İstanbul Gençlik Platfomu kanalının yayınında konuşan Murat Ülker, dönemin Sanayi Bakanı Ali Coşkun’un kendisini çağırdığını ifade ederek şunları söyledi:
“Sanayi Bakanı, babamın arkadaşı olur ismi lazım değil, beni Ankara’ya başbakanlığa çağırdı. Bana, ‘Murat cebimde bir mektup var, seni ABD Büyükelçisi şikayet ediyor bu nedenle sana küçük bir ceza vereceğiz’ dedi. Çok utandım tabii. Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanlığı, sen de bakansın ne demek ABD Büyükelçisi seni şikayet ediyor dedim. Böyle bir şey olabilir mi memlekette kanunlar var dedim ama kimse dinlemedi.
Sonra 35 trilyonluk ceza yedik. Artık bizi ne kadar büyük görüyorlarsa 35 trilyonluk ceza verdiler. Devletin karışacağı işe niye giriyorsun denebilir ama devletin kola işine karışacağı kimin aklına gelir? Böyle kurmuşsun, şöyle imalat yapıyorsun diye devletin karışacağı. Bende de biraz delilik var herhalde, gittim devleti mahkemeye verdim. Devlet, Türkiye Cumhuriyeti. Mahkeme 7 yılın sonunda yanlış diyerek cezayı iptal etti. Cezayı ödemedik.”
CANLI YAYINDA YANIT VERDİ: ERDOĞAN ÇAĞIRDI
Dönemin Sanayi Bakanı Ali Coşkun, İş insanı Murat Ülker’in söylediklerine Akit TV’de katıldığı canlı yayında yanıt verdi.
Murat Ülker’e 6 sayfalık mektup yolladığını ifade eden Ali Coşkun şunları söyledi:
“Murat Bey’e Cuma günü noter kanalıyla 6 sayfalık olayın doğrusunu yazdım. ‘Kamuoyunda beni ve devleti kötü duruma düşürdün’ dedim. Biz yabancı bir devletin talimatıyla iş yapan bir bakan durumuna düştük. Zaman karıştırmış. Murat Bey’i ben çağırmadım. Çağırsam bakanlığa çağırırdım. Murat Bey’i o zaman başbakan çağırmış (Erdoğan) sene 2004. Ceza olayı 2006. 2005 yılında şeker kurulu bütün fabrikalara duyuruda bulunmuş. Kota dışında iş yaparsanız 11. maddeye göre cezalandırılırsınız diyor.”