Dört yıl önce Sur’da düzenlediği basın toplantısı sırasında ensesine isabet eden bir kurşunla hayatını kaybeden Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin ölümüne ilişkin davanın seyrini değiştirecek bir rapor açıklandı.
Teknik bir araştırma yürüten araştırma şirketi, kamuoyuna açıklanan raporunda, Elçi’nin olay yerinde bulunan üç polisten birisinin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmiş olabileceği sonucuna varıldığı belirtiliyor.
BBC Türkçe’den Selin Girit’e konuşan Avukat Barış Yavuz, raporun ardından tanık olarak dinlenmiş olan üç polisin şüpheli olarak ifadelerinin alınmasını talep etti.
Diyarakır Barosu’nun cuma günü bir basın toplantısı düzenleyererek rapordaki bulguların detaylarını kamuoyu ile paylaşması bekleniyor.
Tahir Elçi, 28 Kasım 2015’te Sur semtindeki 16’ıncı yüzyıldan kalma Şeyh Mutahhar Camii yanındaki tarihi Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yapıyordu.
O sırada Gazi Caddesi’nde bir çatışma çıkmış, PKK’nın gençlik kolu YDG-H’ye bağlı iki militan ile iki polis memuru arasındaki çatışmada polis memurları yaralanmış, biri daha sonra hayatını kaybetmişti.
Olay yerinden kaçan militanlar, basın toplantısının yapıldığı Yenikapı Caddesi’ne koşmuş, burada bulunan sivil polis memurları ile karşılıklı ateş açılmıştı. Tahir Elçi, bu sırada vurularak ölmüştü.
Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu, “Bu olay mutlak surette aydınlatılacak, bizim dönemimizde faili meçhullere izin vermeyiz. Hedef sadece Tahir Elçi değil, Türkiye’dir” diye konuşmuştu.
Birkaç gün sonra yaptığı açıklamada, Davutoğlu, Tahir Elçi cinayetinin sorumluluğunun PKK’ya ait olduğunu söylemişti.
Ancak aradan üç yılı aşkın zaman geçmesine karşın, davada hâlâ şüpheliler belirlenemedi. Gizlilik kararı olan soruşturmada henüz bir iddianame de bulunmuyor.
Diyarbakır Barosu, Forensic Architecture’ın araştırmasının sonuçlarını “uzman görüşü” olarak Aralık ayında savcılık makamıyla paylaşmıştı.
Avukat Barış Yavuz, şunları söylüyor:
“Tahir Elçi’nin ölümüne sebebiyet veren mermi çekirdeği bulunamadı. Tahir Elçi’nin ölüm anı ise tespit edilemedi. Bütün kameralar o sırada koşan iki örgüt üyesine dönmüş vaziyetteydi. Bu yüzden o anı, Tahir Elçi’nin öldürüldüğü anı bulabilmek için bu ana en yakın zamanı oluşturabilmek açısından görüntüleri, sesi, bu gördüğünüz mekanın fiziksel yapısını hepsini 3D modelleme yaparak birleştirmeye çalıştık. Tanık ifadeleriyle, bilgilerle, belgelerle ölüm anını yeniden oluşturmaya çalıştık.”
Forensic Architecture raporu, Diyarbakır Barosu’nun sunduğu kanıtlar, tanık ifadeleri, olay yerinde dört ayrı kameradan çekilen görüntüler, ses analizleri ve mekanın üç boyutlu dijital bir modelinin inşası üzerinden yapılan incelemeler sonucunda hazırlanmış.
Araştırmada, olay yeri inceleme raporundaki bulgulardan yararlanıldığı kaydediliyor. Olay anını kaydeden dört ayrı kameranın görüntüleri eş zamanlı hale getirildiği ve senkronize edildiği belirtiliyor.
İncelemelere ilişkin teknik detaylar şöyle anlatılıyor:
“Ardından Elçi’nin ölümünün gerçekleştiği zaman aralığı, Elçi’nin ayakta olduğu son kare ve yerde yatarken göründüğü ilk kare ile son duyulan atış sesine göre 9 saniyelik bir dilime indirildi. Bu zaman diliminde gerçekleşen 40 el silah atışı bir zaman çizelgesine yerleştirildi. Mimari planlar ve uydu görüntüleriyle, olay yerinin üç boyutlu bir modeli oluşturuldu. Elçi’nin bedeninin görüldüğü bir fotoğraf üzerinden Elçi’nin vurulduğundaki konumu tespit edildi, vurulduğu anda nerede olduğu değerlendirildi. Bu noktanın Elçi’nin öldürüldüğü zaman aralığında hangi silahların ve kimin atış alanında bulunduğu incelendi. Buna göre, olay yerinde bulunan iki PKK militanından birinin Elçi henüz hayattayken olay yerinden uzaklaşmış olduğu, diğerinin ise silahının önce atış istikametinde doğrultulmadığı, sonra ise silahını elinden atmış olduğu belirlendi. Dolayısıyla raporda Elçi’nin olay yerindeki iki PKK militanının silahlarından çıkan kurşunlarla öldürülmüş olması ihtimalinin bulunmadığı ifade edildi. Yapılan sonik inceleme neticesinde de olay yerinin dışından uzun menzilli bir silahın kullanılmış olmasının da mümkün görünmediği savunuldu.”
Araştırmaya göre, Tahir Elçi’yi öldüren kurşun büyük ihtimalle olay yerinde bulunan üç polis memurundan birinin silahından çıktı.
Raporda, şüpheler özellikle Elçi’ye yönelik açık bir atış hattı bulunduğu bir anda silahını ateşlediği belirtilen bir polis memuru üzerinde yoğunlaştı.
Forensic Architecure’ın direktörü Eyal Weisman, rapora ilişkin olarak, “Biz sadece gördüklerimiz üzerinden konuşabiliriz. Bir silahın ateşlendiğini görüyoruz, o silahın yönünü görüyoruz, ve üç boyutlu bir ortamda o merminin Tahir Elçi’yi vurmuş olabileceğini ifade ediyoruz. Spekülasyon yapmak istemiyoruz, bu bizim işimiz değil” diye konuştu.