Gazeteci Cevheri Güven, cezaevinde hamileyken ikizlerini kaybeden Nurhayat Yıldız’ın hikayesini kaleme aldı.
Cezaevlerinde dağ gibi kadınların bulunduğuna dikkat çeken Güven, “Kendi yaşamları dışında bebeklerinin, çocuklarının yaşamlarıyla da sınanan. Dayananlar ve direnenlerin destanlarında Nurhayat Yıldız unutamayacağımız bir anıttır…” ifadelerini kullandı.
Kronos’ta yer alan köşe yazısında Cevheri Güven, şu Nurhayat Yıldız’ın yaşadığı drama yer verdi;
Nurhayat Yıldız 28 yaşında, ev hanımı, genç bir kadın. 29 Ağustos 2016’da Cemaat üyesi olmak suçlamasıyla tutuklandığında ilk kez anne olmaya hazırlanıyordu. Üç yıllık evliydi ve ikiz bekliyorlardı.
Bileklerine kelepçe takıldığında bebekleri 14 haftalıktı. Çetin gözaltı süreci sonrası Sinop Kapalı Cezaevi’ndeki 25 kişilik koğuşa konulduğunun 40. günü, hamileliğinin 19. haftasında bebeklerini kaybetti.
İki günlük hastane safhasının ardından, tahliye edilmeyerek tekrar cezaevine gönderildi. Bebeklerin bedenlerinin defin için aileye verilmesi uygun bulunmadı.
Nurhayat Yıldız, 1.5 yıllık tutukluluğunun ardından geçtiğimiz günlerde karar duruşması için hakim karşısındaydı.
Sinop Ağır Ceza Reisi, 7 yıl 6 ay hapis kararı verdi ve mahkemeyi bitirdi.
Nurhayat Yıldız’ın hikayesi Türkiye Cezaevleri’nde kalan yüzlerce anne ve hamile kadının yaşadıklarının sembolü.
Tutuklanma gerekçesi Bylock kullanıcısı olduğu iddiasıydı.
Ancak 1.5 yıllık tutukluluk sürecinde Bylock’la ilgili talep edilen kanıtlar bir türlü ilgili kurumlardan gelmedi. Mahkeme kanıtları beklemeye gerek görmeden 7 yıl 6 ay hapis cezasını açıkladı.
Bylock kullanmışsa dahi 28 yaşında Sinop’ta yaşayan bir ev hanımı ne yazmış olabilir 7.5 yıl hapis cezası alacak?
Yargılamaların listeler üzeriden yapıldığı bir av sezonunda bu sorunun anlamı yok elbette.
Hamile bir kadını tutuklamak, bebeklerini kaybettiği halde tutukluluğunu sürdürmek, bunda 1.5 yıl ısrar etmek ve delil olmadan 7.5 yıl hapis cezası vermek…
Nurhayat Yıldız sessizce tüm bu olanlara katlanıyor.
Cezaevlerinde dağ gibi kadınlar var.
Kendi yaşamları dışında bebeklerinin, çocuklarının yaşamlarıyla da sınanan.
Bir kadın için bundan daha çetin bir sınanma olamaz sanırım.
Bebekleriyle zindanlara atılan, bebeklerini zindanlarda büyüten, bebeklerini zindanlarda kaybeden, bebeklerini gömmesine fırsat verilmeyen kadınlarla hatırlanacak bu devir.
Dayananlar ve direnenlerin destanlarında Nurhayat Yıldız unutamayacağımız bir anıttır…