Fransa’nın en büyük spor gazetesi ona ‘Yüzyılın Kalecisi’ unvanını vermişti. Milli takımın ilk kaleci kaptanı olarak tarihe geçmişti. Ancak futbolu bıraktıktan sonra hayat, efsane kaleci Julien Darui’yi bambaşka bir yere sürükledi: Bir sirk çadırının ortasında, para karşılığında seyircilerin penaltılarını kurtaran bir gösteri yıldızı oldu.
Fransa’da “Yüzyılın Kalecisi” denince akla Fabien Barthez gibi modern efsaneler gelse de, ülkenin en prestijli spor gazetesi L’Equipe’in bu unvanı verdiği ismin hikayesi çok daha şaşırtıcı ve dokunaklı. Kariyerinin zirvesindeyken “Uçan Kaleci” olarak anılan ve milli takımın ilk kaleci kaptanı olan Julien Darui, futbolu bıraktıktan sonra hayatını kazanmak için bir sirkte, seyircilerin penaltılarını kurtaran bir gösteri yıldızına dönüştü.
Lüksemburg doğumlu olan Julien Darui, 20. yüzyılın ortalarında Fransa futbolunun en önemli figürlerinden biriydi. Ancak kariyeri, II. Dünya Savaşı tarafından kesintiye uğradığı için hiçbir zaman kesintisiz bir başarı öyküsü olamadı.
Futbolla tanışması film gibiydi
Darui’nin futbolla tanışması da film gibiydi. 12 yaşında evden kaçtıktan sonra başladığı futbolda, genç takımda oynarken hiç gol yememesiyle efsaneleşti. 15 yaşında A takıma yükseldi, 17’sinde ise takımın “patronu” olmuştu. 1938 Dünya Kupası kadrosunda yer aldı, Fransa Kupası’nı kazandı ve Fransız milli takımının kaptanlığını yapan ilk kaleci olarak tarihe geçti.
Ancak yeşil sahalardaki bu parlak kariyerin ardından gelen hayat, Darui için çok daha farklıydı. Bir süre antrenörlük yapmayı denese de, aradığını bulamadı. Sonunda, dönemin ünlü Jean Richard sirki tarafından son derece sıra dışı bir görev için işe alındı: Sirk pistinin ortasında, para karşılığında seyircilerin penaltı atışlarını kurtarmak.
Bu görev, “Uçan Kaleci” için zor olmasa da, onun için bir kariyerden çok, emeklilik sonrası gelir elde etmek için bir “ara dönem”di.
Sirk kariyeri uzun sürmedi. Darui, bir süre sonra yeniden yerel takımlarda antrenörlüğe döndü. Hayatının son durağı ise bambaşka bir yer oldu. Futbolun ve sirkin gürültüsünden uzakta, Dijon’da küçük bir kafe açtı. 12 Aralık 1987’de, 71 yaşındayken bu kafede hayata gözlerini yumdu.
Yeşil sahalardaki efsanevi kariyerinden sirk çadırındaki gösterisine ve bir kafe işletmecisi olarak son bulan sakin yaşamına kadar, Julien Darui’nin hikayesi, bir sporcunun hayatının ne kadar beklenmedik yollara sapabileceğinin en dokunaklı ve sıra dışı örneklerinden biri olarak tarihteki yerini koruyor.