlanmış. Ben büromdayım, o da muhtemelen İstiklal Caddesi’nde yürüyor. İstiklal Caddesi’nden geçenler benim büromun çatısındaki baz istasyonundan yararlanır. Buna yoğun irtibat deniyor. Bir diğeri de ‘darbe sonrası Türkiye’yi kimlerin yöneteceğini belirlemek için yurtdışında toplantı yaptılar’ deniyor. Aynı iddianamede onun Almanya’da, benim Fransa’da ayrı ülkelerde olduğumuz da yazıyor ama buna da irtibat demişler.”
“YAPTIRIM KARARINDAN MEMNUN OLMAM”
Avrupa Konseyi’nin yaptırım uygulaması halinde bu durumun Türkiye açısından çok vahim olacağını belirten Kavala, “Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konsey tarafından cezalandırılmasından ben utanırım. Yaptırım kararından memnun olmam. Bu duruma getirmemeleri lazım. Bu konuyla ilgili Erdoğan ile Çavuşoğlu’nun basına yansıyan yaklaşımları arasında fark var. Avrupa Konseyi’nin yaptırımları dış müdahale olarak yorumlanamaz. Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konseyin müdahalesi olarak bakmak lazım” ifadelerini kaydetti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, “Amerika’ya, Rusya’ya, Almanya’ya, Fransa’ya bir şey söyleyemiyor. Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” diyen Kavala sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benimle de Sorosla da araları çok iyiydi. Bir hukuk devletinde bir davanın sanığı hakkında ülkeyi yönetenler en az 10 kez olumsuz beyanda bulunamaz. Bu süreçten, mahkemenin etkilenmeyeceği nasıl beklenebilir.”
Osman Kavala yarın yeniden hakim karşısına çıkacak. CHP’li Özgür Özel ile görüşen Kavala, “Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” dedi.
İş insanı Osman Kavala, Çarşı Davası ile birleştirilerek üçüncü kez açılan Gezi Parkı Eylemleri Davası’nın üçüncü duruşması için yarın hâkim karşısına çıkacak. Duruşma öncesinde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, tutuklu Osman Kavala’yı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, Kavala CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in ziyareti sırasında tutukluluğuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mahkemenin daha önce kendisini beraat ettirdiğini fakat “onun” kafasında beraat edemediği için aynı delillerle yeni dava açıldığını belirten Kavala, iddianamesine ilişkin şunları kaydetti:
“BEN BÜROMDAYIM, BARKEY MUHTEMELEN İSTİKLAL CADDESİ’NDE”
“İddianamede, ‘Henri Barkey ile yoğun irtibatı var, bu da casus olduğunun kanıtıdır’ deniyor. Ama ‘Barkey üst düzey ve yetenekli bir casus olduğu için bu irtibatı somutlaştıramadık’ deniyor. İki yerde somutlaştırılmış. Biri, benim büromun çatısında bir baz istasyonu var, Barkey de aynı gün aynı saat aralığında aynı baz istasyonundan yararlanmış. Ben büromdayım, o da muhtemelen İstiklal Caddesi’nde yürüyor. İstiklal Caddesi’nden geçenler benim büromun çatısındaki baz istasyonundan yararlanır. Buna yoğun irtibat deniyor. Bir diğeri de ‘darbe sonrası Türkiye’yi kimlerin yöneteceğini belirlemek için yurtdışında toplantı yaptılar’ deniyor. Aynı iddianamede onun Almanya’da, benim Fransa’da ayrı ülkelerde olduğumuz da yazıyor ama buna da irtibat demişler.”
“YAPTIRIM KARARINDAN MEMNUN OLMAM”
Avrupa Konseyi’nin yaptırım uygulaması halinde bu durumun Türkiye açısından çok vahim olacağını belirten Kavala, “Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konsey tarafından cezalandırılmasından ben utanırım. Yaptırım kararından memnun olmam. Bu duruma getirmemeleri lazım. Bu konuyla ilgili Erdoğan ile Çavuşoğlu’nun basına yansıyan yaklaşımları arasında fark var. Avrupa Konseyi’nin yaptırımları dış müdahale olarak yorumlanamaz. Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konseyin müdahalesi olarak bakmak lazım” ifadelerini kaydetti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, “Amerika’ya, Rusya’ya, Almanya’ya, Fransa’ya bir şey söyleyemiyor. Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” diyen Kavala sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benimle de Sorosla da araları çok iyiydi. Bir hukuk devletinde bir davanın sanığı hakkında ülkeyi yönetenler en az 10 kez olumsuz beyanda bulunamaz. Bu süreçten, mahkemenin etkilenmeyeceği nasıl beklenebilir.”
Osman Kavala yarın yeniden hakim karşısına çıkacak. CHP’li Özgür Özel ile görüşen Kavala, “Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” dedi.
İş insanı Osman Kavala, Çarşı Davası ile birleştirilerek üçüncü kez açılan Gezi Parkı Eylemleri Davası’nın üçüncü duruşması için yarın hâkim karşısına çıkacak. Duruşma öncesinde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, tutuklu Osman Kavala’yı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, Kavala CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in ziyareti sırasında tutukluluğuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mahkemenin daha önce kendisini beraat ettirdiğini fakat “onun” kafasında beraat edemediği için aynı delillerle yeni dava açıldığını belirten Kavala, iddianamesine ilişkin şunları kaydetti:
“BEN BÜROMDAYIM, BARKEY MUHTEMELEN İSTİKLAL CADDESİ’NDE”
“İddianamede, ‘Henri Barkey ile yoğun irtibatı var, bu da casus olduğunun kanıtıdır’ deniyor. Ama ‘Barkey üst düzey ve yetenekli bir casus olduğu için bu irtibatı somutlaştıramadık’ deniyor. İki yerde somutlaştırılmış. Biri, benim büromun çatısında bir baz istasyonu var, Barkey de aynı gün aynı saat aralığında aynı baz istasyonundan yararlanmış. Ben büromdayım, o da muhtemelen İstiklal Caddesi’nde yürüyor. İstiklal Caddesi’nden geçenler benim büromun çatısındaki baz istasyonundan yararlanır. Buna yoğun irtibat deniyor. Bir diğeri de ‘darbe sonrası Türkiye’yi kimlerin yöneteceğini belirlemek için yurtdışında toplantı yaptılar’ deniyor. Aynı iddianamede onun Almanya’da, benim Fransa’da ayrı ülkelerde olduğumuz da yazıyor ama buna da irtibat demişler.”
“YAPTIRIM KARARINDAN MEMNUN OLMAM”
Avrupa Konseyi’nin yaptırım uygulaması halinde bu durumun Türkiye açısından çok vahim olacağını belirten Kavala, “Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konsey tarafından cezalandırılmasından ben utanırım. Yaptırım kararından memnun olmam. Bu duruma getirmemeleri lazım. Bu konuyla ilgili Erdoğan ile Çavuşoğlu’nun basına yansıyan yaklaşımları arasında fark var. Avrupa Konseyi’nin yaptırımları dış müdahale olarak yorumlanamaz. Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konseyin müdahalesi olarak bakmak lazım” ifadelerini kaydetti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, “Amerika’ya, Rusya’ya, Almanya’ya, Fransa’ya bir şey söyleyemiyor. Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” diyen Kavala sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benimle de Sorosla da araları çok iyiydi. Bir hukuk devletinde bir davanın sanığı hakkında ülkeyi yönetenler en az 10 kez olumsuz beyanda bulunamaz. Bu süreçten, mahkemenin etkilenmeyeceği nasıl beklenebilir.”
Osman Kavala yarın yeniden hakim karşısına çıkacak. CHP’li Özgür Özel ile görüşen Kavala, “Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” dedi.
İş insanı Osman Kavala, Çarşı Davası ile birleştirilerek üçüncü kez açılan Gezi Parkı Eylemleri Davası’nın üçüncü duruşması için yarın hâkim karşısına çıkacak. Duruşma öncesinde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, tutuklu Osman Kavala’yı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, Kavala CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in ziyareti sırasında tutukluluğuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mahkemenin daha önce kendisini beraat ettirdiğini fakat “onun” kafasında beraat edemediği için aynı delillerle yeni dava açıldığını belirten Kavala, iddianamesine ilişkin şunları kaydetti:
“BEN BÜROMDAYIM, BARKEY MUHTEMELEN İSTİKLAL CADDESİ’NDE”
“İddianamede, ‘Henri Barkey ile yoğun irtibatı var, bu da casus olduğunun kanıtıdır’ deniyor. Ama ‘Barkey üst düzey ve yetenekli bir casus olduğu için bu irtibatı somutlaştıramadık’ deniyor. İki yerde somutlaştırılmış. Biri, benim büromun çatısında bir baz istasyonu var, Barkey de aynı gün aynı saat aralığında aynı baz istasyonundan yararlanmış. Ben büromdayım, o da muhtemelen İstiklal Caddesi’nde yürüyor. İstiklal Caddesi’nden geçenler benim büromun çatısındaki baz istasyonundan yararlanır. Buna yoğun irtibat deniyor. Bir diğeri de ‘darbe sonrası Türkiye’yi kimlerin yöneteceğini belirlemek için yurtdışında toplantı yaptılar’ deniyor. Aynı iddianamede onun Almanya’da, benim Fransa’da ayrı ülkelerde olduğumuz da yazıyor ama buna da irtibat demişler.”
“YAPTIRIM KARARINDAN MEMNUN OLMAM”
Avrupa Konseyi’nin yaptırım uygulaması halinde bu durumun Türkiye açısından çok vahim olacağını belirten Kavala, “Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konsey tarafından cezalandırılmasından ben utanırım. Yaptırım kararından memnun olmam. Bu duruma getirmemeleri lazım. Bu konuyla ilgili Erdoğan ile Çavuşoğlu’nun basına yansıyan yaklaşımları arasında fark var. Avrupa Konseyi’nin yaptırımları dış müdahale olarak yorumlanamaz. Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konseyin müdahalesi olarak bakmak lazım” ifadelerini kaydetti.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, “Amerika’ya, Rusya’ya, Almanya’ya, Fransa’ya bir şey söyleyemiyor. Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı” diyen Kavala sözlerini şöyle sürdürdü:
“Benimle de Sorosla da araları çok iyiydi. Bir hukuk devletinde bir davanın sanığı hakkında ülkeyi yönetenler en az 10 kez olumsuz beyanda bulunamaz. Bu süreçten, mahkemenin etkilenmeyeceği nasıl beklenebilir.”