“Örgüt üyeliğine delil bulunamadı” gerekçesiyle adli tutuklular koğuşunda tutulan HDP Gençlik Meclisi Dilan Karakoç’un itirazı reddedildi. Baba Ekrem Karakoç, “İstihbarattan olduğunu söyleyen kişiler beni çağırdı ve ‘Dilan’ın açık dosyaları var. Bize yardım edersen, bu dosyaları kapatırız’ dediler. Emniyet kızama komplo kurdu.” dedi.
İzmir Menemen ilçesinde 8 Haziran’da gözaltına alınan ve 9 Haziran’da çıkarıldığı mahkemece “Patlayıcı silah bulundurmak” suçlamasıyla tutuklanan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi üyesi Dilan Karakoç, İzmir Aliağa cezaevinde adli tutuklular arasına kondu.
“Örgüt üyeliği” için delil bulunmadığı için “patlayıcı madde bulundurmakla suçlanan Koç, savcılık tarafından suçlamanın siyasi olmadığı öne sürülerek İzmir Şakran Kapalı Kadın Cezaevi’nde adli tutuklular arasına konuldu. Karakoç, can güvenliğinden endişe ederken, avukatının yanı sıra milletvekilleri de girişimde bulunmasına rağmen koğuşu değiştirilmedi.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Dilan Karakoç’un babası Ekrem Karakoç, kızının tutuklanmadan önce kendisinin defalarca kez tehdit edildiğini aktardı. Tehditlerin 2017 yılında yaşadığı 6 aylık tutukluluk döneminden sonra başladığını kaydeden Karakoç, şunları söyledi: “Çocuklarımı bulup getirmemi istiyorlardı. Belki 10 kere evimize geldiler. Diyarbakır’da HDP önüne giden anneleri örnek göstererek, ‘onlar gibi yapın’ diyorlardı. ‘Bizimle çalış, çocuklarını getirelim’, ‘Çocuklarına iş buluruz’, ‘Maddi yardımda bulunuruz’ diye tekliflerde bulundular. Bir keresinde ‘Siz benden ne istiyorsunuz’ diye sordum. Benden insanları ihbar etmemi, ajan olmamı istediler. Ama bunların hiçbirini kabul etmedim.”
Dayatmaları reddetmesi üzerine bu sefer tehditlerin başladığını kaydeden Karakoç, kızının defalarca kez gözaltına alındığını söyledi. Yaşanan gözaltılardan sonra savcılığın takipsizlik kararı vermesine rağmen dosyalarının açık tutulduğunu dile getiren Karakoç, “İki sene önce Dilan da gözaltına alındı. Gözaltından çıktıktan sonra bu sefer istihbarattan olduğunu söyleyen kişiler beni çağırdı ve ‘Dilan’ın açık dosyaları var. Bize yardım edersen, bu dosyaları kapatırız’ dediler. Ben böyle bir şeyi kabul etmeyeceğimi söyledim. Bundan sonra da beni hep Dilan üzerinden tehdit ettiler. Son olarak da emniyet tarafından kızıma komplo kuruldu” dedi.
KIZIMIN CAN GÜVENLİĞİ YOK
Kızının gözaltına alındığı gün şiddete uğradığını, gözaltında su dahi verilmediğini aktaran Karakoç, ardından apar topar tutuklandığını ifade etti. Kızının Şakran’a gittiği ilk gün siyasi tutuklularla kaldığını belirten Karakoç, şunları kaydetti: “İkinci gün ‘avukatın geldi’ diye çağırıyorlar ve adli tutukluların bulunduğu koğuşa koydular. Koğuşta 35 kişi var ve kimin neyden tutuklandığını bilmiyoruz. Koğuşunda kaldığı kişiler hep dosyasını merak edip, ‘Neden tutuklusun’ diye hep sıkıştırıyorlar. O da dosyasını gizliyor. Kızım korkuyor, ortak alanı kullanmıyor, yemek yiyemiyor, kimseyle diyalog kuramıyor. Televizyonda Kürtlerle ilgili haberler çıktığı zaman hakaret ediyorlar. Kızımın o koğuşta can güvenliği yok.”