​Bütçesi Game of Thrones’un 3 sezonundan fazla: Altered Carbon

Eğer ölümsüzlük bulunsaydı, bu nasıl mümkün olabilirdi? Dizi, bu noktaya odaklanıyor. Ahval yazarı Selim Eyüpoğlu, “Her köşede hologram genelev reklamlarının rastlandığı kalabalık sokaklar, rengârenk neon ışıklar, Uzakdoğu sokak yemeklerinin yendiği mekânlar diğer cyberpunk filmlerine fazlasıyla benziyor” diyordu Altered Carbon için.
 
 
Teknoloji ilerlerken insanlık olduğu yerde sayıyor: Altered Carbon | Ahval
2 Şubat’ta Netflix üzerinde 10 bölüm halinde yayınlanan dizinin başrollerinde Joel Kinnaman, James Purefoy, Martha Higereda,Chris Conner, Dichen Lachman gibi isimler var. Eyüboğlu, yazısında, “Altered Carbon, gelecekte bilincimizin dijital ortama aktarılıp yeni bir bedenin omurgasına yerleştirilerek ölen birinin neredeyse hiçbir şey olmamış gibi yaşamını sürdürebildiği bir  ‘cesur yeni dünya’ da geçiyor” diyor.

 
 
Webtekno’da yer alan yorumda ise dizi için, şu sözler kullanılıyor:
 
“Altered Carbon, son derece ütopik bir dünyada geçiyor. Daha fazla ve kusursuz bedenler için klonların üretildiği, insanların zihinlerini uydulara yükleyip, diskine kadar parçalansa bile başka bir bedende yeniden doğduğu, zenginlerin sürekli yeni ve genç sayılabilecek bedenlere geçebilmesinden ötürü tek bir kişiden yüzlerce çocuğunun olduğu, gezegenler arası bir sistemin bulunduğu ve her zaman ki gibi kapitalizmin çok farklı bir boyuta ulaştığı bir evrenden bahsediyorum. Aşırı zengin olan insanların kendisine meth dediği ve bulutların üstünde aşağıdaki dünyaya göre sakin bir hayat yaşadığı bir evrende geçen dizide, zamanında bu düzeni durdurmak için başkaldıran bir askerin hayatını izliyoruz.”