Manisa’da 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda Cumartesi akşam yemeğinin ardından yüzlerce asker zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
BBC Türkçe’ye konuşan CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ise zehirlenen erlerin tamamının hastaneye giriş kayıtlarının yapılmadığını, dolayısıyla zehirlenen asker sayısının çok daha fazla olduğunu söylüyor.
Cumartesi akşamı zehirlenerek hastaneye kaldırılan askerlerin bazıları, hastane önünde sosyal medya üzerinden yapılan canlı yayınlarda yaşadıklarına tepki gösterdi.
‘Midemiz bulandı ve yere yığıldık’
Hastanede tedavisi sürerken BBC Türkçe’ye hafta sonu yaşadıklarını anlatan bir er, aynı kaygılarla haberde isminin yer almasını istemediğini belirtti.
Bir hafta önce Manisa’da acemi birliğe katılan ve bir haftadır da kışlada çıkan hiçbir yemeği yiyemediklerini anlatan er, haftasonu yaşadıklarını şöyle aktarıyor:
“Büyük bir korku duydum. Biz vatan için ölmeye geldik ama burada yemek yüzünden öleceğimiz aklımıza gelmemişti. Birden arkadaşlarımız kusarak yere yığılınca içimizde hemen, ‘Biz de mi öleceğiz?’ gibi bir korku oluştu. Sonra zaten bizim de midemiz bulandı ve yere yığıldık. 20 dakika içinde ambulanslar geldi hastaneye sevk edildik. Hemen hastanede serum takıldı ve rahatladık.
“Büyük bir kaos vardı, çünkü bir süre ne kadar ciddi olduğunu bilemedik. Acemi askerlerle birlikte tüm hastaları biraraya topladılar ve götürdüler. Durumundan endişe ettiğimiz arkadaşlarımız da oldu. İçimizden bazıları astım hastasıydı ve kusarak yere yığılınca nefes alamaz hale geldi. Onların durumundan daha çok korktuk.”
Er, askerliğe başladıkları bir haftadır yemeklerdeki sorunun devam ettiğini anlatıyor:
“Daha önce bulaşıklar yıkanmıyordı, tabldot tabakların içleri her zaman yağlıydı. Bir bardaktan üç asker su içiyorduk, ellerinde bardak olmasına rağmen vermiyorlardı. Biz daha önce bu sorunları söyledik ama komutanlarımız, ‘Biz de aynı yerden yemek yiyoruz, bize niye bir şey olmuyor?’ diyorlardı.”
“Bir kere bir albayımın yanımda benimle aynı yemeği yediğini gördüm. O gün zaten hiçbirimize bir şey olmadı. Ta ki Cumartesi akşam yemeğine kadar. Ama yemeklerin hiç tadını alamıyorduk ve ne yediğimizin farkında bile değildik.”
“Biz sonuçta vatanı korumak için buraya geldik. Sabah kahvaltısında bir dilim peynir veriyorlar. Bir dilim peynirle asker doyar mı? Sıcağın altında sabahın beşinden öğlen 1’e kadar eğitim görüyoruz. Öğlen de zaten yarım yamalak korkarak yemek yiyorduk. Bundan sonra değişmesini istiyoruz.”
Hastanede tedavi gördükleri gün yedikleri yemeklerin ise çok iyi geldiğini belirten asker, “Pazar sabahı kahvaltımız çok iyi geldi. Ardından öğle yemeğimizi belediye verdi. Gelen yemekler çok hoşumuza gitti yani yediğimiz yemeğin tadını aldık ilk defa. Aynı evimizde yapılan yemek gibiydi.”
Er, yaşadıklarıyla ilgili olarak konuşmamaları konusunda uyarıldıklarını da anlatıyor:
“O gece asker arkadaşlarımız videolarda isyan ederken yanımızda rütbeli askerlerimiz yoktu ve rahatça konuşabildik. Arkadaşlarımız dün gece yapmaları gereken konuşmaları yaptıkları için hepimiz bu sabah uyarı aldı. ‘Siz askersiniz, askeriyeyi bu şekilde kötüleyemezsiniz, ve bu konuşmaları yapanlar cezalandırılacaktır’ dediler.”
‘Hastanede sinirler çok gergin’
BBC Türkçe’ye konuşan askerin teyzesi Semra, haberi alır almaz hastanelere koştuğunu ve hastanelerin asker yakınlarıyla dolu olduğunu anlatıyor:
“Hastanede sinirler çok gergin. Normalde acemi birliğinde yemin töreninden önce aileler gelmez ama böyle bir kaygıdan dolayı Türkiye’nin her yerinden aileler hep burada, iğne atsanız yere düşmez. Yeğenimin annesi ve babası da perişan olmuş durumda. Yeğenimin yanına varır varmaz ailesiyle görüntülü görüşme ayarladım, onu sağ salim gördükten sonra iyi olduğuna ikna oldular.”
CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Manisa’daki askeri birliklerde kısa süre içerisinde birbiri ardına yaşanan kitlesel zehirlenme olaylarıyla ilgili olarak haftalardır uyarılarda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Yemeklerdeki denetimsizliği göstermek için çırpındım ancak benim sesimi duyurabilmem için 3 bin askerin daha zehirlenmesi gerekti. İşin en acı kısmı bu.
“23 Mayıs’ta ilk zehirlenme olduğunda, askerlerin ifadeleri doğrultusunda bir açıklama yaptım. ‘Hindi eti pişmemişti, et kokuyordu, ve bunda büyük olasılıkla salmonella üreyecek. Bu bakteri gıdaya bağlı, kesinlikle Vali’nin söylediği gibi psikolojik değil, bu engellenebilir, denetlenebilir bir şey’ dedim. Söylediğimiz gibi salmonella bakterisi ortaya çıktı.”
KAYNAK: BBC TÜRKÇE – FUNDANUR ÖZTÜRK
Manisa’da 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda Cumartesi akşam yemeğinin ardından yüzlerce asker zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
BBC Türkçe’ye konuşan CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ise zehirlenen erlerin tamamının hastaneye giriş kayıtlarının yapılmadığını, dolayısıyla zehirlenen asker sayısının çok daha fazla olduğunu söylüyor.
Cumartesi akşamı zehirlenerek hastaneye kaldırılan askerlerin bazıları, hastane önünde sosyal medya üzerinden yapılan canlı yayınlarda yaşadıklarına tepki gösterdi.
‘Midemiz bulandı ve yere yığıldık’
Hastanede tedavisi sürerken BBC Türkçe’ye hafta sonu yaşadıklarını anlatan bir er, aynı kaygılarla haberde isminin yer almasını istemediğini belirtti.
Bir hafta önce Manisa’da acemi birliğe katılan ve bir haftadır da kışlada çıkan hiçbir yemeği yiyemediklerini anlatan er, haftasonu yaşadıklarını şöyle aktarıyor:
“Büyük bir korku duydum. Biz vatan için ölmeye geldik ama burada yemek yüzünden öleceğimiz aklımıza gelmemişti. Birden arkadaşlarımız kusarak yere yığılınca içimizde hemen, ‘Biz de mi öleceğiz?’ gibi bir korku oluştu. Sonra zaten bizim de midemiz bulandı ve yere yığıldık. 20 dakika içinde ambulanslar geldi hastaneye sevk edildik. Hemen hastanede serum takıldı ve rahatladık.
“Büyük bir kaos vardı, çünkü bir süre ne kadar ciddi olduğunu bilemedik. Acemi askerlerle birlikte tüm hastaları biraraya topladılar ve götürdüler. Durumundan endişe ettiğimiz arkadaşlarımız da oldu. İçimizden bazıları astım hastasıydı ve kusarak yere yığılınca nefes alamaz hale geldi. Onların durumundan daha çok korktuk.”
Er, askerliğe başladıkları bir haftadır yemeklerdeki sorunun devam ettiğini anlatıyor:
“Daha önce bulaşıklar yıkanmıyordı, tabldot tabakların içleri her zaman yağlıydı. Bir bardaktan üç asker su içiyorduk, ellerinde bardak olmasına rağmen vermiyorlardı. Biz daha önce bu sorunları söyledik ama komutanlarımız, ‘Biz de aynı yerden yemek yiyoruz, bize niye bir şey olmuyor?’ diyorlardı.”
“Bir kere bir albayımın yanımda benimle aynı yemeği yediğini gördüm. O gün zaten hiçbirimize bir şey olmadı. Ta ki Cumartesi akşam yemeğine kadar. Ama yemeklerin hiç tadını alamıyorduk ve ne yediğimizin farkında bile değildik.”
“Biz sonuçta vatanı korumak için buraya geldik. Sabah kahvaltısında bir dilim peynir veriyorlar. Bir dilim peynirle asker doyar mı? Sıcağın altında sabahın beşinden öğlen 1’e kadar eğitim görüyoruz. Öğlen de zaten yarım yamalak korkarak yemek yiyorduk. Bundan sonra değişmesini istiyoruz.”
Hastanede tedavi gördükleri gün yedikleri yemeklerin ise çok iyi geldiğini belirten asker, “Pazar sabahı kahvaltımız çok iyi geldi. Ardından öğle yemeğimizi belediye verdi. Gelen yemekler çok hoşumuza gitti yani yediğimiz yemeğin tadını aldık ilk defa. Aynı evimizde yapılan yemek gibiydi.”
Er, yaşadıklarıyla ilgili olarak konuşmamaları konusunda uyarıldıklarını da anlatıyor:
“O gece asker arkadaşlarımız videolarda isyan ederken yanımızda rütbeli askerlerimiz yoktu ve rahatça konuşabildik. Arkadaşlarımız dün gece yapmaları gereken konuşmaları yaptıkları için hepimiz bu sabah uyarı aldı. ‘Siz askersiniz, askeriyeyi bu şekilde kötüleyemezsiniz, ve bu konuşmaları yapanlar cezalandırılacaktır’ dediler.”
‘Hastanede sinirler çok gergin’
BBC Türkçe’ye konuşan askerin teyzesi Semra, haberi alır almaz hastanelere koştuğunu ve hastanelerin asker yakınlarıyla dolu olduğunu anlatıyor:
“Hastanede sinirler çok gergin. Normalde acemi birliğinde yemin töreninden önce aileler gelmez ama böyle bir kaygıdan dolayı Türkiye’nin her yerinden aileler hep burada, iğne atsanız yere düşmez. Yeğenimin annesi ve babası da perişan olmuş durumda. Yeğenimin yanına varır varmaz ailesiyle görüntülü görüşme ayarladım, onu sağ salim gördükten sonra iyi olduğuna ikna oldular.”
CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Manisa’daki askeri birliklerde kısa süre içerisinde birbiri ardına yaşanan kitlesel zehirlenme olaylarıyla ilgili olarak haftalardır uyarılarda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Yemeklerdeki denetimsizliği göstermek için çırpındım ancak benim sesimi duyurabilmem için 3 bin askerin daha zehirlenmesi gerekti. İşin en acı kısmı bu.
“23 Mayıs’ta ilk zehirlenme olduğunda, askerlerin ifadeleri doğrultusunda bir açıklama yaptım. ‘Hindi eti pişmemişti, et kokuyordu, ve bunda büyük olasılıkla salmonella üreyecek. Bu bakteri gıdaya bağlı, kesinlikle Vali’nin söylediği gibi psikolojik değil, bu engellenebilir, denetlenebilir bir şey’ dedim. Söylediğimiz gibi salmonella bakterisi ortaya çıktı.”
KAYNAK: BBC TÜRKÇE – FUNDANUR ÖZTÜRK
Manisa’da 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda Cumartesi akşam yemeğinin ardından yüzlerce asker zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
BBC Türkçe’ye konuşan CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ise zehirlenen erlerin tamamının hastaneye giriş kayıtlarının yapılmadığını, dolayısıyla zehirlenen asker sayısının çok daha fazla olduğunu söylüyor.
Cumartesi akşamı zehirlenerek hastaneye kaldırılan askerlerin bazıları, hastane önünde sosyal medya üzerinden yapılan canlı yayınlarda yaşadıklarına tepki gösterdi.
‘Midemiz bulandı ve yere yığıldık’
Hastanede tedavisi sürerken BBC Türkçe’ye hafta sonu yaşadıklarını anlatan bir er, aynı kaygılarla haberde isminin yer almasını istemediğini belirtti.
Bir hafta önce Manisa’da acemi birliğe katılan ve bir haftadır da kışlada çıkan hiçbir yemeği yiyemediklerini anlatan er, haftasonu yaşadıklarını şöyle aktarıyor:
“Büyük bir korku duydum. Biz vatan için ölmeye geldik ama burada yemek yüzünden öleceğimiz aklımıza gelmemişti. Birden arkadaşlarımız kusarak yere yığılınca içimizde hemen, ‘Biz de mi öleceğiz?’ gibi bir korku oluştu. Sonra zaten bizim de midemiz bulandı ve yere yığıldık. 20 dakika içinde ambulanslar geldi hastaneye sevk edildik. Hemen hastanede serum takıldı ve rahatladık.
“Büyük bir kaos vardı, çünkü bir süre ne kadar ciddi olduğunu bilemedik. Acemi askerlerle birlikte tüm hastaları biraraya topladılar ve götürdüler. Durumundan endişe ettiğimiz arkadaşlarımız da oldu. İçimizden bazıları astım hastasıydı ve kusarak yere yığılınca nefes alamaz hale geldi. Onların durumundan daha çok korktuk.”
Er, askerliğe başladıkları bir haftadır yemeklerdeki sorunun devam ettiğini anlatıyor:
“Daha önce bulaşıklar yıkanmıyordı, tabldot tabakların içleri her zaman yağlıydı. Bir bardaktan üç asker su içiyorduk, ellerinde bardak olmasına rağmen vermiyorlardı. Biz daha önce bu sorunları söyledik ama komutanlarımız, ‘Biz de aynı yerden yemek yiyoruz, bize niye bir şey olmuyor?’ diyorlardı.”
“Bir kere bir albayımın yanımda benimle aynı yemeği yediğini gördüm. O gün zaten hiçbirimize bir şey olmadı. Ta ki Cumartesi akşam yemeğine kadar. Ama yemeklerin hiç tadını alamıyorduk ve ne yediğimizin farkında bile değildik.”
“Biz sonuçta vatanı korumak için buraya geldik. Sabah kahvaltısında bir dilim peynir veriyorlar. Bir dilim peynirle asker doyar mı? Sıcağın altında sabahın beşinden öğlen 1’e kadar eğitim görüyoruz. Öğlen de zaten yarım yamalak korkarak yemek yiyorduk. Bundan sonra değişmesini istiyoruz.”
Hastanede tedavi gördükleri gün yedikleri yemeklerin ise çok iyi geldiğini belirten asker, “Pazar sabahı kahvaltımız çok iyi geldi. Ardından öğle yemeğimizi belediye verdi. Gelen yemekler çok hoşumuza gitti yani yediğimiz yemeğin tadını aldık ilk defa. Aynı evimizde yapılan yemek gibiydi.”
Er, yaşadıklarıyla ilgili olarak konuşmamaları konusunda uyarıldıklarını da anlatıyor:
“O gece asker arkadaşlarımız videolarda isyan ederken yanımızda rütbeli askerlerimiz yoktu ve rahatça konuşabildik. Arkadaşlarımız dün gece yapmaları gereken konuşmaları yaptıkları için hepimiz bu sabah uyarı aldı. ‘Siz askersiniz, askeriyeyi bu şekilde kötüleyemezsiniz, ve bu konuşmaları yapanlar cezalandırılacaktır’ dediler.”
‘Hastanede sinirler çok gergin’
BBC Türkçe’ye konuşan askerin teyzesi Semra, haberi alır almaz hastanelere koştuğunu ve hastanelerin asker yakınlarıyla dolu olduğunu anlatıyor:
“Hastanede sinirler çok gergin. Normalde acemi birliğinde yemin töreninden önce aileler gelmez ama böyle bir kaygıdan dolayı Türkiye’nin her yerinden aileler hep burada, iğne atsanız yere düşmez. Yeğenimin annesi ve babası da perişan olmuş durumda. Yeğenimin yanına varır varmaz ailesiyle görüntülü görüşme ayarladım, onu sağ salim gördükten sonra iyi olduğuna ikna oldular.”
CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Manisa’daki askeri birliklerde kısa süre içerisinde birbiri ardına yaşanan kitlesel zehirlenme olaylarıyla ilgili olarak haftalardır uyarılarda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Yemeklerdeki denetimsizliği göstermek için çırpındım ancak benim sesimi duyurabilmem için 3 bin askerin daha zehirlenmesi gerekti. İşin en acı kısmı bu.
“23 Mayıs’ta ilk zehirlenme olduğunda, askerlerin ifadeleri doğrultusunda bir açıklama yaptım. ‘Hindi eti pişmemişti, et kokuyordu, ve bunda büyük olasılıkla salmonella üreyecek. Bu bakteri gıdaya bağlı, kesinlikle Vali’nin söylediği gibi psikolojik değil, bu engellenebilir, denetlenebilir bir şey’ dedim. Söylediğimiz gibi salmonella bakterisi ortaya çıktı.”
KAYNAK: BBC TÜRKÇE – FUNDANUR ÖZTÜRK
Manisa’da 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda Cumartesi akşam yemeğinin ardından yüzlerce asker zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
BBC Türkçe’ye konuşan CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ise zehirlenen erlerin tamamının hastaneye giriş kayıtlarının yapılmadığını, dolayısıyla zehirlenen asker sayısının çok daha fazla olduğunu söylüyor.
Cumartesi akşamı zehirlenerek hastaneye kaldırılan askerlerin bazıları, hastane önünde sosyal medya üzerinden yapılan canlı yayınlarda yaşadıklarına tepki gösterdi.
‘Midemiz bulandı ve yere yığıldık’
Hastanede tedavisi sürerken BBC Türkçe’ye hafta sonu yaşadıklarını anlatan bir er, aynı kaygılarla haberde isminin yer almasını istemediğini belirtti.
Bir hafta önce Manisa’da acemi birliğe katılan ve bir haftadır da kışlada çıkan hiçbir yemeği yiyemediklerini anlatan er, haftasonu yaşadıklarını şöyle aktarıyor:
“Büyük bir korku duydum. Biz vatan için ölmeye geldik ama burada yemek yüzünden öleceğimiz aklımıza gelmemişti. Birden arkadaşlarımız kusarak yere yığılınca içimizde hemen, ‘Biz de mi öleceğiz?’ gibi bir korku oluştu. Sonra zaten bizim de midemiz bulandı ve yere yığıldık. 20 dakika içinde ambulanslar geldi hastaneye sevk edildik. Hemen hastanede serum takıldı ve rahatladık.
“Büyük bir kaos vardı, çünkü bir süre ne kadar ciddi olduğunu bilemedik. Acemi askerlerle birlikte tüm hastaları biraraya topladılar ve götürdüler. Durumundan endişe ettiğimiz arkadaşlarımız da oldu. İçimizden bazıları astım hastasıydı ve kusarak yere yığılınca nefes alamaz hale geldi. Onların durumundan daha çok korktuk.”
Er, askerliğe başladıkları bir haftadır yemeklerdeki sorunun devam ettiğini anlatıyor:
“Daha önce bulaşıklar yıkanmıyordı, tabldot tabakların içleri her zaman yağlıydı. Bir bardaktan üç asker su içiyorduk, ellerinde bardak olmasına rağmen vermiyorlardı. Biz daha önce bu sorunları söyledik ama komutanlarımız, ‘Biz de aynı yerden yemek yiyoruz, bize niye bir şey olmuyor?’ diyorlardı.”
“Bir kere bir albayımın yanımda benimle aynı yemeği yediğini gördüm. O gün zaten hiçbirimize bir şey olmadı. Ta ki Cumartesi akşam yemeğine kadar. Ama yemeklerin hiç tadını alamıyorduk ve ne yediğimizin farkında bile değildik.”
“Biz sonuçta vatanı korumak için buraya geldik. Sabah kahvaltısında bir dilim peynir veriyorlar. Bir dilim peynirle asker doyar mı? Sıcağın altında sabahın beşinden öğlen 1’e kadar eğitim görüyoruz. Öğlen de zaten yarım yamalak korkarak yemek yiyorduk. Bundan sonra değişmesini istiyoruz.”
Hastanede tedavi gördükleri gün yedikleri yemeklerin ise çok iyi geldiğini belirten asker, “Pazar sabahı kahvaltımız çok iyi geldi. Ardından öğle yemeğimizi belediye verdi. Gelen yemekler çok hoşumuza gitti yani yediğimiz yemeğin tadını aldık ilk defa. Aynı evimizde yapılan yemek gibiydi.”
Er, yaşadıklarıyla ilgili olarak konuşmamaları konusunda uyarıldıklarını da anlatıyor:
“O gece asker arkadaşlarımız videolarda isyan ederken yanımızda rütbeli askerlerimiz yoktu ve rahatça konuşabildik. Arkadaşlarımız dün gece yapmaları gereken konuşmaları yaptıkları için hepimiz bu sabah uyarı aldı. ‘Siz askersiniz, askeriyeyi bu şekilde kötüleyemezsiniz, ve bu konuşmaları yapanlar cezalandırılacaktır’ dediler.”
‘Hastanede sinirler çok gergin’
BBC Türkçe’ye konuşan askerin teyzesi Semra, haberi alır almaz hastanelere koştuğunu ve hastanelerin asker yakınlarıyla dolu olduğunu anlatıyor:
“Hastanede sinirler çok gergin. Normalde acemi birliğinde yemin töreninden önce aileler gelmez ama böyle bir kaygıdan dolayı Türkiye’nin her yerinden aileler hep burada, iğne atsanız yere düşmez. Yeğenimin annesi ve babası da perişan olmuş durumda. Yeğenimin yanına varır varmaz ailesiyle görüntülü görüşme ayarladım, onu sağ salim gördükten sonra iyi olduğuna ikna oldular.”
CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Manisa’daki askeri birliklerde kısa süre içerisinde birbiri ardına yaşanan kitlesel zehirlenme olaylarıyla ilgili olarak haftalardır uyarılarda bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Yemeklerdeki denetimsizliği göstermek için çırpındım ancak benim sesimi duyurabilmem için 3 bin askerin daha zehirlenmesi gerekti. İşin en acı kısmı bu.
“23 Mayıs’ta ilk zehirlenme olduğunda, askerlerin ifadeleri doğrultusunda bir açıklama yaptım. ‘Hindi eti pişmemişti, et kokuyordu, ve bunda büyük olasılıkla salmonella üreyecek. Bu bakteri gıdaya bağlı, kesinlikle Vali’nin söylediği gibi psikolojik değil, bu engellenebilir, denetlenebilir bir şey’ dedim. Söylediğimiz gibi salmonella bakterisi ortaya çıktı.”