TSK’nın PKK’ya yönelik operasyonlarında kimyasal silah kullanıldığı iddialarının araştırılmasını istediği için iktidar tarafından hedef gösterilen ve tutuklanan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, “Hakkımda soruşturma açmaları kuşku uyandırdı. Cezaevine kadar gelişen süreç sessiz kalmanın cezası olarak gelişti ama bu ceza bana değil topluma yönelik. Bundan sonra herhangi bir kuşku, tartışma söz konusu olduğunda insanların sessiz kalması için bir uyarıdır” dedi.
Cezaevinden Artı Gerçek’in sorularını yanıtlayan Fincancı, “İnsan hakları alanında çalışan bir adli tıp uzmanı olarak böyle bir soruyu yanıtlamak gerektiğini düşündüm. İnsan hakları savunucusu olarak sorumluluğumdu. Burada olması gereken etkili bir soruşturmayı kendilerinin talep etmesiydi” ifadelerini kullandı.
Fincancı, “Benim hakkımda soruşturma açmaları kuşku uyandırdı. Cezaevine kadar gelişen süreç sessiz kalmanın cezası olarak gelişti ama bu ceza bana değil topluma yönelik. Bundan sonra herhangi bir kuşku, tartışma söz konusu olduğunda insanların sessiz kalması için bir uyarıdır” diye konuştu.
Cezaevinde geniş bir mekanda kendi başına olduğunu söyleyen Fincancı, “Ancak sabuna bugün öğlenden sonra ulaşabildim. 61 yıldır ilk kez bir geceyi kitapsız geçirdim. Onun dışında rahatım yerinde” dedi.
‘DEFALARCA BENZER GİRİŞİMLER OLDU’
Tutuklanmasının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Türk Tabipler Birliği yönetiminin görevine son verilmesi için davaname hazırlamasına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Fincancı, şunları söyledi:
“Gözaltına alındığım sabah böyle bir davanameninin hazırlandığı bilgisi basına düşmüştü zaten. Üstelik bu açıklamanın ceplerinde olduğunu ben yayına çıktından sonra da son halini verdiklerini düşünmek gerekiyor. Yıllardır defalarca benzer girişimler oldu. Umuyorum ki dayanışma ile bu süreci de atlatacağız.”
