Teknolojinin petrole galabe çaldığı bir devirde yaşıyoruz artık.
Her geçen gün daha da ilerleyen teknoloji ile bir zamanlar bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz sahneler, pratik hayatta da görülmeye başlandı.
Tıpkı bir insan gibi tepkiler veren Robot Sophia, bunun en iyi örneklerinden…
OECD de robotlaşma konusu üzerine bir rapor hazırladı.
Web Tekno’da yer alan habere göre, otomasyon ve robotlaşma tüm iş kollarında hüküm sürmeyecek. Yalnızca kalifiye olmayan pozisyonların robotlaşmanın esiri olacağı belirtiliyor.
Rapor, işlerin yalnızca yüzde 14’ünün tamamen otomasyona dayalı olduğunu ortaya koyuyor. Buna göre, robotlaşma yalnızca 66 milyon kişiyi işinden edecek.
OECD’ye göre birçok iş karmaşık sosyal ilişkiler, yaratıcılık, derin akıl yürütme ve düzenli olmayan bir ortamda fiziksel aktivite gerektiriyor. Bu nedenle bu işlerin tamamen robotlaştırılması söz konusu olmayacak. Robotlaşma oranının belli bir seviyenin üzerine çıkmayacak olması da kitlesel bir işsizliğin söz konusu olmayacağı anlamına geliyor.
OECD İstihdam ve Sosyal İlişkiler Direktörü Stefano Scarpetta, büyük bir fabrikada çalışan otomobil tamircisi ile bağımsız bir atölyede çalışan otomobil tamircisinin asla bir olmayacağını, bağımsız bir atölyede çalışan tamircinin işi teknolojik olarak değişse de asla robotlaştırılamayacağını belirtti.
Scarpetta’ya göre asıl tehlike, yüksek maaşlı işler ile düşük maaşlı ve ‘maharet’ gerektirmeyen işler arasındaki uçurumun artacak olması. Otomasyonun daha çok kalifiye olmayan pozisyonlarda gerçekleşeceğini belirten Scarpetta, bu pozisyonlardakilerin daha da aşağı düşebileceğini söyledi.
OECD’nin raporuna göre robotlaşmadan en az etkilenecek ülkeler İngilizce konuşan ülkeler, İskandinav ülkeleri ve Hollanda olacak. En fazla etkilenecek ülkeler ise Almanya, Japonya, Güney ve Doğu Avrupa ülkeleri olacak. Nedeni ise bu ülkelerin üretim odaklı ve otomasyonun daha çok madencilik, inşaat ve sanayi sektörleri gibi ‘iyi eğitim’ gerektirmeyen işler olması.
