Pazar günü yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için canlı yayın düellosuna kadar Binali Yıldırım’ın seçim kampanyasında öne çıkan olarak gözükmesi sona erdi.
AKP’de meydanlarda gözükmeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir anda sahaya inerken miting meydanlarında bilindik suçlamalarına başlasdı.
Kamuoyu anketlerinde farkın dokuz puana kadar çıktığına dair sonuçlar, CHP adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik AKP lincini de artırmış gözüküyor.
BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre, siyasi kulislerde, seçim sonrasına dönük senaryolar da konuşulurken, kaybeden tarafın, “yeniden seçim isteyip istemeyeceği” ya da bir erken genel seçimin gündeme gelip gelmeyeceği de tartışılıyor.
Haberde, gözlerin çevrildiği AKP’de, “artık seçim küçük farkla değil, en az 100 bin farkla kazanılır ya da kaybedilir, herkes kaderine razı olur, seçim gündemden kalkar” görüşünün hâkim olduğu aktarılıyor.
Erdoğan’ın sahaya inişinde ise Yıldırım’ın hem genel çalışma hem de televizyon programındaki performansının istenilen etkiyi yaratmamasına bağlandığı kaydediliyor:
“Düzenlediği mitinglerde, Ekrem İmamoğlu’nu sert sözlerle hedef alan ve yerel seçimler öncesindeki söylemine geri dönen Erdoğan’ın böylece, 31 Mart’ta sandığa gitmeyen seçmenini konsolide etmek istediği ifade ediliyor.”
Erdoğan, çarşamba günü katıldığı bir programda Ordu’da yaşanan VIP tartışması konusunda “Yargının vereceği karar İmamoğlu’nun önünü kesebilir” açıklaması ile de kafalarda soru işaretlerine yol açtı.
https://www.youtube.com/watch?v=WEKVzSQyTvg
31 Mart yerel seçimleri öncesinde CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a yönelik de benzer bir taktik ortaya konmuştu.
Erdoğan’ın bu tavrıyla seçmene, “seçilse de görevden alınabilir, boşuna oy vermeyin” mesajı verdiği yorumu yapılıyor.
Ekrem İmamoğlu, Erdoğan’ın “görevden alma” tehdidine karşı millet iradesinin önünde hiçbir gücün duramayacağı mesajını verdi.
CHP’de karamsar havanın dağıldığı belirtilen haberde, seçimin en az yüzde 2 , en fazla yüzde 6 farkla alınacağı tahminin dile getirildiği ifade ediliyor.
AKP’de ise seçmenin İmamoğlu’na 31 Mart öncesinde “tanımadığı için oy verdiği, seçim sonrasında ise artık gerçek yüzünün görüldüğü ve yeterince tanındığı için kaybedeceği” yorumunun yapıldığı aktarılıyor.
Millet karar verdikten sonra karşısında duracak kişi henüz doğmadı. Bizim inancımız tek; “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” pic.twitter.com/kolLrIiSJb
— Ekrem İmamoğlu (@ekrem_imamoglu) 19 Haziran 2019
Buna göre, HDP’nin eski eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın İmamoğlu’na destek açıklamasının, muhafazakâr ve milliyetçi seçmeni kenetleyeceği ve sandığa gitme oranını artıracağının hesaplandığı AKP’de, Kürt seçmenin bir kısmının da yine partilerine döneceği, bir kısım HDP seçmeninin ise sandığa gitmeyeceği değerlendirmesinin yapıldığı belirtiliyor.
Bir parti yöneticisi, “HDP de seçmeninden emin değil, Selahattin Demirtaş’ın, son haftaya girilirken açıkça İmamoğlu için destek istemesi bunun en önemli göstergesi” görüşünü dile getiriyor.
AKP’deki bir başka görüş de, 31 Mart’a tepki olarak Saadet Partisi’ne oy verenlerin, İmamoğlu’nun kazanmaması için yeniden Yıldırım’ı destekleyeceği yolunda…
Partide, yaklaşık 100 bin oya denk gelen yüzde 1 oy farkıyla Yıldırım’ın ipi göğüsleyeceği yorumu yapılıyormuş.
Siyasi kulislerden izlenimlere göre, İktidar partisi AKP ve muhalefet partilerinin, seçim sonucu ne olursa olsun, erken bir genel seçimin gündeme gelmemesi konusunda hemfikir göründüğü kaydediliyor