İYİ Parti Grup Başkanvekili Türkkan, Akşener ile Bahçeli arasındaki polemikle ilgili açıklamalarda bulundu.
Türkkan, Akşener’in evinin önünde bir grubun slogan atmasını şöyle değerlendirdi: “Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir liderin başka bir lideri ölümle tehdit ettiği ilk örnektir.”
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, Genel İdare Kurulu Üyesi Sinem Uludamar, Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayar, İYİ Parti Genel Merkezi’nin ‘İyilik Kervanı’ projesi kapsamında Çanakkale’de partililer ile bir araya geldi. İl Başkanlığındaki toplantıda, Türkiye gündemine dair açıklamalarda bulunan Türkkan, MHP lideri Devlet Bahçeli ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener arasında yaşanan sözlü tartışmasının yanı sıra, dün akşam Akşener’in evinin önünde bir grup tarafından slogan atılması olayını da değerlendirdi.
Bahçeli’nin, dün sosyal medyada Akşener’i açıkça tehdit eden ifadeler kullandığını belirten Türkkan, şunları söyledi: “Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir liderin, başka bir lideri ölümle tehdit ettiği ilk örnektir. Ama Sayın Devlet Bahçeli’nin unuttuğu bir şey var. O da şu, tehdit ettiği kişi asla onun tehditlerine pabuç bırakmayacak kadar cesur bir kadın. Zaten bu partiyi kurarken de hiç kimseye siz şucusunuz, siz bucusunuz diye çıkmadı yola. ‘Bu bir cesurlar hareketi’ dedi. Genel Başkanımızla hareket eden bütün cesur insanların da bir araya gelip, kurduğu bir parti. Sayın Genel Başkanımız da bu üsluba ayniyle bir cevap vermekten imtina etti. Ama eğer bir şey yapmayı düşünüyorsanız bu böyle uygun olmaz. ‘Bizim partimiz var, adresimiz var’ şeklinde bir cevap verdi.
40-50 tane genç çocuğu evin önüne gönderip, slogan attırarak daha önce korkuttuğu kişiler gibi korkulacağını zannetti. Sayın Meral Akşener’in evinin önünde hiç koruma yok. Evinde de koruma yok. Tek başına eşiyle beraber dışarı çıktı. ‘Çocuklar ne yapıyorsunuz’ diye hesap sordu. Aslında hesap sordu kelimesi belki çok yapılan tavırla uygun düşmeyebilir. Zira o çocuklar başka anne, babaların çocukları. Birilerinin yönlendirmesiyle oraya gelmiş, genç çocuklar. Onlar da bu yaptıklarının ne kadar doğru olmadığını üzerinden çok zaman geçmeden anlayacaklardır.
Dün akşamki hadiseye ait bir tek yorumum var. Bunu siyaseti iyi dillendiren, siyaseti farklı dinamiklerle şekillendiren bir sürü arkadaşımla konuştum. Böyle bir tavrın sebebi ne olabilir diye. Sosyolog birkaç kişi telefon açtı. Kendilerine ait fikirlerini de beyan ettiler. Ama hepsinin ortak bir kanısı var. Dün akşamki tavrın tek bir izahı olabilir. Tükenmişlik sendromu. Böyle bir tavrı sergileyen insanlar tükenmiş insanlardır.”