“Demokrasiyi biz kazanacağız”
Sendikalar, “Bu 16 aylık sürede anayasa fiilen ilga edilmiş, yasama-yürütme ve yargı tamamen tek bir kişinin emrine verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti artık hiçbir biçimde anayasada iddia edildiği gibi ‘Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti’ değildir” ifadelerini kullandı. Yapılan ortak açıklamada “Hayatı darbelerle, Gülen Cemaati gibi cemaat ve tarikatlarla mücadele içinde geçmiş olan emek ve meslek örgütlerinden binlerce kişi darbe ile ilişkilendirilerek işlerinden atılmıştır. Bugün DİSK üyesi 2 bine yakın işçi, KESK üyesi 4 bin 99 kamu emekçisi, 3 bin 315 hekim ve TMMOB üyesi 3 binin üzerinde mühendis, mimar ve şehir plancısı ihraç edilmiş durumdadır. Devletin tüm sosyal yönleri tasfiye edilirken, direnen/ direnecek olan herkes etkisizleştirilmek istenmektedir. İşe iade talebiyle açlık grevine başlayan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın haklarının iadesi bir yana, tutuklanmaları, Gülmen’in tutukluluk halinin halen devam ettirilmesi, emeği için, işi için mücadeleyi düşünen herkese karşı bir gözdağı olarak gündeme gelmiştir” denildi.
81 İLDE YÜRÜTÜLECEK
“OHAL rejimine son vererek demokrasiyi kazanacak olan biziz. Laik, demokratik ve sosyal bir cumhuriyeti inşa edecek olan biziz” denilerek başlatılan “OHAL değil demokrasi istiyoruz” kampanyası, 81 ilde yerel demokrasi güçleriyle birlikte yürütüleceği aktarıldı.