Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Başkanı Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz ise Anadolu yakasından yedi, Avrupa yakasından sekiz hastane ve beş büyük özel hastane grubundan toplam 13 hastanın Batı Nil virüsü enfeksiyonuna bağlı gelişen menenjit (beyin zarı iltihabı) ve ensefalit (beyin iltihabı) sebebiyle hastanelerde tedavi gördüğünü söyledi. Diken’den Mesude Demir’in haberine göre virüsle enfekte olanların sayısının yaklaşık 2-3 bin olduğu tahmin ediliyor.
Marmara Bölgesi’nde dört vaka
Ayrıca Marmara Bölgesi’nde Bursa’da üç ve Balıkesir’de de bir vaka bildirildi.
Buna göre Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar, Esenyurt, Başakşehir, Eyüpsultan, Ümraniye, Beylikdüzü ve Sancaktepe’de vakalar var. Vakaların görüldüğü ilçelerin çoğunluğu, sivrisineklerin ürediği sulak alanların çevresinde (göl ya da baraj) yer alıyor. En çok vaka Küçükçekmece’den (dört) bildirildi.
İnsandan insana bulaşmıyor
Şimşek, Batı Nil virüsü enfeksiyonunu (ateşi de deniyor) yayan sivrisineklerin (culex spp.) İstanbul’un bütün bölgelerinde yaygın olduğunu söyledi. Bu sivrisineklerin iki soyu var. Her ikisi de İstanbul’da bulunuyor. Hastalığın kuşlardan, sivrisineklere, sivrisineklerle de insanlara bulaştırıldığını belirten Şimşek, insandan insana ise geçmediğini söyledi. Enfeksiyonun zaman zaman pik yaptığını vurgulayan Şimşek, “Bütün ülkemiz aslında Batı Nil virüsü enfeksiyonu açısından riskli bir bölge olarak düşünülebilir” dedi.
Haziran-ekim arası mevsimi
Enfeksiyon İstanbul’da daha önce 2019’da salgın yapmıştı. 2010 salgınında 10, 2016 ve 2017’de birer, 2018’de üç hasta öldü.
Türkiye’de virüse yönelik aktif bir sürveyans (izlem) yapılmıyor.
Enfeksiyon haziran- ekim arasında görülüyor. Ancak küresel ısınmanın etkisiyle, hem mevsimi hem de bölgesi giderek genişliyor.
Virüs bulaşanların yüzde 80’inde herhangi bir belirti yaşanmıyor. Ancak yüzde 20’sinde nöroinvaziv denen ciddi ve ağır tablo ortaya çıkıyor. Belirtilerle seyreden vakaların yaklaşık yüzde 90’ında Batı Nil ateşi gelişirken, yüzde 10’unda sinir sistemi tutulumuyla seyreden nöroinvazif Batı Nil hastalığı görülüyor.
Ani başlangıçlı yüksek ateş, kas ve eklem ağrısı, yorgunluk, baş ağrısı, gözlerde ağrı, bulantı-kusma sık görülen belirtileri. Nöroinvaziv tablo daha çok yaşlı ve başka kronik sağlık sorunları olanlarda gelişiyor.
Henüz aşısı ve tedavisi yok
Hastalığın henüz bir aşısı ya da ilacı yok. Hastalığın bir başka bulaşma yolu kan nakli. Bu nedenle uzmanlar kan donörlerinin de taranması gerektiğini düşünüyor.
Sivrisinek çoğalma alanlarının (durgun sular, su birikintileri, vb) ortadan kaldırılması, larvaların yok edilmesi önemli. Sivrisineklerin yumurtalarını bırakabildiği kovalar, lastikler, saksılar, küçük havuzlarda olan suların da haftada bir kez boşaltılarak temizlenip yenilenmesi, üstünün kapatılması veya atılması öneriliyor.
Sinek kovucuların sürülmesi, evlere sineklik takılması, alınabilecek diğer önlemler.