Davutoğlu, iktidara geldiklerinde altılı masayı oluşturan genel başkanların imza yetkisine sahip olacağını söylemiş; bu sözleri tartışma konusu olmuştu: “Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun, genel başkanlar her stratejik kararda imza yetkisine sahip olacak.”
Ahmet Davutoğlu, TELE 1’de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Davutoğlu, “Hep beraber elimizi taşın altına koyma kararı aldık. Altılı masada bir kriz beklediler, yıpratmak için harekete geçtiler. ‘Bunlar anlaşamayacaklar, farklı adaylar çıkacak’ dendi. Benim ağzımdan Cumhurbaşkanlığı makamını vesayet altında bırakacak bir şey çıkmaz, peki altı liderin ağzından böyle bir şey çıkar mı, asla çıkmaz” diye konuştu.
Daha önceki sözlerinin yanlış anlaşıldığını aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti: “Şunu net olarak ifade edeyim, biz Cumhurbaşkanını yalnız bırakmayacağız. O makamı en iyi şekilde temsil eden adayı hep beraber bulacağız ve arkasında duracağız. İmzadan kastım da Cumhurbaşkanlığı kabinesi aynı Bakanlar Kurulu gibi karar alırken kurumsal aklı harekete geçirecek. Bu, Cumhurbaşkanı üzerinde bir vesayet oluşturulacak anlamına gelmez. Bizim tanımladığımız sistemde asla Cumhurbaşkanına bir vesayet söz konusu değil. Cumhurbaşkanımız en önde olacak, içerde ve dışarda başı dik olacak. Demokrasi bir denge ve denetleme mekanizması, Cumhurbaşkanını bu mekanizma ile Meclis kontrol eder. Bir kriz çıkacağından değil, çıkmayacak. Bugünkü yönetimin yaşadığı krizleri görmeyenler bizim ileride olabilecek muhayyel bir krizimiz üzerinden iklim oluşturmaya çalışıyorlar, bu psikolojik bir operasyon. Seçtiğimiz 13’üncü Cumhurbaşkanımızın arkasında hem yetki hem sorumluluklarla dimdik duracağız. Asla düşük profilli bir Cumhurbaşkanı olamaz, her şeyden önce biz reddederiz. Cumhurbaşkanının yüksek profilli olması için bütün liderler onun yanında omuz omuza duracağız.”
Davutoğlu, Sinan Ateş cinayetiyle ilgiliyse şunları söyledi: ”Sinan Ateş olayı çözülmeden Türkiye’de sağlıklı bir seçim atmosferi oluşmaz. Kimdir bu Sinan Ateş? 15 gündür Süleyman Soylu neden konuşmuyor? Neden bu troller Sinan Ateş’le ilgili kampanyalar yapmaz? Neden itfaiye erine emir veren Erdoğan dönüp Süleyman Soylu’ya failleri bulun demez? Neden Ülkü Ocakları eski Başkanı öldürülmüş, onun yanında çalıştığı sayın Bahçeli’nin sesi çıkmaz? Bu soruları sormaya devam edeceğiz. Seçime bu ülkeyi sulhle götürmemiz lazım. Bütün Muhalefet liderleri taktire şayan bir şekilde, iktidarın provokasyonları karşısında net tavır sergiledi. Provokasyona kapılmadan seçim sandığını görmemiz lazım.”