Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

“Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir”

by aktifhabercom
January 6, 2018
“Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir”
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, “Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir” başlığıyla yazı kaleme aldı.

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, köşesinde ABD’de ki Zarrab davasına ilişkin yazı kaleme aldı. Yazıda 9 milyar dolarlık bir cezanın Halkbank’a kesilebileceğini belirten Nesin, Hakan Atilla’nın 6 suçun 5’inden suçlu bulunduğunu dile getirdi. Bu davanın sonucunda Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebileceğini de kaydeden Nesin, yazısına şu şekilde devam ediyor:

Televizyonu açtım, geçtim karşısına, merakla bekliyorum, birazdan Reza Zarrab davası sonuçlanacak. Sonuçlanacak dediğime bakmayın, sadece jüri karar verecek, mahkeme sonra devam edecek ve hakim kararı ona göre sonuçlanacak. Televizyondaki uzmanlar başka şeyler konuşuyorlar. Onlar aynı zamanda İran’daki ayaklanmanın da uzmanları, şimdilik onu konuşuyorlar, birazdan uzmanlık alanları yeni seçim yasası, seçim ittifakları, Suriye, Irak, Kürdistan, olursa deprem, olmazsa zelzele olarak değişecek ve en sonunda ABD yasa düzenleyicilerine taş çıkartırcasına Zarrab davasının uzmanlığını konuşacaklar.

Ve işte o an geldi, sanırım haber internetten Abdülkadir Selvi’nin telefonuna düşmüş, Ahu Özyurt okumadan suratı allak bullak olmuş durumda. Ahu Özyurt haberi okurken ilk 3-4 satırı karmakarışık okuyor, kimsenin bişey anladığı yok, oradan anlıyorum ki ceza büyük. Evet ceza onlara göre büyük, çünkü 6 suçlamanın 5’inden suçlu bulundu Halk Bankası dış işlerinden sorumlu genel müdür yardımcısı Hakan Atilla.


Nasıl üzgünler anlatamam, sanki onca rüşveti onlar yemiş de paralarını faiziyle geri ödeyecek gibiler. Zaten bütün konu da o ve bu ABD’yi neden ilgilendiriyor yarışındalar. Bu konuda en hafiye ve uzman konumundaki kişi zaten yıkılmış gibi, Abdülkadir Selvi’ye dokunsam ağlayacak ama neyse ki orada değilim, dokunmuyorum. En sonunda dayanamadı ve “Bu hakimin otel parasını Gülen’e bağlı bir hukuk bürosu ödedi, nasıl hakimlik yapar” tiradını söyledi ve son baklayı çıkardı ağzından: “Hakan Atilla’yı yakalayan polis Koreli, biliyorsunuz (Hayır bilmiyoruz) Hakan Atilla’nın eşi de Kore’li, acaba bundan dolayı tutuklanmış olabilir mi?”

Ne diyeyim, bu Kore’lilerde enişteye saygı da kalmamış, bizim gençliğimizde böyle miydi, bu Kore’liler, sanırım Kuzey ve Güney diye bölününce böyle oldu, belki de bu yüzden ‘Türkiye bölünmez, enişte üzülmez’ sloganı çok yaygın bizde. Ama yine de görevim, sevmesem de Selvi’ye son duyduğum haberi vermeliyim, Kore’liler olaylara bireysel bakmıyormuş, Kore Savaşı’na katıldık diye tutuklamış o polis Atilla’yı.

Selvi’ye bir soru daha, otel parası Gülen ekibi tarafından ödenen Süleyman Soylu nasıl içişleri bakanı olarak Gülencilere karşı mücadele edecek?

Neyse, işin ciddi yanına bakmak gerekiyor; bu dava 3 ay sonra mahkeme hakiminin verdiği kararla bitmeyecek. Bikaç nedenden dolayı bitmeyecek, çünkü bu dava öncelikle bir rüşvet davası değil. İkincisi banka davası hiç değil. ABD buna benzer davalar açmış, başka ülkelerin bankaları yargılanmış ama ilk kez bir bankacı tutuklanıyor. Bunun nedeni çok açık; Hakan Atilla ABD’nin İran’a koyduğu ambargoyu delmenin yollarını öğreten kişi. Adına ister şebeke ister çete deyin, Hakan Atilla bu grubun içinde işlerin nasıl yapılması gerektiğini söylüyor ve mahkemede de bunları inkar etmiyor.

İkinci konu; Hakan Atilla’nın bu mahkemesinden çıkan karar sonrası Halk Bankası’na ayrı bir ceza gelecek. Yani Hakan Atilla banka adına yargılanmadı, çete adına yargılandı. Halk Bankası’na gelecek olan ceza konuşulmaya başlandı bile. Uzmanımsılar şimdi de bu rakamın düşürüleceğini söylüyor. Düşürülmesi için ciddi bir kulis başlatılmış bile, işadamına kadar göndermişler oraya ama kim olduğu saklı. Ama benim kulağıma gelen bişey var, o da bugüne kadar verilen en yüksek cezadan daha yüksek olacağı üzerine. Bugüne kadar verilen en yüksek ceza 9 milyar dolarla bir Fransız bankasına ait. Anlayacağınız Halk Bankası’na gelecek olan ceza indirimli haliyle 10 milyar dolar civarında olacak.

Öncelikle bu az bir para değil ve bunu kim ödeyecek, halk mı ödeyecek? İşin bir de başka bir boyutu var, o da konuyla ilgili daha 5 banka daha olduğu. Onlara da 3’er milyar dolar ceza geldiğini düşünürsek toplamda 25 milyar dolar gibi bir ceza ödenecek.

Şimdi gelelim, benim esas önem verdiğim bölüme, bu paraların nereye gittiğine. Reza Zarrab konusu ne zaman tartışılsa, bunun bir vatan-millet meselesi olduğu söyleniyor ve başka ülkeleri ilgilendirmediği anlatılıyor ya da buna çalışılıyor. Ancak bunu anlatanların hepsinin ortak bir noktası daha var ki onu ben de anlamakta zorlanıyorum: “Bu olayda Halk Bankası ve Türkiye kar etmedi ki, neden sorun yapıyorlar…”

İşte, ben de diyorum ki, kar etmeden neden bu kadar yüksek paralarla kaçak işler yapıldı. Kar edilmedi derken verilen rüşvetleri saymıyorum, ortadaki para bundan çok daha fazla ve o paranın nerede olduğu belli değil. Bu para Hizbullah’a mı gitti, bu para IŞİD’e mi gitti, bu parayla o gruplara silah mı alındı, bunun belgeleri Rusya’nın ve ABD’nin elinde var mı ve bu duruşma Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider mi?

Evet gider ve bunca paniğin nedeni de bu zaten. Önceki gün Beşiktaş Belediye başkanının görevden alınma nedeni de zaten bu konunun unutturulması ve tartışılmaması. Şaka değil, Reza Zarrab olayı sadece bir ambargo delinmesi ve Erdoğan’la birlikte 4 bakanın rüşvet alması olayı değil. Hele “Ama sayın Hakan Atilla hiç rüşvet almamış, tertemiz birisi” denilecek bir dava hiç değil. Bundan sonraki sorgu ve duruşmalarda Atilla’ya bu paranın nereye gittiği sorulacak.

Belki biliyorsunuzdur, Zarrab’ın ortağı İran’da idama mahkum edilmişti ama infaz durduruldu ve Zencani’nin 20 milyar doları geri getirmesi bekleniyor. Zencani yargılanırken ifadesinde 8,5 milyar doları Türkiye’de rüşvet olarak verdiğini söylüyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu kadar büyük bir rakamın kişiye özel rüşvet olma olasılığı yok. Yani İran’da parasının peşinde ve bu para Türkiye’de yada Türkiye tarafından kullanılmış ve dağıtılmış.

Anlayacağınız bu duruşma sonunda Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider ve Türkiye hükümeti ve başbakanı yargılanır. Bu mahkeme savaş suçlarına, insanlığa karşı işlenen suçlara, soykırım ve saldırı suçlarına bakıyor. Bu mahkemenin bir özelliği ülkeleri değil kişileri yargılaması.

Bence hem Hakan Atilla’ya hem de Reza Zarrab’a bundan sonra sorulacak sorular bu konular üzerinden yapılacak. Kolay gelsin diyeyim, du bakali n’olcek…   

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, “Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir” başlığıyla yazı kaleme aldı.

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, köşesinde ABD’de ki Zarrab davasına ilişkin yazı kaleme aldı. Yazıda 9 milyar dolarlık bir cezanın Halkbank’a kesilebileceğini belirten Nesin, Hakan Atilla’nın 6 suçun 5’inden suçlu bulunduğunu dile getirdi. Bu davanın sonucunda Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebileceğini de kaydeden Nesin, yazısına şu şekilde devam ediyor:

Televizyonu açtım, geçtim karşısına, merakla bekliyorum, birazdan Reza Zarrab davası sonuçlanacak. Sonuçlanacak dediğime bakmayın, sadece jüri karar verecek, mahkeme sonra devam edecek ve hakim kararı ona göre sonuçlanacak. Televizyondaki uzmanlar başka şeyler konuşuyorlar. Onlar aynı zamanda İran’daki ayaklanmanın da uzmanları, şimdilik onu konuşuyorlar, birazdan uzmanlık alanları yeni seçim yasası, seçim ittifakları, Suriye, Irak, Kürdistan, olursa deprem, olmazsa zelzele olarak değişecek ve en sonunda ABD yasa düzenleyicilerine taş çıkartırcasına Zarrab davasının uzmanlığını konuşacaklar.

Ve işte o an geldi, sanırım haber internetten Abdülkadir Selvi’nin telefonuna düşmüş, Ahu Özyurt okumadan suratı allak bullak olmuş durumda. Ahu Özyurt haberi okurken ilk 3-4 satırı karmakarışık okuyor, kimsenin bişey anladığı yok, oradan anlıyorum ki ceza büyük. Evet ceza onlara göre büyük, çünkü 6 suçlamanın 5’inden suçlu bulundu Halk Bankası dış işlerinden sorumlu genel müdür yardımcısı Hakan Atilla.


Nasıl üzgünler anlatamam, sanki onca rüşveti onlar yemiş de paralarını faiziyle geri ödeyecek gibiler. Zaten bütün konu da o ve bu ABD’yi neden ilgilendiriyor yarışındalar. Bu konuda en hafiye ve uzman konumundaki kişi zaten yıkılmış gibi, Abdülkadir Selvi’ye dokunsam ağlayacak ama neyse ki orada değilim, dokunmuyorum. En sonunda dayanamadı ve “Bu hakimin otel parasını Gülen’e bağlı bir hukuk bürosu ödedi, nasıl hakimlik yapar” tiradını söyledi ve son baklayı çıkardı ağzından: “Hakan Atilla’yı yakalayan polis Koreli, biliyorsunuz (Hayır bilmiyoruz) Hakan Atilla’nın eşi de Kore’li, acaba bundan dolayı tutuklanmış olabilir mi?”

Ne diyeyim, bu Kore’lilerde enişteye saygı da kalmamış, bizim gençliğimizde böyle miydi, bu Kore’liler, sanırım Kuzey ve Güney diye bölününce böyle oldu, belki de bu yüzden ‘Türkiye bölünmez, enişte üzülmez’ sloganı çok yaygın bizde. Ama yine de görevim, sevmesem de Selvi’ye son duyduğum haberi vermeliyim, Kore’liler olaylara bireysel bakmıyormuş, Kore Savaşı’na katıldık diye tutuklamış o polis Atilla’yı.

Selvi’ye bir soru daha, otel parası Gülen ekibi tarafından ödenen Süleyman Soylu nasıl içişleri bakanı olarak Gülencilere karşı mücadele edecek?

Neyse, işin ciddi yanına bakmak gerekiyor; bu dava 3 ay sonra mahkeme hakiminin verdiği kararla bitmeyecek. Bikaç nedenden dolayı bitmeyecek, çünkü bu dava öncelikle bir rüşvet davası değil. İkincisi banka davası hiç değil. ABD buna benzer davalar açmış, başka ülkelerin bankaları yargılanmış ama ilk kez bir bankacı tutuklanıyor. Bunun nedeni çok açık; Hakan Atilla ABD’nin İran’a koyduğu ambargoyu delmenin yollarını öğreten kişi. Adına ister şebeke ister çete deyin, Hakan Atilla bu grubun içinde işlerin nasıl yapılması gerektiğini söylüyor ve mahkemede de bunları inkar etmiyor.

İkinci konu; Hakan Atilla’nın bu mahkemesinden çıkan karar sonrası Halk Bankası’na ayrı bir ceza gelecek. Yani Hakan Atilla banka adına yargılanmadı, çete adına yargılandı. Halk Bankası’na gelecek olan ceza konuşulmaya başlandı bile. Uzmanımsılar şimdi de bu rakamın düşürüleceğini söylüyor. Düşürülmesi için ciddi bir kulis başlatılmış bile, işadamına kadar göndermişler oraya ama kim olduğu saklı. Ama benim kulağıma gelen bişey var, o da bugüne kadar verilen en yüksek cezadan daha yüksek olacağı üzerine. Bugüne kadar verilen en yüksek ceza 9 milyar dolarla bir Fransız bankasına ait. Anlayacağınız Halk Bankası’na gelecek olan ceza indirimli haliyle 10 milyar dolar civarında olacak.

Öncelikle bu az bir para değil ve bunu kim ödeyecek, halk mı ödeyecek? İşin bir de başka bir boyutu var, o da konuyla ilgili daha 5 banka daha olduğu. Onlara da 3’er milyar dolar ceza geldiğini düşünürsek toplamda 25 milyar dolar gibi bir ceza ödenecek.

Şimdi gelelim, benim esas önem verdiğim bölüme, bu paraların nereye gittiğine. Reza Zarrab konusu ne zaman tartışılsa, bunun bir vatan-millet meselesi olduğu söyleniyor ve başka ülkeleri ilgilendirmediği anlatılıyor ya da buna çalışılıyor. Ancak bunu anlatanların hepsinin ortak bir noktası daha var ki onu ben de anlamakta zorlanıyorum: “Bu olayda Halk Bankası ve Türkiye kar etmedi ki, neden sorun yapıyorlar…”

İşte, ben de diyorum ki, kar etmeden neden bu kadar yüksek paralarla kaçak işler yapıldı. Kar edilmedi derken verilen rüşvetleri saymıyorum, ortadaki para bundan çok daha fazla ve o paranın nerede olduğu belli değil. Bu para Hizbullah’a mı gitti, bu para IŞİD’e mi gitti, bu parayla o gruplara silah mı alındı, bunun belgeleri Rusya’nın ve ABD’nin elinde var mı ve bu duruşma Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider mi?

Evet gider ve bunca paniğin nedeni de bu zaten. Önceki gün Beşiktaş Belediye başkanının görevden alınma nedeni de zaten bu konunun unutturulması ve tartışılmaması. Şaka değil, Reza Zarrab olayı sadece bir ambargo delinmesi ve Erdoğan’la birlikte 4 bakanın rüşvet alması olayı değil. Hele “Ama sayın Hakan Atilla hiç rüşvet almamış, tertemiz birisi” denilecek bir dava hiç değil. Bundan sonraki sorgu ve duruşmalarda Atilla’ya bu paranın nereye gittiği sorulacak.

Belki biliyorsunuzdur, Zarrab’ın ortağı İran’da idama mahkum edilmişti ama infaz durduruldu ve Zencani’nin 20 milyar doları geri getirmesi bekleniyor. Zencani yargılanırken ifadesinde 8,5 milyar doları Türkiye’de rüşvet olarak verdiğini söylüyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu kadar büyük bir rakamın kişiye özel rüşvet olma olasılığı yok. Yani İran’da parasının peşinde ve bu para Türkiye’de yada Türkiye tarafından kullanılmış ve dağıtılmış.

Anlayacağınız bu duruşma sonunda Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider ve Türkiye hükümeti ve başbakanı yargılanır. Bu mahkeme savaş suçlarına, insanlığa karşı işlenen suçlara, soykırım ve saldırı suçlarına bakıyor. Bu mahkemenin bir özelliği ülkeleri değil kişileri yargılaması.

Bence hem Hakan Atilla’ya hem de Reza Zarrab’a bundan sonra sorulacak sorular bu konular üzerinden yapılacak. Kolay gelsin diyeyim, du bakali n’olcek…   

Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Önemli gün ve gecelerin toplumsal huzurdaki işlevi

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Önemli gün ve gecelerin toplumsal huzurdaki işlevi

January 30, 2023
5k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Eğitimde yüksek motivasyon ve Charter okullar

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Eğitimde yüksek motivasyon ve Charter okullar

January 23, 2023
5.1k

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, “Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir” başlığıyla yazı kaleme aldı.

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, köşesinde ABD’de ki Zarrab davasına ilişkin yazı kaleme aldı. Yazıda 9 milyar dolarlık bir cezanın Halkbank’a kesilebileceğini belirten Nesin, Hakan Atilla’nın 6 suçun 5’inden suçlu bulunduğunu dile getirdi. Bu davanın sonucunda Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebileceğini de kaydeden Nesin, yazısına şu şekilde devam ediyor:

Televizyonu açtım, geçtim karşısına, merakla bekliyorum, birazdan Reza Zarrab davası sonuçlanacak. Sonuçlanacak dediğime bakmayın, sadece jüri karar verecek, mahkeme sonra devam edecek ve hakim kararı ona göre sonuçlanacak. Televizyondaki uzmanlar başka şeyler konuşuyorlar. Onlar aynı zamanda İran’daki ayaklanmanın da uzmanları, şimdilik onu konuşuyorlar, birazdan uzmanlık alanları yeni seçim yasası, seçim ittifakları, Suriye, Irak, Kürdistan, olursa deprem, olmazsa zelzele olarak değişecek ve en sonunda ABD yasa düzenleyicilerine taş çıkartırcasına Zarrab davasının uzmanlığını konuşacaklar.

Ve işte o an geldi, sanırım haber internetten Abdülkadir Selvi’nin telefonuna düşmüş, Ahu Özyurt okumadan suratı allak bullak olmuş durumda. Ahu Özyurt haberi okurken ilk 3-4 satırı karmakarışık okuyor, kimsenin bişey anladığı yok, oradan anlıyorum ki ceza büyük. Evet ceza onlara göre büyük, çünkü 6 suçlamanın 5’inden suçlu bulundu Halk Bankası dış işlerinden sorumlu genel müdür yardımcısı Hakan Atilla.


Nasıl üzgünler anlatamam, sanki onca rüşveti onlar yemiş de paralarını faiziyle geri ödeyecek gibiler. Zaten bütün konu da o ve bu ABD’yi neden ilgilendiriyor yarışındalar. Bu konuda en hafiye ve uzman konumundaki kişi zaten yıkılmış gibi, Abdülkadir Selvi’ye dokunsam ağlayacak ama neyse ki orada değilim, dokunmuyorum. En sonunda dayanamadı ve “Bu hakimin otel parasını Gülen’e bağlı bir hukuk bürosu ödedi, nasıl hakimlik yapar” tiradını söyledi ve son baklayı çıkardı ağzından: “Hakan Atilla’yı yakalayan polis Koreli, biliyorsunuz (Hayır bilmiyoruz) Hakan Atilla’nın eşi de Kore’li, acaba bundan dolayı tutuklanmış olabilir mi?”

Ne diyeyim, bu Kore’lilerde enişteye saygı da kalmamış, bizim gençliğimizde böyle miydi, bu Kore’liler, sanırım Kuzey ve Güney diye bölününce böyle oldu, belki de bu yüzden ‘Türkiye bölünmez, enişte üzülmez’ sloganı çok yaygın bizde. Ama yine de görevim, sevmesem de Selvi’ye son duyduğum haberi vermeliyim, Kore’liler olaylara bireysel bakmıyormuş, Kore Savaşı’na katıldık diye tutuklamış o polis Atilla’yı.

Selvi’ye bir soru daha, otel parası Gülen ekibi tarafından ödenen Süleyman Soylu nasıl içişleri bakanı olarak Gülencilere karşı mücadele edecek?

Neyse, işin ciddi yanına bakmak gerekiyor; bu dava 3 ay sonra mahkeme hakiminin verdiği kararla bitmeyecek. Bikaç nedenden dolayı bitmeyecek, çünkü bu dava öncelikle bir rüşvet davası değil. İkincisi banka davası hiç değil. ABD buna benzer davalar açmış, başka ülkelerin bankaları yargılanmış ama ilk kez bir bankacı tutuklanıyor. Bunun nedeni çok açık; Hakan Atilla ABD’nin İran’a koyduğu ambargoyu delmenin yollarını öğreten kişi. Adına ister şebeke ister çete deyin, Hakan Atilla bu grubun içinde işlerin nasıl yapılması gerektiğini söylüyor ve mahkemede de bunları inkar etmiyor.

İkinci konu; Hakan Atilla’nın bu mahkemesinden çıkan karar sonrası Halk Bankası’na ayrı bir ceza gelecek. Yani Hakan Atilla banka adına yargılanmadı, çete adına yargılandı. Halk Bankası’na gelecek olan ceza konuşulmaya başlandı bile. Uzmanımsılar şimdi de bu rakamın düşürüleceğini söylüyor. Düşürülmesi için ciddi bir kulis başlatılmış bile, işadamına kadar göndermişler oraya ama kim olduğu saklı. Ama benim kulağıma gelen bişey var, o da bugüne kadar verilen en yüksek cezadan daha yüksek olacağı üzerine. Bugüne kadar verilen en yüksek ceza 9 milyar dolarla bir Fransız bankasına ait. Anlayacağınız Halk Bankası’na gelecek olan ceza indirimli haliyle 10 milyar dolar civarında olacak.

Öncelikle bu az bir para değil ve bunu kim ödeyecek, halk mı ödeyecek? İşin bir de başka bir boyutu var, o da konuyla ilgili daha 5 banka daha olduğu. Onlara da 3’er milyar dolar ceza geldiğini düşünürsek toplamda 25 milyar dolar gibi bir ceza ödenecek.

Şimdi gelelim, benim esas önem verdiğim bölüme, bu paraların nereye gittiğine. Reza Zarrab konusu ne zaman tartışılsa, bunun bir vatan-millet meselesi olduğu söyleniyor ve başka ülkeleri ilgilendirmediği anlatılıyor ya da buna çalışılıyor. Ancak bunu anlatanların hepsinin ortak bir noktası daha var ki onu ben de anlamakta zorlanıyorum: “Bu olayda Halk Bankası ve Türkiye kar etmedi ki, neden sorun yapıyorlar…”

İşte, ben de diyorum ki, kar etmeden neden bu kadar yüksek paralarla kaçak işler yapıldı. Kar edilmedi derken verilen rüşvetleri saymıyorum, ortadaki para bundan çok daha fazla ve o paranın nerede olduğu belli değil. Bu para Hizbullah’a mı gitti, bu para IŞİD’e mi gitti, bu parayla o gruplara silah mı alındı, bunun belgeleri Rusya’nın ve ABD’nin elinde var mı ve bu duruşma Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider mi?

Evet gider ve bunca paniğin nedeni de bu zaten. Önceki gün Beşiktaş Belediye başkanının görevden alınma nedeni de zaten bu konunun unutturulması ve tartışılmaması. Şaka değil, Reza Zarrab olayı sadece bir ambargo delinmesi ve Erdoğan’la birlikte 4 bakanın rüşvet alması olayı değil. Hele “Ama sayın Hakan Atilla hiç rüşvet almamış, tertemiz birisi” denilecek bir dava hiç değil. Bundan sonraki sorgu ve duruşmalarda Atilla’ya bu paranın nereye gittiği sorulacak.

Belki biliyorsunuzdur, Zarrab’ın ortağı İran’da idama mahkum edilmişti ama infaz durduruldu ve Zencani’nin 20 milyar doları geri getirmesi bekleniyor. Zencani yargılanırken ifadesinde 8,5 milyar doları Türkiye’de rüşvet olarak verdiğini söylüyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu kadar büyük bir rakamın kişiye özel rüşvet olma olasılığı yok. Yani İran’da parasının peşinde ve bu para Türkiye’de yada Türkiye tarafından kullanılmış ve dağıtılmış.

Anlayacağınız bu duruşma sonunda Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider ve Türkiye hükümeti ve başbakanı yargılanır. Bu mahkeme savaş suçlarına, insanlığa karşı işlenen suçlara, soykırım ve saldırı suçlarına bakıyor. Bu mahkemenin bir özelliği ülkeleri değil kişileri yargılaması.

Bence hem Hakan Atilla’ya hem de Reza Zarrab’a bundan sonra sorulacak sorular bu konular üzerinden yapılacak. Kolay gelsin diyeyim, du bakali n’olcek…   

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, “Erdoğan Zarrab davasıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebilir” başlığıyla yazı kaleme aldı.

Gazeteci-Yazar Ahmet Nesin, köşesinde ABD’de ki Zarrab davasına ilişkin yazı kaleme aldı. Yazıda 9 milyar dolarlık bir cezanın Halkbank’a kesilebileceğini belirten Nesin, Hakan Atilla’nın 6 suçun 5’inden suçlu bulunduğunu dile getirdi. Bu davanın sonucunda Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sevk edilebileceğini de kaydeden Nesin, yazısına şu şekilde devam ediyor:

Televizyonu açtım, geçtim karşısına, merakla bekliyorum, birazdan Reza Zarrab davası sonuçlanacak. Sonuçlanacak dediğime bakmayın, sadece jüri karar verecek, mahkeme sonra devam edecek ve hakim kararı ona göre sonuçlanacak. Televizyondaki uzmanlar başka şeyler konuşuyorlar. Onlar aynı zamanda İran’daki ayaklanmanın da uzmanları, şimdilik onu konuşuyorlar, birazdan uzmanlık alanları yeni seçim yasası, seçim ittifakları, Suriye, Irak, Kürdistan, olursa deprem, olmazsa zelzele olarak değişecek ve en sonunda ABD yasa düzenleyicilerine taş çıkartırcasına Zarrab davasının uzmanlığını konuşacaklar.

Ve işte o an geldi, sanırım haber internetten Abdülkadir Selvi’nin telefonuna düşmüş, Ahu Özyurt okumadan suratı allak bullak olmuş durumda. Ahu Özyurt haberi okurken ilk 3-4 satırı karmakarışık okuyor, kimsenin bişey anladığı yok, oradan anlıyorum ki ceza büyük. Evet ceza onlara göre büyük, çünkü 6 suçlamanın 5’inden suçlu bulundu Halk Bankası dış işlerinden sorumlu genel müdür yardımcısı Hakan Atilla.


Nasıl üzgünler anlatamam, sanki onca rüşveti onlar yemiş de paralarını faiziyle geri ödeyecek gibiler. Zaten bütün konu da o ve bu ABD’yi neden ilgilendiriyor yarışındalar. Bu konuda en hafiye ve uzman konumundaki kişi zaten yıkılmış gibi, Abdülkadir Selvi’ye dokunsam ağlayacak ama neyse ki orada değilim, dokunmuyorum. En sonunda dayanamadı ve “Bu hakimin otel parasını Gülen’e bağlı bir hukuk bürosu ödedi, nasıl hakimlik yapar” tiradını söyledi ve son baklayı çıkardı ağzından: “Hakan Atilla’yı yakalayan polis Koreli, biliyorsunuz (Hayır bilmiyoruz) Hakan Atilla’nın eşi de Kore’li, acaba bundan dolayı tutuklanmış olabilir mi?”

Ne diyeyim, bu Kore’lilerde enişteye saygı da kalmamış, bizim gençliğimizde böyle miydi, bu Kore’liler, sanırım Kuzey ve Güney diye bölününce böyle oldu, belki de bu yüzden ‘Türkiye bölünmez, enişte üzülmez’ sloganı çok yaygın bizde. Ama yine de görevim, sevmesem de Selvi’ye son duyduğum haberi vermeliyim, Kore’liler olaylara bireysel bakmıyormuş, Kore Savaşı’na katıldık diye tutuklamış o polis Atilla’yı.

Selvi’ye bir soru daha, otel parası Gülen ekibi tarafından ödenen Süleyman Soylu nasıl içişleri bakanı olarak Gülencilere karşı mücadele edecek?

Neyse, işin ciddi yanına bakmak gerekiyor; bu dava 3 ay sonra mahkeme hakiminin verdiği kararla bitmeyecek. Bikaç nedenden dolayı bitmeyecek, çünkü bu dava öncelikle bir rüşvet davası değil. İkincisi banka davası hiç değil. ABD buna benzer davalar açmış, başka ülkelerin bankaları yargılanmış ama ilk kez bir bankacı tutuklanıyor. Bunun nedeni çok açık; Hakan Atilla ABD’nin İran’a koyduğu ambargoyu delmenin yollarını öğreten kişi. Adına ister şebeke ister çete deyin, Hakan Atilla bu grubun içinde işlerin nasıl yapılması gerektiğini söylüyor ve mahkemede de bunları inkar etmiyor.

İkinci konu; Hakan Atilla’nın bu mahkemesinden çıkan karar sonrası Halk Bankası’na ayrı bir ceza gelecek. Yani Hakan Atilla banka adına yargılanmadı, çete adına yargılandı. Halk Bankası’na gelecek olan ceza konuşulmaya başlandı bile. Uzmanımsılar şimdi de bu rakamın düşürüleceğini söylüyor. Düşürülmesi için ciddi bir kulis başlatılmış bile, işadamına kadar göndermişler oraya ama kim olduğu saklı. Ama benim kulağıma gelen bişey var, o da bugüne kadar verilen en yüksek cezadan daha yüksek olacağı üzerine. Bugüne kadar verilen en yüksek ceza 9 milyar dolarla bir Fransız bankasına ait. Anlayacağınız Halk Bankası’na gelecek olan ceza indirimli haliyle 10 milyar dolar civarında olacak.

Öncelikle bu az bir para değil ve bunu kim ödeyecek, halk mı ödeyecek? İşin bir de başka bir boyutu var, o da konuyla ilgili daha 5 banka daha olduğu. Onlara da 3’er milyar dolar ceza geldiğini düşünürsek toplamda 25 milyar dolar gibi bir ceza ödenecek.

Şimdi gelelim, benim esas önem verdiğim bölüme, bu paraların nereye gittiğine. Reza Zarrab konusu ne zaman tartışılsa, bunun bir vatan-millet meselesi olduğu söyleniyor ve başka ülkeleri ilgilendirmediği anlatılıyor ya da buna çalışılıyor. Ancak bunu anlatanların hepsinin ortak bir noktası daha var ki onu ben de anlamakta zorlanıyorum: “Bu olayda Halk Bankası ve Türkiye kar etmedi ki, neden sorun yapıyorlar…”

İşte, ben de diyorum ki, kar etmeden neden bu kadar yüksek paralarla kaçak işler yapıldı. Kar edilmedi derken verilen rüşvetleri saymıyorum, ortadaki para bundan çok daha fazla ve o paranın nerede olduğu belli değil. Bu para Hizbullah’a mı gitti, bu para IŞİD’e mi gitti, bu parayla o gruplara silah mı alındı, bunun belgeleri Rusya’nın ve ABD’nin elinde var mı ve bu duruşma Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider mi?

Evet gider ve bunca paniğin nedeni de bu zaten. Önceki gün Beşiktaş Belediye başkanının görevden alınma nedeni de zaten bu konunun unutturulması ve tartışılmaması. Şaka değil, Reza Zarrab olayı sadece bir ambargo delinmesi ve Erdoğan’la birlikte 4 bakanın rüşvet alması olayı değil. Hele “Ama sayın Hakan Atilla hiç rüşvet almamış, tertemiz birisi” denilecek bir dava hiç değil. Bundan sonraki sorgu ve duruşmalarda Atilla’ya bu paranın nereye gittiği sorulacak.

Belki biliyorsunuzdur, Zarrab’ın ortağı İran’da idama mahkum edilmişti ama infaz durduruldu ve Zencani’nin 20 milyar doları geri getirmesi bekleniyor. Zencani yargılanırken ifadesinde 8,5 milyar doları Türkiye’de rüşvet olarak verdiğini söylüyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu kadar büyük bir rakamın kişiye özel rüşvet olma olasılığı yok. Yani İran’da parasının peşinde ve bu para Türkiye’de yada Türkiye tarafından kullanılmış ve dağıtılmış.

Anlayacağınız bu duruşma sonunda Birleşmiş Milletler Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gider ve Türkiye hükümeti ve başbakanı yargılanır. Bu mahkeme savaş suçlarına, insanlığa karşı işlenen suçlara, soykırım ve saldırı suçlarına bakıyor. Bu mahkemenin bir özelliği ülkeleri değil kişileri yargılaması.

Bence hem Hakan Atilla’ya hem de Reza Zarrab’a bundan sonra sorulacak sorular bu konular üzerinden yapılacak. Kolay gelsin diyeyim, du bakali n’olcek…   

ShareTweetShare
Previous Post

Fransız Gazeteci: Türk gazetecilerin soramadığını sordum

Next Post

Fazla ödeme gerekçesiyle Cenk Tosun’un parasını kesmek istediler..

İLGİLİ HABERLER

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Önemli gün ve gecelerin toplumsal huzurdaki işlevi
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Önemli gün ve gecelerin toplumsal huzurdaki işlevi

January 30, 2023
5k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Eğitimde yüksek motivasyon ve Charter okullar
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Eğitimde yüksek motivasyon ve Charter okullar

January 23, 2023
5.1k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Üzerine düşeni yapanlar ilahi destek umabilir
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Üzerine düşeni yapanlar ilahi destek umabilir

January 16, 2023
5.1k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Kendini sorgulamayan, sorgulanmaktan kaçınanların acınası hali
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Kendini sorgulamayan, sorgulanmaktan kaçınanların acınası hali

January 9, 2023
5.1k
Türkiye’de Emniyet Teşkilatı’nı kimler yönetiyor?
ANALİZ

Türkiye’de Emniyet Teşkilatı’nı kimler yönetiyor?

January 8, 2023
5.2k
İsmail S. Gülümser’in yazısı: Engeller, mücadele azmini koruyanlarla aşılır
ANALİZ

İsmail S. Gülümser’in yazısı: Engeller, mücadele azmini koruyanlarla aşılır

January 3, 2023
5.1k
Daha Fazla Haber

‘Finansal toksisite’ Kanser hastalarında yeni bir yan etki olarak kabul ediliyor

‘Finansal toksisite’ Kanser hastalarında yeni bir yan etki olarak kabul ediliyor
by aktifhabercom
February 4, 2023
0
5k

Devamını oku

Aynı gemideyiz! Türkiye’ye girmesi engellenen asbestli uçak gemisi okyanusta batırıldı 

Aynı gemideyiz! Türkiye’ye girmesi engellenen asbestli uçak gemisi okyanusta batırıldı 
by aktifhabercom
February 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Tahmin edilen 220 milyon: Polisin ‘çocuk gelin’ operasyonunda 2 bin erkek tutuklandı

Tahmin edilen 220 milyon: Polisin ‘çocuk gelin’ operasyonunda 2 bin erkek tutuklandı
by aktifhabercom
February 4, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Ahlâk polisi gidince başörtüsü takan kalmadı! İran’da kameralı kontroller başlıyor

Ahlâk polisi gidince başörtüsü takan kalmadı! İran’da kameralı kontroller başlıyor
by aktifhabercom
February 4, 2023
0
5k

Devamını oku

‘İtirazım adaya değil’ İYİ Partili Özlale ‘Onay makamı değiliz’ sözüne açıklık getirdi

‘İtirazım adaya değil’ İYİ Partili Özlale ‘Onay makamı değiliz’ sözüne açıklık getirdi
by aktifhabercom
February 4, 2023
0
5k

Devamını oku

Alman Anayasa Mahkemesi’nden başörtüsü kararı

Alman Anayasa Mahkemesi’nden başörtüsü kararı
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.3k

Devamını oku

İsviçre‘de adam kaçırmaya kalkan elçilik çalışanları Moskova’ya görevlendirmiş

İsviçre‘de adam kaçırmaya kalkan elçilik çalışanları Moskova’ya görevlendirmiş
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.3k

Devamını oku

Ertuğrul Günay, Erdoğan’ın neden 3. kez aday olamayacağını tane tane anlattı

Ertuğrul Günay, Erdoğan’ın neden 3. kez aday olamayacağını tane tane anlattı
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Harun Tokak’tan MİT’in yayın organı Sabah’a cevap: Onlardan korkacak olsaydık, akşam yemeğini Saray’da yerdik

Harun Tokak’tan MİT’in yayın organı Sabah’a cevap: Onlardan korkacak olsaydık, akşam yemeğini Saray’da yerdik
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.2k

Devamını oku

14 Boğaziçilinin yargılandığı davada, öğrencilere 1’er yıl hapis cezası verildi

14 Boğaziçilinin yargılandığı davada, öğrencilere 1’er yıl hapis cezası verildi
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

Bahçeli’yi küplere bindirecek öneri: MHP’nin önündeki caddeye Sinan Ateş’in adı verilsin

Bahçeli’yi küplere bindirecek öneri: MHP’nin önündeki caddeye Sinan Ateş’in adı verilsin
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

Eski YÖK Başkanı: RTE’den hesap sorulmalı, akrabalarının servetleri sorgulanmalıdır

Eski YÖK Başkanı: RTE’den hesap sorulmalı, akrabalarının servetleri sorgulanmalıdır
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.1k

Devamını oku

AKP muhalifleri takip ettiriyor: Türkiye‘nin Düsseldorf  Başkonsolosluğu‘nda casusluk skandalı

AKP muhalifleri takip ettiriyor: Türkiye‘nin Düsseldorf  Başkonsolosluğu‘nda casusluk skandalı
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5.3k

Devamını oku

Kılıçdaroğlu: Memleket elden gitmiş; A partisi, B partisi diye mi tartışacağız?

Kılıçdaroğlu: Memleket elden gitmiş; A partisi, B partisi diye mi tartışacağız?
by Özkan yazar
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

Adaylık açıklaması: İsmim üzerinde mutabakat olursa itiraz etmem

Adaylık açıklaması: İsmim üzerinde mutabakat olursa itiraz etmem
by aktifhabercom
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

ABD’li 29 senatörden çağrı: F-16 satışını, Türkiye Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyeliklerini onaylayana kadar erteleyin

ABD’li 29 senatörden çağrı: F-16 satışını, Türkiye Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyeliklerini onaylayana kadar erteleyin
by aktifhabercom
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

Alman istihbaratı noktayı koydu: Sürgündeki gazeteciler takip ve tehditle sindirilmeye çalışılıyor

Alman istihbaratı noktayı koydu: Sürgündeki gazeteciler takip ve tehditle sindirilmeye çalışılıyor
by aktifhabercom
February 3, 2023
0
5.1k

Devamını oku

SGK’dan açıklama: Sonraki bir tarihte bağlansa bile EYT aylıkları 1 Mart’tan itibaren hesaplanacak

SGK’dan açıklama: Sonraki bir tarihte bağlansa bile EYT aylıkları 1 Mart’tan itibaren hesaplanacak
by aktifhabercom
February 3, 2023
0
5.1k

Devamını oku

ENAG açıkladı: Ocak ayında enflasyon yüzde 9,18 artarken, yıllık artış yüzde 121,62 oldu

ENAG açıkladı: Ocak ayında enflasyon yüzde 9,18 artarken, yıllık artış yüzde 121,62 oldu
by aktifhabercom
February 3, 2023
0
5k

Devamını oku

SONAR Araştırma’nın sahibi Hakan Bayrakçı canlı yayında tırnak kesti

SONAR Araştırma’nın sahibi Hakan Bayrakçı canlı yayında tırnak kesti
by Özkan yazar
February 2, 2023
0
5.3k

Devamını oku
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.