Yaklaşık 450 gündür Silivri cezaevinde tutuklu bulunan CHP eski Milletvekili Eren Erdem, hakkındaki dosyayı açan savcı Fuzuli Aydoğdu’nun gizli tanığa “Eren’e iftira at” dediğini söyledi.
Bu ifadenin tanığın kendi beyanı olduğunu belirten Erdem, asıl hedefin CHP olduğunu ve kumpas kurulmak istendiğini açıkladı. Eren, “Meselemiz büyük. Biz, adalet ve hürriyet mücadelesi veriyoruz. Bunun için de partim ve ben cezalandırılıyoruz” dedi.
İFTİRA AT DİYEN SAVCI HSK’YA TERFİ ETTİRİLDİ
Erdem şunları dile getirdi: “Ben bir dosya nedeniyle tutuklanmadım, tutuklanayım diye dosya imal edildi. Bu dosya, dokunulmazlığım kalktığında da vardı. İlginç olan, dokunulmaz olmadığım halde yurt dışına çıkış yasağını milletvekili listelerinin açıklandığı saat, tutuklanma kararını ise 24 Haziran’dan 4 gün sonra aldılar. Dosyayı açan savcı Fuzuli Aydoğdu, “gizli tanığa, Eren’e iftira at” diyor. Bu tanığın kendi beyanı. Ve bu savcı HSK’ye terfi ettiriliyor.”
CHP’YE KUMPAS KURMAYA ÇALIŞTILAR
Erdem, “Beni yargılayan İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, 2. celsede “oy birliğiyle” tahliye kararı verirken, 24. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmasını yarıda bıraktı ve apar topar toplanarak, 25 dakikada 62 klasörü inceleyip tutukluluk kararı verdi. Dosya aynı, karar niçin değişir? Soruyorum, bir emir olmadan insan kendini böyle rezil eder mi? Dosyada delil olsa anlarım ama hedef ben değilim. CHP’ye kumpas kurmaya çalıştılar. Biz direndik. Bunu Enis Berberoğlu’na da denediler, olmadı. Sessiz ve sakin bir vekil olsam bugün benim yerimde belki de başkası olacaktı. Yani mesele Eren Erdem’in şahsı hiç olmadı” dedi.
BELGELİ MUHALEFETİMİN BEDELİNİ ÖDETİYORLAR
Erdem, zindanda tutulmasının nedeninin CHP’yi yıpratmak olduğunu belirterek, “Ben bunu boşa çıkardım. Ayrıca milletvekili olarak yaptığım belgeli muhalefetin bedelini ödetmek istediler. CHP ile ilgili amaç- ki bu aleniyet kazanmış vaziyettedir, bir kriminal durum yaratmak, şahsımı cezaevinde yoğun bir baskı ve tecrite reva görerek; kendimi kurtarmak niyetiyle onlara malzeme olabileceğini umacak kadar gaflette olmalarıyla alakalıydı. Partim hakkında konuşmamı istediler. Çok çetin baskılar yaşadım” ifadelerini kullandı.
EN AĞIR TECRİT VE PSİKOLOJİK SALDIRILARA MARUZ KALDIM
Cumhuriyet’e konuşan Erdem şunları dile getirdi: “Tekrar milletvekili listesine girmeyişimden ötürü yalnız ve öfkeli olduğumu düşündüler sanırım. Biz, bir yoldaşımızın yüreğine korku salmayalım, zalimler bizi propaganda aracı yapmasın diye en ağır tecrit ve psikolojik saldırılarla geçen o 8 ayı hiç konuşmadık.”
28 ŞUBATTA KENDİLERİNE ZULMEDENLERİN KLONUNA DÖNÜŞTÜLER
Erdem, “Kendilerini cellatlarının avuçlarına teslim etmiş ve 28 Şubat’ta kendilerine zulmedenlerin klonuna dönüşmüş bir siyasi iktidarın emir, talimat ve doğrudan müdahalesi neticesinde tutukluyum. Ben siyasi mücadeleye sokakta başladım. Kâşanelerde; lobilerin, cemaat ya da kliklerin parlattığı biri olmadım. Ben, başörtüsü yasağına da Kürtçe yasağına da, kumpas davalarına da daima karşı olmuş biriyim. Sanırım bu tavrım birilerini rahatsız etti” dedi.