Beyoğlu’nda, Remzi Gelener’in köpek tasmasıyla boğularak öldürülmesine ilişkin biri tutuklu 5 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı.
İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Muhammet Demiryapan, başka suçtan tutuklu Hakan Yazman ile tutuksuz sanıklar Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze katıldı. Başka suçtan tutuklu sanık Abdullah Kılınç’ın cezaevinden SEGBİS’le katıldığı duruşmada, müdahil Şeyhmus Gelener de hazır bulundu.
Duruşmada söz alan müdahil Gelener’in avukatı Ahmet Şentürk, savcılığın, mütalaasındaki “tek sanığın cinayetten ceza alması” görüşüne katılmadıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Zira sanıklar kendi aralarında anlaşmışlar ve 50-60 metrekarelik evde gerçekleştirilen bir cinayet sonrasında hepsi bu evin içinde oldukları halde bir kişinin üzerine suçu yıkmışlar. Diğerleri de bu suçtan kurtulmaya çabalıyor. Bir kişinin işlediği cinayet suçuna, diğer sanıkların arkadaşlık ilişkileri gibi basit gerekçelerle karışıp cinayet işleyen kişiye ve cesedin taşınmasına yardım etmeleri, hayatın olağan akışına uygun değildir. Biz, tüm sanıkların işlenen cinayetin bizzat içinde olduklarını, asıl fail olduklarını düşünüyoruz. Tüm sanıkların tasarlayarak ve canavarca bir hisle kasten öldürme suçundan cezalandırılmasını talep ediyoruz.”
Tutuksuz sanıklar Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin avukatı Ali Kemal Atçeken de müvekkillerine isnat edilen “suç delillerini yok etme” suçunun unsurlarının oluşmadığını savunarak, “Cinayet olayından sonra sanıklar şoka girmişler ve ağlamaya başlamışlardır. Öldürme ve maktulün götürülüp gömülme aşamasına katılmamışlardır. Eylemlere bizzat iştirak etmemişlerdir. Beraat talep ediyoruz.” dedi.
“KENDİMİ SAVUNMAK İÇİN ÖLDÜRDÜM”
Mahkeme heyetince davaya son verileceği belirtilerek son sözleri sorulan sanıklardan Muhammet Demiryapan, öldürme olayını kendini savunmak amacıyla gerçekleştirdiğini belirterek, “Olayın başından beri Remzi Gelener’i evden uzaklaştırmaya çalıştım ancak o evde kalmaya ısrar etti. Onun bu davranışları karşısında ben bu olayı gerçekleştirdim. Pişmanım.” diye konuştu.
Sanık Hakan Yazman da mahkemece verilecek karara saygılı olduğunu belirterek, olaydan dolayı pişmanlık duyduğunu söyledi.
Söz verilen diğer sanıklar ise suçsuz olduklarını beyan edip beraatlerini istedi.
25 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Muhammet Demiryapan’ın, “maktul Remzi Geneler’i kasten öldürme” suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.
Diğer sanıklar Hakan Yazman, Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin, sanık Demiryapan’ın maktulü öldürmesinden sonra, cesedin evden taşınıp arazide bir yere götürülerek gömülmesi konusunda fikir birliği içerisine girdikleri, birlikte plan yaptıkları ve sanık Hakan Yazman’ın getirdiği araçla cesedi boş bir araziye götürerek gömdüklerine kanaat getiren heyet, bu sanıkları, fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek “suç delillerini yok etme” suçunu işledikleri gerekçesiyle dörder yıl hapis cezasına çarptırdı.
Sanıklardan Hakan Yazman’ın sabıkalı olmasını dikkate alan heyet, bu kişinin cezasında herhangi bir indirim uygulamazken, diğer sanıklar Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin ise sabıkasız oluşlarını lehlerine indirim sayarak cezalarını 3 yıl dörder ay hapis cezasına çevirdi.
Sanıklar Muhammet Demiryapan, Hakan Yazman ve Abdullah Kılınç hakkında, “usulsüz ölü gömmek” suçundan ceza istendiğini hatırlatan heyet, bu kişiler hakkında zaten “suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme” suçundan hüküm kurulduğu için bu suçtan beraatine hükmetti.
HIRSIZLIK İÇİN SUÇ DUYURUSU
Mahkeme heyeti, Muhammet Demiryapan, Hakan Yazman ve Abdullah Kılınç’ın, “Maktulü gömmek için bir mezarlıktan kazma kürek almak ve maktule ait külotu dışındaki tüm eşyasını üzerinden almak” suretiyle olaydan sonra ayrıca iki ayrı hırsızlık fiilini gerçekleştirdiklerini belirterek, bu suçlardan soruşturma yapılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, karar kesinleştiğinde ihbarda bulunulmasına karar verdi.
Sanıklar Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin, “maktulün eve geldiğinde aşırı alkollü olduğu” beyanında bulunduklarını hatırlatan mahkeme, maktulün öldürülmeden önce alkol almadığına dair Adli Tıp Kurumu raporunun bulunduğuna dikkati çekip alkolün ölüm olayından sonra cesette meydana çıktığına işaret etti.
EVDE FARKLI ŞAHISLARA AİT KAN İZİ
Kimlikleri tespit edilemeyen biri kadın üç tanığın da suçun işlendiği esnada veya öncesinde evde mevcut olduklarına dair olay yeri görüntü kayıtları ile maktul ve sanıklardan farklı şahıslara ait kan lekelerinden elde edilen DNA’ların da olay yerinde bulunduğunun tespit edildiğini kaydeden heyet, bu sanıklarla ilgili ayrıca, “kasten öldürme suçuna iştirak” suçundan da soruşturma yapılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasını hükme bağladı.
Habertürk
Beyoğlu’nda, Remzi Gelener’in köpek tasmasıyla boğularak öldürülmesine ilişkin biri tutuklu 5 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı.
İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Muhammet Demiryapan, başka suçtan tutuklu Hakan Yazman ile tutuksuz sanıklar Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze katıldı. Başka suçtan tutuklu sanık Abdullah Kılınç’ın cezaevinden SEGBİS’le katıldığı duruşmada, müdahil Şeyhmus Gelener de hazır bulundu.
Duruşmada söz alan müdahil Gelener’in avukatı Ahmet Şentürk, savcılığın, mütalaasındaki “tek sanığın cinayetten ceza alması” görüşüne katılmadıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Zira sanıklar kendi aralarında anlaşmışlar ve 50-60 metrekarelik evde gerçekleştirilen bir cinayet sonrasında hepsi bu evin içinde oldukları halde bir kişinin üzerine suçu yıkmışlar. Diğerleri de bu suçtan kurtulmaya çabalıyor. Bir kişinin işlediği cinayet suçuna, diğer sanıkların arkadaşlık ilişkileri gibi basit gerekçelerle karışıp cinayet işleyen kişiye ve cesedin taşınmasına yardım etmeleri, hayatın olağan akışına uygun değildir. Biz, tüm sanıkların işlenen cinayetin bizzat içinde olduklarını, asıl fail olduklarını düşünüyoruz. Tüm sanıkların tasarlayarak ve canavarca bir hisle kasten öldürme suçundan cezalandırılmasını talep ediyoruz.”
Tutuksuz sanıklar Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin avukatı Ali Kemal Atçeken de müvekkillerine isnat edilen “suç delillerini yok etme” suçunun unsurlarının oluşmadığını savunarak, “Cinayet olayından sonra sanıklar şoka girmişler ve ağlamaya başlamışlardır. Öldürme ve maktulün götürülüp gömülme aşamasına katılmamışlardır. Eylemlere bizzat iştirak etmemişlerdir. Beraat talep ediyoruz.” dedi.
“KENDİMİ SAVUNMAK İÇİN ÖLDÜRDÜM”
Mahkeme heyetince davaya son verileceği belirtilerek son sözleri sorulan sanıklardan Muhammet Demiryapan, öldürme olayını kendini savunmak amacıyla gerçekleştirdiğini belirterek, “Olayın başından beri Remzi Gelener’i evden uzaklaştırmaya çalıştım ancak o evde kalmaya ısrar etti. Onun bu davranışları karşısında ben bu olayı gerçekleştirdim. Pişmanım.” diye konuştu.
Sanık Hakan Yazman da mahkemece verilecek karara saygılı olduğunu belirterek, olaydan dolayı pişmanlık duyduğunu söyledi.
Söz verilen diğer sanıklar ise suçsuz olduklarını beyan edip beraatlerini istedi.
25 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Muhammet Demiryapan’ın, “maktul Remzi Geneler’i kasten öldürme” suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.
Diğer sanıklar Hakan Yazman, Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin, sanık Demiryapan’ın maktulü öldürmesinden sonra, cesedin evden taşınıp arazide bir yere götürülerek gömülmesi konusunda fikir birliği içerisine girdikleri, birlikte plan yaptıkları ve sanık Hakan Yazman’ın getirdiği araçla cesedi boş bir araziye götürerek gömdüklerine kanaat getiren heyet, bu sanıkları, fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek “suç delillerini yok etme” suçunu işledikleri gerekçesiyle dörder yıl hapis cezasına çarptırdı.
Sanıklardan Hakan Yazman’ın sabıkalı olmasını dikkate alan heyet, bu kişinin cezasında herhangi bir indirim uygulamazken, diğer sanıklar Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin ise sabıkasız oluşlarını lehlerine indirim sayarak cezalarını 3 yıl dörder ay hapis cezasına çevirdi.
Sanıklar Muhammet Demiryapan, Hakan Yazman ve Abdullah Kılınç hakkında, “usulsüz ölü gömmek” suçundan ceza istendiğini hatırlatan heyet, bu kişiler hakkında zaten “suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme” suçundan hüküm kurulduğu için bu suçtan beraatine hükmetti.
HIRSIZLIK İÇİN SUÇ DUYURUSU
Mahkeme heyeti, Muhammet Demiryapan, Hakan Yazman ve Abdullah Kılınç’ın, “Maktulü gömmek için bir mezarlıktan kazma kürek almak ve maktule ait külotu dışındaki tüm eşyasını üzerinden almak” suretiyle olaydan sonra ayrıca iki ayrı hırsızlık fiilini gerçekleştirdiklerini belirterek, bu suçlardan soruşturma yapılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, karar kesinleştiğinde ihbarda bulunulmasına karar verdi.
Sanıklar Abdullah Kılınç, Zhanetta ve kızı Tamar Vashakidze’nin, “maktulün eve geldiğinde aşırı alkollü olduğu” beyanında bulunduklarını hatırlatan mahkeme, maktulün öldürülmeden önce alkol almadığına dair Adli Tıp Kurumu raporunun bulunduğuna dikkati çekip alkolün ölüm olayından sonra cesette meydana çıktığına işaret etti.
EVDE FARKLI ŞAHISLARA AİT KAN İZİ
Kimlikleri tespit edilemeyen biri kadın üç tanığın da suçun işlendiği esnada veya öncesinde evde mevcut olduklarına dair olay yeri görüntü kayıtları ile maktul ve sanıklardan farklı şahıslara ait kan lekelerinden elde edilen DNA’ların da olay yerinde bulunduğunun tespit edildiğini kaydeden heyet, bu sanıklarla ilgili ayrıca, “kasten öldürme suçuna iştirak” suçundan da soruşturma yapılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasını hükme bağladı.
Habertürk