ABD’de Reza Zarrab sanıkken tanık oluğu davanın 3. haftası başladı. Savcının sürpriz tanığı, 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu’nu yapan ekipten, eski komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz.
(CANLI ANLATIM]
00:47 – Jüri üyeleri salondan ayrılıyor. Korkmaz yarın ifade vermek için yeniden kürsüde olacak.
00:45 – Bugünkü oturum, Yargıç Berman’ın sorusuyla sona eriyor.
Yargıç: Kaç yaşındasınız?
Korkmaz: Otuz yaşındayım, sayın yargıç.
00:33 – Korkmaz, mali şubede, 17 Aralık soruşturması ve diğer soruşturmalar için kullanılan delil toplama prosedürlerini anlatıyor.
00:31 – Savcı, Korkmaz’a, mali suçlarla mücadele şubesindeyken yaklaşık olarak kaç operasyona katıldığını soruyor.
Korkmaz, 17 Aralık öncesinde, bu şubede 3 yıldan uzun bir süre içinde yaklaşık 10-15 operasyona katıldığını söylüyor.
00:30 – Korkmaz: “Beni bu ülkelerde rahatsız eden şey, bana gayri resmi yollardan yapılabilecek olan şeylerdi.”
00:29 – Savcı, elindeki tüm delillerle Türkiye’den ayrılmanın risklerini soruyor.
Korkmaz, Türkiye’de şüphelilere işkence yapıldığını söylüyor.
00:27 – Korkmaz: Üçüncü ülkeye gitmemin nedeni o ülkede pasaport almamı sağlayacak bir yasal boşluk bulmamdı.
00:25 – Korkmaz, bu ülkede kendi adına olmayan ancak bir resmi kurum tarafından verilmiş bir pasaport aldığını söylüyor.
00:23 – Soru: Yeni pasaportu nasıl aldınız?
Korkmaz: İlk giriş yaptığım ülkede alamadım. Ben de başka bir ülkeye geçtim, sonra da başka bir ülkeye gittim.
00:20 – Savcı Korkmaz’a, pasaportu olmadan Türkiye’den nasıl kaçabildiğini soruyor.
Korkmaz: Evet… Bir insan kaçakçısı buldum. Beni kaçırmasını istedim ve deniz yoluyla kaçtım.
00:18 – Savcı, Korkmaz’a, delillerin kopyalarını neden aldığını soruyor.
Korkmaz: “Savcı da ben de, delillerin asla mahkemeye taşınmayacağını ve zarar göreceğini veya imha edileceğini düşünüyorduk. Bu yüzden inisiyatif aldım” diyor ve delilleri sakladığını söylüyor.
00:16 – Korkmaz, şüphelilerin konuşmalarına ait yazılı dökümlerin bazılarının taranmamış olduğunu söylüyor.
00:10 – Soru: Soruşturma dosyasının tamamının kopyasını alabildiniz mi?
23:52 – Korkmaz, ailesiyle birlikte Türkiye’den ayrıldığını söylüyor ve “Çok sevdiğim bir ülkeden ayrıldım” diyor. Duruşmaya 5 dakika ara verildi
23:51 – Korkmaz, hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirildiğini ve pasaportuna el konulduğunu söylüyor. Ağustos ayında Türkiye’den ayrılmış. “Kendimi hukuken güvende hissetmiyordum” diyor.
23:48 – Korkmaz 2014 Eylül’ünde cezaevine girdiğini, 9 Şubat 2016’da tahliye edildiğini söylüyor.
23:46 – Korkmaz, bunun ardından Hakkari’de görevlendirildiğini söylüyor. Jüri üyelerine harita üzerinde İstanbul ve Hakkari’nin yeri gösteriliyor.
23:45 – Soru: Peki, köprü koruma biriminde ne kadar süre görev yaptınız?
Korkmaz: Altı-yedi ay.
23:42 – Savcı, bu görevin neleri kapsadığını soruyor. Korkmaz, “Köprüyü koruma göreviydi” diyor.
23:40 – Soru: 23 Aralık’ta başka yere tayin edildiğiniz zaman nereye atanmıştınız?
Korkmaz: Köprü koruma birimine gönderilmiştim.
23:35 – Korkmaz, başka üst düzey memurların da açığa alındığını/başka yerlere atandığını söylüyor.
Korkmaz, yeni memurların “şube müdürüne ve diğer bir rütbeli memura uygunsuz ve yasa dışı talimatlar” verdiğini söylüyor.
23:30 – Korkmaz 22 Aralık 2013 tarihinde, yani operasyondan beş gün sonra, başka bir yere tayin edildiğini öğrendiğini söylüyor.
23:23 – Korkmaz, yaptıkları aramaların “tam sayısını” hatırlayamadığını söylüyor. Yaklaşık 20 arama yaptıklarını belirtiyor.
23:21 – Korkmaz: “Operasyon”, şüphelilerin evlerinde veya iş yerlerinde aramaların yapıldığı bir adli süreçtir.
23:20 – Sürecin ayrıca şüphelilerin yakalanıp gözaltına alınmasını da kapsadığını söylüyor.
23:18 – Korkmaz, 17 Aralık 2013 operasyonu hakkında konuşuyor.
23:16 – Oturuma ara verildi. Sonrasında bir ihtimal Hüseyin Korkmaz kürsüye geri dönebilir.
23:14 – İfadede biraz teknik konulara girildi: Bu kez 2012 tarihli IFCA (İran Özgürlük ve Yayılma Karşıtı Yasası) ABD’nin yaptırımlarının genişletilmesinden söz ediliyor.
Savcı, Cohen’in ikinci doğrudan sorgusunun bitmek üzere olduğunu söyledi.
23:02 – ABD Adalet Bakanlığı’nın ve Hazine Bakanlığı’nın Lübnan Kanada Bankası aleyhine açtığı dava hakkında soru soruluyor.
23:00 – Savcı tekrar, “ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarının ABD sınırları dışında uygulanması” konusunda sorular soruyor.
22:54 – Savunma makamının çapraz sorgusu sona eriyor. Savcılar Cohen’e yeniden doğrudan sorgu yapacak, yani çapraz sorguyla ilgili sorular soracak.
22:48 – Rocco, “T” harfiyle başlayan Türkçe bir soyadını (Ali Fuat Taşkesenlioğlu) telaffuz edemediği için bu kişiden “Bay T.” diye bahsediyor.
22:45 – Bir noktada, Zarrab, İran’a yönelik yaptırımları ihlal ettiğinden şüphelenilen kişilerin olduğu özel listede bulunmuyordu.
Atilla’nın avukatı Rocco, Cohen’i bu noktada sıkıştırarak Atilla’nın neyi bilip neyi bilmediği konusuna doğru gidiyor.
22:38 – Savunma makamı, Cohen ile Atilla arasında geçen, Zarrab ve altın ticaretiyle bir görüşmeye ilişkin notu delil olarak sunuyor. Bunun ayrıntılarına daha sonra bakacağız.
22:32 – Cohen, bu olayın, Aslan’ın ayakkabı kutularındaki paralarla tutuklandığı dönem yaşandığını söylüyor. Ancak tam tarihten emin olmadığını ifade ediyor.
Cohen: “Tutuklama benim varış tarihimden bir gün önce mi oldu yoksa gittiğim gün mü oldu, hatırlamıyorum.”
22:29 – Rocco, Cohen’e, 17 Aralık 2013 tarihinde Aslan ile önceden planlanan ancak Aslan’ın tutuklanması nedeniyle yapılamayan bir toplantı olup olmadığını soruyor. Cohen, o gün trafikte sıkışıp kaldığını söylüyor. Cohen, toplantıdan “vazgeçildiğini” söylüyor.
22:26 – Cohen, Atilla’ya, Zarrab hakkında soruşturma yürüttüklerini veya Halkbank’ın Zarrab’la çalışmaması gerektiğini söylemediğini belirtiyor. Ancak “görüşmedeki ana konunun” Zarrab veya diğer müşteriler konusunda dikkatli olunması gerektiği olduğunu söylüyor.
22:20 – Zaman planlaması açısından bir değişiklik oldu: Dünkü tanık David Cohen’in ifadesi, programı nedeniyle yarıda kalmıştı. Cohen şimdi geri döndü ve Atilla’nın avukatı Rocco’nun Cohen’e çapraz sorgusu devam ediyor. Korkmaz daha sonra ifadesine kaldığı yerden devam edecek.
22:18 – Oturum kaldığı yerden devam ediyor.
21:10 – Oturum TSİ 22:00’da devam edecek.
21:09 – Davayı twitter’dan dakika dakika aktaran deneyimli gazeteci Adam Klasfeld’in notu: savunma avukatları sık sık “mistrial’ (yanlış yargılamadan dolayı davanın düşmesini) talep eder, ancak genelde bu tür talepler yerine getirilmez.
21:08 – Berman: İfadeye devam etmeden önce, bu konuların tanık üzerinden çözülmesi gerekiyor.
21:07 – Yargıç Berman: Savunma makamı, bu tanıktan sonra “yanlış yargılama” kararı talep edecek. Gerekçeler: Son tanığın (Korkmaz’ın) ifadesinin Atilla ile ilgisi olmaması. Savunma ayrıca jüri üyelerine gösterilen belge ve fotoğrafların kaynağı konusunda da itiraz ediyor.
20:58 – Duruşmaya öğle arası verildi. Bu arada avukatlar, jüri salondan ayrılınca, hukuki bir konuyu görüşecek.
20:55 – İTİRAZ REDDEDİLDİ: Atilla’nın avukatları, Korkmaz’ın (Türkiye’nin yakın tarihini kapsayan) ifadesinin dava konusuyla alakası olmadığı gerekçesiyle itiraz ediyor. Yargıç, itirazı reddediyor.
20:54 – TÜRGEV VE ERDOĞAN AİLESİNİN RÜŞVET TRAFİĞİNDEKİ YERİ: Eski komiser Korkmaz, Türgev Vakfı’ndan ve Erdoğan ailesinin bu vakıfla olan ilişkisinden bahsediyor. Davanın detaylarını aktaran gazeteci Adam Klasfeld, ifadenin yazılı dökümünü inceledikten sonra detaylarını paylaşacağını duyurdu.
20:41 – Muammer Güler’e 200 bin dolar: Korkmaz ifadesinde, Muammer Güler’e, oğlu Barış Güler aracılığıyla 200 bin dolar tutarında ödeme yapıldığını söylüyor.
20: 36 – Egemen Bağış’ın başında olduğu AB Bakanlığında çekilen YOLSUZLUK ve RÜŞVET görüntüleri
Tanık Korkmaz, dönemin AB Bakanı Egemen Bağış’tan bahsetti. Mahkemede, soruşturmadaki izleme ekibinin çektiği başka fotoğraflar da delil olarak sunuldu. Bu fotoğraflar, AB Bakanlığı’nda çekilmiş.!
20:01 – 30 Ağustos 2013’te teslim edilen paraların fotoğrafları da gösteriliyor
Gazeteci Adam Klasfeld, “30 Ağustos 2013’te teslim edilen para balyalarının bir başka fotoğrafı.
Soru: Bu tarihin bir önemi var mı?
Yanıt: Evet
Soru: Önemi nedir?
Tanık: Türkiye’de o gün ‘Zafer Bayramı’ yanıtını veriyor.”
19:45 – Başka bir fotoğraf gösteriliyor. Korkmaz, “Bu 100 dolarlık banknotlardan oluşan bir para yığını. Ayrıca 500 Euro’luk banknotların olduğu destelerden oluşan para yığınları var.” Ayrıca Türk lirası desteleri de olduğunu söylüyor. Korkmaz, bunların Aslan’ın evinde bulunduğunu belirtiyor.
19:39 – Korkmaz, mahkemede gösterilen resmin “içi para dolu ayakkabı kutularının fotoğrafını”olduğunu söyledi
Savcılık, Korkmaz’a bir fotoğraf gösterdi ve Korkmaz bunun Aralık 2013’te Süleyman Aslan’ın evinde bulunan ve RezaZarrab tarafından içine para konularak gönderilen ayakkabı kutularının görüntüsü olduğunu söyledi.
Savunma bu ifadeye itiraz etti. Ancak itiraz yargıç tarafından reddedildi. Korkmaz, “Bunları yaptığımız operasyon sırasında ele geçirdik” dedi.
Korkmaz 17-25 Aralık soruşturmaları sırasında kullanılan teknikleri anlatıyor
Gazeteci Adam Klasfeld’in aktardığına göre, Korkmaz 17-25 Aralık 2013 döneminde yürütülen soruşturmalarda kullanılan teknikler arasında “fiziki takip, güvenlik kamerası görüntüleri, e-postaların incelenmesi, kurumlardan elde edilen belgeler, denetçi ve uzman raporlarının” yer aldığını belirtti.
Korkmaz, mahkemede gösterilen resmin “içi para dolu ayakkabı kutularının fotoğrafını”olduğunu söyledi
Savcılık, Korkmaz’a bir fotoğraf gösterdi ve Korkmaz bunun Aralık 2013’te Süleyman Aslan’ın evinde bulunan ve RezaZarrab tarafından içine para konularak gönderilen ayakkabı kutularının görüntüsü olduğunu söyledi.
Savunma bu ifadeye itiraz etti. Ancak itiraz yargıç tarafından reddedildi. Korkmaz, “Bunları yaptığımız operasyon sırasında ele geçirdik” dedi.
Korkmaz: Süleyman Aslan, Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan da zamanla soruşturmaya eklendi
Hüseyin Korkmaz, ifadesinde Zarrab ile ilgili yürütülen soruşturmanın zaman içerisinde genişletildiğini ve rüşvet ile evrakta sahtecilik iddialarının gündeme alınmasıyla birlikte yeni şüphelerin de eklendiğini söyledi.
Korkmaz, 17-25 Aralık 2013 döneminde yürütülen soruşturmaya zamanla eklenen isimleri Halkbank eski Genel Müdürü Süleyman Aslan, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler ve eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Salih Kaan Çağlayan olarak sıraladı.
Korkmaz: Zarrab ilk etapta kaçakçılık ve para aklama soruşturmasının başlıca şüphelisiydi
Mahkeme salonundan bildiren Law360’ın muhabiri Pete Brush, “Hüseyin Korkmaz, kaçakçılık ve kara para aklama iddialarıyla ilgili açılan soruşturmada ilk etapta Zarrab’ın başlıca şüpheli olduğunu söylüyor. Korkmaz, daha sonra polisin odağına ‘rüşvet ve evrakta sahtecilik’ şüphelerinin oturduğunu aktarıyor” dedi.
New York’taki davada eski komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz ifade vermeye başladı
New York’taki davada eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Komiser Yardımcısı Hüseyin Korkmaz ifade veriyor. Korkmaz, 17-25 Aralık 2013’te yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla ilgili açılan soruşturmalar sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan “bir numara” olarak bahsettiklerini söyledi.
Korkmaz, 17 Aralık soruşturmasından sonra tutuklanmış ve Şubat 2016’da serbest bırakılmıştı. Korkmaz ayrıca polislikten de ihraç etmişti. Cezaevi çıkışında açıklama yapan Korkmaz, hiç alakası olmayan 25 Aralık soruşturmasından dolayı 17 ay hapis yattığını söylemişti.
Savcılık, iddianamede yer alan ve duruşma sırasında kanıt olarak sunulan telefon dinleme kayıtları, tape ve belgelerin bir bölümünün 17 Aralık soruşturmalarında elde edildiğini ve bunların toplanmasıyla ilgili bilgi sahibi Türk emniyet görevlilerinin tanık olarak dinleneceğini söylemişti.
Bugünkü duruşma da ABD Hazine Bakanlığı’nın finansal suçlarla ilgili bölümünde görev yapan Joshua Kirschenbaum’un ifadesiyle başladı.
(Çeviriler için @sebla_kucuk‘e teşekkür ederiz)
GEÇEN HAFTA NELER YAŞANDI
Geçen hafta içerisinde Türkiye ve İran vatandaşı iş adamı RezaZarrab’ın ifadesine devam edilmişti. Zarrab,Perşembe günü ifadesini tamamlayıp, tanık kürsüsünden inmişti. Cuma günü ABD Terör ve Finansal İstihbarat Dairesi’nden sorumlu Bakan Yardımcısı David Cohen dinlendi. Cohen’in 2012 yılında dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın Türkiye’nin petrol alımları karşılığında İran’a milyarlarca dolarlık altın ihraç ettiği yönündeki açıklamalarının ardından Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’a yazdığı mektup da kanıt olarak kayıt altına alındı.
Cohen’in mektupta, “ABD Hazine Bakanlığı, (Babacan’ın açıklamalarına dair) haberlerden rahatsız olmuştur. Halkbank’ın bu satış işlemlerinde aracılık yapıyor olabileceğinden endişe duymaktayız… Bu ticaret mekanizması ve İran’a diğer başka yollarla altın satışları konusunda Halkbank’ın rolüne dair bize en kısa süre netlik sağlarsanız çok seviniriz” yazdığı görüldü.