Program geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Avrupa saatiyle 11.00’de başladı. Sarı tişörtlerini giyen, ellerinde pankartlar taşıyan KHK’lılar saat 10.00’dan itibaren Avrupa Konseyi ile AİHM binalarının bulunduğu cadde üzerinde toplanmaya başladı.
Saat 12.00’de başlayan adalet yürüyüşü, Avrupa Konseyi ile AİHM binalarının önündeki caddede, 900 metrelik alanda gerçekleştiriliyor. 450 metre yürüyerek Avrupa Konseyi’ne önüne gelen KHK’lılar, bu bölgede durdu ve Avrupa Konseyi’nin kapısında “Geciken adalet adalet degildir/Magdurlar burada mahkeme nerede” seklinde sloganlar atarak yetkililere taleplerini ileten bir mektup verdi. Daha sonra yürüyüşe devam eden grup, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin önünde de aynı şekilde durarak mektuplarını AİHM yetkililerine takdim etti.
AVRUPALI ÖNEMLİ ÜÇ İSME MEKTUP
Kronos’tan Sevinç Özarslan’ın haberine göre, KHK’lıları temsil eden derneklerin hazırlanan ve Avrupa kurumlarında önemli görevler bulunan üç isem hitaben yazılan mektupta şöyle denildi:
“Ülkedeki tüm muhalif gruplara yönelik insanlık dışı uygulamalar hız kesmeden devam etmektedir. Bu yaygın ve sistematik ihlaller, ilgili BM organları tarafından ‘insanlığa karşı suç’ olarak nitelendirilmiştir. Bir kez daha tekrar edecek olursak, 15 Temmuz’dan sonra kapatılan üç binden fazla eğitim kurumu, binlerce yasal dernek ve el konulan en az 32 milyar dolarlık özel varlık konusunda hiç bir ilerleme kaydedilmedi. On binlerce kadın, yaşlı, hasta ve altı yaş altı yüzlerce bebek hala siyasi nedenlerle cezaevlerinde tutulmaktadır. Artık neredeyse her gün onlarca insan içi boş suçlamalarla tutuklanmaya devam etmektedir. Sistematik olarak ağır insan hakları ihlallerine maruz kalan binlerce insanın ümidi ise, Türkiye üzerinde bağlayıcı kararlar alma yetkisine sahip olan Avrupa Konseyi ve AİHM’in hukuku işletmesidir. Sözkonusu kurumların daha fazla gecikmeden bu insanlığa karşı suç teşkil eden eylemlere ilişkin hukuki pozisyonunu alması ve yükümlülüklerini derhal yerine getirmesi elzemdir. Bu zaman zarfında AİHM’den çıkan ve siyasi baskının mağdurları için bir nefes olan bazı kararlar için müteşekkiriz. Ancak Mahkeme’den beklentimiz, en kısa süre içinde, yarım milyondan fazla insanın sadece bir gazeteye abone olmak, bir bankada hesap sahibi olmak veya çocuklarını yasal olarak faaliyet gösteren okullara göndermek, dini bir sohbet grubuna katılmak veya bir mobil haberleşme uygulaması kullanmak gibi temel haklarını kullandıkları için zulme uğradıklarını görmezden gelmeyi bırakmasıdır.”
ADALETSİZLİKLERE DİKKAT ÇEKİLDİ
Mektup verilirken AİHM’in kararlarını çok geç çıkartmasını eleştiren tiyatrol bir gösteri sahnelendi. Yürüyüş sırasında yıllardır hapiste bulunan KHK’lıları temsil eden tekerlekli bir hapishane hücresi de yer aldı.
Merkezi Almanya’da bulunan Peacefull Actions Platform’un Youtube kanalından İngilizce, Fransızca ve Türkçe olmak üzere üç dilde canlı olarak yayınlanan Adalet Buluşması’nda geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yabancı konukların yanı sıra Türkiye’de hak ihlallerine maruz kalan KHK’lılar ve aileleri konuşma yaptı.
6 yıl hapis yattıktan sonra tahliye edilen Harbiyeli Taha Furkan Çetinkaya’nın annesi Melek Çetinkaya, kızı Bahar’la birlikte hapis yatan ve geçen yıl tahliye edilen avukat Elif Büyüköztürk, KHK’lı öğretmen Halit Tonbul, Ege Denizi’nde Gülsüm ve Mustafa adlı iki evladını yitiren KHK’lı öğretmen Gonca Kara, KHK’lı akademisyen Salih Hosoğlu, işkence mağduru Zabit Kişi’nin eşi Nesrin Kişi, ünlü NBA oyuncusu Enes Kanter ve Norveçli teolog Dag Aakre konuşmacılar arasındaydı.