Ankara’da katledilen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasının ilk duruşması başladı. Duruşma Ankara’da Sincan Cezaevi Kampüsü içerisindeki büyük salonda görülüyor.
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, duruşmaya yüksek güvenlik önlemleriyle geldi. Ayşe Ateş, 6 koruma polisi ve çelik yelekle getirildi.
Tetikçi tüm ifadesini değiştirdi
İlk olarak tetikçi Eray Özyağcı’nın ifadesi dinlendi. Özyağcı, daha önce emniyet ve savcılıkta verdiği ifadelerin hepsini değiştirdi. Özyağcı, Doğukan Çep ile Sinan Ateş arasında bir davanın çözümüyle ilgili mesele olduğunu, Ateş’in bir dosya için ona söz verdiğini iddia etti. Ateş’in para istediğini ancak sorunu çözmediğini ileri sürdü.
Bunun üzerine Çep’in Ateş’i ayaklarından vurmaya karar verdiğini iddia etti. Özyağcı, bunun üzerine kendisinin de “Ben vururum” diyerek bu işi üzerine aldığını savundu. Özyağcı, Sinan Ateş’i ayaklarından vurmak üzere Ankara’ya gittiğini ve Doğukan Çep’in talimatlarına uyarak hareket ettiğini iddia etti. Ateş’i ayaklarından vurduktan sonra kaçtığını ve Sinan Ateş’in yanındaki iki insanın arkasından ateş ettiğini ve kendilerine karşılık verdiklerini söyledi.
Bu sırada bu iki kişinin “Reisi vurduk” dediklerini ileri sürdü. Özyağcı, Sinan Ateş’i ayaklarından vurduğunu ancak Sinan Ateş’i yanındaki iki arkadaşının vurduğunu ima etti.
Bunun üzerine mahkeme başkanı “Onlar arkandan koşuyorlar nasıl bağırdılar” diye sorunca Özyağcı’nın ifadesi çürümüş oldu. Özyağcı daha sonra Vedat Balkaya’nın kullandığı motorla Gölbaşı’na gittiğini ve burada daha önce İstanbul’da tanıştığını söylediği Mustafa Kemal adlı arkadaşının kullandığı araçla Gölbaşı’na geçtiklerini iddia etti. Burada 4 gün bir villada kaldıktan sonra, arabanın bagajında İzmir’e gittiğini; 1 buçuk ay burada kaldıktan sonra Yunanistan’a gitmek üzere Edirne’ye getirildiğini iddia etti. Daha sonra Yunanistan’a botla geçtiğini ve yakalanıp geri gönderildiğini söyledi.
Özyağcı daha önceki hiçbir ifadesinde Mustafa Kemal isimli kişinin varlığından; Gölbaşı’nda 4 gün kaldığını ve İzmir’e götürüldüğü söylememişti.
Bu ifadeyle açıkça kendisini Ankara’dan İstanbul’a götüren Tolgahan Demribaş ve Emre Yüksel’i korudu. Özyağcı gözaltına alındıktan sonra emniyette baskı gördüğünü ve harekete uğradığını kaydetti
1 polisin bu olayın siyasi olduğunu düşündüğünü söylediğini iddia etti. Bu ifadeleriyle Sinan Ateş soruşturmasını MHP’ye yönelik bir operasyonmuş gibi göstererek kendisini kurtarmaya çalıştı. Özyağcı, Doğukan Çep’in ayaklarından vurma talimatını verdiğini kendisinin de bunu gerçekleştirdiğini ileri sürdü.