Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Sare Davutoğlu: Kamu spotu anneleri başarılı ve başarısız olarak etiketlemiş

by aktifhabercom
October 8, 2024
Sare Davutoğlu: Kamu spotu anneleri başarılı ve başarısız olarak etiketlemiş
5.1k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Sağlık Bakanlığı’nın sezaryen oranlarını düşürmek ve normal doğuma teşvik etmek amacıyla başlattığı Normal Doğum Eylem Planı ile ilgili tartışmalar devam ediyor. 

Serbestiyet’ten Zeynep Sena Çomoğlu, Kadın Doğum Uzmanı Dr. Sare Davutoğlu ile Türkiye’deki sezaryen oranlarını, oranların artış sebeplerini, eylem planını ve kadınların plana olan tepkilerini konuştu.

web

Türkiye’de sezaryen doğum oranlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir

ABD, 346 kişinin öldüğü kazalarla ilgili Boeing ile anlaştı

ABD, 346 kişinin öldüğü kazalarla ilgili Boeing ile anlaştı

May 24, 2025
5k
Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı

Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı

May 24, 2025
5k

Dr. Sare Davutoğlu: 2010 yılında Türkiye Jinekoloji Obstetrik Derneği ve Sağlık Bakanlığı’nın ortak hazırladığı eylem planına göre 2013 yılında sezaryen oranının %35 bandında olması hedeflenmişti. Ancak şimdi Bakanlığın 2022 sağlık haber bülteninde açıklanan sezaryen oranı %60.1. Gerçekten çok yüksek bir oran. Ben 1995 yılında ihtisasa başladığımda Türkiye’deki sezaryen oranı %7-8 arasındaydı. Şunu kesin olarak biliyoruz ki sezaryen anne ve bebek sağlığı için bazı durumlarda vazgeçilemez bir müdahale. Biz bu iki alanda da dünyadaki ülkeler arasında iyi bir gelişme gösterdik. Yani hem yeni doğan bebek ölüm oranlarımızı, hem de anne ölüm oranlarımızı çok düşürdük zaman içerisinde. Şu anda bizim bu konudaki, bu alandaki bazı göstergelerimiz Amerika’dan bile iyi durumda. Fakat şunu biliyoruz biz bütün bilimsel yayınlar ve tecrübeler ışığında, sezaryen gerçekten belli bir orana kadar anne ve bebek sağlığı için gerekli bir ameliyat. Ben tıbbi endikasyon olmadıkça sezaryen yapmayan bir hekim olarak söyleyebilirim ki iyi ki sezaryen var. Ama belli bir oranın üzerinde olduğunda anne ve bebek ölümlerini de azaltmıyor artık. Bilimsel çalışmalara doğum eylemi başlamadan yapılan sezaryenlerde  eylem başladıktan sonra herhangi bir tıbbi nedenle yapılan sezaryenlere göre anne sütünün hemen gelmemesi, anne bebek bağlanması, hatta bebek baba bağlanmasında zorluklar yaşanabiliyor. 3-4 sezaryen geçirmiş bir kadının, 50-60 yaşında farklı sebeple bir batın ameliyatı geçirdiğinde, sezaryen geçirmeyene göre ameliyattaki riskleri çok daha artmış oluyor. Gebelikle ilgili çok önemli bir riski daha var: Her geçirilen sezaryenle plasentanın (bebeğin eşi) eski dikiş yerine implante olması, orayı invaze etmesi ve hem anne hem de bebek için risk oluşturma ihtimali artıyor. Bu çok ciddi kanamalara yol açabilen, anne ve bebek için hayati risk oluşturabilen bir durum. Bunun için bir dönem kanama ekipleri kurulmuştu. Çünkü geniş ve tecrübeli bir ekiple beraber çok hızlı hareket etmek gerekiyor zira anne ve bebek için hayati bir risk oluşabilir veya ameliyatta annenin rahminin alınması gerekebilir. Yani aslında sezaryen çok fazla yapıldığı için basite alınan ama aslında çok büyük ve önemli bir ameliyat.

Dünyanın diğer ülkelerinde oranlar nasıl?

Dr. Sare Davutoğlu: Dünya Sağlık Örgütü sezaryen oranının her ülkenin kendi şartlarına bağlı olduğunu söyler fakat yine öngörülen oran %15-20 civarındadır. Dünyada en düşük sezaryen oranına sahip ülkeler İsrail ve Hollanda’dır. Bu ülkelerde %15’in bile altındadır.

Sezaryen oranının bu kadar yüksek olmasının sebepleri neler?

Dr. Sare Davutoğlu: Genel olarak dünyada da bir yükselme var oranlarda. Fakat birçok ülkede bu trend erken fark edildi ve gerekli tedbirler alındı. Bizim ülkemizde birçok şey gibi bunda da “mış gibi yapıldı” maalesef. Sorunun gerçek sebeplerini ortadan kaldırmaya yönelik çözümler ciddi ve kararlı bir şekilde uygulanmadı. Doğum ekiplerine, ebelere ve doktorlara aba altından sopa gösterilir gibi performansa yönelik kesintiler yapma yoluna gidildi. Bu çok yanlış bir yöntem. Diğer bir sebep, bizim doğumla ilgili ülke olarak çok olumsuz bir algımız var. Bunun Cumhuriyet’in ilk yıllarından hatta Osmanlı’nın son döneminden başlayarak gelen bir arka planı var. Henüz hastaneler hazır değilken doğumların büyük oranda hastanede gerçekleşmesine yönelik bir politika izlenmiş. Fakat hastanelerdeki altyapı yetersiz olduğu için maalesef kadınlar hastane doğumlarında çok travmatize olmuşlar. Zaman içerisinde sezaryene doğru bir kayış olmuş.

Medyada da doğum o kadar olumsuz, o kadar korkunç bir olay olarak resmediliyor ki doğumdan herkes korkuyor. Doğum yapacak kişi ve ailesinin korkması bir yana, artık hekimler de doğumdan korkuyorlar. Çünkü doğumda gelişen en ufak bir komplikasyona karşı kadın doğum hekimini koruyacak hiçbir mekanizma yok. Şu ana kadar Türkiye’de devam eden ve sonuçlanmış davalarda hiçbir hekime neden sezaryen yaptığı sorulmuyor. Çocukta en ufak bir sıkıntı olduğunda geriye dönüp hekime neden normal doğum yaptırdığına yönelik hesap soruluyor. Hekimlerden astronomik tazminatlar isteniyor. Avukatlar da bunu gelir kapısı olarak görüyorlar. Bu tür davalar hekimlerin doğumla ilgili motivasyonunu da azaltıyor. Mesela eylem planında (tıbbi hata veya özensizlik yoksa) hekim ve ebeleri  bu açıdan koruyan bir mekanizma önerisi beklerdik.

Özel hastanelerde sezaryen oranları daha yüksek devlete göre. Evet, hastaneler bir miktar daha fazla para kazanıyor sezaryenden çünkü daha fazla gün yatış oluyor, ameliyathane kullanım ücreti alınıyor. Ama bunun da sebebi aslında sağlıkta özelleşmenin teşvik edilmesi. Şu anda Türkiye’de doğumların çok büyük bir kısmı özel hastanelerde gerçekleşiyor.

Hekimlerin çalışma şartları da etkili. Özel hastanede çalışan bir hekim genellikle 9’dan 6’ya kadar çalışıyor. Takip ettikleri her gebenin doğumuna gelmek zorundalar. Ve inanın özel hastanelerde hekimlere doğum/sezaryen için ödenen ücretler çok düşük. Böyle olduğunda mesai bitimine yakın sezaryene alma oranları artıyor, hekim hastaneden ayrılmadan doğumu yapmak istiyor. Bu sistemin de düzelmesi lazım. Özel hastanede nöbetçi kimse onun doğumu üstlenmesi gerekiyor. İlla  takip eden hekimin gelmesi isteniyorsa bir karşılığı da olmalı.

Annelerimiz de doğuma çok hazırlıksız başlıyor. Doğuma hazırlık eğitimleriyle doğumlarımızın çok çok güzelleştiğini, normal doğum oranlarımızın arttığını, annelerin kendini daha güçlü, daha güvende hissettiğini görebiliriz. Bilgi her alanda güçtür. Ayrıca güzel doğumhane koşullarımız yok, mahremiyet yok, bilimsellik yok. Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı bir araştırmada kadın doğum hekimlerinin %80’i Türkiye’deki sezaryen oranlarını çok yüksek bulurken aynı hekimler kendileri veya eşleri için yine sezaryeni tercih edeceklerini ifade ediyorlar.

“Annecim Başardık” kamu spotunu nasıl buldunuz?

Dr. Sare Davutoğlu: Gebelik döneminin ne kadar hassas bir dönem olduğunu hepimiz biliyoruz. Gebelik süreci güzel yaşanırsa hem birçok şeye şifa oluyor hem de kadın için bir eğitim süreci gibi geçiyor. Tüm aile kadına odaklanıyor ve örneğin hekimin gebeye rehberlik ettiği sağlıklı yaşam pratikleri, günlük aktiviteler vs. tüm aileyi etkiliyor. Birincisi bu hassas dönemin sadece anne bebek bağlanmasına indirgenmesi çok yanlış bir mesaj olmuş. Zor bir normal doğumda bağlanma zorlaşırken anne bebek dostu bir sezaryen doğumda bağlanma çok daha iyi olabilir. İkincisi normal doğumu bir başarı olarak göstermek son derece yanlış. Hekimler de, ebeler de, anneler de ellerinden geleni yaparlar ama bazen ne yapılırsa yapılsın olmayabiliyor. Toplumda zaten sezaryen yapan anneleri başarısız görme eğilimi varken bu yaklaşım da bu eğilimi daha çok pekiştirir. Bir de burada bizi en çok üzen noktalardan biri müdahalesiz doğum yapan anneyle sezaryen doğum yapan annenin karşı karşıya getirilmesi. Çocuğun konuşturulması, sezaryene giden annenin belli ki sağlık ekibince ikna edilmiş olması ve yüzündeki ifade, normal doğuma giden kadının hastaneye girer girmez bir sedyeye alınması gibi bir sürü nokta var tenkit edilecek. Yani çok hazırlıksız, çok hızlı yapılan bir çalışma olmuş. Tüm bunlar bence iyilik yerine kötülük getirir. Video sezaryen oranlarını düşürmeyeceği gibi vajinal doğuma da özendirmeyecektir. Çok üzgünüm.

Bazı kadın dernekleri eylem planının kadınların hayatına müdahale olduğunu savunuyorlar. Ne düşünüyorsunuz?

Dr. Sare Davutoğlu: Hazırlanan eylem planında yine üstenci, dikte eden bir dil var. Bu yöntemin hiçbir zaman işe yaramadığını birçok örnekle gördük aslında. Tavsiye etmek ayrı, dikte etmek ayrı. Doğru bir yaklaşımla ve doğru bir doğum algısıyla zaten istisnai durumlar hariç herkes normal doğumu tercih eder. Tam tersi durumda bu üstenci dille yine herkes pozisyonunu belirleyecek. Keşke  sadece insani ve tıbbi bir düzlemde tartışılsa.

Bakanlık bu şekilde bir dil kullanmak yerine daha önceki eylem planlarıyla hem kadın doğum hekimlerini ve ebeleri hem meslek örgütleri işin içine alarak bu işi yürütebilirdi. İşin uzmanlarına, derneklere danışılmadan yürütülen bir süreç var. Birçoğu akademisyen yüzlerce kadın doğum uzmanının olduğu gruplarımızda eylem planı ile ilgili görüşü alınan arkadaşımız olmamış. Belli ki sadece belli bazı ebe arkadaşlarımıza  danışılmış. Burada da biraz sıkıntı var. Yani aslında bu bir ekip işi. Ekibi birbirine düşürmeden el ele yol almak gerekiyor. Yani ebesiz doğum, olmayacağı gibi doktorsuz da olmamalı doğum. Çünkü bir problem çıktığında anne ve bebeğin güvenliği için bir doktorun mutlaka ulaşılabilir olması gerekiyor.

ShareTweet
Previous Post

İddia: Türkiye’nin en ünlü köfte zincirinin ürünlerinde domuz eti çıktı; Bakanlık, ismini açıklayamadı

Next Post

DNA örnekleri Cem Garipoğlu’nun ailesiyle uyuştu

İLGİLİHABERLER

ABD, 346 kişinin öldüğü kazalarla ilgili Boeing ile anlaştı
DÜNYA

ABD, 346 kişinin öldüğü kazalarla ilgili Boeing ile anlaştı

May 24, 2025
5k
Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı
GÜNDEM

Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı

May 24, 2025
5k
AB’den Trump’ın yüzde 50 vergi tehdidine ”Yanıt vermeye hazırız” karşılığı
DÜNYA

AB’den Trump’ın yüzde 50 vergi tehdidine ”Yanıt vermeye hazırız” karşılığı

May 24, 2025
5k
ABD Suriye yaptırımlarını resmen kaldırdı
DÜNYA

ABD Suriye yaptırımlarını resmen kaldırdı

May 24, 2025
5k
Hamburg’da bıçaklı saldırı: 39 yaşındaki kadın gözaltında
DÜNYA

Hamburg’da bıçaklı saldırı: 39 yaşındaki kadın gözaltında

May 24, 2025
5k
Buca Belediyesi’nin serasına sabotaj
GÜNDEM

Buca Belediyesi’nin serasına sabotaj

May 24, 2025
5k
Daha Fazla Haber
Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı

Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı

May 24, 2025
5k
İtalya Ligi’nde şampiyon Napoli

İtalya Ligi’nde şampiyon Napoli

May 24, 2025
5k
Buca Belediyesi’nin serasına sabotaj

Buca Belediyesi’nin serasına sabotaj

May 24, 2025
5k
Tarkan’ın yeni şarkısı ‘Dönmüyor Giden’ yayınlandı

Tarkan’ın yeni şarkısı ‘Dönmüyor Giden’ yayınlandı

May 24, 2025
5k
‘Uçan balık’ inci kefalinin göçü devam ediyor

‘Uçan balık’ inci kefalinin göçü devam ediyor

May 24, 2025
5k
Rüşdü Saracoğlu hayatını kaybetti

Rüşdü Saracoğlu hayatını kaybetti

May 24, 2025
5k
NBA’de sezonun ilk 5’i belli oldu

NBA’de sezonun ilk 5’i belli oldu

May 24, 2025
5k
İnternet alışverişinde ‘kargo’ düzenlemesi

İnternet alışverişinde ‘kargo’ düzenlemesi

May 24, 2025
5k
Meteoroloji’den toz taşınımı uyarısı

Meteoroloji’den toz taşınımı uyarısı

May 24, 2025
5k
Fenerbahçe Beko finalde

Fenerbahçe Beko finalde

May 23, 2025
5k
67 yıllık sanayi devi konkordato ilan etti

67 yıllık sanayi devi konkordato ilan etti

May 23, 2025
5.1k
Eski Yeşilçam oyuncusu bıçaklanarak öldürüldü

Eski Yeşilçam oyuncusu bıçaklanarak öldürüldü

May 23, 2025
5.1k
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’na hapis cezası

Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’na hapis cezası

May 23, 2025
5.1k
ABD’den Erdoğan’a: İmamoğlu ya serbest bırakılsın ya kanıt sunulsun

ABD’den Erdoğan’a: İmamoğlu ya serbest bırakılsın ya kanıt sunulsun

May 23, 2025
5k
Savunma yapan Ahmet Özer: ‘Kürt bir yönetici olmamı hazmedemeyenler yüzünden buradayım’

Savunma yapan Ahmet Özer: ‘Kürt bir yönetici olmamı hazmedemeyenler yüzünden buradayım’

May 23, 2025
5k
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.