Başkanlık anayasasının Saray’a geç gönderilmesi “AKP’nin ‘Hayır’ korkusuna” yorulurken yandaşlar da kaygılarını dile getirmeyi sürdürüyor. AKP için tablonun netleşmediği ortada
Koru’nun bir ‘kahvehane sohbeti’ aktarmadığı düşünülürse bu anket sonucunun AKP’lilerin etkin sayılabilecek isimlerinin tercihleri sonucunda, şekillendiğini söylemek yanlış olmaz.
Koru yazının devamında da bu referandumun AKP için bir ‘taşma noktası’ olabileceği uyarısını yapıyor. ‘Taşma noktası’ kavramını özetle “O güne kadar beklendiği biçimde davranan grubun bir anda fikir değiştirmesi” olarak tanımlayan Koru, “Duralım ve soralım: Acaba ‘sistem değişikliği’ AK Parti açısından bir ‘taşma noktası’ mıdır?” diyor.
Taşgetiren kaygılı
Bu yorumlar, bir anlamda AKP merkezinin/Saray’ın dışına itilmiş olan Koru’yla da sınırlı değil. Dün, Star gazetesi başyazarı Ahmet Taşgetiren de referandumdan ‘Hayır’ kararı çıkması ihtimaline dikkat çekti. Bu ihtimal karşısında dile getirilen senaryoyu “Seçime gidilir, HDP ve MHP baraj altında kalır, Ak Parti 367’nin üstünde Meclis’e gelir ve anayasa değişikliğini yapar. 3 Kasım’da yüzde 34 oyla Meclis’te üçte iki çoğunluğu sağlamadı mı?” ifadeleriyle aktaran Taşgetiren, yazısının devamında ise “Halk oylamasında reddedilen bir şeyi, yeniden Meclis’ten geçirmek mümkün olur mu?” sorununu sordu; söz konusu senaryonun ‘hiç de kolay olmayacağına’ dikkat çekti. Taşgetiren, yazısını şöyle bitirdi: “Referandumda reddedilen bir anayasa değişikliğinden sonra Cumhurbaşkanı – Hükümet ilişkileri, bugünkü ‘fiili’ durum gibi bile devam edebilir mi?
Referandumdan ‘Hayır’ çıkaran bir muhalefet iktidarı rahat bırakır mı?”
Tablo netleşmiyor
AKP’ye yakınlığıyla bilinen yazar Abdülkadir Selvi de geçen günlerdeki bir yazısında AKP’nin referandum için ‘kaygılı’ olduğunu açık etmişti. Başbakan Binali Yıldırım’ın bulunduğu bir toplantıda “Yüzde 60-70 evet çıkar” gibi uçuk senaryoların değil, ‘gerçekçi tespitlerin’ masaya yatırıldığını söyleyen Selvi, “Bu durumda referanduma gidilirken evet cephesinin yüzde 46 seviyesinde olduğu tespiti yapılıyor. Kürt oylarını kazanmaya yönelik olarak ayrı bir strateji oluşturulması öneriliyor” demişti.
AKP’ye en yakın sayılabilecek isimlerin referandum hakkındaki yorumları, beklenen sandığın kurulmasına yaklaşık 2 ay kalmışken tablonun iktidar partisi açısından hala netleşmediğini gösteriyor.
Başkanlık anayasasının Saray’a geç gönderilmesi “AKP’nin ‘Hayır’ korkusuna” yorulurken yandaşlar da kaygılarını dile getirmeyi sürdürüyor. AKP için tablonun netleşmediği ortada
Koru’nun bir ‘kahvehane sohbeti’ aktarmadığı düşünülürse bu anket sonucunun AKP’lilerin etkin sayılabilecek isimlerinin tercihleri sonucunda, şekillendiğini söylemek yanlış olmaz.
Koru yazının devamında da bu referandumun AKP için bir ‘taşma noktası’ olabileceği uyarısını yapıyor. ‘Taşma noktası’ kavramını özetle “O güne kadar beklendiği biçimde davranan grubun bir anda fikir değiştirmesi” olarak tanımlayan Koru, “Duralım ve soralım: Acaba ‘sistem değişikliği’ AK Parti açısından bir ‘taşma noktası’ mıdır?” diyor.
Taşgetiren kaygılı
Bu yorumlar, bir anlamda AKP merkezinin/Saray’ın dışına itilmiş olan Koru’yla da sınırlı değil. Dün, Star gazetesi başyazarı Ahmet Taşgetiren de referandumdan ‘Hayır’ kararı çıkması ihtimaline dikkat çekti. Bu ihtimal karşısında dile getirilen senaryoyu “Seçime gidilir, HDP ve MHP baraj altında kalır, Ak Parti 367’nin üstünde Meclis’e gelir ve anayasa değişikliğini yapar. 3 Kasım’da yüzde 34 oyla Meclis’te üçte iki çoğunluğu sağlamadı mı?” ifadeleriyle aktaran Taşgetiren, yazısının devamında ise “Halk oylamasında reddedilen bir şeyi, yeniden Meclis’ten geçirmek mümkün olur mu?” sorununu sordu; söz konusu senaryonun ‘hiç de kolay olmayacağına’ dikkat çekti. Taşgetiren, yazısını şöyle bitirdi: “Referandumda reddedilen bir anayasa değişikliğinden sonra Cumhurbaşkanı – Hükümet ilişkileri, bugünkü ‘fiili’ durum gibi bile devam edebilir mi?
Referandumdan ‘Hayır’ çıkaran bir muhalefet iktidarı rahat bırakır mı?”
Tablo netleşmiyor
AKP’ye yakınlığıyla bilinen yazar Abdülkadir Selvi de geçen günlerdeki bir yazısında AKP’nin referandum için ‘kaygılı’ olduğunu açık etmişti. Başbakan Binali Yıldırım’ın bulunduğu bir toplantıda “Yüzde 60-70 evet çıkar” gibi uçuk senaryoların değil, ‘gerçekçi tespitlerin’ masaya yatırıldığını söyleyen Selvi, “Bu durumda referanduma gidilirken evet cephesinin yüzde 46 seviyesinde olduğu tespiti yapılıyor. Kürt oylarını kazanmaya yönelik olarak ayrı bir strateji oluşturulması öneriliyor” demişti.
AKP’ye en yakın sayılabilecek isimlerin referandum hakkındaki yorumları, beklenen sandığın kurulmasına yaklaşık 2 ay kalmışken tablonun iktidar partisi açısından hala netleşmediğini gösteriyor.
Başkanlık anayasasının Saray’a geç gönderilmesi “AKP’nin ‘Hayır’ korkusuna” yorulurken yandaşlar da kaygılarını dile getirmeyi sürdürüyor. AKP için tablonun netleşmediği ortada
Koru’nun bir ‘kahvehane sohbeti’ aktarmadığı düşünülürse bu anket sonucunun AKP’lilerin etkin sayılabilecek isimlerinin tercihleri sonucunda, şekillendiğini söylemek yanlış olmaz.
Koru yazının devamında da bu referandumun AKP için bir ‘taşma noktası’ olabileceği uyarısını yapıyor. ‘Taşma noktası’ kavramını özetle “O güne kadar beklendiği biçimde davranan grubun bir anda fikir değiştirmesi” olarak tanımlayan Koru, “Duralım ve soralım: Acaba ‘sistem değişikliği’ AK Parti açısından bir ‘taşma noktası’ mıdır?” diyor.
Taşgetiren kaygılı
Bu yorumlar, bir anlamda AKP merkezinin/Saray’ın dışına itilmiş olan Koru’yla da sınırlı değil. Dün, Star gazetesi başyazarı Ahmet Taşgetiren de referandumdan ‘Hayır’ kararı çıkması ihtimaline dikkat çekti. Bu ihtimal karşısında dile getirilen senaryoyu “Seçime gidilir, HDP ve MHP baraj altında kalır, Ak Parti 367’nin üstünde Meclis’e gelir ve anayasa değişikliğini yapar. 3 Kasım’da yüzde 34 oyla Meclis’te üçte iki çoğunluğu sağlamadı mı?” ifadeleriyle aktaran Taşgetiren, yazısının devamında ise “Halk oylamasında reddedilen bir şeyi, yeniden Meclis’ten geçirmek mümkün olur mu?” sorununu sordu; söz konusu senaryonun ‘hiç de kolay olmayacağına’ dikkat çekti. Taşgetiren, yazısını şöyle bitirdi: “Referandumda reddedilen bir anayasa değişikliğinden sonra Cumhurbaşkanı – Hükümet ilişkileri, bugünkü ‘fiili’ durum gibi bile devam edebilir mi?
Referandumdan ‘Hayır’ çıkaran bir muhalefet iktidarı rahat bırakır mı?”
Tablo netleşmiyor
AKP’ye yakınlığıyla bilinen yazar Abdülkadir Selvi de geçen günlerdeki bir yazısında AKP’nin referandum için ‘kaygılı’ olduğunu açık etmişti. Başbakan Binali Yıldırım’ın bulunduğu bir toplantıda “Yüzde 60-70 evet çıkar” gibi uçuk senaryoların değil, ‘gerçekçi tespitlerin’ masaya yatırıldığını söyleyen Selvi, “Bu durumda referanduma gidilirken evet cephesinin yüzde 46 seviyesinde olduğu tespiti yapılıyor. Kürt oylarını kazanmaya yönelik olarak ayrı bir strateji oluşturulması öneriliyor” demişti.
AKP’ye en yakın sayılabilecek isimlerin referandum hakkındaki yorumları, beklenen sandığın kurulmasına yaklaşık 2 ay kalmışken tablonun iktidar partisi açısından hala netleşmediğini gösteriyor.
Başkanlık anayasasının Saray’a geç gönderilmesi “AKP’nin ‘Hayır’ korkusuna” yorulurken yandaşlar da kaygılarını dile getirmeyi sürdürüyor. AKP için tablonun netleşmediği ortada
Koru’nun bir ‘kahvehane sohbeti’ aktarmadığı düşünülürse bu anket sonucunun AKP’lilerin etkin sayılabilecek isimlerinin tercihleri sonucunda, şekillendiğini söylemek yanlış olmaz.
Koru yazının devamında da bu referandumun AKP için bir ‘taşma noktası’ olabileceği uyarısını yapıyor. ‘Taşma noktası’ kavramını özetle “O güne kadar beklendiği biçimde davranan grubun bir anda fikir değiştirmesi” olarak tanımlayan Koru, “Duralım ve soralım: Acaba ‘sistem değişikliği’ AK Parti açısından bir ‘taşma noktası’ mıdır?” diyor.
Taşgetiren kaygılı
Bu yorumlar, bir anlamda AKP merkezinin/Saray’ın dışına itilmiş olan Koru’yla da sınırlı değil. Dün, Star gazetesi başyazarı Ahmet Taşgetiren de referandumdan ‘Hayır’ kararı çıkması ihtimaline dikkat çekti. Bu ihtimal karşısında dile getirilen senaryoyu “Seçime gidilir, HDP ve MHP baraj altında kalır, Ak Parti 367’nin üstünde Meclis’e gelir ve anayasa değişikliğini yapar. 3 Kasım’da yüzde 34 oyla Meclis’te üçte iki çoğunluğu sağlamadı mı?” ifadeleriyle aktaran Taşgetiren, yazısının devamında ise “Halk oylamasında reddedilen bir şeyi, yeniden Meclis’ten geçirmek mümkün olur mu?” sorununu sordu; söz konusu senaryonun ‘hiç de kolay olmayacağına’ dikkat çekti. Taşgetiren, yazısını şöyle bitirdi: “Referandumda reddedilen bir anayasa değişikliğinden sonra Cumhurbaşkanı – Hükümet ilişkileri, bugünkü ‘fiili’ durum gibi bile devam edebilir mi?
Referandumdan ‘Hayır’ çıkaran bir muhalefet iktidarı rahat bırakır mı?”
Tablo netleşmiyor
AKP’ye yakınlığıyla bilinen yazar Abdülkadir Selvi de geçen günlerdeki bir yazısında AKP’nin referandum için ‘kaygılı’ olduğunu açık etmişti. Başbakan Binali Yıldırım’ın bulunduğu bir toplantıda “Yüzde 60-70 evet çıkar” gibi uçuk senaryoların değil, ‘gerçekçi tespitlerin’ masaya yatırıldığını söyleyen Selvi, “Bu durumda referanduma gidilirken evet cephesinin yüzde 46 seviyesinde olduğu tespiti yapılıyor. Kürt oylarını kazanmaya yönelik olarak ayrı bir strateji oluşturulması öneriliyor” demişti.
AKP’ye en yakın sayılabilecek isimlerin referandum hakkındaki yorumları, beklenen sandığın kurulmasına yaklaşık 2 ay kalmışken tablonun iktidar partisi açısından hala netleşmediğini gösteriyor.