Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini kaydeden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İdamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması artırılması gerektiğini belirtti. ‘İdam’ cezasından bahseden Soylu, “İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur” ifadelerini kullandı.
Marmaris’teki orman yangını 4. gününde devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile birlikte yangına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Soylu açıklamasında muhalefeti hedef alarak, “Yalanla uğraşamıyoruz. Bir yalanmetre icat edilse herhalde Türkiye’de afetle ilgili söylenen yalanlar üzerinden büyük cirosunu yapar. Bir partinin genel başkan yardımcısı, ki o genel başkanın sözcüsüdür, Marmaris’e gelip ‘Burada helikopter yok’ demek bir yalandır. O doğru… Ama ikinci yalan, yangının riskinin nereye olduğunu bilmeden bu yangını Cumhurbaşkanlığı’nın Okluk Koyu’ndaki yeri için bütün hava uçaklarını yapıyorlar diye bir zihnimizle dalga geçmek, iki milletle dalga geçmek, üç bunca yapılan büyük mücadeleyi ortaya koyanlara bir gram saygı göstermeden böyle bir değerlendirme ortaya koymak herhalde siyaset kurumuna hiç yakışmaz” ifadelerini kullandı.
Soylu, şöyle devam etti: “TBMM altında bulunan bir milletvekiline uluorta yalan söylemek yakışmaz. Genel başkanlarının sözcülüğünü yapan bir kişiye, genel başkan yardımcısı olarak bulunan bir kişiye hiç yakışmaz. Allah’tan korkun, kuldan utanın.”
“YALANI İSLAMİYET ÇERÇEVELENDİRMİŞ”
Hukukun kendine ait yalana karşı bir yaptırımı var. Ama biz Müslüman bir milletiz. Yalanı İslamiyet, dinimiz çerçevelendirmiş ve yalan, gıybet konusunda insan eti yemeye kadar bir derecelendirme ortaya koymuş. Ayıptır, yazıktır, günahtır. (Yangın) Bitsin, gördüğün eksiklikler varsa bunu kamuoyuyla paylaşıp elinde bir proje varsa paylaşırsın.
Ormanların sahibinin doğa olduğunu belirten Soylu, “Bu ormanların sahibi altına arabasını alıp, ormanın içine girip bu ormanın içerisinde ben de biraz piknik yapayım diyen kişilerin değildir. Hele eline içkisini alıp, kendisini kaybedip, ondan sonra da buranın yakılmasına vesile olan, sigarasını alıp buranın yakılmasına vesile olan, kamp ateşi yakıp o közle buranın yakılmasına vesile olan kişilerin değildir. Sorumluluk hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu.
İDAM CEZASINDAN BAHSETTİ
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini söyleyen Soylu, “Bu işlerden canı yanan birisi olarak söylüyorum. Bu cezalar, özellikle orman konusundaki cezalar artırılmalıdır. İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Evet ağıza hoş gelmiyor, çok sıcak gelmiyor ama başka bir şey var. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini kaydeden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İdamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması artırılması gerektiğini belirtti. ‘İdam’ cezasından bahseden Soylu, “İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur” ifadelerini kullandı.
Marmaris’teki orman yangını 4. gününde devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile birlikte yangına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Soylu açıklamasında muhalefeti hedef alarak, “Yalanla uğraşamıyoruz. Bir yalanmetre icat edilse herhalde Türkiye’de afetle ilgili söylenen yalanlar üzerinden büyük cirosunu yapar. Bir partinin genel başkan yardımcısı, ki o genel başkanın sözcüsüdür, Marmaris’e gelip ‘Burada helikopter yok’ demek bir yalandır. O doğru… Ama ikinci yalan, yangının riskinin nereye olduğunu bilmeden bu yangını Cumhurbaşkanlığı’nın Okluk Koyu’ndaki yeri için bütün hava uçaklarını yapıyorlar diye bir zihnimizle dalga geçmek, iki milletle dalga geçmek, üç bunca yapılan büyük mücadeleyi ortaya koyanlara bir gram saygı göstermeden böyle bir değerlendirme ortaya koymak herhalde siyaset kurumuna hiç yakışmaz” ifadelerini kullandı.
Soylu, şöyle devam etti: “TBMM altında bulunan bir milletvekiline uluorta yalan söylemek yakışmaz. Genel başkanlarının sözcülüğünü yapan bir kişiye, genel başkan yardımcısı olarak bulunan bir kişiye hiç yakışmaz. Allah’tan korkun, kuldan utanın.”
“YALANI İSLAMİYET ÇERÇEVELENDİRMİŞ”
Hukukun kendine ait yalana karşı bir yaptırımı var. Ama biz Müslüman bir milletiz. Yalanı İslamiyet, dinimiz çerçevelendirmiş ve yalan, gıybet konusunda insan eti yemeye kadar bir derecelendirme ortaya koymuş. Ayıptır, yazıktır, günahtır. (Yangın) Bitsin, gördüğün eksiklikler varsa bunu kamuoyuyla paylaşıp elinde bir proje varsa paylaşırsın.
Ormanların sahibinin doğa olduğunu belirten Soylu, “Bu ormanların sahibi altına arabasını alıp, ormanın içine girip bu ormanın içerisinde ben de biraz piknik yapayım diyen kişilerin değildir. Hele eline içkisini alıp, kendisini kaybedip, ondan sonra da buranın yakılmasına vesile olan, sigarasını alıp buranın yakılmasına vesile olan, kamp ateşi yakıp o közle buranın yakılmasına vesile olan kişilerin değildir. Sorumluluk hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu.
İDAM CEZASINDAN BAHSETTİ
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini söyleyen Soylu, “Bu işlerden canı yanan birisi olarak söylüyorum. Bu cezalar, özellikle orman konusundaki cezalar artırılmalıdır. İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Evet ağıza hoş gelmiyor, çok sıcak gelmiyor ama başka bir şey var. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini kaydeden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İdamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması artırılması gerektiğini belirtti. ‘İdam’ cezasından bahseden Soylu, “İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur” ifadelerini kullandı.
Marmaris’teki orman yangını 4. gününde devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile birlikte yangına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Soylu açıklamasında muhalefeti hedef alarak, “Yalanla uğraşamıyoruz. Bir yalanmetre icat edilse herhalde Türkiye’de afetle ilgili söylenen yalanlar üzerinden büyük cirosunu yapar. Bir partinin genel başkan yardımcısı, ki o genel başkanın sözcüsüdür, Marmaris’e gelip ‘Burada helikopter yok’ demek bir yalandır. O doğru… Ama ikinci yalan, yangının riskinin nereye olduğunu bilmeden bu yangını Cumhurbaşkanlığı’nın Okluk Koyu’ndaki yeri için bütün hava uçaklarını yapıyorlar diye bir zihnimizle dalga geçmek, iki milletle dalga geçmek, üç bunca yapılan büyük mücadeleyi ortaya koyanlara bir gram saygı göstermeden böyle bir değerlendirme ortaya koymak herhalde siyaset kurumuna hiç yakışmaz” ifadelerini kullandı.
Soylu, şöyle devam etti: “TBMM altında bulunan bir milletvekiline uluorta yalan söylemek yakışmaz. Genel başkanlarının sözcülüğünü yapan bir kişiye, genel başkan yardımcısı olarak bulunan bir kişiye hiç yakışmaz. Allah’tan korkun, kuldan utanın.”
“YALANI İSLAMİYET ÇERÇEVELENDİRMİŞ”
Hukukun kendine ait yalana karşı bir yaptırımı var. Ama biz Müslüman bir milletiz. Yalanı İslamiyet, dinimiz çerçevelendirmiş ve yalan, gıybet konusunda insan eti yemeye kadar bir derecelendirme ortaya koymuş. Ayıptır, yazıktır, günahtır. (Yangın) Bitsin, gördüğün eksiklikler varsa bunu kamuoyuyla paylaşıp elinde bir proje varsa paylaşırsın.
Ormanların sahibinin doğa olduğunu belirten Soylu, “Bu ormanların sahibi altına arabasını alıp, ormanın içine girip bu ormanın içerisinde ben de biraz piknik yapayım diyen kişilerin değildir. Hele eline içkisini alıp, kendisini kaybedip, ondan sonra da buranın yakılmasına vesile olan, sigarasını alıp buranın yakılmasına vesile olan, kamp ateşi yakıp o közle buranın yakılmasına vesile olan kişilerin değildir. Sorumluluk hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu.
İDAM CEZASINDAN BAHSETTİ
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini söyleyen Soylu, “Bu işlerden canı yanan birisi olarak söylüyorum. Bu cezalar, özellikle orman konusundaki cezalar artırılmalıdır. İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Evet ağıza hoş gelmiyor, çok sıcak gelmiyor ama başka bir şey var. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini kaydeden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İdamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması artırılması gerektiğini belirtti. ‘İdam’ cezasından bahseden Soylu, “İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur” ifadelerini kullandı.
Marmaris’teki orman yangını 4. gününde devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile birlikte yangına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Soylu açıklamasında muhalefeti hedef alarak, “Yalanla uğraşamıyoruz. Bir yalanmetre icat edilse herhalde Türkiye’de afetle ilgili söylenen yalanlar üzerinden büyük cirosunu yapar. Bir partinin genel başkan yardımcısı, ki o genel başkanın sözcüsüdür, Marmaris’e gelip ‘Burada helikopter yok’ demek bir yalandır. O doğru… Ama ikinci yalan, yangının riskinin nereye olduğunu bilmeden bu yangını Cumhurbaşkanlığı’nın Okluk Koyu’ndaki yeri için bütün hava uçaklarını yapıyorlar diye bir zihnimizle dalga geçmek, iki milletle dalga geçmek, üç bunca yapılan büyük mücadeleyi ortaya koyanlara bir gram saygı göstermeden böyle bir değerlendirme ortaya koymak herhalde siyaset kurumuna hiç yakışmaz” ifadelerini kullandı.
Soylu, şöyle devam etti: “TBMM altında bulunan bir milletvekiline uluorta yalan söylemek yakışmaz. Genel başkanlarının sözcülüğünü yapan bir kişiye, genel başkan yardımcısı olarak bulunan bir kişiye hiç yakışmaz. Allah’tan korkun, kuldan utanın.”
“YALANI İSLAMİYET ÇERÇEVELENDİRMİŞ”
Hukukun kendine ait yalana karşı bir yaptırımı var. Ama biz Müslüman bir milletiz. Yalanı İslamiyet, dinimiz çerçevelendirmiş ve yalan, gıybet konusunda insan eti yemeye kadar bir derecelendirme ortaya koymuş. Ayıptır, yazıktır, günahtır. (Yangın) Bitsin, gördüğün eksiklikler varsa bunu kamuoyuyla paylaşıp elinde bir proje varsa paylaşırsın.
Ormanların sahibinin doğa olduğunu belirten Soylu, “Bu ormanların sahibi altına arabasını alıp, ormanın içine girip bu ormanın içerisinde ben de biraz piknik yapayım diyen kişilerin değildir. Hele eline içkisini alıp, kendisini kaybedip, ondan sonra da buranın yakılmasına vesile olan, sigarasını alıp buranın yakılmasına vesile olan, kamp ateşi yakıp o közle buranın yakılmasına vesile olan kişilerin değildir. Sorumluluk hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu.
İDAM CEZASINDAN BAHSETTİ
Orman yangınlarıyla ilgili cezaların artırılması gerektiğini söyleyen Soylu, “Bu işlerden canı yanan birisi olarak söylüyorum. Bu cezalar, özellikle orman konusundaki cezalar artırılmalıdır. İdam cezası Türkiye’de çok tartışılıyor. Ama idamın da kendine ait bir caydırıcılık süreci söz konusudur. Evet ağıza hoş gelmiyor, çok sıcak gelmiyor ama başka bir şey var. Bu kadar sorumsuzluğun da kendi adına güçlü bir cezası olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.