Hollanda’da Türkiye ve Fas kökenli seçmenlerin desteklediği DENK Partisi, yöneticilerinin “sahte haber kampanyası” ile ilgili gizli yazışmalarını yayınlayan gazeteciler hakkında açtığı davayı kaybetti.
Mahkeme, gazetecilik adına çok olumlu bir karara imza attı. Hollanda mahkemesi, “gazeteciliğin çıkarları ve gazetecilerin haklarının, siyasi partilerin çıkarlarından önce geldiğine” dikkat çekti, ilgili haberin yayından kaldırılması talebini de reddetti.
BBC Türkçe’de yer alan habere göre, geçen Haziran ayında Hollanda Radyosu’nda yayınlanan bir haber programında, 15 Mart 2017’de yapılan genel seçimler öncesi, DENK’in sahte haber kampanyası yapmayı planladığı duyuruldu.
Programda, DENK’in kampanya sorumlusu Farid Azarkan ile parti yöneticileri arasında yapılan görüşmelerin gizli kayıtları açıklandı.
Bunun üzerine parti, haberi yapan üç gazeteci aleyhine dava açtı. DENK, sahte haber kampanyası konusunda izinsiz elde edilen görüşme kayıtlarının da yayından kaldırılmasını istedi.
Ancak mahkeme, görüşme kayıtlarının yayından kaldırılmasına gerek olmadığına karar verdi. Yargıç, “gazeteciliğin çıkarları ve gazetecilerin haklarının siyasi partilerin çıkarlarından daha ağır bastığını” vurguladı.
Mahkemeye göre gazeteciler, sahte haber kampanyası planın ciddi bir suiistimal olarak kabul ederek, bu konuda toplumu bilgilendirme görevini yerine getirdi.
DENK’in sahte haber kampanyası konusunda medyada geniş çaplı tartışma yaşandığına dikkati çeken mahkeme, bu nedenle kayıtların yayından kaldırılmasının anlamsız olacağını belirtti.
Medyaya yansıyan sahte haber kampanyası planına göre, DENK, aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders adına medyaya sahte ilan metni hazırladı.
Mahkeme, Wilders’e atfen, “15 Mart’tan sonra Hollanda’yı temizleyeceğiz” ifadelerine yer verilen ilanın, toplumda kutuplaşmaya, korku ve nefretin yayılmasına yol açabileceğine dikkati çekti.
DENK meclis grup lideri Farid Azarkan, daha önce düzenlediği basın toplantısında sahte haber kampanyası ile ilgili iddiaları reddetmişti. Bunun üzerine radyo programında gizli görüşme kayıtları yayınlandı.
DENK, Azarkan’ın gizlilik haklarının ihlal edildiğini ve mecliste izinsiz kayıt yapmanın yasak olmasına rağmen, görüşmenin burada kaydedildiğini savundu.
Mahkeme ise, konuşmanın içeriğinin meclis faaliyetlerinin dışında olduğunu ve böyle bir konuşmanın her yerde yapılabileceğini vurguladı.
Azarkan’ın sahte haber kampanyasını yürütmesi için Eduard Nandelall adlı reklamcı ile anlaştığı ortaya çıkmıştı. Ancak partinin kurucuları Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk ile yapılan görüşmeden sonda ilan vermekten vazgeçti.
Buna rağmen, hazırlanan ilan taslağı çeşitli haber sitelerinde yayınlandı. İlan metnine tıklayan okuyucular buradan aşırı sağcı PVV’nin resmi internet sitesine ulaştı.
Azarkan, hazırlık aşamasında kampanyadan vazgeçildiğini belirterek, taslak metnin Nandelall tarafından medyaya verildiğini öne sürmüştü.
Tasarımcı ise, bu bilgileri DENK yöneticisinin talimatı üzerine medyayla paylaşıldığını savunarak, ismini zedelediği gerekçesiyle Farid Azarkan hakkında dava açmıştı. Azarkan hakkında bir başka dava da aşırı sağcı lider Wilders tarafından açıldı.
DENK, 15 Mart 2017 seçimlerinde, 150 üyeli Hollanda meclisinde üç sandalye elde etti.
