Yandaş Gazeteci Nagehan Alçı, 23 Haziran İstanbul seçimleriyle ilgili katıldığı canlı yayında, “Binali Yıldırım yenildik açıklaması yapacak” sözlerinin ardından bulunduğu Habertürk stüdyosunu bir süreliğine terk etmişti.
Programa tekrar dönen Nagehan Alçı bu kez de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşadığı polemikle gündeme geldi.
24 Haziran akşamı yine Habertürk’te yayınlanan Türkiye’nin Nabzı programında konuşan Alçı, “Ben Soylu’nun bugünkü açıklamalarını yanlış buluyorum. Her türlü sandık üzerinde gölge ve küçümseme ifadesi AKP cephesinde geri tepecektir. İmamoğlu’na yönelik bir takım açıklamalar da bu sonucun ortaya çıkmasına neden oldu. Partinin içinde böyle çıkışların olmaması gerekir” dedi.
Ardından yayına bağlanan Soylu, “Bu bana haksızlıktır” yanıtını verdi.
Alçı’nın ‘sandığı küçümsüyor’ iddiasına tepki gösteren Soylu, “Ben sandığı küçümsemem. Ömrümüz sandık için mücadeleyle geçti. Aynı zamanda sandıkla buraya gelmiş birisiyim. Sizin yaptığınız hadsiz bir isnattır, ben de kendimi muhafaza ettim” diye konuştu.
https://www.youtube.com/watch?v=OmgfBEFkCJA
Soylu, Alçı’yı eleştirdiği yanıtında şunları söyledi:
“Bu seçimle ilgili değerlendirmem. Oradaki temel eleştirimi elbette ortaya koyarım. Ardından şunu söyledim, elbette ki işimiz zor dedim, espriyle karışık. Hakikaten valiye söylenmemesi gereken bir sözü ortaya koydu. Bundan sonra kadına şiddet, doktora şiddet dedim ve orada kaldım. İmamoğlu ile ilgili veya bir kişiyle ilgili değerlendirme ortaya koymak, Nagehan Hanım’ın sınırları dışındaysa elbette ben de o sınırlara uyayım. Böyle bir şey olur mu Allah rızası için. İstanbul’da böyle bir değerlendirme olmuş. İstanbul’un verdiği karar başımızın üstüne, buna söyleyecek bir şeyimiz yok. Diğer taraftan Valiye sözlü şiddeti içeren bir sonuç var
Dün seçim bitmiştir. Ben şuna çok üzülürüm. Yaklaşık 50 gün İstanbul’da sokak sokak gezdik. Ömrümüz milletin ayağına gitmekle geçti. Nagehan hanım diyor ki “Sandığı küçümsemek” diyor. Birçok meselede kendisini doğru bilgilendirmeye çalıştım. Söylediğim cümle şu; Seçim sonuçlarıyla ilgili soru sorduklarında çok net şunu ifade ettim; 31 Mart sonrasında anti demokrasiyle suçlayanlar dün akşam çığlık atıyorlardı. Bazen kazanmak kaybetmektir. Bazen de kaybetmek kazanmaktır. Biz dünyayı yıkmıyoruz. Aramızdaki temel fark bu. 31 Mart’taki seçimlerde diktatörsünüz değerlendirmesi yapıldı. Sonra seçim yenilendi ve yeni bir sonuç çıktı. 31 Mart’ta söylenenlerin haksızlık olduğunu ifade ediyorum. Hukuka uyanlarla uymayanlar arasında fark olduğunu ifade ediyorum. Böyle bir şey söylemekten edep ederim.”
