Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Cezaevinde sağlık koşullarının ağır etkisi altında, üçüncü kez bir yaşam mücadelesi veriyorum” dedi.
Adli Tıp Kurumu (ATK), 14 Ağustos’ta Çalık’ın sağlık durumunun cezaevinde kalmasına engel olmadığına karar vermiş, raporda “Ruhsal hastalığı yok, lösemi, lenfoma bulgusu tespit edilmedi” denmişti.
Çalık karar sonrası ilk kez TELE1’den Ersin Eroğlu‘na konuştu ve şunları söyledi:
”Benim ilk kanser yolculuğum 1999’da lösemi teşhisi ile başladı. Hayatımın en zorlu mücadelesini verdim ve aylar süren tedavilerin ardından yeniden hayata tutundum. Ancak bu mücadele, bir daha hiç karşılaşmayacağımı umduğum bir gerçeği yaklaşık 10 yıl sonra yeniden önüme getirdi. Bu kez farklı bir yerde lenfoma (lenf kanseri) olarak karşıma çıktı. İkinci kez aynı azim ve inançla savaştım, yine kazandım.
”ATK insan hayatını bir cümleyle yok saydı”
Bugünse cezaevinde sağlık koşullarının ağır etkisi altında, üçüncü kez bir yaşam mücadelesi veriyorum. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nin raporlarında açıkça “Nüks riski, enfeksiyon riski, ciddi kilo kaybı ve sepsis hayati tehlike oluşturur” denmesine rağmen Adli Tıp Kurumu hiçbir tetkik yapmadan “Nüksetmez” diyerek insan hayatını bir cümleyle yok saydı.
Bu yalnızca benim değil, devletin hukuk ve sağlık sisteminin imtihanıdır.
”Mama takviyesiyle ayakta durmaya çalışıyorum”
Her gün kan değerlerim düşüyor, kilo kaybediyorum. Normalde 4 bin-10 bin olması gereken beyaz kan hücrelerim hayati sınırların altında. Lökopeni, nötropeni ve malnütrisyon yaşıyorum. Yani vücudum hastalıklara açık halde. Böbreklerim iflas etmesin diye su içiyorum ama suyu yalnızca terle kaybediyorum.
Bugün mama takviyesiyle ayakta durmaya çalışıyorum. Bunu kimseye sitem için söylemiyorum; yalnızca devletin bana tanıdığı en temel hakkı, yaşam hakkını savunuyorum. Ben kimseden imtiyaz istemiyorum. Yalnızca hukukun, devletin, vicdanın var olduğunu görmek istiyorum.
Bir insanın hayatı bir rapordaki tek cümleye indirgenemez. Bu mesele yalnızca şahsi bir dava değil, adalet ve vicdanın davasıdır. Devlet, vatandaşının yaşam hakkını koruduğu sürece güçlüdür. Bugün verdiğim mücadele, yalnızca kendi hayatım için değil, bu ülkenin adaletine olan inanç içindir.”
O fotoğrafı anlattı
Çalık’ın İzmir Şehir Hastanesi tutuklu koğuşu penceresinden annesine el sallarken çekilen fotoğrafı gündem olmuştu.

Görevden uzaklaştırılan Beylikdüzü belediye başkanı o anları şöyle anlattı:
“İzmir Şehir Hastanesi’nde tutuklu koğuşunda yatarken, bir akşam pencereden annemi gördüm. 78 yaşındaki annem çaresizlik içinde bana bakıyordu.
O an 1999’da ilk kanser teşhisi aldığım gün acilde annemin yüzündeki korku ve çaresizlik gözlerimin önüne geldi.
Bir annenin gözlerindeki acı, aslında toplumun vicdanının acısıdır. Devlet annelerin gözyaşını dindirmek için vardır; onları büyütmek için değil.”