Sözcü yazarı İsmail Saymaz’ın “Aday adayları arasında adınız geçiyor. Siz de aday mısınız” sorusuna Özel, şu yanıtı verdi:
”Kaybeden takımda santrafor olmak yerine şampiyon takımda her mevkide oynamaya talibim. Sorumluluk almaktan kaçmayacağım. Ama fedakarlık yapmaktan da geri durmayacağım.
Gerekirse en geniş mutabakatın parçası olan bir anlayışta duracağım. Önümüzdeki süreç için konuşmam ve dinlemem gereken herkesle temas ederek, ilerleyeceğim. Partinin kimsenin önünü kapatmaması lazım.”
CHP lideri olma arzusunu ilk kez dile getirdiği anımsatılan Özel şöyle devam etti:
”Önümüzdeki dönemde genç ve dinamik, partinin ana damarını terk etmeyen, bu konudaki endişeleri körüklemeyecek olan kadrolar gerekiyor. Sosyal demokrat çizginin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. İşçinin, gençlerin ve kadınların CHP’si…
Kendini halka arz eden, oradan talep topladığı bir çizgiye ihtiyaç var. Bu noktada, olmam gereken yer neresiyse orada olacağım. Genel başkan adaylığı ise genel başkan adaylığı. Uzlaşma ve birliktelik ise birliktelik. Kendime dair hırsım yok. Partinin yarınlarına dair ümidim var.
Değişeme ihtiyaç olduğuna inanıyorum. Değişim konusunda cesur, kararlı ve vefalı olacağım. Değişimin sadece şahıslar üzerinden okunması doğru değil. Büyük haksızlık olur genel başkanımıza.”
İmamoğlu’nun çağrısı
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da değişim çağrısı yaptığı hatırlatılan Özel, şöyle karşılık verdi:
”Partinin hepimize ihtiyacı var. Hiç kimsenin ihmal edilmesi ve yok sayılması mümkün değil. Burada elbette ki Kılıçdaroğlu’nun saygınlığına halel getirecek tutum içinde olmamak gerekiyor. Kılıçdaroğlu’nun hem siyasete hem de partiye kattıkları itibariyle… İmamoğlu da bunlardan biri, Özgür Özel de. Kılıçdaroğlu’nu değersizleştiren dil ve iklimden hepimizin sakınması gerekiyor.”