Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son olarak 24 Nisan’da Ankara’da ağırladığı Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile ikili basın toplantısında gelen bir soru üzerine “İsrail ile yoğun ticari ilişkileri artık ayakta tutmuyoruz, o iş bitti” açıklaması yapmıştı.
Peki, ‘O iş’ gerçekten bitti mi? Türkiye-İsrail ticari ilişkileri ne durumda?
Karar Gazetesi yazarı İbrahim Kahveci’nin yazısından aktarıyoruz
”Sanıyorduk ki, bunlar sözlerinde durur; ticareti kestik deyince artık devam edemezler.
Deniz Yavuz Yılmaz’ın AK Partili biri için “İsrail ile kurşun geçirmez cam ticaretini Yunanistan üzerinden yapıyor” sözünde bile “bu olamaz” demiştim.
Evrensel Gazetesi haberi yapınca oturup bende bakayım dedim.
Evet, İsrail soykırım yaparken ticaretimizde de ilginç gelişmeler olmuş. Mayıs ayında ticareti kesme aşamasına girince ne olmuş?
Yunanistan’a olan ilk 4 aylık ortalama ihracatımız birden %36,0 artış göstermiş. Aylık 344 milyon dolardan 469 milyon dolara yükselmiş.
Benzer durum KKTC’ye olan ihracatta da yaşanmış. Aylık 164 milyon dolar ihracatımız 227 milyon dolara yükselmiş.
Ama çok ilginci Filistin Devletine olan ihracatımızda gerçekleşmiş.
Filistin Devletine aylık ihracatımız ortalama 10-15 milyon dolar bandında seyrediyormuş. Ne zamanki İsrail’e ticareti durdurmuşuz, tam o anda Filistin Devletine olan ihracatımız patlamış.
Nisan 2024’de Filistin Devletine 9 milyon 360 bin dolar ihracat yaparken Mayıs ayında bu ihracatımız 49,5 milyon dolara yükselmiş. Haziran ayında 61,4 milyon dolar olan ihracatımız, Temmuz ayında adeta patlayarak 119,5 milyon dolara yükselmiş.
Peki, ne satmışız Filistin’e?
Aslında normalde biz Filistin’e hububat-bakliyat satıyoruz. Mesela ocak-temmuz 2023’de 55,8 milyon dolarlık hububat-bakliyat satışımız olurken kalan ihracatımız ise 11,2 milyon dolarmış.
Bu yıl ilk 7 ayda 64,2 milyon dolarlık hububat-bakliyat satışına karşılık 210,6 milyon dolarlık diğer malzemeler satmışız.
Mesela geçen yıl sadece 2,2 milyon dolarlık kimyevi madde satışımız bu yıl ilk 7 ayda 33,7 milyon dolara yükselmiş. Ama asıl önemlisi bu kimyevi madde satışının 17,2 milyon doları tam da bu temmuz ayında satılmış.
Geçen yıl sadece 413 bin dolar olan çelik satışımız bu yıl 16,0 milyon dolara yükselmiş ve bu 16 milyon dolarlık çelik satışının 14,3 milyon doları da bu temmuz ayında gerçekleşmiş.
Mesela geçen yıl sadece 267 bin dolarlık maden ihracatımız varken bu yıl maden ihracatımız 8,5 milyon dolara fırlamış. 141 bin dolarlık çimento-cam ihracatımız ise 10,5 milyon dolara fırlamış. Ya da 780 bin dolarlık demir satışımız şimdi 7,4 milyon dolar olmuş.
Sahi, Filistin Devleti birden bizden soykırımda lojistik destek ürünlerinin alımlarına mı başladı?
***
Yunanistan üzerinden ihracat, KKTC üzerinden ihracat ve son olarak Filistin Devleti üzerinden ihracat ile acaba İsrail’in tüm ihtiyaçlarını karşılamaya devam mı ediyoruz?
35 bin Gazzeli katledilirken uyanmayan Türkiye aynı politikasına sadece aracılar değişerek devam mı ediyor?
Geçmişte İsrail ile ticareti eleştirirken bizlere Mossad Ajanlığı yakıştıranlar acaba bu ticarete ne diyecekler?
Para çok mu tatlı?
Yoksa BOP çok mu heyecanlı?”
