CHP’den istifa eden Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, ”Aylardır şahsıma ve aileme yöneltilen sistematik saldırılar, itibarsızlaştırma çabaları ve karakter suikastları karşısında artık susmam mümkün değildir. Benim için siyaset, halka hizmetin adıdır. Makam, mevki, koltuk; bu anlayışın ne ön koşuludur, ne de amacı” dedi.
Umut Yılmaz, Şehitkamil Sanat Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, şunları kaydetti:
”Günden güne artan baskılar, tehditler, itibarsızlaştırma çabaları ve şehir yönetimini bir çıkar kapısı olarak gören anlayışla mücadele ederken yalnızca şahsıma değil, Gaziantep halkının iradesine de müdahale edilmiştir. Belediye meclisinde halkın çıkarlarına aykırı kararlar almak için kurulan çıkar çeteleri, millete hizmeti engellemek amacıyla yaratılan yapay krizler ve bazı milletvekilleri ile meclis üyeleri eliyle yürütülen kumpaslar artık tahammül sınırlarını aşmıştır. Belediyeyi halkın hizmeti için değil, kendi menfaatleri için kullanmak isteyenlere karşı bugüne kadar onurluca direndim. Ancak kendi partilim tarafından belediye başkan yardımcımın silahlı saldırıya uğraması, CHP’li bir meclis üyesi tarafından her meclis toplantısına şahıslar getirilmesi, Belediye Başkanı’nın dövdürülmeye çalışılması, aynı meclis üyesi tarafından getirilen şahıslarla bir başka CHP’li meclis üyesinin meclis binasında darp edilmesi, özel ofisimin basılması, evimin videosunun çekilerek aileme tehdit yöneltilmesi, sosyal medyada gece gündüz hakaret, küfür ve iftira kampanyaları yürütülmesi, meclis üyesinin kardeşi tarafından 24 kez CİMER’e şikayet edilerek itibarsızlaştırma çabaları ve en acısı CHP’li meclis üyelerinin kendi belediye başkanlarını savcılığa vermek için sıraya girmesi, artık tahammül edilemez bir boyuta ulaşmıştır.”
CHP Gaziantep İl Başkanlığı, Genel Merkez ve parti yönetiminin yaşananlara sessiz kaldığını ileri süren Yılmaz, şöyle devam etti:
”Bu çarpık yapının ortadan kaldırılması adına en küçük bir adım dahi atmamış, beni yalnız bırakmıştır. Halkın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanına yönelik bu açık saldırılara sessiz kalmak, bu suçlara ortak olmak anlamına gelir. Şehitkamil halkı, bizim hizmet anlayışımızda kırmızı çizgimizdir ve her tartışmanın, her hesaplaşmanın önündedir. Hiçbir siyasi çıkar, bu halka hizmet etme sorumluluğumuzun önüne geçemez. Hiçbir koltuk, halkın duasından, alın terinden, hayır duasından daha kıymetli değildir. Bu karar; ani ya da duygusal bir tepki değil, uzun süredir devam eden bir sürecin sonunda yapılan, vicdani ve sağduyulu bir muhasebenin ürünüdür. Aylardır şahsıma ve aileme yöneltilen sistematik saldırılar, itibarsızlaştırma çabaları ve karakter suikastları karşısında artık susmam mümkün değildir. Benim için siyaset, halka hizmetin adıdır. Makam, mevki, koltuk; bu anlayışın ne ön koşuludur, ne de amacı.
Bu noktada kendime şu soruyu sordum: ‘Babam olsa ne yapardı?’ Ben, Ahmet Yılmaz’ın oğluyum. Babam da bu ilçeye yıllarca belediye başkanı olarak hizmet etti. Halkın menfaatini her şeyin üzerinde tutan, dürüst, onurlu ve şeffaf bir belediyecilik anlayışının temsilcisiydi. Eğer bugün yaşananları görseydi, bu yozlaşmış düzenin bir parçası olmayı asla kabul etmez, ilkeli ve dik duruşlu bir adımla benim yaptığımı yapardı. Ben de onun bana miras bıraktığı değerlerden sapmadan, aynı onurlu kararlılıkla bu yapının içinde daha fazla yer almayacağımı kamuoyuna ilan ediyorum.
Yol yürüdüğüm meclis üyesi arkadaşlarımın hukukunu, kendi hukukumun önünde tutacağımı da bu vesileyle açık yüreklilikle beyan ediyorum. Onların emeğini, vicdanını ve gayretini kişisel çıkarların gölgesinde ezdirmeyeceğim. Onların yanında durmak benim için siyasi değil, insani bir sorumluluktur. Ayrıca hem benim hem de birlikte görev yaptığım yol arkadaşlarımın yüzü aktır, alnı açıktır. Bugüne dek kamuoyunu soyut iddialarla meşgul eden, rant beklentisi içinde olan herkesi açıkça uyarıyorum. Elinizde ne varsa adliyeye verin. Çünkü bizim saklayacak hiçbir sözümüz, korkacak hiçbir geçmişimiz yoktur. Milletin vicdanı, hakikati her zaman er ya da geç ortaya çıkarır.
Bu karar bir duruşun, bir ahlakın, bir vicdanın ve bir halk sevdasının ilanıdır. Bu karar, onurlu bir mücadelenin, inançla yürünmüş bir yolun ve samimi bir hizmet anlayışının dışa vurumudur. Unutulmamalıdır ki gücünü makamdan değil, halktan alan herkesin yolu daima aydınlıktır. Bu vesile ile beş meclis üyesi arkadaşımla birlikte Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa ettiğimizi kamuoyuna saygıyla duyururum.”