19 Mart’tan bu yana süren protestolar sırasında İstanbul’da gözaltına alınan 173 kişi tutuklandı.
CHP Parti Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Gözaltı sırasında ve öncesinde kötü muamele gördüler, işkence gördüler, ayağı kırık olanlar var. Yaralı olanlar var ve o halleriyle şu anda gidecekleri cezaevini bekliyorlar” dedi.
İBB odaklı soruşturmalarda gözaltına alınan 106 kişiden 51’i tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve Beylikdüzü Murat Çalık da var. Üç isim de görevden uzaklaştırıldı. Ayrıca Şişli Belediyesi’ne kayyım atandı.
CHP soruşturmalara dair ilk operasyonun yapıldığı 19 Mart’tan bu yana İBB binasının da bulunduğu Saraçhane’de mitingler düzenliyor.
Şu ana kadar gösterilerde Türkiye genelinde 1418 kişi gözaltına alındı.
İstanbul başsavcılığı, İstanbul’da gözaltına 206 kişiye tutuklama talep etmişti.
Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) bu kişilerden 173’ünün tutuklandığını duyurdu.
Tanrıkulu, tutuklamaların takipçisi olacaklarını belirterek şunları söyledi:
”Aileler burada. Hepsi son derece üzgün, haklı olarak ve öfkeliler. Gözlerinin nuru çocukları şu anda belirsiz bir süreç içerisinde. Gözaltına alındılar. Şimdi de tutuklandılar. Gözaltı sırasında ve öncesinde kötü muamele gördüler, işkence gördüler. Ayağı kırık olanlar var. Yaralı olanlar var ve o halleriyle şu anda gidecekleri cezaevini bekliyorlar adliye binasında. Böyle bir durumla karşı karşıyayız.
Yani bunu ben artık yasa, anayasa onlarla izah etmiyorum. Çünkü Türkiye’de şu anda, uzun zamandan beri anayasa yok, yasa yok, hukuk yok, adalet yok. Dolayısıyla bir intikam süreci var. Ama şu bilinsin ve kayıtlara geçsin. Bu çocuklar, bu gençler hepimiz için anayasal haklarını kullandılar, itiraz haklarını kullandılar ve bu düzene razı olmadıklarını gösterdiler. Bugün bu tutuklanmaları, gözaltı alınmaları onlar için bir sabıka kaydı değil, bir onur belgesi olarak ileride kendi tarihlerine ve ailelerin tarihine, Türkiye’nin tarihine yazılacak. Ama bunu yapanlar bakımından da bu kararlara imza atanlar bakımından da onları getirenler bakımından da ve bu emri verenler bakımından da onlar sabıka kaydı olacak ve tarihte öyle alınacak.
Bizler takipçisi olacağız. Hiç kimse endişe etmesin. Her çocuk bizim çocuğumuzdur. Bizim gençlerimizdir. Sonuna kadar da sahip çıkacağız. Kimse endişe etmesin. Buradayız, hep beraber olacağız. Ben tekrar avukat arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Büyük bir emekle gerçekten büyük bir özveriyle buradalar. Gözaltı merkezlerindeler. Burada olacaklar. Onlara teşekkür ediyorum. Ailelerden de biraz daha gerçekten sabır istiyorum. Öfkenizi azaltmayın, öfkenizi azaltmayın. Ama aynı zamanda da sabırlı olun. Bütün bu süreçleri beraber aşacağız.”