İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun pazar gecesi aldığı istifa kararı gündemdeki yerini koruyor.
İki günlük sokağa çıkma yasağı kararı alınması ve hemen akabinde marketlerde yaşanan izdiham görüntüleri nedeniyle hükümete yönelik tepkiler vardı. Soylu’nun bu nedenle istifa kararı alması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da bu istifanın kabul edilmemesi pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi.
T24 yazarı Mehmet Yılmaz, “Saray’daki iktidar oyununun kazananı, kaybedeni” başlıklı yazısında “Süleyman Soylu, AKP – MHP koalisyonunda geleceğin denklemlerinde yer alacak bir eleman haline geldi. Bu yönüyle Erdoğan hanedanına ciddi bir tehdit de oluşturuyor. Yeni pozisyonunu yönetebilecek çapta mı, göreceğiz. Erdoğan, ‘patronun kim olduğunu’ gösterdi ama bir fırsatı da kaçırdı” ifadelerini kullandı.
“Erdoğan, Soylu’nun istifasını sessizce kabul etseydi, cuma gecesi yaşanan başarısızlığı da hükümeti adına kabul etmiş olacaktı” diyen Yılmaz, “Erdoğan, başarısızlığını, hatasını açıkça kabul edecek bir lider değil. Erdoğan, cuma gecesi yaşanan büyük yönetim zaafını kendisi ve rejim için “büyük problem” olarak görseydi, sorumluluğu başkasına yansıtma işini istifayı kabul ederek değil, doğrudan görevden alma yoluyla gerçekleştirmek isterdi. Bu fırsatı en azından bir süreliğine ortadan kaldırdığı için Soylu’ya için için öfkeleniyor olduğunu tahmin etmek zor değil” değerlendirmesinde bulundu.
Soylu’nun istifasından sonra vatandaşların sokaklara döküldüğünü ve sosyal medyada istifaya karşı çıkıp destek mesajı yazdıklarını hatırlatan Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Bu sayısal büyüklüklerinden bağımsız olarak bir anlam taşıyor. Erdoğan, sağda bir cephe yaratmak için kendisine olmadık hakaretler savuran Soylu’nun söylediklerini sineye çekip, bakan bile yaptı. Ve pazar gecesi bizlerle beraber Erdoğan da gördü ki Soylu, partisine koltuk vaadiyle davet ettiği politikacıya göre hayli yol almış durumda. Kuşkusuz AKP içinde başını Damat Bakan’ın çektiği ekibin, Soylu ile örtülü bir güç kavgası içinde olmasının nedeni de bu.”
“Soylu için Erdoğan’dan sonra AKP için de, Bahçeli’den sonra MHP için de potansiyeli olan lider adayıdır artık” ifadelerini kullanan Yılmaz, “Başkanlık sistemi nedeniyle bu iki partinin çok da uzak olmayan bir gelecekte iç içe geçeceğini tahmin etmek falcılık sayılmaz ve böyle bir oluşumda Soylu, zamanında DP ile hayal dahi edemediği bir pozisyonu ele geçirebilmeye çok yakın. Erdoğan, böyle muhalif bir çekim alanı yaratabilecek bir politikacıyı başıboş bırakamazdı. Onun için kendisine rağmen istifa etmesine çok kızdıysa bile bunu bir süre için ortaya dökmeyecektir” dedi.
Soylu’nun bu pozisyonuyla “Erdoğan hanedanının bugün için en tehditkâr rakibi konumuna geldiğini” belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
“Hem Erdoğan’ın ‘şahsı’ için hem de veliaht Damat Bakan için. Bu tür siyasi satranç oyunlarından sonra ‘kim kazandı – kim kaybetti’ sorusunun yanıtını aramak da adettendir.
Recep Tayyip Erdoğan: Herkese ‘patronun kim olduğunu’ bir kez daha gösterdi.
Süleyman Soylu: Artık AKP – MHP koalisyonunda ciddiye alınması gereken bir figür olduğunu gösterdi. Bu başarıyı yönetebilirse bu işten kazançlı çıkar, ayağını sürçerse bir de bakar ki görevden alınmış, haberi de Twitter’dan öğreniyor!
Damat Bakan: Erken sevinenlerdendi ama artık çok ciddi bir rakibi var. Kayınpederin ömrüne duayı eksik etmesin derim!”