Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesinin bugün temelinin atılacak olmasına tepki gösteren kentteki çevreciler, yargı süreci tamamlanmadan böyle bir projenin başlamaması gerektiğini belirtiyor.
Böyle bir proje yapılmadan önce Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun dikkate alınması gerektiğini belirten Mersin Nükleer Karşıtı Platform (NKP) Dönem Sözcüsü Avukat Alpay Antmen, santralin iptali için dava açtıklarını ve “hatalı” olan ÇED raporunu mahkemenin olumlu bularak santralin yapılmasına yeşil ışık yaktığını, ancak dava dosyasının şuan Danıştay 14. Dairesi’nde olduğunu belirtti.
Antmen, şu uyarıyı yaptı:
“Yargı süreci bitmeden temel atılmamalıdır. Velev ki inşaat sürecine başlandı. Danıştay, olmadı Anayasa, o da olmadı AİHM durdurma kararı alırsa yapılan yapı yıkılır.”
NÜKLEER SANTRALİN ATIKLARI NE OLACAK?
Santralin çevre ve insan yaşamı üzerinde yaratacağı olumsuz etkiler, atıkların saklanması ve taşınma biçimi konularındaki belirsizlikleri değerlendiren Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Sinan Can da “Peki nükleer santralin atıkları ne yapılacak sorusu merak konusudur. Bu konuda bizleri bilgilendirmeleri gerekiyor” diye konuştu.
ÇED raporunun eksik olduğunu kaydeden Can, “insanları ve doğayı felakete götürecek” bu projenin tartışılması gerektiğini belirtti. Can, şunları kaydetti:
“Merkezi bir şekilde karar alarak uygulanan bu proje toprağa zarar verecek. Bu alanda tarım ürünleri üretilmeyecek duruma gelecek. Denizlere zarar verecek, orada yaşayan canlılara zarar verecek. Santralin olduğu bölgede yetişen ürünleri tüketen insanlar da sağlıklı olmayacaktır. Bir an önce bu karardan vazgeçilmeli ve daha doğru bir planla enerji üretilmelidir.”
“BU PROJE HALK ÇIKARINA DEĞİL”
Santralde yaşanabilecek herhangi bir kaza durumunda hem çevrenin hem de kendilerinin ciddi zarar göreceğini dile getiren Mersinli Aycan Özkan ise iktidarın hukuksuz bir şekilde nükleer santral yapmaya çalıştığına dikkati çekti.
Nükleer santral yapımının hızlanmasının Rusya ile Türkiye arasında gizli ticari pazarlığının nişanesi olduğuna vurgu yapan Özkan, “Yapılan bu pazarlık halk çıkarına değil, emperyalistlerin çıkarınadır. Halkın çıkarına olmayan bu projeye karşı gelinmeli ve mücadele edilmelidir” dedi.
Santrale tepki gösteren bir başka yurttaş Kamil Mor, Çernobil ve Fukuşima’da yaşanan faciayı hatırlatarak bunun bir daha yaşanmasını istemediğini belirtti.
Nükleer santrallerin kansere neden olduğunu hatırlatan Mor, “Gelişmiş ülkeler nükleer santral yapımlarını durdurmuşken, bizim ülkede ısrarla yapılmak istenmesini anlaşılabilir değil. Çocuklarım, torunlarım yani tüm gelecek kuşaklar için nükleer santralin kurulmasını istemiyorum” diye konuştu.